Çeviri: Godctia Düzenleme: LordVioleGrace

"Huh, sadece bunu yapmak seni aşık etmek için yeterli mi?" Adam Ning Xiyi aşktan gözü kör olmuş bir kadın gibi yargılarken sesi sarkazm doluydu.

Ning Xi derin bir nefes aldı ve "Tamam! Sana bir soru sorayım. Bir odaya girsen ve beğendiğin birisini afrodizyak almış ve transparan kıyafetler giymiş yatakta uzanırken görsen, ona ne yaparsın?" diye sordu.

Aynı soruyu Jiang Muye’ye de sormuştu.

"Sevişirim." diye cevapladı Yun Shen.

Seviş..mek...

Güzel... tam da Şeytandan beklenecek bir cevap. Ne ürkütücü ama

Ning Xinin dudakları titredi ve gözlerini devirdi. "Ama Lu Tingxiao hiçbir şey yapmadı! Aranızdaki fark bu işte! Ve bu yüzden onu seçtim! En kötü halimde bile benden faydalanmaya çalışmadı! Yun Shen, sen aşk ne demek bilmiyorsun!"

Adam sinirlenmişti. "Bunun aşk olduğuna ve cinsel iktidarsızlık olmadığına emin misin?"

Ning Xi sinirle adama bağırdı. "Kapa çeneni! İktidarsızlığı olan sensin!"

Adam pis pis sırıttı. "Denemek ister misin?"

"Seninle oynayacak vaktim yok! Sana bir şey söyleyeyim, düşük duygusal zekaya sahip olmak çok normal bunu öğrenebilirsin! Şimdi öğretebilirim sana! Mesela, böyle bir durumda, Lu Tingxiao’yu örnek alıp bir centilmen gibi beni bırakmalısın!" Ning Xi adamı ikna etmeye çalışıyordu. 

Adam kaşlarını kaldırdı. "Ben başkalarının yaptığını yapmam."

Ning Xi dişlerini o kadar çok sıktı ki neredeyse kırılacaktı dişleri. Ağzı kurumuş ve beyin hücreleri ölüyordu. Bu piç kurusu çok sinir bozucu!

"Söylemek istediğin başka bir şey var mı? " diye sordu adam kızın hareketlerine bakıp neşelenerek.

"Piç!"

Başka bir şey dese de işe yaramayacaktı zaten.

"Bana küfür mü ettin?"

Ning Xi sessiz kaldı.

Sonunda, ona neden küfür ettiğini anlamıştı! Başka yönlerini de geliştirebilir miydi acaba?

"Canım, iyiliğin için benimle gelmeni istiyorum senden.... onunla olmaya  devam edersen, gerçekten çok üzüleceksin!" dedi adam.

Ning Xi gözlerini devirdi. "Neden üzüleyim?"

"Çünkü dul kalacaksın!"

"Sen" Ning Xi o kadar sinirlenmişti ki kemikleri acıyordu. "Büyük konuşma. Lu Tingxiao ile ne işin olduğu umurumda değil ancak benim erkeğim öyle kolay alt edebileceğin birisi değil o!"

"Senin erkeğin mi!?" Yun Shen’in umursamaz ifadesi aniden sertleşti. "Canım, beni nasıl kızdıracağını çok iyi biliyorsun!"

Ning Xi adamın ifadesindeki değişimi görünce işlerin kötü olduğunu anlamıştı. Onu kışkırtmamalıydı ancak engel olamamıştı kendisine.

Bang!

Birden kapı açıldı sertçe.

Tang Ye yüzünde endişeli bir ifadeyle Ning Xi’nin olduğu tarafa doğru baktı. Yüksek sesle, "Şeytan! Lu Tingxiao’nun adamları etrafımızı sarmış!" diye bağırdı.

Tang Ye bunu söylediği anda evin dışında toz bulutları uçuşmaya ve ağaçlar sallanmaya başladı. Üstlerinde uçan helikopterin pervane sesleri geliyordu.