Bölüm 131.2 : Onun İçin Öylece Ölmek... (2)

avatar
5418 13

Heavenly Jewel Change - Bölüm 131.2 : Onun İçin Öylece Ölmek... (2)


Çevirmen : Clumsy 

 

Katılaşmış Ejder Ruhu, ekstra enerjinin bir kısmını, canlandırmak için Zhou Weiqing’in bedenine göndermişti ve bunun ona çok iyi gelmesi gerekiyordu.

 

Ne yazık ki Zhou Weiqing sıradan bir Cennetsel Cevher Ustası değildi. Halihazırda Karanlık Şeytan Tanrı Kaplanının kanına sahipti ve bu yüzden başı belaya girmişti.

 

Katılaşmış Ejder Ruhunun gönderdiği enerji bedenini ısıtmış ve Karanlık Şeytan Tanrı Kaplanının enerjisini hareketlendirmişti. Bir işgal hisseden Karanlık Şeytan Tanrı Kaplanı kanı buna nasıl izin verebilirdi ki? Ve böylece iki soyun ve kanın mücadelesi başlamıştı.

 

Eğer Karanlık Şeytan Tanrı Kaplanının gücü olmasaydı, Zhou Weiqing belli bir sıcaklık hisseder ve şaşırtıcı bir şekilde güçlü bir kazanım elde ederdi. Ne yazık ki bu olmamıştı ve yaşananlar fazlasıyla karmaşıktı. Katılaşmış Ejder Ruhu ve Karanlık Şeytan Tanrı Kaplanının gücü eşitti ve bu çarpışma, Weiqing'in bedeninin bir savaş alanı muamelesi görmesiyle devam etmişti. Tamamen zıt iki gücün, sıcağın ve soğuğun mücadelesi ne kadar iyi bir etki doğurabilirdi ki?

 

Bu, Zhou Weiqing için büyük bir problem yaratmıştı ve kritik tehlike anında yeni bir Ölüm Akupunktur Noktası açmanın eşiğindeydi.

 

Tam da Shangguan Fei’er’in tahmin ettiği gibi inanılmaz bir acı içerisindeydi, hiç bu kadar kötü olmamıştı. Ne yazık ki bedenini kontrol edemese de zihni açıktı, her şeyi hissedebilir haldeydi.

 

Shangguan Fei’er’in yaptığı her şeyi görmüş ve tüm sözlerini işitmişti. Kızın ona dokunarak ağır bir şekilde yaralandığına ve hissettiği acıya şahit olmuştu. Ama Shangguan Fei’er, buna rağmen ona sımsıkı sarılmayı bırakmamıştı.

 

Kalın Cennetsel Enerjisi Zhou Weiqing’in bedenine girmiş ve acıyı ciddi oranda azaltmıştı. Ama bu hamle, onun yaşam gücünün yoğun oranda azalmasına ve titremeye başlamasına yol açmıştı.

 

Yo… Fei’er… dur… bırak beni...

 

Zhou Weiqing kalbinden bu çığlıkları atıyor olsa da dudaklarından hiçbir şey dökülemiyordu.

 

Fei’er ölecek… Fei’er ölecek. Zhou Weiqing, beyninin patlamak üzere olduğunu hissediyordu. Şu anda kendinden ve bedenindeki enerjiden nefret ediyordu. Shangguan Fei’er kendisine sarıldığında ve her şeyden vazgeçmiş olduğunu söylediğinde kalbi erimişti.  

 

Şu anda tek isteği, Fei’er’in kendisini bırakması ve acı çekmekten kurtulmasıydı.

 

Ruhundaki delici acı, bedenine de etki ediyordu. Ölüm Akupunktur Noktalarının on altı enerji anaforu deli gibi dönüyor ve iki soyun çarpışmasına uyum sağlamaya çalışıyordu. Ne yazık ki bu, yangına bir bardak suyla müdahale etmeye çalışmak gibiydi, bir denge sağlamak ve Zhou Weiqing’in ölmesini engellemekten öteye gidemiyorlardı.

 

Zhou Weiqing’in kalbi çığırından çıkmıştı. Ve Shangguan Fei’er’i kurtarmak için tamamen delice bir şey yapmaya karar verdi.

 

Bedenini kıpırdatamıyor olsa da iradesiyle içindeki enerjiyi etkileyebileceğini biliyordu. Shangguan Fei’er’i kurtarmak için bedeninin kontrolünü bir anlığına da olsa geri kazanmak zorundaydı. Bunun için de vücudunda çatışan iki gücü durdurması gerekiyordu.  

