Bölüm 231: Hap Açık Artırması

Tüm Güney Diyarında böyle baskıcı görünen ve dişlerini uçan kılıçla törpüleyebilecek tek bir kişi vardı!

Li Fugui...

… Şişko olarak da bilinen kişi. Ondan başka dişlerini bu şekilde törpülemeye cesaret edebilecek kimse yoktu. Şişkonun etrafında ise gözlerinde tetikte ve koruyucu bakışlar olan bir grup Altın Ayaz Tarikatı öğrencisi kümelenmişti. Onların bu hali daha fazla dikkat çekmelerine neden oluyordu.

Şişko… Her zamanki şişkoydu.

Yakınlarda oturan Gelişimciler ona tuhaf gözlerle bakıyor ve kaçamak sohbetlere giriyorlardı. Şişko nasıl olurda bunu fark edemezdi? Kendini beğenmiş bir şekilde bir Ruh Taşı çıkartıp ağzına attı ve onu çiğnedi.

Bu olay çevredeki Gelişimciler tarafından şaşkınlıkla karşılandı ve kalpleri kıskançlıkla doldu.

Meng Hao onu dört yıldır görmüyordu. Ama onunla birlikte Kıdemli Kız Kardeş Xu ve Chen Fan’ı sık sık düşünüyordu. Onu burada görünce ister istemez gülümsemiş ve duygulu bir iç geçirmişti.

Fang Mu olarak geçirdiği dört yılda Mor Felek Tarikatında tutunmuş ve şöhretini artırmaya devam etmişti, bu durum ona arkadaşlarıyla ilgili soruşturma yapabilmesini sağlamıştı. Onların kendi Tarikatlarında ilerlemeye devam ettiklerini biliyordu. Örneğin, Kıdemli Kız Kardeş Xu Temel Kurulum aşamasına geçeli çok olmuştu. Han Bei’yi Ustası olarak almış ve Siyah Elek Tarikatındaki pozisyonu önceki yıllara nazaran yükselmişti.

Chen Fan ise aradan geçen dört yılda Tek Kılıç Tarikatının bir Seçilmişi olmuştu.

Şişko ise tabii ki çalışma ya da teknik öğrenmeye hiç bir zaman yatkın olmamıştı. Fakat hala Altın Ayaz Tarikatındaki pozisyonunu koruyordu. Eğer rüzgar isterse rüzgar esiyordu, ve Tarikatın ona verdiği değer sayesinde o da Temel Kurulum aşamasına ulaşmıştı.

Meng Hao ismi de artık Güney Diyarında unutulmuştu.

Meng Hao mutlu bir şekilde gülümsedi. Eski dostunu görmek ruh halini yükseltmişti.

Meng Hao’nun şişkoya baktığını gören Bai Yunlai ona doğru eğildi ve alçak bir sesle konuştu, “O, Altın Ayaz Tarikatından Li Fugui. Geçen yıl duyduğuma göre üçüncü sevgilisiyle evlenmiş… Söylentilere göre Altın Ayaz Tarikatı ona uygun bir kadın Gelişimci bulmak için her şeyi yapmış, tek amaçları onun soyunun devam etmesiymiş…”

Bunu duyan Meng Hao bir an şaşırdı, ardından güldü ve hiçbir şey söylemeden başını sağa sola salladı.

Kalbinden bir iç geçirerek düşündü, “Bizim Reliance Tarikatı grubundan en rahat pozisyona şişkonun sahip olacağını hiç düşünmemiştim.” O bile şişkonun Gelişim yolundaki özel pozisyonunu ister istemez biraz kıskanmıştı.

Meng Hao o anda Reliance Tarikatına ilk katıldığı zamanı hatırladı. Şişko o zamanlar sürekli ağlıyor ve evine dönerek evlenmek istediğini söylüyordu. Meng Hao bu anıyı hatırlayınca yüzünde istemsiz bir gülümseme belirdi. Gözlerinde nazik bir ışık parladı.

Bu sırada Hap açık artırması da devam ediyordu. Satışı yapılacak bütün haplar önce biraz tıraşlanıp az bir tozu alınıyordu ve Batının Mor Qi’si tekniğini pratik etmiş Gelişimcilerden birine veriliyordu. Tozu kullanan Gelişimcinin vücudu yarı saydam bir hale geliyor ve böylece izleyiciler ilacın etkisini görebiliyorlardı.

Bu, Mor Felek Tarikatı Hap Açık Artırmasının uzun bir süredir yürüttüğü gelenekti, bu yolla ürünlerin kalitesini gösteriyorlardı.

Zaman geçti ve öğle vakti oldu.

“Bu parça bir Bariyer Kırma Hapı. Yoldaş Taoistler, bayanlar baylar, eminim ki hepiniz bu hapın özelliklerinden haberdarsınız….” Adam konuşurken Batının Mor Qi’si etkisinden olan bir öğrenci hapın tozundan kullandı ve sonuç bütün izleyicilere sunuldu.

“20,000 Ruh Taşı!” diye bağırdı şişko, onun otoriter ses tonu bodur yapısıyla çok uyumluydu.

“30,00 Ruh Taşı!”

“Senin ebeni…!” diye bağırdı şişko sertçe. Ardından ayağa kalktı. “Pekala seni serseri, 50,000 Ruh Taşı!”

“60,000 Ruh Taşı!”

“70,000 Ruh Taşı…” dedi başka birisi.

Aslında Bariyer Kırma Hapının değeri kişiden kişiye değişiyordu. Burada bulunan yüz bin Gelişimciden kaç kişinin şu an bir dar boğaza takıldığını ya da kısa süre sonra takılacağını bilmek çok zordu. Bir dar boğazı aşmak için daima yüksek bir bedel ödemen gerekiyordu.

“100,000 Ruh Taşı!” diye kükredi şişko. “Har vurup harman savuracağım çok Ruh Taşım var sizi serseriler! Hatta onlar benim bile değil! Cidden benimle rekabet edebileceğinizi mi sanıyorsunuz!” Ardından bir Ruh Taşı çıkartarak dişlerinin arasına koydu ve onu ezdi. Bu durum karşısında diğer Altın Ayaz Tarikatı öğrencileri sadece buruk bir şekilde gülümsedi.

Şişkonun sözleri etki etmiş gibiydi. Bariyer Kırma Hapları iyi olsa da, tamamen etki sağlayacağının garantisi yoktu. 100,000 Ruh Taşı inanılmaz bir fiyattı ve bunu artırmaya gönüllü kimse yok gibi görünüyordu.

Meng Hao’nun yüzünde tuhaf bir bakış belirdi. Bu Bariyer Kırma Hapı onun tarafından yapılmamıştı. Bu mesafeden Batının Mor Qi’si öğrencisinin yarı saydam vücudunda hapın etkisini ve tıbbi kuvvetini görebiliyordu. Sahip olduğu simya Tao’suyla bu hapı yapan kişinin bileşen olarak kullandığı bitki ve yeşilliklerin tıbbi kuvvetlerinin sadece yüzde otuzunu ortaya çıkartabildiğini görebiliyordu.

“Görünüşe göre aynı hap için Ding Yong’dan istediğim ücret çok azmış…” diye düşündü. Tabii ki Tarikat içinde ve dışındaki fiyatları karşılaştırmak mümkün değildi. Bir yoldaş Tarikat üyesine satmak ile bir açık artırmada satmak farklı şeylerdi.

Açık artırma devam ediyordu. Haplar görücüye çıktıkça stadyumdaki atmosfer de yükseliyordu. Bu durum özellikle bir Ocak Lordunun yaptığı hap çıktığında geçerliydi. Bu hap için verilen teklifler çoktan yüz binlerce Ruh Taşına ulaşmıştı. Bu durum Meng Hao’yu nefessiz bırakmıştı. İlk defa usta simyacıların ne kadar yüksek kazançlar sağlayabileceğini görmüştü. Bu gerçekten de şok ediciydi.

Meng Hao’nun özellikle bu kadar etkilenmesinin nedeni o hapın maliyetinin yalnızca bir kaç on bin Ruh Taşı olduğunu bilmesiydi. Hapın tıbbi kuvveti ise yalnızca yüzde elliydi. Meng Hao hiç konsantre bile olmadan aynısını üretebilirdi.

Şişko haplara teklifler vermeye devam ediyordu ve oldukça fazla hap satın almıştı. Giderek stadyumdaki en tanınmış figür olmaya başlamıştı. Bu durum özellikle onun sürekli yakınlardaki bayan Gelişimcilere kaçamak bakışlar atması sebep olmuştu. Onlardan biriyle göz göze geldiği anda hemen en normal ve havalı ifadesini yüzüne takınıyordu.

Altın Ayaz Tarikatı öğrenciler bu durum karşısında sadece iç geçirmekle yetinebiliyordu. Onu durdurabilmeleri mümkün değildi. Ne de olsa o şu an “dürüst bir nedene” sahipti. “Bu “dürüst bir neden” ise tabii ki gelin bulmaktı. Bu emir Tarikat Liderinin kendisinden gelmişti.

Orta yaşlı mezatçı gülümsedi ve elbise kolunu fiskeledi. “Sonraki parça Simyacı Li Tao tarafından yapılan tıbbi hapları içeriyor.” diye bağırdı. “Hapın ismi Temel Kurulum Günü. Bu hap Orta Temel Kurulum aşaması için uygundur ve bazen Geç Temel Kurulumda da kullanılabilir. Toplamda üç şişe var ve her şişede altışar hap var. Bütün şişeler tek bir parça olarak satılacak.” Üç tane hap şişesi ortaya çıktı. Batının Mor Qi’si etkisindeki bir öğrenci haplardan birini test ettiğinde tüm açık artırma stadyumu hemen sessizliğe gömüldü. Bu bir anlık sessizliğin ardından havayı konuşma uğultuları doldurdu.

“Bu hap….”

“Yüzde kırk beş tıbbi kuvvete sahip!”

“Bu sıradan bir Temel Kurulum Günü değil! Bu Simyacı Li Tao da kim? Bu hap Ocak Lordları tarafından yapılanlara neredeyse denk!”

“Bu haptaki bitki ve yeşilliklerin etkileşimleri sıra dışı!!”

Tabi ki açık artırma stadyumundaki yüz bin Gelişimcinin çoğu simya Tao’sundan biraz da olsa anlıyordu. Fakat denek öğrencinin saydam vücudunda meydana gelen etkileşimler onlara bu hapın doğasının ne kadar büyüleyici olduğu hakkında biraz ip ucu vermişti.

Mezatçı da hayranlıkla baktı, ardından üç hap şişesine baktı.

Meng Hao’nun gözleri de şişelerin üstüne geldi. Bir süre sonra gülümsedi. O Li Tao’nun arkadaşıydı ve bu yüzden adam bu Temel Kurulum Günü partisini yapmadan önce Meng Hao’ya gelmişti. Simya Tao’su hakkında konuşurlarken Meng Hao bazı bitki ve yeşillik varyasyonlarının etkileşimlerinden bahsetmişti. Yani Li Tao onun sayesinde o gün aydınlanma elde etmiş ve bu hap partisini yapabilmişti. Şu an şimdiye kadarki başarılarının çok üstüne çıkmıştı.

“Ona bu Temel Kurulum Günü partisi hakkında bir şey sormayacağım.” diye düşündü Meng Hao. “Fakat o gün bahsettiğim varyasyonlar sayesinde bitkilerden sadece yüzde kırk tıbbi kuvvet çıkartabilirdi. Geriye kalan yüzde beşlik kısım Li Tao’nun kişisel aydınlanma ve yeteneklerinden doğmuş.” Meng Hao izleyicilerin ateşli tepkilerini görünce gülümsedi.

Şu an depolama çantasında o gün kendisi için yaptığı Temel Kurulum Günü haplarından hala bir kaç tane vardı. Bu hapların tıbbi kuvveti yüzden doksandı. Eğer bu hapları açık artırmaya koysaydı kesinlikle bir kaos patlak verirdi.

“Acaba Delirtme Hapımın açık artırması nasıl gidecek…” diye düşündü, kalbi beklentiyle doluydu. Delirtme Haplarını yapmak için harcadığı enerji, Temel Kurulum Günü hapları için harcadığının iki katı, üç katı hatta daha fazlası olabilirdi.

Delirtme Haplarının yapımı onun iradesinin gerçek dışavurumuydu ve onun simya Tao’sunun zirvesiydi.

Mezatçı gülümseyerek konuştu, “Yine bu üç şişe ayrı ayrı değil birlikte açık artırmaya sunulacak. Bu üç şişe için açılış fiyatı 250,000 Ruh Taşı.” Adamın tahminlerine göre bu üç şişenin fiyatı kesinlikle inanılmaz boyutlara yükselecekti.

Belki de bu haplar bütün açık artırmanın en önemli noktası olabilirdi ve büyük ihtimalle Li Tao ismi tüm Güney Diyarında şöhrete kavuşacaktı.

Çünkü kendisi bir Ocak Lordu olmasa da, Ocak Lordlarıyla neredeyse aynı kalitede haplar yapmıştı. Böyle bitki ve yeşillik etkileşimlerine sahip haplar yapmak usta simyacı ve Ocak Lordları arasındaki farkın işaretiydi.

Herhangi bir usta simyacı eğer Ocak Lordu olmak istiyorsa sadece kendine ait bitki ve yeşillik etkileşimlerine sahip ürünler yaratabilmeliydi. Diğer usta simyacılar arasından bu şekilde yükselen biri bir Ocak Lordu olma şansı yakalayabilirdi.

Bu tür etkileşimlere sahip olan tıbbi hapların değeri sıradan haplara göre çok çok yüksek oluyordu. Bu tür hapların açık artırmada görülmesi büyük bir heyecan yaratıyordu. Bir çok kişi böyle bir hapı alıp onu inceleyebilmek için fahiş fiyatları gözden çıkartabilirdi.

Ne de olsa bir usta simyacı Ocak Lordu seviyesine yükseldiğinde simyasal gizlenme teknikleri kullanarak bitki etkileşimlerini gizleyebilirdi. Bu durumda diğer insanların onun sırlarını deşifre etmesi çok daha zor olacaktı.

Fakat bir usta simyacı tarafından yapılan bir hap böyle simyasal gizlemelere sahip olmayacağı için onu çözmek ve üzerinde araştırma yapmak çok daha kolay olacaktı. Tabii ki Doğu Hap Bölümü de bu durumun farkındaydı ve bunu kontrol etmelerinin bir yolu yoktu. Tıbbi hap yolunda açığa çıkarma yeteneği doğal olarak yeniden araştırılabilirdi.

Bu tür sızıntılar bütün Hap Açık Artırmalarında meydana gelmiyordu, en fazla on tanesinden birinde ortaya çıkıyordu. Bu yüzden bu hap partisinin insanları çıldırtması doğaldı.

Doğu Hap Bölümü doğal olarak bir dereceye kadar tolerans gösterebilirdi. Haplar artık açık artırmaya konulduğundan, Doğu Hap Bölümü onların gerçek doğasını gizleme denemesine ya da insanların onları araştırmasına engele olma çabasına girmeyecekti.

İnsanlar hemen teklif vermeye başladı.

“300,000 Ruh Taşı!”

“500,000 Ruh Taşı. Bu üç şişe Temel Kurulum Günü haplarını almalıyım.”

Meng Hao’nun gözleri pırıldadı. Yüzde kırk beş tıbbi kuvvete sahip Temel Kurulum Günü böyle patlayıcı bir popülariteye ulaştıysa, onun yaptığı Temel Kurulum Günü haplarını görseler kim bilir neler olurdu.