Çeviri: Godctia Düzenleme: LordVioleGrace

Kaliteli malların reklama ihtiyacı yoktu. Beklemeyerek yerine onlar için uygun kişiyi aramaya karar vermişlerdi.

Spirit’in yetenekleri, Qin Shengyue’nin prestiji ve Qiao Weilan’ın son dokunuşlarının kombinasyonuyla bu kumarı kazanma olasılıkları hala vardı.

Ning Xi Gong Shangze’nin sırtını sıvazladı, "Shangze, bebeklerin gitti. İçin acıyor mu?"

Ne de olsa, tüm bu kıyafetler ilmek ilmek onun ve on tane profesyonel kişi tarafından hazırlanmıştı. Kıyafetlerden birinin metalik süsünün yedi günlerine mal olduğunu hatırlıyordu.

Dışarıda, Gong Shangze üzgün görünmüyordu. "Sana güveniyorum, patron."

Bununla birlikte, o olmadan bu noktaya gelemezlerdi, kıyafetlerin gerçek sahibi oydu.

...

Qiao Weilan’ın yardımıyla Ning Xi çok fazla rahatlamıştı bu yüzden öğle yemeğinden sonra doğruca sete koştu. Hareket kolaylığı için erkek kıyafeti giymişti.

Ekipte daha yeni yemeklerini bitirmişlerdi, birazcık dinleniyorlardı. 

İkinci gün olmasına rağmen oluşan küçük bir grup vardı. Chen Hanchen, Qi Fang ve Ji Yumeng bir gruptu. Ke Yumeng film akademisinden çıkmadığı ve herhangi bir şirketle sözleşmesi olmadığı için köşede yalnız başına kalıyordu. Daha küçük olanlar ara ara yanına gidip konuşmak isteseler de cevap alamadıkları için bundan vazgeçtiler.

"Üstad, buradasın!" Ji Yumeng uzaklardan Ning Xiyi gördü. Qi Fang ile sohbet ediyordu ancak onu ortada bırakıp ufak bir kuş gibi uçuverdi.

Hey, hey, hey, birbirlerini sadece bir gece görmediler ne bu tantana!? Ah, uyan Ji Yumeng o bir kadın!

Ancak, Ning Xinin gerçekten eşsiz bir aurası vardı, özellikle de dün gece kızlara olan tavrından sonra onunla takılmak oldukça rahatlatıcıydı, hiçbir kızın garip davranmasına izin vermiyordu!

Küçük kızın onu karşılamaya geldiğini görünce Ning Xi gülümsedi, "Mmm, yemek yedin mi?"

"Yedim. Yapımcı Chen çok acımasız, ekibin yemekleri o kadar güzel ki çok fazla yedim!" Ji Yumeng karnını tutup gülümsedi.

"Huh, takma kafana, şişko değilsin."

"Gerçekten mi?"

"Mmm, azıcık şişko olsan da bir şey olmaz, öyle daha tatlı olursun."

"Hayır...olamaz...." Ji Yumeng utançla yüzünü kapattı. Ning Xi ile evlenmek istiyormuş gibi duruyordu.

...

Yakınlarda bir yerlerde, Qi Fang maden suyunu şişeden dökmek üzereydi. "Hey! Bu adamın nesi bu kadar iyi? Sadece ağzı laf yapıyor! kızları tavlamayı biliyor! Ne ikiyüzlü ama!"

O sıra da bir kız lafa daldı, " Kızları pohpohluyorsa ne olacak? Kadınları pohpohlamak bir erkeğin sahip olması gereken en temel özelliklerden birisi değil mi?"

"Haklısın ama bir şeyler yanlış! Basbaya kız işte o da! Neden işimize çomak sokuyor ki? Zaten rekabet çok fazla! Değil mi Hanchen?" Qi Fang yanındaki Chen Hanchen’e döndü.

Chen Hanchen hiçbir şey demedi çünkü senaryoya odaklanmıştı ve söylenenlerin bir çoğunu duymamıştı.

Qi Fang susmuştu. 

Chen Hanchen aniden çok ciddi olmuştu, üstünde muazzam bir baskı var gibiydi...

Chen Hanchen’in dışında, potansiyeli bilinmeyen diğer kişi ikinci erkek oyuncu Ke Mingyu idi. Henüz bir sahnesi olmamıştı ve oyunculuk yeteneklerini çok merak ediyorlardı.

Dün Chen Hanchen oldukça zorlanmıştı, o zaman bu piç için kolay olmamalıydı değil mi?

"Hey, Ke Mingyunun Ning Xi ile çekeceği sahne ne?" diye mırıldandı Qi Fang ve senaryoyu salladı. "Buldum! Sahne 28...woah! Bu... öpüşme sahnesi! Sonuçta gerçekten öpüşmeseler bile... hahahahah Hanchen, birisi yerini alacak! Ke Mingyu’nun bugün Ning Xi ile çekeceği sahne öpüşme sahnesi! Nasıl bir erkeği öpecek ki!? Ke Mingyu bitti!"