Çeviri: Minemosyne Düzenleme: Kharsmi

Feng Haoyang kaşlarını çattı, sonunda onunla iletişim kurmaktan vazgeçti. Ona bir şeyleri açıklamaya çalışmak yapabileceği en aptalca şeydi.

Şirket, Jia Qingqing’e çok fazla yatırım yapmıştı ancak bu sefer olaydan kurtulmanın başka bir yolu yoktu. Kayıp ne kadar büyük olursa olsun, durumu kurtarmak için sadece vazgeçmeleri gerekiyor.

Feng Haoyang’ın kararlı olduğunu gören Jia Qingqing aceleyle, hayatı tehlikedeymiş gibi Ning Xueluo’ya yaklaştı, “Xueluo-jie, bana yardım etmelisin, Chang-jie beni yönetsin. İtaat edeceğime söz veriyorum. Özür mesajı yayınlayacağıma söz veriyorum!” dedi.

Bunu duyan Chang Li’nin yüzü hemen korkuyla doldu. Onu yönetmesine izin vermek mi? Ning Xueluo bunu yapmamalı, yapacak mı?

Tabiki Ning Xueluo, Jia Qingqing kadar beyinsiz olamazdı. Sıkıntılı bir ifadeyle, “Qingqing, Sana yardım etmek istemediğimden değil, ama şimdi Ning Xi'nin ne dediğini duydun. Yardım etmek istemiyor. Bu aynı zamanda şirketin kararı, bu yüzden hiçbir şey yapamam.” dedi.

Bu konu Jia Qingqing için şişirilmiş gibi görünüyordu. Ancak, Ning Xi’nin sonunu getirmek için onu kullanıyordu. Bu noktada Feng Haoyang, onun özür dilemesinin hiçbir faydası olmadığını düşündü, hatta başka bir oyuncuya bile zarar verebilirdi, bu yüzden Jia Qingqing’ten tamamen vazgeçmeye karar verdi.

Jia Qingqing’in, Ning Xi’ye karşı kullanmak için harika bir silah olduğunu düşünmüştü. Kim Ning Xi’yi düşüreyim derken güçlendirecek kadar aptal olabilirdi? Boş yere nasıl bu kadar çaba harcayabilir?

“Ning Xi! Seni kevaşe! Bekle, ölsem bile benimle birlikte öleceksin!” Jia Qingqing sonunda pes etmişti. Öfkesini Ning Xi’ye yöneltti ama Feng Haoyang hemen güvenliği çağırdı ve Onu kovdurdu.

Ning Xi, bu tarz bir insandan nefret etmek için bile enerji harcamak istemedi. Onun halini anlıyordu. Şimdiye kadar yem olarak kullanıldığını bile bilmiyordu.

Feng Haoyang Ning Xi’ye baktı, ifadesi yumuşamıştı, “Ning Xi, sadece mevcut filmini iyi oynamaya odaklan. Sonuçlar iyi olursa, şirket seni yükseltmek için daha çok çaba harcayacak. Ancak Ning Xueluo’nun sözleri mantıklıydı. Hesabını daha az kullan ve gereksiz sorunlar yaratma.” dedi.

Ning Xi’nin masumu oynayarak kendini aklaması, Jia Qingqing’in kovulmasına neden olmuştu, bu entrika dizisi mükemmel bir plan gibi gözüküyordu.

Feng Haoyang olayların arka planında bir şeyler olduğundan şüphelenmesine rağmen kanıt bulamadı, bu yüzden sadece Ning Xi’nin çok şanslı olduğunu düşündü.

“Teşekkürler, Yönetmen Feng, yapacağım.” Ning Xi’nin yüzünde korku dolu yapmacık bir ifade vardı.

Toplantı odasından ayrıldıktan sonra, Ning Xi dinlenme odasına gitti ve Ning Xueluo da hızla onu takip etti.

Ning Xueluo kolunu omzuna attı ve alaycı bir ifadeyle, “Ning Xi, başka insanların kirli sırlarını ortaya dökerken, bir gün senin de sırlarının ortaya çıkacağından korkmuyor musun?” dedi.

Ning Xi’nin gözleri kısıldı ve soğuk bir ifade ortaya çıktı. Hemen döndü ve kayıtsızca, “Bu sektörde kirli sırrı olmayan mı var? Senin yok mu? Sevgili Ning!” dedi.

Ning Xi ‘Ning’ soyadını bilerek vurguladı ve sonra aniden bir şey farketti. “Ah! Jia Qingqing’in zengin mirasçı  adı altında metres olmak sıfatı sana da mı uyuyor? Sıra sana geldiğinde senin için de bir başlık atacağımı düşünmüyor musun?” dedi

Ning Xueluo sanki zayıf noktasından bıçaklanmıştı. Öfkelenerek, “Ne demek zengin mirasçı adı altında gizlenen metres! Doğduğumdan beri Ning ailesindeyim ve babamın kabul ettiği tek kızı benim! Su Yan’a gelince, sen kalbini dizginlemeyi başaramadın, kimsenin senin saçmalıklarına inanmayacağını biliyorsun değil mi?” dedi.

Ning Xi, ”Sonra… deneyelim mi? Niçin sırlarımı göstermiyorum mu! Dışarıda bir sürü insan var, rüşvet verdiğin iki adamın  nerede olduğu hâlâ belirsiz. Onları herkesin içinde ararsam şansım artar mı?” dedi.