Bölüm 657: Aiy! Daha Fazla Bakamıyorum!

avatar
1664 7

Hidden Marriage - Bölüm 657: Aiy! Daha Fazla Bakamıyorum!


 

 

Çeviri: Godctia Düzenleme: LordVioleGrace

 

"Açıkçası! Kadın kıyafetlerinde daha güzel gözüküyorum! İkinci Büyük Kardeş, nereye kayboldun? Büyük Kardeş 6 aydır görmüyor seni! Ve benimle de iletişime geçmedin!" dedi Ning Xi.

 

Tang Lang kaşlarını kaldırıp kıza baktı ve "Ayy!" dedi.

 

Tang Ye onları bölene kadar eski günlerden konuştular "Tang Lang."

 

Tang Ye gözlerindeki sorgulamadan başka bir ifade olmayan suratıyla adama seslendi.

 

"Aha! Kıdemli Kardeş, uzun zaman oldu görüşmeyeli! Beni özledin mi?" Tang Lang kolunu Tang Ye’nin omzuna attı ve umursamadan adama verdi tüm ağırlığını.

 

Tang Ye tek elle adamı itti ve "Usta seni arıyor." dedi.

 

Tang Lang hemen geri yaslandı ona, "Sadece Usta mı? Ya sen?"

 

Diğer tarafta, Ning Xi gözlerini kapadı ve "Aiyo, aiyo... daha fazla bakamıyorum! Burada çocuklar var! Geleceğimizin tohumlarını çok fena biçimde etkilemek üzeresiniz!" dedi.

 

Tang Lang yavaşça kafasına vurdu ve "Sen misin tohum? Tohum Amiri?" dedi.

 

"Pffft! Ben ufak küçük beyaz bir çiçeğim!" Aslında sefalet içindeydi. Trajik ufak bir beyaz çiçekti!

 

Tang Lang bunu duyunca, sanki dünyanın en komik şakasını duymuş gibi karnını tuttu ve kahkaha atmaya başladı. "Sen...ufak bir beyaz çiçek ha...? Hahahahah..."

 

Ning Xi sinirlenmişti. "Hey! Neden ufak bir beyaz çiçek olamayayım? Bu  kadar fazla gülmek zorunda mısın?"

 

"Hahahaha..." Tang Lang karnını tutup o kadar çok güldü ki konuşamadı bile.

 

Ning Xi nasıl olduğunu fark etmemişti ancak Tang Lang hala deliler gibi gülerken kolunu Tang Ye’nin boynuna atmış ve adama berrak bir sıvı enjekte etmişti...

 

Tang Ye’nin reaksiyon gösterecek vakti bile olmamıştı.

 

"Aman Tanrım! İkinci Büyük Kardeş! Ne...ne yapıyorsun? Neden Kıdemli Büyük Kardeşe saldırdın?" Ning Xi şok içerisindeydi.

 

"Seni küçük aptal! Seni kurtarmak için işte!" dedi Tang Lang ve Tang Yenin vücudunu sırtlayıp yolun kenarına taşıdı.

 

Ning Xi hala şaşkınlık içerisindeydi. "Benii...kurtarmak mı?"

 

"Açıklayacak vakit yok. Çabuk benimle gel!"

 

Tang Lang fırladı ve Ning Xi’nin arabaya binmesine yardım etti ardından sürücü koltuğuna geçti.

 

Tang Lang biner binmez afalladı. "Allahım! Şeytan neden bu eski külüstür arabayı almış? Bunu nasıl sürücem?"

 

"Ben bilyorum! Ama bacağım ağrıyor hareket ettiremiyorum!"

 

"Çabuk öğret bana!"

 

"Tamam, tamam, öğretiyim..."

 

İkisi arabada debelenirlerken camdan bir kol içeri girdi ve sürücü koltuğunda oturan Tang Lang’ın boğazından tutup onu camdan dışarı çekti.

 

Bilincini kaybetmiş olan Tang Ye aracın yanında duruyordu ve korkunç tipiyle Tang Lang’ın gömleğini tutuyordu.

 

"Tang Lang!"

 

Tang Lang etrafında dönerek ceketinden kurtuldu ve inanmayarak adama baktı. "Allahım! Tang Ye, sen psikopatsın! 2 doz kullanmıştım. Nasıl bu kadar çabuk uyanabildin?"

 

Tang Ye heykel gibi ona baktı, siyah gözleri hançer kadar keskindi. "Anlat."

 

Tang Lang kaşlarını çattı ses tonunda gerginlik vardı. "Anlatacak bir şey yok. Gerçekler gördüğün gibi."

 

Tang Ye dişlerini sıktı. "Organizasyona ihanet ettin."

 

Tang Lang dudak büküp etrafına baktı, dudaklarına bir gülümseme çöktü. "Huh, evet, yaptım. Ya sen? Beni öldürmek mi istiyorsun?"

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr