Çevirmen: Muso-Ka Düzenleme: Kharsmi

Alexandrite Kedi Gözü, Derebeyi Yayının oyuğuna girdiğinde, Zhou Weiqing Cennetsel Enerjisinde büyük bir düşüş hissetti. Daha fazla oyalanmaya cesaret edemedi, hızla bir ok çekti ve oku kirişe yerleştirdi.

Sürpriz olarak, Derebeyi Yayının gerilme gücünün Mor Şafak Yayının neredeyse on misli olmasını beklemiyordu. Fiziksel Cevherinden aldığı kuvvet artışı ile bile, yayı tam hilal haline gelene kadar çekmeyi başaramadı. Yapmayı başardığı zaman, verdiği çaba yüzünden alnı ter ile dolmuş ve Cennetsel Enerjisinin yaklaşık üçte biri tükenmişti.

İradesinin kontrolü altında karanlık ışık Alexandrite Kedi Gözü Cevherinden aniden yayıldı ve siyah dövmeler hızla tüm Derebeyi Yayının üzerine yayıldı, hatta yayın kirişi tamamen siyaha dönüştü. Kirişteki ok, sanki içindeki büyük enerjiye dayanamayacakmış ve her an patlayacakmış gibi titremeye başladı.

Derin bir nefes alarak Zhou Weiqing aniden ve şiddetli bir şekilde döndü, sağ elini ve Derebeyi Yayını açığa çıkarırken, vücudu hala ağacın arkasında saklanıyordu. Hızla hedef alıp, kirişteki tutuşunu bıraktı ve ok uçtu.

Bir yay ve ok üzerinde Elementsel Cevher Becerilerini doğrudan kullanmak mümkün değildi, ancak Fiziksel Cevher'in Birleştirilmiş Ekipmanına sahip olması sayesinde bunu yapmak mümkün oldu. Bu, Zhou Weiqing'in Elementsel Cevher Becerileri ile Fiziksel Cevherin Birleştirilmiş Ekipmanını ilk kez kaynaştırmasıydı ve sadece bu ok Cennetsel Enerjisinin yarısını boşaltmıştı.

Zhou Weiqing, Derebeyi Yayının kirişini gevşettiğinde, sanki bütün vücudu kurutulmuş gibi hissetti. Tüm vücudunun titrediğini hissetti ve yüksek bir kükremenin ardından büyük bir patlama orman boyunca yayıldı. Zhou Weiqing'in görme yeteneği bile, okun hareketini açıkça göremedi ve yalnızca sağır edici gürültünün yaklaşık 70 metre ötesinde gürlemesini duyabildi. Ayakları altındaki toprağın titrediğini hissetti.

"Kahretsin, havai fişek patlaması mıydı bu?" Zhou Weiqing büyük bir şaşkınlıkla bakmak için hızla sıçradı. Önünde olan, inanılmaz derecede şok edici bir sahneydi.

Sadece 70 metre uzakta, yerde, yaklaşık bir buçuk metre derinliğinde beş metre çapında büyük bir çukur vardı. Çukur etrafında yaklaşık 30 metrelik bir yarıçap içinde, her yerde gökyüzünden düşen yaprak, ahşap ve çeşitli bitki parçaları vardı. 12 siyah dokunaç Xiao Se'nin bedeni etrafında sıkı sıkıya sarılmıştı ve Xiao Se, büyük çukurun tam ortasındaydı, tabii ki oraya Karanlığın Dokunuşu tarafından zorla çekilmişti ve sersemlemiş bir haldeydi.

Bir hedef Karanlığın Dokunuşuyla yakalandığında, hedef bütün gücüyle ondan kurtulamazsa, Zhou Weiqing'in Göksel Enerjisi bitmediği sürece Karanlığın Dokunuşu hedefi tutmaya devam ederdi.

Zhou Weiqing, sakince Mor Şafak Yayını aldı ve Xiao Se'ye doğru yürümeden önce kirişe bir ok daha yerleştirdi.

Kısa bir süre sersemlemiş bir halde kaldıktan sonra Xiao Se, yavaş yavaş uyandı. Sersemleme süresi yaklaşık 4-5 saniye sürmüştü. Bu sersemleme sadece Karanlığın Dokunuşunun etkisiyle değil, aynı zamanda Derebeyi Yayıyla atılan okun saf gücü sayesindeydi. Zhou Weiqing, Derebeyi Yayının Alexandrit Kedi Gözü ile birleşmesinin böyle muazzam bir güç ortaya çıkarmasını kesinlikle beklemiyordu.

Sadece ilk Fiziksel Cevherin Birleştirilmiş Ekipmanı olan Derebeyi Yayı, neredeyse bir kilometrelik bir saldırı menziline sahipti ve tek başına bir patlayıcı etkisi vardı. Zhou Weiqing'in Cennet Enerjisini bu kadar tüketmesinin nedeni de buydu. Karanlığın Dokunuşuna ek olarak, Zhou Weiqing'in kalan Cennet Enerjisi sahip olduğu maksimum enerjinin üçte biri kadardı.

Xiao Se, az önce olanların hiçbirinin gerçek olduğuna inanamıyordu. Bir dakika önce, Zhou Weiqing'i tamamen bastırıyordu ve zafere ufacık bir adım kalmıştı. Birdenbire büyük bir kükreme duymuş ve o daha kılını kıpırdatamadan, buradan bir kaç metre uzakta büyük bir patlama meydana geldi. Ardından gelen şok dalgası onu sersemletmişti. Her şeyden önce o bir Cevher Ustası değildi. Her ne kadar Cennetsel Enerji’nin ikinci seviyesine yetişmeyi başarmış ve vücudu ortalamanın üstünde olsa da ani bir şiddetli patlama ile karşı karşıya kaldığında, rakibi tarafından yere yıkılmış ve sersemletilmişti. Uyandığında kendisini o kara gölgeli dokunaçlarla bağlanmış buldu ve onlardan kurtulamadı.  Küçük Şişman Zhou kendisine doğrultulmuş bir okla önündeydi.

"Kaybettin." ZhouWeiqing tembel bir sesle.

Bunu söylediği gibi Xiao Se'nin gözleri kısıldı: "Sen bir Cevher Ustası mısın?"

Zhou Weiqing sağ elini kaldırarak başını salladı ve parlak, yarı şeffaf Buzlu Yeşim Fiziksel Mücevherini ortaya çıkardı ve şunları söyledi: "Aslında Cennetsel Cevher Ustasıyım." dedi.

Xiao Se hafifçe titredi, gözleri şokla doluydu ve ZhouWeiqing'in kendisinden 50 metreden daha yakın olduğunu gördü, şaşkınlıkla dedi ki: "Yenilgiyi kabul ediyorum. Cennetsel Cevher Ustasına kaybettim, sanırım bu, adil olmayan bir kayıp değil."

Zhou Weiqing,  Karanlık Dokunuşu geri çağırdı ve oku tutarken sırıttı. Tıpkı Xiao Se'yi selamlamak ve onun kim olduğunu söylemek için ilerleyecekken, birdenbire Xiao Se'nin yüzündeki kederli görüntü ortadan kayboldu. Yıldırım hızıyla Mor Şafak Yayının kirişine bir ok yerleştirip çekti ve hemen ardından Zhou Weiqing’e doğrulttu. Çok hızlıydı ve Zhou Weiqing, kendine has bir inceleme yaparak rüzgar özelliklerini kullansa bile hala ondan daha yavaş kalacağını fark etti. Bu, okçulukta yıllarca tekrar edilen eğitimin bir sonucuydu.

Zhou Weiqing hızla adımlarını durdurdu. Bu kadar yakın bir mesafedeyken, Mor Şafak Yayından atılan bir oktan kaçmak imkansız olur.

"Hiç utanmadan hile yapıyorsun!" Zhou Weiqing Xiao Se'ye baktı.

Xiao Se'nin gözlerinde bir alay ışığı yandı, "Utanmadan hile mi yapıyorum? Ah, daha önce yenilgiyi kabul ettiğim sözlerimden mi bahsediyorsun? Ne kadar aptalca, düşmanlarının sözlerine bu kadar kolay inanabiliyor musun? Savaş meydanında olsaydın, zaten çoktan ölmüştün. Yarışmanın şartlarını kabul etmedik mi? Karşı tarafı vuran kişi kazanacaktı, sözlü olarak yenildiğini kabul etmekle ilgili hiçbir şey yoktu. Kaybeden kişi sensin."

Bunu söylediğinde, Xiao Se parmaklarını hafifçe gevşetti ve ok Zhou Weiqing'e doğru en üst hızda uçtu. Zhou Weiqing'in hatasını belirttiği için doğal olarak aynı hatayı yapmazdı.

Bununla birlikte, Xiao Se'nin gözleri birdenbire kısıldı ve vücudu şokla sertleşti. Bunun nedeni, kesin bir galibiyet olduğunu düşündüğü okun bir şekilde başarısız olmasıydı. Zhou Weiqing, Xiao Se'nin okunu bıraktığı anda ince bir hava gibi kayboldu. Ardından hızlı bir şekilde üç metre ötede göründü ve vücudu etrafında bir gümüş rengi ışık parladı. Ardından tüm vücudu Xiao Se'ye doğru bir leopar gibi hızla atladı.

'Parıltı', az önce Parıltı özelliğini mi kullandı? Xiao Se Cevher Ustası olmasa da deneyimli ve bilgili idi. Açıkça bu Parıltı özelliğinin ilk üç Elementsel Cevher içindeki en büyük destekleyici beceri olduğunu düşünüyordu! Daha önce karanlık sıralamasından bir yetenek kullandığını düşünmüyordu. Gerçekten iki özelliği olan Elementsel Cevheri var mıydı? Şaşırmasının asıl nedeni buydu.