Çeviri: Godctia Düzenleme: LordVioleGrace

Nihayet, Chan Hanchen ile sahneleri bitince, Ning Xi koltuğuna geri döndü.

Oturduğu anda, Ke Mingyu aniden ona doğru yürüdü.

"Naber?" Ke Mingyu’nun ona geldiğini görünce Ning Xi garip hissetmişti. Bu adam genelde kimseyle etkileşimde bulunmuyordu. Ondan negatif etkilenmemek için hiç dikkat etmedi ona.

"Prova yapmak için Üstadı arıyorum." dedi Ke Mingyu.

"Oh, tamam..." Son derece normal bir sebepti bu yüzden Ning Xi pek düşünmedi bunu. Senaryoyu aldı ve devam etti, "Bakayım, bugünkü sahnemiz..."

Ning Xi konuşunca, aniden derisinde soğuk ve kaygan bir şeyler hissetti.

Aşağı bakınca bileğine sarılmış olan küçük desenli yılanı gördü...

Ning Xi tepki veremeden Xiao Tao yılanı gördü ve kulakları yırtacak kadar bağırdı, "Aaaaaaaaaaah, yılan! Neden burda yılan var!? Bro Xi sakın hareket etme! Sakın!"

"Ah! Gerçekten bir yılan var! Ne kadar iğrenç! Zehirli değildir dimi?"

"Ne yapalım, ne yapalım!? Bro Xi, seni kurtarması için birini getireceğim!" Ji Yumeng ortalıkta deli gibi koştururken diğer kızlar korkudan bayılacaklardı neredeyse.

...

Ning Xi bir şey demek üzereyken, yılan aniden Ke Mingyu’nun ellerindeydi.

Ke Mingyu’nun parmakları yılana kenetlenmişti ve sanki çıplak elle boğacakmış gibi duruyordu.

Aniden Ning Xi bağırdı, "Hayır! Öldürme, öldürme sakın!"

Ke Mingyu şaşkınlıkla bakakaldı. 

Ning Xi mutsuz şekilde ona bakış attı ardından elini uzattı. "Bırak onu ve bana ver!"

Ona...vermek mi?

"Çabuk! Korkudan ölmek üzere görmüyor musun?" Ning Xinin ses tonu son derece hüzünlüydü.

Göremiyor mu...?

Ning Xinin üzüldüğünü görünce ve yılanın zehirsiz olduğunu farkedince, Ke Mingyu usulca yılanı ona verdi.

Ning Xi yeşil küçük yılanı aldı ve parlak pullarını okşayarak sakinleştirdi. "Bu zehirli değil. İnsanlara zarar vermez. O kadar tatlı ki, nasıl öldürecektin onu?!"

Ke Mingyu susmuştu. Bu güzelliği kurtarıp kahramanı olmak istemişti. Nasıl da karısı tarafından aşağılanmıştı...?

Qi Fang ve Chen Hanchen de bu manzara karşısında suskundular. Neredeydi ağlama ve yaygara? Neden kafalarındaki gibi gitmemişti?

"Bro...Bro, etrafta takılma! Dikkat et, seni ısırabilir!" Xiao Tao o kadar korkmuştu ki titriyordu korkudan.

"Endişelenme, böyle yılanlar oldukça evcildirler. Sen onu ısırabilirsin ve geri ısırmaz seni! Sevmek istiyor musun? Büyük ihtimalle kış uykusundan uyanmış, bu yüzden bu küçük adam hala biraz sersem..."

"Hayır, hayır, hayır, hayır! Hayır, kalsın teşekkürler!" diye kafasını salladı Xiao Tao.

Diğer kızlardan farklı olduğunu göstermek ve hayallerindeki adamı etkilemek için Ji Yumeng cesaretini konuşturdu ve yürüdü. "Ben severim!"

Ji Yumeng yapınca diğer tüm kızlar da Ning Xinin elindeki yılanın evcil olduğunu gördüler. Gerçekten zehirsiz olduğuna emin olduktan sonra hepsi atıldı. Ning Xi zehirsiz yılanı zehirlisinden nasıl ayırdığını dinledikçe sersemliyorlardı...

Qi Fang göz yaşları içinde kolunu ısırdı. "Bu herif ne erkek ne de kadın, o bir canavar! Oh! Çok kızgınım... ama bu Ke Mingyu da ne iş amk?! Neden ona yardım etti ki? Hepimizin aynı tarafta olması gerekmiyor mu? Nasıl bir düşmana yardım edebilir?"