Çeviri: Godctia Düzenleme: LordVioleGrace

"Ne, ne? Ne anlatacaksın?" diye sordu Ning Xi hemen.

“Tang Ye ile konuşmasam bile, Üçüncü Kıdemli Kardeş ile buluştum ve bana Feng Jin'in çok büyük bir hile çevirebileceğini bu günlerde daha dikkatli olman gerektiğini hatırlatmamı söyledi!” dedi Tang Lang.

Ning Xi uyarısını duyunca hemen tüyleri diken diken oldu. “Kahretsin! Üçüncü Kıdemli Kardeş sana söylediğine göre neden bana daha önce söylemedin!? Sana hiç sormasaydım bana söyleyecek miydin? Bu kadar aşağılık olma ve arzunu intikama sakla!"

Tang Lang gözlerini devirdi. “İntikammış hadi oradan! Bunu yapan Feng Jin. Daha dikkatli olursan işe yarayacağını mı düşünüyorsun? Yaşamını cehalet ve dikkatsizlik içinde yaşamaya devam edebilirsin! Ayrıca zaten sana destek olan biri var niye endişeleniyorsun?!"

Tang Lang, cümlenin ikinci yarısını yoğun kıskançlık içinde söylemişti.

“Tamam ...” Ning Xi aksini iddia edicek şansı olmadığını belirtti.

Ama gerçekten merak etmişti! General Feng onunla uğraşmak için ne yapıyordu? Muhtemelen çok heyecan verici olacaktı...

Ning Xi'nin iyi bakılmış küçük yüzüne baktığında, Tang Lang mırıldanmasına engel olamadı, "Sadece film çekip çalışmanın ve para kazanmanın yanı sıra, biriyle sevgili olup o çocukla ilgileniyorsun diye diyorum. Bu kadar işin varken neredeyse bir şey tarafından ele geçirildiğini düşünüyorum! Bundan önce felakete yol açmadan bir haftadan daha fazla bir zaman geçiremezdin!”

Tang Lang'ın bahsettiği felaketler, tehlikeli spor hobisi ile ilgiliydi ve gerçekten çok bağımlıydı. Her birkaç günde bir bu tür şeylerle uğraşmazsa kendisini korkunç hissederdi.

Ning Xi bunu duyduğunda çenesini tuttu. Söylenirken gözleri donuklaştı, "O benim eski hayatımdı ne kadar da sıkıcı! Bütün gün eğlenmek için uyuşmuştum bu yüzden sadece hayatımla oynayabiliyordum... Şu anda olduğu gibi..."

"Şimdi ne olacak?"

"Sevgilim ve küçük bebekle tanıştıktan sonra hayatım her gün daha da ilginç bir hale geldi. Tabii ki de artık felaketlere de ihtiyacım yok!"

Ning Xi bitirdiğinde, Tang Lang bunu sorduğu için kendini tokatlamak istedi! Neden sormuştu ki?

...

Ning Xi şimdi gece yarısında bir barda olamazdı. Kısa bir süre kaldıktan sonra gitmek isterdi.

Tang Lang onu takip ederken memnuniyetsiz bir şekilde mırıldandı.

Ning Xi ağır metal kıyafetler giymiş bir grup genç, yolun karşısındaki yoldan onlara doğru gelirken Tang Lang'a veda etmek üzereydi.

Çocukların başı bol bir pantolon ve desenli bir ceket giyiyordu. Kollarında ateşli bir kız vardı ve grup mutlu görünüyordu.

Ning Xi onu görür görmez kaşlarını çattı. "Zhuang Rongguang..."

Lanet olsun! Sokağa çıkma yasağı yok muydu? Saat kaçtı? Bu serseri neden hala dışarıdaydı?

Zhuang Keer bu serseri tarafından işkence gördüğü için çok hastaydı!

Zhuang Rongguang'ın yol kenarında bir aramayı cevapladığını gördü sonra inanılmaz derecede sinirlenmiş bir bakışla telefonu kapattı. Telefonunu kapattı ve diğerlerine söylemeden önce kız arkadaşına sarılmaya devam etti, "Çocuklar başka bir yere gidelim ve devam edelim! Sarhoş olana kadar eve gitmeyeceğiz! Ben ısmarlıyorum!"

"Yaşasın!" herkes coşkuyla bağırdı, "Ama Guang parayı nereden alıyorsun? Kartın evde kilitli değil mi?"

“Kız kardeşime yalan söyledim ve geri aldım ...  hatta ondan da biraz aldım!”

"Ablan sana karşı çok iyi!"

...

Tang Lang ateşli kıza bakarken Ning Xi'nin düşünceler arasında kaybolduğunu gördü. Ağzını seğirmesini engelleyemedi. “Eski alışkanlıklardan zor kurtulunuyor değil mi? Neden güzel bir kız gördüğünde aniden durdun? O kadar mı tatlı?”

Ning Xi kollarını sıvadı ve “Sadece bakmıyorum hatta onu kaçırıp götürmek bile istiyorum!” dedi.