 

Şu anki yetişimiyle Cennetsel Enerjisinin tam kontrolünü kazanması imkânsızdı ve bunun farkındaydı. Bu yüzden sonraki hamlesi cesurca oldu, hatta intihara meyilliydi demek de mümkündü.

 

Zhou Weiqing, kendisini korumakta olan on altı enerji anaforundaki tüm Cennetsel Enerjiyi çekti. Tüm iradesiyle topladığı enerjileri doğruca 17. Ölüm Akupunktur Noktasına yönlendirdi.

 

ShenQue Ölüm Akupunktur Noktası.

 

Lokasyon: Ciğerlerin arası.

 

Ren Meridyenleri kategorisine ait. Aşıldığında sinirlere şok getirir, sindirim sistemi, kollar ve vücut kısımlarında genel fonksiyon kaybı yaratır.

 

 16. Ölüm Akupunktur Noktasını aşalı çok olmuştu ve Cennetsel Cevher Adasından ayrıldığından beri Tüketme Yeteneğini bu amaç için kullanmayı bırakmış olsa da, oldukça ciddi bir şekilde çaba sarf ediyordu. 16. Ölüm Akupunktur Noktası için bu metodu kullanmış ve bunu bir hayli istikrarsız bulmuştu. Orada edindiği temeli stabilize etmek uzun süreceği için de 17. Ölüm Akupunktur Noktasına güvenli bir şekilde ulaşmasına daha vakit olduğunu düşünüyordu.

 

Ama şu anda verdiği karar için hiç tereddüt etmemişti.

 

İki soyun kavgası enerji anaforlarının sirkülasyonunu maksimuma çıkarmıştı ve normalin iki katı hızda hareket ediyorlardı. Onları böyle hızlı bir şekilde çekmek de ShenQue Akupunktur Noktasına doğru ani bir ivme sağlamıştı.

 

ShenQue Akupunktur Noktası, Ölümsüz İlahi Tekniğin Üçüncü Kısmının Dördüncü Ölüm Akupunktur Noktasıydı. Ve Cennetsel Enerjisinin yetersiz olmasına rağmen, ani ivme, çılgın hareket ve soyların savaşının verdiği baskı sayesinde ShenQue Akupunktur Noktasını zorlayabilmişti.

 

Zhou Weiqing, yeni Ölüm Akupunktur Noktasını aşarak bedenini havası söndürülmüş bir balona çevireceğine emindi. Şu anda, iki soyun gücü de dahil olmak üzere tüm enerjisi yeni Akupunktur Noktasına gidiyordu. En olası sonuç, iki gücün bedeninden dışarı çıkmak isteyerek Weiqing’in patlamasına ve ölmesine yol açmasıydı. Ama Zhou Weiqing, bu olmadan önce hareket edebilme yetisini kazanıp Shangguan Fei’er’i kurtarabileceğine inanıyordu.

 

Shangguan Fei’er’in ölmesini engellemek için tüm canını çılgın bir hamleye oynamayı seçmişti. Başka bir şansı yoktu. Kızın kendisi için ölmesine izin veremezdi. Zhou Weiqing, bunu yapmadığı takdirde, yaşasa bile kendisini affedemezdi.

 

*Poof**Poof* O mucizevi anda, ShenQue Ölüm Akupunktur Noktası aşıldı. İçindeki enerjinin yükselişini hisseden Zhou Weiqing, bu enerji akışının kendisini rahatlattığını ve acısını aldığını fark ederek şaşırdı.  

 

Ne yazık ki yeni bir problem söz konusuydu. ShenQue Akupunktur Noktasını aşmış olmasına rağmen işler beklediği gibi gitmiyordu. Güçlerin akışı, bedeninin kontrolünü geri kazanmasını sağlayamamıştı.

 

Bedeni hala hareketsizdi ve ne kadar denerse denesin, sözünü geçiremiyordu. İki soyun gücü, ShenQue Akupunktur Noktasını aştıktan sonra kavgayı bırakmış ve birlikte ShenQue Akupunktur Noktasındaki deliği tamir etmeye başlamıştı.

 

O anda bir aydınlanma yaşayan Zhou Weiqing, yüzleştiği tehlikeyi çözmenin bir yolunu bulduğunu anladı.

