Çeviri: Lúthien Düzenleme: LordVioleGrace

Zhuang Rongguang onun dediklerini duyduğu gibi ona ayak uydurdu. Sonra Lu Tingxiao'ya endişeyle baktı. "Enişte Xi, davetsiz misafir olduğum için affedin."

Zhuang Ronguang'ın ona nasıl hitap ettiğini duyunca Lu Tingxiao'nun ifadesi açıkça yumuşadı.

Acil durum giderildiğinde Ning Xi rahat bir nefes aldı. Zhuang Rongguang'a ustaca "iyi iş" işareti verdi.

Zhuang Rongguangs'ın ifadesi tarif edilemezdi.

Ning Xi'yi çok uzun süredir tanıdığından dolayı onu hep korkusuzca görmüştü. Onu ilk defa birinden çok korkmuş olarak görüyordu.

Peki, buna ... koca korkusu mu deniyordu?

Zhuang Rongguang'ın elinde çok fazla poşet vardı. Kahvaltı için fazlasıyla yeterli olan beş çeşit yemek almıştı.

"Kardeşim, biraz çörek al! En sevdiğiniz yengeç etli çöreği Restoran Yi Xing'den aldım! Oraya gidip sırada bekleseniz bile onları alamazdınız. Neyse ki, sahibi beni tanıdığı için benim için bir kutu ayırmıştı! " Zhuang Rongguang daha sonra Zhuang Keer'e küçük renkli bir kutu verdi.

Daha sonra Ning Xi'in yanına gitti. "Kardeşim Xi, hangi yemeği sevdiğini tam bilmediğim için her şeyi satın aldım. Ne istersen ye! Bunları şehirdeki meşhur yerlerden aldım! "

Zhuang Rongguang bu tür şeylere gerçekten aşinaydı. Bunlar İmparatorluktaki ünlü yerlerden alınmışlardı ve eğer sıraya girmediyseniz bunları almanız mümkün olmazdı.

"Teşekkür ederim!" Ning Xi, küçük tavşana en sevdiği karides çöreğini verdi, daha sonra yanındaki şeytanı bir dilim kızarmış gözleme ile besledi. "Patron, bunu daha önce hiç denemedin! Bir ısırık al, gerçekten lezzetli! "

Onu bizzat yediriyordu. Kızın onunla nasıl ilgilendiğini gördüğünde şimdi daha mutluydu bu yüzden bir ısırık aldı.

"Nasıl? Güzel mi?" diye sordu Ning Xi.

"Enişte Xi, gerçekten ucuz olsa da, bu şehirdeki en iyi kızarmış gözleme!"

"Fena değil." Nereden alındığını umursamamıştı. Karısı ona yedirdiğinden dolayı tadı iyiydi.

Kahvaltı yaparken Zhuang Rongguang, gözlerini Lu Tingxiao'dan alamadı. Ning Xi'yle karşılaştırıldığında Lu Tingxiao'ya karşı daha fazla saygınlık hissetti. Lu Tingxiao'yu daha önceden duymuştu. Ailesinin kız kardeşini Lu Tingxiao'yla evlendirmeyi planladığını öğrendiğinde onun sadece çok zengin bir işadamı olduğunu düşünmüştü.

Şimdi ise bakış açısı tamamen değişti. Kardeşi Xi'yi uysallaştırdığına ve onun gerçekten bir kadın gibi davranmasını sağladığına göre, sıradan bir insan değildi!

Gerçekten merak ediyordu ... Bunu nasıl yapmıştı?

Kahvaltıdan sonra, Ning Xi'nin işten yeni döndüğünü bildikleri için abla kardeş oradan ayrılmaya hazırlandılar çünkü onları ailecek bırakmak istediler.

Ayrılmadan önce, Ning Xi, Zhuang Keer ile konuşurken Zhuang Rongguang, Lu Tingxiao'nun yanına gitti. Kahvaltının üzerinde düşündüğü soruyu sordu, "Şey ...  Xi enişte ... sana bir şey sorabilir miyim?"

"Elbette."

"Sadece merak ettim. Sen ... kardeşim Xi'yle nasıl başa çıktın? " Zhuang Rongguang aydınlanmayı bekleyen bir öğrenci gibiydi.

Lu Tingxiao, soruyu düşünürken genç adama baktı.

Zhuang Rongguang, cevabını sabırla bekledi.

Lu Tingxiao bir süre sonra, "Yakışıklılığımla."

Zhuang Rongguang suspus olmuştu.