Çeviri: Godctia Düzenleme: LordVioleGrace

"Özel anlam mı?"

Chen Hanchen mutlu değildi ve neden Glory World Entertainment'da kalma konusunda bu kadar kararlı olduğunu anlayamıyordu.

Ning Xi'nin konuşması neden birisine duygularını itiraf ediyormuş gibi geliyordu?

Chen Hanchen daha fazla soru sormak üzereyken taksi geldi ve Ning Xi hızla arabaya bindi. “Ben gidiyorum hoşçakalın!”

Ning Xi'yle yetkinliğini artırmak ve Ke Mingyu'ya Ning Xi'ye layık olmadığını hatırlatmak amacıyla Ke Mingyu'nun önünde konuşmuştu. Maalesef Ning Xi onu çok hızlı bir şekilde reddetmişti.

Platinum Palace'da ilk önce Ning Xi geldi kısa bir süre sonra da Ke Mingyu'ya geri döndü.

Patronunu gördüğü anda, Ning Xi ona atladı. “Hey, Patron! Az önce nasıldım? Ödül istiyorum!”

Lu Tingxiao gözlerinin içine baktı sonra tutkuyla onu öptü.

Ay parlaktı ve gökyüzü serinletici soğuk hava ile birlikte güzeş hissettiriyordu.

Pat!

Arkadan yüksek bir ses geliyordu! Lu Tingxiao ve Ning Xi o tarafa doğru döndü. Daha sonra Lu Jingli'nin orada durduğunu gördüler. Elinden az önce büyük bir pot yere düşürmüş gibi görünüyordu yakışıklı yüzü öfkeli görünüyordu.

Lu Tingxiao hala Ke Mingyu'nun maskesini takıyordu bu yüzden Lu Jingli yanlış anlaşmış olmalıydı!

"Jingli, dine beni..."

Ning Xi'nin devam edemeden önce Lu Jingli kulaklarını kapattı ve yüksek sesle bağırdı, "Hayır, dinlemiyorum! Kardeşim aşırı muhteşem, akıllı, havalı bir beyefendi ve şimdiye kadarki en iyi koca ve hatta Küçük Hazine... Sadece şehirdeki kadınlar değil ben bile ona aşık oluyorum! Ve yine de ona bunu yapıyorsun! Xiao Xi Xi, hayal kırıklığına uğradım!"

Ning Xi sinirlendi. "Kardeşim sakin ol, tamam mı?"

“Sakin mi olayım!? Şu anda nasıl sakin olabilirim!?” Lu Jingli, Ke Mingyu'ya döndü ve öfkeli gözlerle ona baktı. "Piç! Benim kız kardeşimi baştan çıkaran sensin ha? Benim kim olduğumu bilmiyor musun? Onunla oynamaya cesaretin var mı?! Bugün seni etkisiz hale getireceğim!"

Ah "Etkisiz." dedi.

Lu Jingli'nin canı yanmadan önce, Ning Xi aralarına girdi ve Lu Jingli'nin saldırısını engelledi. "Lu Jingli, sakin ol, o..."

Lu Jingli o cümlesini bitirmeden önce onu kükreyerek böldü, "Ciddi misin?! Şimdi de onu mu savunuyorsun?!"

Ning Xi, artık onunla uğraşamayacağını düşünerek elini alnına koydu. "Tamam o zaman ... Seni şimdi durdurmayacağım ... devam et! Onu iktidarsız yap! Hadi!"

Ning Xi adeta cehenneme giden yoldan çekilerek uzaklaştı.

Lu Jingli, alt gövdesini hedef alarak Ke Mingyu'ya atıldı.

Daha sonra...

"Ah!!!"

Kederli bir çığlıktı. Zavallı şey rakibine daha ulaşmadan önce, elleri arkasından kilitlenmişti.