 

Aslında düşününce çok basit görünüyordu ama hiç kimse böyle bir çözüme doğruca ulaşamazdı. Bedeninde dolaşan iki soyun biri aşırı sıcak Katılaşmış Ejder Ruhu, biri de boğucu soğuklukta Karanlık Şeytan Tanrı Kaplanı kanıydı. İkisi birbirinin tamamen zıttıydı. Eğer çarpışmayı kesmezlerse Zhou Weiqing eninde sonunda ölecek demekti ve Shangguan Fei’er’in fedakârlığı hiçbir anlam ifade etmeyecekti. Çünkü iki gücün birleşme ihtimali yoktu, birbirlerine besledikleri tek şey düşmanlıktı. Bu, ölümüne bir mücadeleydi.

 

Ama Zhou Weiqing’in ani hareketiyle ShenQue Akupunktur Noktasını aşışı işin rengini değiştirmişti. Şu anda Cennetsel Enerjisi ve yaşam gücü taşıyordu ve düşman soyların ortak bir noktası olmuştu. Bu da içgüdüsel olarak Zhou Weiqing’i korumaktı.

 

Yani Zhou Weiqing bir Ölüm Akupunktur Noktası aştığında hem Katılaşmış Ejder Ruhu hem de Karanlık Şeytan Tanrı Kaplanı kanı, tüm gücüyle onu korumuş ve enerji anaforlarına yardımcı olmuştu. Daha önce bunu yapamayan Katılaşmış Ejder Ruhu, emdiği Yeşil-Altın Alevlerle bu kapasiteye erişmişti.

 

ShenQue Akupunktur Noktası aşıldığında ortak bir paydada buluşan soylar da ateşkes ilan etmiş sayılırdı.

 

ShenQue Akupunktur Noktasını çevreleyerek ritmik bir şekilde işe koyulmuşlardı. Şu anda hedefleri Zhou Weiqing’i korumaktı, birbirleriyle savaşmak değil.

 

17.  Ölüm Akupunktur Noktasının enerji anaforu yavaşça belirirken, iki soyun güçleri de azalmış ve stabilize olmuştu. Katılaşmış Ejder Ruhu Weiqing’in tenindeki orijinal pozisyonuna dönmüş, Karanlık Şeytan Tanrı Kaplanı da Zhou Weiqing’in bedeninin derinliklerindeki yerini almıştı. Yani tehlike sonlanmıştı.

 

Bu, Zhou Weiqing için beklenmedik bir talihsizliğin getirdiği kazançtı. Hem hayatta kalmış hem de yeni bir yetişim aşamasına geçmişti.

 

Ancak herhangi bir mutluluk ya da heyecan hissedecek halde değildi. Hala hareket edemiyor ve Shangguan Fei’er’i kurtaramıyordu.

 

On beş dakika sonra bedeni normale dönmeye başladı, Cennetsel Enerjisi de maksimuma erişmişti. Artık bedeninin kontrolünü ele geçirmişti, hareket edebiliyordu.

 

Hızlıca oturur pozisyona geçti ve Shangguan Fei’er’i sımsıkı kucakladı.

 

Ve o anda şoka girdi.

 

Shangguan Fei’er kollarında sessizce yatıyordu. Cennetin Yayılma Sarayının İkinci Hanımefendisi olan o afacan, canlı kız, karakterine hiç uymayacak bir sessizliğe gömülmüştü.

 

Güzel yüzü solgundu, renkten yoksundu. Normalde çekici olan dudakları beyaza yaklaşmıştı ve üzerindeki tek renk, kurumuş kanına aitti. Çektiği yoğun acıyla dudaklarını ısırmış olmalıydı.

 

Gözlerinden akan iki kırmızı çizgi görünüyordu. Kalbe saplanan bir bıçak kadar berbat bir görüntüydü. Çırılçıplaktı ama gri-beyaz bir aura yayıyordu…cansızdı…

 

Kalbi atmıyordu. En ufak bir ruh kalıntısı taşımıyordu. Evet, ölmüştü, hiçbir hayat belirtisi yoktu.

 

Zhou Weiqing’i kurtarmak için tüm Cennetsel Enerjisini harcamış ve kendisini korunmasız bırakmıştı. Böylece bedeni, iki güçlü soyun çarpışmasına, sıcağın ve soğuğun karışmasına açık hale gelmişti.

 

Ancak yüzünde en ufak bir pişmanlık yoktu. Aksine barışçıl, hatta tatmin olmuş bir ifade mevcuttu… sanki ölüm onun için doğru tercihmiş gibi bir havası vardı.

 

#Ben bu bölüme yorum yapma işini size bırakıyorum arkadaşlar. Yüreğim kaldırmayacak.
Usulca bir sonraki bölüme geçtim, orada görüşmek üzere!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr