Çeviri: Lúthien Düzenleme: LordVioleGrace

 Adam alnındaki kanlı kurşun deliği ile yere düştüğü anda, Ning Xi'nin etrafını saranların ifadesi değişti.

Onlardan biri refleks olarak hemen elini beline götürdü ve orada hiçbir şeyin olmadığını fark etti.

Kızın elindeki silah onundu. Kızın onu ne ara aldığını fark etmemişti bile.

Allah kahretsin!

Aralarında üç lider vardı. Biri bu kadının tekmelerinden bayılmış, diğerinin pestili çıkmış ve üçüncüsü ise ölmüştü.

Bu üç kişi İmparatorluk'ta son zamanlarda iz bırakmayı başarmış bilinen kişilerdi. Söylentilere göre, hepsi art niyetli insanlardı ve birçok kumarhanede eroin ticareti yapıyorlardı. Silahlarla da araları iyiydi ama bugün hepsi bir kadına yenilmişti!

Ning Xi, daha önce birini bu kadar soğukkanlılıkla dövmüş bir akıl hastası olsaydı, onun mevcut versiyonu neredeyse elinde silah taşıyan  bir robota dönüşmüş olurdu. Kalpsiz, katil bir robottu ...

Bu adamlar gibi acımasız insanlar bile insan hayatıyla, ellerinde silahla yüz yüze kalınca elleri titrerdi ancak bu kadın tetiği çektiği anda hedefini vurmakta tereddüt etmemişti.

Bu masum bir güzel değildi. Neredeyse bir canavardı!

Zhuang Rongguang, Ning Xi'nin silahla birini öldürmesini izlerken Zhuang Keer'in gözlerini kapamıştı, beti benzi atmıştı o an.

Askeri bir ailede doğmuş olsa da, ilk kez birisinin ondan sadece birkaç adım ötede öldüğünü izlemişti. Bir hayat böyle son bulmuştu.

Babası ve büyükbabasının yanındayken az çok öğrenmişti ki birisi nişan almada inanılmaz yetenekli olsa bile, denemek ve gerçekten ateş etmek arasında büyük fark vardı. Profesyonel bir polis ya da yıllarca eğitime sahip bir keskin nişancı bile, yaşayan bir canlıyı vurmaya cesaret edemezdi. Hatta ilk kez birisini öldürdükten sonra uzun bir süre psikolojik yardım alıyorlardı ...

Ancak, Ning Xi'nin ifadesi ateş ettikten önce de sonra da aynıydı ...

Zhuang Rongguang, bir anda bu kanlı sahnenin gerçekleşip gözlerinin önünde birinin öldürüldüğünü görünce kalbindeki korku zirveye ulaşmıştı. Önündeki bu kadına daha fazla hayranlık duymaya başladı ve kendisini aşağı gördü ...

Ne kadar aptal olsa da tam bir cahil değildi. Silahlı adamı görür görmez bu insanların silah taşımayan sıradan haydutlar olmadığını anlamıştı!

Ning Xi'nin onları bastıran keskin nişancılık yeteneği olmasaydı şu anda deli gibi saldırıya uğruyor olacaklardı.

Kendisine gelince sadece kız kardeşini bu olaya dahil etmekle kalmamış ona tecavüz edilirken yalnızca izlemekle kalmıştı...

"Xiao Xi!" Zhuang Keer silah seslerini duyduğunda tüm bedenini korku sarmıştı. Zhuang Rongguang'ın gözlerini kapatan elini itti.

Zhuang Keer, Ning Xi'nin zarar görmediğini, yerde yatan adamın altın zincir kolyeli adam olduğunu görünce hem rahatlamış hem de endişeli hissetti ...

O ateşi ... Ning Xi mi etmişti?

"Orospu! Se-sen öldün! Sen ... sen birini öldürdün! Birini gerçekten öldürdün! " diye diğer adamlardan biri korku içinde titreyerek bağırdı.