Çevirmen : Clumsy 

Bai Jiu’nun çevresindeki topluluk Zhou Weiqing’in üç kişilik takımını umursuyor gibi görünmüyordu, duygudan yoksun bir ifadeleri vardı. Zhou Weiqing’in merakını kabartan da özellikle bu olmuştu.

Bai Jiu kafasını kaldırıp gururla konuştu: “Tabii ki, sizin Cennetsel Yay İmparatorluğunuz nasıl bizim Kalise İmparatorluğumuzla kıyaslanabilir ki?! Arkamdakiler Cennetsel Cevher Ustaları, Cennetsel Yay İmparatorluğunda bu kadar kişi var mı?”

Shangguan Bing’er soğuk bir şekilde karşılık verdi: “Ben İmparatorluğuma ihanet etmedim, etmem de. Senin Kalise İmparatorluğunun Cennetsel Cevher Turnuvasına katılacak gücü var mıymış? Hah, gördüğüm kadarıyla Bai Da İmparatorluğunun ikinci takımısınız.”

“Ne olmuş yani” Bai Jiu’nun gözlerinde yoğun bir nefret belirdi. Zamanında bu ikili yüzünden altına işeyişini unutmamıştı! Shangguan Bing’er gibi bir güzelliğe karşı tamamen nefret doluydu, en ufak bir hassaslık taşıyor gibi görünmüyordu. “Bai Da İmparatorluğunun ikinci takımı olmamız onların bizi desteklediğini gösterir. Size ne demeli? Fei Li İmparatorluğuna girseniz bile yetişim seviyenizle en fazla yedeksinizdir. En azından ben Kalise İmparatorluğu takımının lideriyim, savaş alanına giremesem de sizin gibi başkaları tarafından kontrol edilmekten iyidir.”

Shangguan Bing’er tartışmaya devam etmek istese de Zhou Weiqing tarafından durduruldu. “Bing’er, hadi gidelim.” Bunu söyledikten sonra Shangguan Bing’er ve Karga’yı dışarı yöneltti.

Bai Jiu’nun yanından geçerlerken, Zhou Weiqing gözlerini kıstı ve hafifçe konuştu: “Umarım çekilişte Kalise İmparatorluğuyla aynı gruba düşeriz.” Önündeki bu herifi öldürmeyi gerçekten istese de şu anda yeri ve zamanı değildi; sonuçta hala Cennetsel Cevher Turnuvası kayıt alanındaydılar.

“Sen…” Bai Jiu müdahale etmek üzereydi, ama Zhou Weiqing’in üçlü grubu çoktan dışarı çıkmıştı. Sadık takipçisi olan Luo Xiaoye hızlıca lafa girdi: “Majesteleri, onunla tartışarak kendinizi düşürmeyin, bu bizim esas planımızı etkiler.”

Bai Jiu sadık takipçisine baktığında ifadesi sakinleşti. Adamın yüzüne dokunarak kibarca konuştu: “Tamamdır, şimdilik gitmelerine izin vereceğim. Hmph. Asıl onlarla turnuvada karşılaşmayı uman ben olmalıyım.”

Luo Xiaoye hafifçe kızardı ve Bai Jiu’ya afallamış bir şekilde baktı.

Bir kez daha Plazaya ulaşan Zhou Weiqing, tuttuğunu bile fark etmediği nefesini bıraktı. Shangguan Bing’er onun kaslarının gerildiğini hissedebiliyordu.

Zhou Weiqing göğe bakarak mırıldandı: “Bir sonraki Cennetsel Cevher Turnuvasında kesinlikle Cennetsel Yay İmparatorluğumuza liderlik edeceğim. O zaman tek amacımız olacak, o da şampiyonluk.”

Bu ine varana dek Zhou Weiqing’in ağzından çıkan son söz oldu. Daha önce planladığı gibi yiyecek bile almadı, hızlıca ine koşturdu ve odasına girip yetişime başladı. Shangguan Bing’er de onu rahatlatmaya çalışmadı, erkeğinin savaşçı ruhunun kabardığını biliyordu. Bu da dokuzuncu Prens yüzünden değil, Cennetsel Yay İmparatorluğunun güçsüzlüğü yüzündendi.

…

Üç gün göz açıp kapayıncaya dek geçmiş ve grupların çekiliş zamanı gelmişti.

Sabahın körü olmasına rağmen ZhongTian Şehri çoktan canlanmıştı. Cennetsel Cevher Turnuvası halka açıktı, şehrin dışında çok fazla kişi vardı. Hepsi iç kısma girmek isteseydi alan yetersiz kalacaktı. Mücadeleler yarın başlayacak olsa da, çekilişi izlemek için bile bir hayli insan toplanmıştı; sonuçta pek çok kişi grupların nasıl dağıldığını görmek istiyordu – çünkü Cennetsel Cevher Turnuvası için bahisler oynanacaktı.

ZhongTian Kraliyet Ailesi Plazası artık kordona alınmıştı, devasa heykelin olduğu alan bir hayli farklı görünüyordu.

Sarayın önünde yirmi metrelik bir platform oluşmuştu, burada tek seferde birkaç yüz kişiyi ağırlayabiliyorlardı –ZhongTian İmparatorluğunun üst düzey yetkilileri ve bazı önemli şahıslar burada oturacaktı.

VIP platformunun önünde, 50 metre uzunlukta geniş bir kare platform daha yapılmıştı. Burada da mücadelelerin yapılacağı anlaşılıyordu.

Tüm turnuva platformu devasa bir pırlanta taş kullanılarak yapılmıştı, sert materyal, Cennetsel Cevher Ustalarının saldırılarıyla platformu dağıtmasını engelleme amaçlıydı.

Turnuva platformu ve VIP platformu dışında kalan üç tarafa da yeni evler dikilmişti, bunlar mücadele takımlarının dinlenmesi içindi.

Tam olarak 24 İmparatorluk bu yılın Cennetsel Cevher Turnuvasına kaydolmuştu; dörde ayrılacaklar ve her gruba altı takım düşecekti. Bu yüzden platformu çevreleyen yirmi dört ev vardı. Aralarında VIP platformuna bakan dört iri ev vardı. Bunlar dört çekirdek takıma ayrılmış olmalıydı. Sınıf ve rütbenin önemi yoktu.

Güneş yükselirken, mücadele takımları plaketleriyle birlikte alana ulaştı. Her dinlenme evinin önünde İmparatorlukların isimleri asılıydı, takımlar geldiklerinde evlerine yerleşiyorlardı.

Fei Li Mücadele Takımı adına yalnızca Zhou Weiqing ve Shangguan Bing’er gelmişti. Diğer takımlar da aynı durumdaydı, sadece 1-2 üyeleri gelmişti. Cennetsel Cevher Ustalarının görünüşleri onların hangi alanda iyi olduğunu anlatabilirdi; ve gerçek mücadeleler henüz başlamadığı için rakiplerine tüyo vermek istemiyorlardı.

Bir önceki turnuvada Fei Li Mücadele takımı beşincilikle iyi bir sonuç almıştı. Bu yüzden onların evi de dört çekirdek takımın yakınındaki büyükçe evlerdendi.

Zhou Weiqing, kendi evlerinin kapısına vardığında durakladı ve meraklı bir şekilde dört çekirdek takımın evlerine göz gezdirdi. Henüz hiçbiri dolmamıştı. Yani dört takım çekiliş için birilerini göndermeye tenezzül etmemişti!

Ne kibir! Onlara göre hangi gruba düşerlerse düşsünler birinci olacakları kesindi. Bu yüzden gelip grup üyelerini öğrenmeye gerek duymamışlardı. Tabii ki kibirleri güçlerinden kaynaklanıyordu;  Zhou Weiqing bunu bilse de sinirlenmeden edemiyor, kaybetmeme isteği giderek perçinleniyordu!

Kalise İmparatorluğu adına çekilişe Bai Jiu ve küçük Takipçisi gelmişti. Bir önceki turnuvaya katılmadıkları için pozisyonları en dıştaydı.

Ne yazık ki Zhou Weiqing’in dileği gerçekleşmedi ve Kalise İmparatorluğuyla aynı gruba düşmeyi başaramadılar. Ancak dünya küçüktü; Zhou Weiqing ‘Üçüncü Gruba’ girdiklerini öğrendiğinde, bu grupta Bai Da İmparatorluğunun da olduğunu gördü! Sahiden de düşmanlar sık sık rastlaşırlardı!

Üçüncü Grubun çekirdek takımı, Bağımsız Anakaranın Kuzeyindeki, Beş Büyük Aziz Arazinin desteklediği Kan Kırmızısı Cehenneme sahip olan büyük İmparatorluk Dan Dun’a aitti. Dan Dun İmparatorluğu Fei Li kadar büyüktü ve Kan Kırmızısı Cehennemin desteğiyle, güçleri Fei Li İmparatorluğunu aşıyordu.

Dan Dun Mücadele Takımı, Fei Li Mücadele Takımı, Bai Da Mücadele Takımı dışındaki diğer gruplar Mi’Ou, TieCheng ve KaXi İmparatorluklarına aitti.

Bu üç imparatorluk Anakaranın Doğu tarafından gelen göreceli olarak küçük imparatorluklardı. Küçük olsalar bile Cennetsel Yay İmparatorluğu ya da Kalise İmparatorluğundan çok daha güçlü oldukları bir gerçekti.

Bağımsız Anakaranın Doğusunda iki büyük güçlü İmparatorluk vardı, Amber ve Gerry Connaught İmparatorlukları. Bu iki iri imparatorluk oldukça güçlüydü, özellikle de Doğunun En İyi Vadisinin, Tutku Vadisinin desteğini alan Amber İmparatorluğu çok iyiydi. Bu iki İmparatorluğun baskısı altında kalan küçük imparatorluklar onlara vergi öderdi. Ancak batıda Fei Li’yle Bai Da’nın düşman olmuşu gibi, Amber ve Gerry Connaught İmparatorluklarının da pek iyi geçindiği söylenemezdi. Neyse ki biri kuzey biri güneye yerleşikti, onları ayıran da on yedi küçük imparatorluk vardı; dolayısıyla gerçek mücadelelere giremiyorlardı.

Ayrıca bu ufak imparatorluklar ZhongTian İmparatorluğunun merkezine bir hayli yakındı, bu yüzden iki büyük İmparatorluk da onları işgal edemiyordu.

Anakaradaki en güçlü yedi İmparatorluğun dördü Büyük Aziz Araziler tarafından desteklenmekteydi; WanShou, ZhongTian, Dan Dun ve Amber İmparatorlukları. Ayrıca bunlar dört çekirdek takımı oluşturuyordu. Kalan üç güçlü İmparatorluktan olan Bai Da ve Fei Li de aynı gruba düşmüştü. Yani Üçüncü Gruba Ölüm Grubu olarak bakılıyordu, sıkı mücadeleler yaşanacaktı. Üstelik bu iki İmparatorluk çok eski düşmanlardı! Tabii ki kimse şu anki Fei Li Mücadele Takımının eksik olduğunun farkında değildi, hele bir de dayanak noktalarının Zhou Weiqing gibi 3-Cevherli biri olduğundan hiç haberleri yoktu.

Sırada ilk rakipleri çekmek vardı. Bu kez Zhou Weiqing’in şansı daha yaver gitti, gruptaki zayıf takımlardan biri olan Mi’Ou Mücadele Takımını seçmişti.

Bu sonucu görerek rahat bir nefes aldı. Eğer ilk turda, Lin TianAo ve diğerleri mücadele edemezken Bai Da’yla karşılaşmak zorunda kalsalardı geçebileceklerine dair pek inancı yoktu. Yine de onları ilk sekize girmeleri için önemli bir mücadele bekliyordu. Bai Da İmparatorluğuysa çekirdek takımlardan olan Dan Dun İmparatorluğunu çekmişti.

Tüm çekiliş süreci yaklaşık iki saat sürdü, Zhou Weiqing ve Shangguan Bing’er süreci tamamlayıp oradan ayrılmak üzerelerken, Bing’er’in bedeni titredi, adımları durakladı. Gözlerini belli bir yöne dikmişti, kendisini büyük şoka uğratan bir şey görmüş gibiydi.  

# Adım adım gidiyoruz Turnuvaya! Çekilişler de yapıldı. Yalnız grup seçimi sıkıntılı oldu, Bai Da ile karşılaşmak intikam şansı vermiş olsa da güçlü bir rakiple şu anda aynı gruba düşmeseler daha iyiydi.
Bir de Bing'er'i donduran manzara var. Acaba neyi veya kimi görmüş olabilir? 
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere!