Çevirmen: Godctia

Editör: Lord Viole Grace

Ning Xi bir süre sonra üstünü değiştirip geldi.

Buz mavisi renginde bir elbise giymişti ve onunla eşleşen püskül küpe takıp bir çift gümüş renginde topuklu ayakkabı giymişti.

Modaya biraz aşina olan herkes, Ning Xi'nin üstündeki her şeyin sınırlı sayıda ürün olduğunu bilirdi.

Elbise ünlü marka ES'dendi ayakkabıları ise Ralp Lauren'in Eden serisindendi. Küpelere gelince, ülkenin en iyi tasarımcılarından biri olan Fang Yi tarafından tasarlanmıştı.

Ning Qiutong'un gözleri aydınlandı. "Harika! Harika görünüyorsun!"

"Teşekkür ederim! Gerçekten harika bir zevkin var!" Ning Xi gülümsedi.

''Böyle tatlı dilli birisin ama neden ailenle bu kadar kötü ilişkin var?'' Ning Qiutong iç geçirdi.

''Ben sadece sevdiğim insanlara karşı tatlı dilliyim.''

Ning Qiutong'un yüzü sevinçle parladı. "Buraya gel. Saçını yapacağım.''

"Mmm." Ning Xi tuvalet masasının önüne oturdu.

Ning Qiutong bir tarak kullanarak saçlarını hafifçe fırçaladı. "Senin için ne tür bir saç modeli yapacağımı düşünmeme izin ver, ama zaten çok harika görünüyorsun. Burada yapacak çok işim olduğunu sanmıyorum."

Ning Xi aynadan Ning Qiutong'un sevgi dolu ifadesine baktı. Saçları Ning Qiutong'un nazik parmakları tarafından okşanırken tarif edilemez bir duygu hissetti.

Ning Qiutong Ning Xi'nin gözleri biraz kızardığını fark etti, bu yüzden endişeyle sordu, "Xiao Xi, sorun nedir?"

Ning Xi inanamayarak başını salladı. ''Sorun yok sadece dün gece çok geç uyudum bu yüzden biraz gözlerim kızardı.''

O sırada, ziyafet salonunda herkes sohbet ediyor, içiyor ve iş hakkında konuşuyordu. Bazı insanlar çocukları için eş bile bakmaya çalışmıştı. Neticede atmosfer çok canlıydı.

Zhuang Lingyu, Ning Xueluo'yu gururla getiriyordu. Nereye giderlerse gitsinler herkes onları övmekten başka bir şey yapmıyordu.

"Bayan Ning, kızınızın düğününe ne zaman davet edileceğiz?"

"Ne yazık ki, işe yaramaz oğlum geç kaldı!"

"Çok yücesiniz, Bayan Ning. Anlayışlı bir kocan ve yetenekli bir kızın var. Şimdi mükemmel bir damadı bile var!"

Zhuang Lingyu, zarif beyaz elbisesiyle kızına baktı ve omzunu okşadı. "Hayatımda benim en büyük başarı kızım olarak Xueluo'ya sahip olmaktır!"

Ning Xueluo utandı. ''Kızınız olduğum için minnettarım.''

Herkes yakınlıklarını kıskanıyordu. Üst sınıf ailelerin çoğu, genellikle asi ve kibirli olan çocuklarıyla iyi ilişkilere sahip değildi. Hiçbiri Ning Xueluo kadar uysal değildi.

''Lingyu yurtdışındaki kardeşinin eşinin geçenlerde döndüğünü duydum.'' Bir bayan Zhuang Lingyu'ya doğru yöneldi ve sordu.

"Mmm, evet geri döndü." Zhuang Lingyu, bu konu bahsedildiğinde çok da mutlu görünmüyordu.

"Tesadüfen, kocam projesinde işbirliği yapacak insanlar arıyordu. Bizi tanıştırır mısın?" Bayan bir ricada bulundu.

Zhuang Lingyu kaşlarını çattı tam cevap vermek üzereyken salonda sessizlik oluştu.

Herkes girişe doğru baktı.

Arkasında çarpıcı bir kızla birlikte altın rengi elbiseli bir bayan vardı. İkisi de salona muhteşem bir şekilde girdiler.