22. Bölüm Bilge Aleminden Biriyle Savaşmak (2) [Düzenlendi]

avatar
2288 22

Ejdertanrı Efsanesi - 22. Bölüm Bilge Aleminden Biriyle Savaşmak (2) [Düzenlendi]


Satou, Roselia ve Rance, Rance'ın yönlendirmesiyle birlikte Çatlakkemik arenasına doğru yürüyorlardı. O sırada Rance meraklı bir şekilde Satou'nun yanındaki Roselia'yı işaret ederek sordu.

 

"Kız arkadaşını da mı getirdin?"

 

Bunu duyan Satou ne tepki verse bilemedi. Yanında Roselia'nın ise yanakları kızardı. Satou gülümseyerek yanıtladı.

 

"Sadece arkadaşım. Mektubu görünce endişelendi ve benimle gelmek istedi."

 

Satou açıklama yaparken çaktırmadan Rance'a imalı bir şekilde göz kırptı. Rance da bunu anlayıp sırıttı.


YN: Aynen :)

 

"Peki öyleyse."

 

...

 

Bir saatlik yürüyüşün ardından Çatlakkemik arenasının girişine geldiler. Satou girişte onu bekleyen kaslı siyah saçlı bir adam gördü. Adamın yanında ise Kamaz vardı. Kamaz'da grubu görünce hemen adama söyledi.

 

"Bunlar onlar."

 

Adam herkese bir baktı. Ancak Satou'ya baktığında şaşırdı. Her ne kadar Satou aurasını gizlese de bu adam yılların tecrübesiyle karşısındaki kişinin onun kadar güçlü olduğunu anlayabiliyordu. Ancak gene de küçük bir çocuktan korkacak değildi.

 

"Hanginiz hem astımdan borç para alıp hem de astımı döven kişi?"

 

Satou bir adım öne çıktı. Soğukça konuştu.

 

"Öncelikle şunu belirtmek isterim. Borç alan kişi ben değil şu karaktersiz patronum. Şimdi astını dövme mevzusuna gelirsek. Benim koruduğum kişiye saldırmaya cürret eden kim olursa olsun. Acımadan öldürürdüm."

 

Son cümleyle birlikte etraftaki herkes derin bir nefes çekti. Satou ve Adec dışında ki herkes. Satou ise soğukça konuşmasına devam etti.

 

"Ancak ben sırf sana ve patronuna yüz vermek istememden dolayı öldürmedim. Madem siz bunu anlamayacak kadar kalın kafalısınız. Öyleyse gelin işimizi Çatlakkemik arenasında çözelim."

 

Satou bunu demesinin hemen ardından arenanın girişine doğru yürümeye başladı. Rance ve Roselia da onu takip ediyor idi.

 

Adec ise gencin dediklerini düşünüyordu. Her ne kadar karşısındakine çocuk gözüyle baksa da yanındaki bu astı da onunla neredeyse yaşıttı. Bu nedenle astının bazı olayları çarpıttığını düşünüyordu. Ancak söz ağızdan çıkmıştı. Bu yolun geri dönüşü yoktu! Ya bu koruma bozuntusunu öldürecekti ya da kendisi ölecekti.

 

Adec, yanındaki Kamaz ile beraber Çatlakkemik arenasına doğru yürümeye başladı.


...

 

Kısa sürede varan iki grupta gerekli yerleri doldurdular.
Satou'nun kağıdına kendi hakkındaki temel bilgileri yazdı.

 

"İsim: Satou
Soy İsim: Black
Güç Seviyesi: Bilge Alemi Başlangıç Kademe
Akademi Sınıfı: S"

 

Diğer tarafta da Adec, Kamaz'a kendi bilgilerini doldurttu.

 

"İsim: Adec
Soy İsim:
Güç Seviyesi: Bilge Alemi Başlangıç Kademe
Akademi Sınıfı:"


Yetkili adam, formları aldı. Bilgileri okudu. Satou'ya bakarken gözleri şaşkınlıktan açıldı.

 

"S kıdem!?"

 

Akademi tabii ki tarafsız gibi dursa da S kıdemliler için bu tarafsızlık geçersizdi. Eğer S kıdem birisi ölüm dövüşüne giriyorsa bile ölmesi her türlü engellenirdi. Ancak Satou'ya baktığında yetkili, her ne kadar yüzünü sakinlikle maskelemiş gibi görünse de gergin ancak savaş için olan heyecanı görebiliyordu. Bu yüzden Satou'ya ayrıcalığı ile ilgili bir şey anlatmayıp sadece onayladı. Bir yandan da ses iletimiyle bu genci korumaları için özel korumalara emir veriyordu.

 

"Pekala. On dakika sonra arenaya çıkabilirsiniz. Ancak son bir kez gene de sormak zorundayım. Ölüm dövüşü istediğinize emin misiniz?"

 

İki tarafta kafasıyla onayladı. Yetkili bir iç çekti.

 

"Peki. O zaman bekleme odalarında bekleyin. Çağırılacaksınız."

 

Satou'nun grubu ile Adec'in grubu farklı bekleme odalarına doğru yol aldılar. Yürürlerkende aralarında konuşuyorlardı.

 

"Kazanacağından emin değilsen girme Satou. Eğer onu ödeyecek paran yoksa borç verebilirim."

 

Bunu diyen tabii ki Satou'nun gözünde saf olan Roselia'ydı. Rance ise farklı bir açıdan konuyu ele alarak sordu.

 

"Kazanabileceğine güveniyor musun?"

 

Satou önce yatıştırma amacı ile bilinçsizce Roselia'nın kafasını okşadı. Roselia'nın ise suratı kızardı. Rance'a bakarak konuştu.

 

"Yarı yarıya kazanma ihtimalim doğal olarak. Gücüm şu an ona denk."

 

Satou'nun cevabından sonra Rance şaşırdı. Ancak Satou'ya güveniyordu. Eğer güvenilmeyecek birisi olsaydı. Çoktan burada bulunmazdı Satou. Bu nedenle her ne kadar dediğine tam olarak inanmasa da Satou'ya güvenmeye karar verdi.

 

...

 

Aradan on dakika geçti ve Satou ile Adec çağırıldı.

 

...

 

Satou'nun tarafında;

 

Satou hazırlanmış bir şekilde duruyordu. kafasının etrafında yatan Lucina'yı okşadı. Mırıldandı.

 

"Burada bekle tamam mı? İşim bitince hemen döneceğim."

 

Satou'nun mırıldanmasını duyan Lucina hemen Satou'dan atlayıp, Roselia'nın kollarına atladı. Roselia ilk başta şaşırsa da hemen yakaladı.

 

Satou iki arkadaşının da gözlerinde endişeli ifadeleri görünce bir şey söyleme gereği duydu.

 

"Merak etmeyin. Ne olursa olsun kazanacağım."

 

Ardından Satou bekleme odasından çıktı.

 

...

 

Adec, Ellerindeki kılıcı keskinleştirirken birisi gelip zamanın geldiğini haber etti. Bunun üzerine Adec kılıçlarını kabzasına koydu ve kapıdan çıkmadan önce mırıldandı.

 

"Umarım hemen ölmezsin velet."

 

Ardından Adec bekleme odasından çıktı.

 

...

 

Çatlakkemik arenasında ki sunucu manasıyla sesini güçlendirerek tüm seyircilere seslendi.

 

"Evet. Şimdi ki karşılaşmamız ise bayadır olmayan bir karşılaşma. Bir S sınıfı başlangıç kademe bilge ile başlangıç kademe bilge savaşacak. Yanlış duymadınız. Bakalım bu nasıl bir dövüş olacak? Hazır mısınız?"

 

Seyirciler tezahurat yapmaya başladı. Kısa süren bu tezahuratların ardından sunucu tekrar konuştu. O sırada sağ ve sol girişlerden Satou ile Adec arenaya adımını attılar.

 

"O zaman bekletmek olmaz! Sağ tarafta başlangıç kademe bilge savaşçı Adec! Sol taraftan gelen ise başlangıç kademe bilge aleminde hem savaşçı hem de büyücü Satou Black!"

 

Satou şeytani bir şekilde sırıtarak girdi. Adec'in yüzünde ise hiçbir ifade yoktu. Satou, Adec'e bakarak konuştu.

 

"Savaşmadan önce söyleyeceğin bir şey var mı?"

 

Adec sakinlikle yanıt verdi.

 

"Hayır."

 

"Pekala o zaman."

 

Satou kılıçlarını çekti. Aynı şekilde Adec'te kılıçlarını çekti. Hakem sayım yapmaya başladı.

 

"3, 2, 1... Başla!"

 

Hakem başla dediği an Satou ve Adec birbirlerine atıldı! O sırada iki tarafta bir teknik ismi haykırdı.

 

"[Ölümün Kesişi!]"

 

"[Ejder Kılıç Kesişi!]"

 

Satou'nun elindeki kılıçlar turuncu renkte, Adec'in elindekiler ise morumsu renkte bir mana salgılamaya başladılar. İki tarafında kılıçlarının kesişleri çarpıştı ve korkutucu bir patlama oldu. Yerdeki tozlar havaya kalktı ve görüşü engelledi. Ancak hala kılıçların çarpışma sesleri duyuluyordu. Satou sağ elindeki kılıçla kılıçları bloklarken diğer elindekiyle de saldırmaya çalışıyordu. Ancak karşısındaki kılıç dövüşünde ondan deneyimli olduğundan ne kadar saldırırsa saldırsın, engelleniyordu. Fakat Adec'te ne kadar saldırırsa saldırsın üstün gelemiyordu. Bu durum onu biraz sinirlendirse de aynı zamanda kendisiyle denk birisiyle savaştığı için heyecanlanmıştı. Hatta o yüzden suratında pis bir sırıtış belirmişti. Tabii bu durum Satou içinde geçerliydi. Sonunda onu zorlayabilecek bir rakip bulmuştu!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44325 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr