Çeviri: Deantrbl Düzenleme: LordVioleGrace

Kız büyük, yumuşak yatakta, sivriltilmiş yanakları ve başının altında beyaz yastığın önüne serpilmiş siyah saçlarıyla uyuyordu ...

Lu Tingxiao'nun kalbi otomatik olarak sakinleşti, hafifçe yatağın kenarında oturmaktan başka bir şey yapmamaya ve sadece onu böyle izlemeye devam etmeye ...

Mmm, bir şey yapmadın mı?

Şu anda bu manzarayla ...

Oldukça imkansız görünüyordu ...

Platin Sarayı'ndan ayrıldığından beri, çok ama çok uzun süredir onu bu kadar yakından takip edebiliyordu ...

Ona yakınlaştığından beri çok uzun zaman oldu ...

Yapmaması gerektiğini bilmesine rağmen, tüm akılcılık ve kendini koruma, pencerenin dışına çıkmıştı.

Lu Tingxiao kızın saç tokasını aldı ve hafifçe öptü. Daha sonra yumuşak, kiraz rengi dudaklarını kaplamak için dudaklarını yavaşça indirdi ...

Başlangıçta sadece ona hafif bir öpücük vermek istedi, ama açıkçası, bu onun vahşi bir dileğiydi. Dokunuştan sonra, bu yumuşak ve tatlı dudaklar onu içine çekti ve yüzünü yavaşça okşadı, sonra parmağını çenesini hafifçe tutmak için kullandı ve açgözlülükle daha fazla tatlılık almak için daha derinden istila etti.

“Mmm ...” Kız nefes almakta zorlandı ve rahatsız edici bir şekilde bağırdı.

Lu Tingxiao'nun sırtı gerginleşti ve gitmesi gerektiğini biliyordu, ama vücudu onu dinlemedi. Bunun yerine, dudaklarını tuttuğu ve onu daha da derinden öptüğü için direncini daha da heyecanlandıracaktı.

"Lu..."

Adını inlediğini duyduğunda, Lu Tingxiao, vücudunu vücudunun içine sokmak hissi belini tuttuğunda daha da uyandı.

Dudaklarında acı hissi hisseden Ning Xi kaşlarını çattı ve mutsuzca ona salladı, 

"Lahana Lu ..."

Lu Tingxiao suskun kaldı.

O sözleri duyunca Lu Tingxiao hayrete düşmüştü. Duyularına döndüğünde, başı boynunun sıcaklığına gömüldü. Sonra yumuşakça gülmeye başladı, büyüleyici atmosfer bile onun tarafından bozuldu.

Lahana Lu?

Bu takma ad ...

Güzel, aslında çok kötü gelmiyordu.

Çok eşsiz.

Sadece ona özel.

Gecenin onları üzdüğünü gördüğünde, Lu Tingxiao sonunda kızın adını ağır bir kalple söyledi, "Ning Xi ... uyan ..."

Ning Xi gözlerini bir şaşkınlıkla açtı. Netliği olduğu anda mükemmel bir yüz ve gözlerini önlerindeki yıldızlar kadar yumuşak gördü.

"Mmm ..." Rüya mı görüyordu?

Hayır bekle! Şeytanın dinlenme ofisinde dinleniyordu!

Ning Xi hızla kalktı, "Büyük patron! Çok uzun zamandır mı uyudum? Şimdi saat kaç?"

"Çok uzun değil, sadece iki saat, sıkıntı yok."

"Pfft! Ben bir domuz muyum? İki saat boyunca nasıl uyudum?" Ning Xi hızla yataktan çıkıp battaniyeyi katladı.

"Rahatsız olma, birileri bunu daha sonra toplayacaktır."

"Ah ..."

"Hadi gidelim, gerçekten geç oldu, yemek zamanı."

Ning Xi kendini topladığında, ilk önce işe başladı, "Doğru, patron, senaryoyu okumayı bitirdin mi? Bu nasıl? Onu oynayabilir miyim?"

Aslında, senaryodaki konunun böyle ciddi ve muhafazakar bir adam olan Lu Tingxiao tarafından kabul edilmeyeceğinden çok endişeliydi.

Lu Tingxiao, "Yarısını okudum" diye yanıtladı.

"Yarısı mı?" Bu şeytanın okumasının hızı çok hızlı değildi, değil mi? Bu bilim değildi! Muhtemelen içinden geçtiğinden dolayı, bu yüzden onun hakkında daha detaylı olarak düşündü.

Hah, bu üzücü, başka bir gün beklemek zorunda mıydı? Ne kadar endişeli!

Ning Xi sabırsız bir kızdı ve başka bir gün daha bekleyemedi, başka bir gün daha, "O zaman başka ne yapabilirim? Okumaya devam edip yarın tekrar aramanı bekleyeceğim" dedi.

Editör Notu : Birkaç gündür bölüm atamadığım için üzgünüm. Yataktan kalkmayacak kadar hastayım  İyileşir iyileşmez bu arada kaçan bölümleri telafi edeceğim. Sağlıcakla kalın efenim :D :D