2) Savaşa Hazırlık

avatar
449 2

Gökdeniz'in Hükümdarı - 2) Savaşa Hazırlık


BERSİT BOY'U

Orta Asya'da Altay Dağlarının eteklerinde yaşayan bir Boy*. Gün doğumu sıcaklığını gün Batımının o soğuk taze havasına bırakmış olmasına rağmen, bütün boy canlılığını sürdürüyordu. Boy 'da bir telaş bir koşuşturma hâkim, çocuklar pek ayak uyduramasa da geri kalanlar tecrübenin verdiği titizlik ile hazırlıklar yapıyorlardı.

Çok olmadı haber geleli, en fazla birkaç düzine nefes zamanı ama yılların verdiği tecrübe ile anında Boy 'a yayılmış, kimse bir işaret beklemeden ellerindeki işi bırakıp yapması gerekeni yapmaya koyulmuş.
Genel halk bilmese 'de yüksek Orunlu kişiler bu sefer bir farklılık sezmiş olmalı ki, ona göre ekstra önlem ve yönlendirmeler yapıyorlardı.

------ --------- --------- ---------- --------- --------

Büyük bir meydanda, obadaki çadırların hepsinden daha büyük ve görkemli bir çadır ve önünde kurt işlemeli bir sancak esen rüzgarla beraber dalgalanıyordu, çadırın etrafını çevreleyen dokuz çadır ve bu 9 çadırın etrafında 40 çadır daha vardı, en merkezdeki Bey çadırı iken etrafındaki dokuz çadır 'da Boy 'un yüksek orunlu kişilerine ait, bu kişiler hem boy işlerini yürütürken kendilerini çevreleyen 40 çadırlık korumalar ise hem bu yüksek orunlu kişileri hem de Oba Bey'ini korur.

Merkezdeki çadırın içinde Gök mavisi zırhlı, kırklı yaşlarında, 1.90 boyunda, özgürlüğün sembolü olan uzun ve bağlanmamış saçları çadırın içine giren rüzgarla dans ederken, heybetli, otoriter bir hava yayan bir adam ahşaptan yapılma bir masanın etrafında toplanmış, her biri farklı renk ve sembolün işlendiği zırh giymiş, Kadın ve Erkeklerden oluşan yedi kişi ile tartışıyordu.

''Beyim; Yağı* çok kalabalık, geri çekilecek yerlerimize çoktan ordu konuşlandırdılar. Balaları bir an önce orman ve bataklıklara göndermemiz gerekiyor.''

Bataklıklar ve dağlar Tarih boyunca zora düşen Türk neferinin yardımcısı olmuş, saklamış ve namert düşmandan korumuştur.

Konuşan Gökdeniz Tarkan* idi, 40lı yaşlarında, çakır gözlü, esmer, İri yapılı Boyda sözü geçen biri olduğu gibi Oba'nın savunmasından sorumlu Tarkanlardan biriydi.

''Beyim; en iyi savaşçılarımızı balalarla birlikte güvenli bölgelere göndermek için hazırlamalıyız. Yağı her geçen Zaman'da daha fazla yaklaşıyor.'' Diye ekledi Keskin Tarkan, Adını huyundan almıştı. Diğerleriyle yaşıt olan 40lı yaşlarında sert huylu ve oldukça agresif idi. Aşırı derecede disiplinli ve otoriter bir komutan olduğu gibi, savaşlarda her zaman en ön saflarda yer almış, yılmaz iradesi ve kararlılığı ile çok büyük başarılarla kutlanmıştır.

Sırtında büyükçe bir yay ve ok sadağı taşıyan Başak Hatun destek verdi.

''Beyim; Ötüken 'e gönderdiğimiz habercilerin hepsi yolda uçmağa vardı, Yağı bu sefer çok uslu* olduğu gibi tüm yardım yollarımız da pusu kurmuşlar''

Başak hatun obada okçulardan sorumlu hatun idi. Birçok er 'e üstün gelen kuvvet ile kutsanmış, balalıktan beridir okunu ve yayını yanından eksik etmediği gibi Tarkanlığı süresince başarıları ile birçok obaya nam salmıştır.

Yoldaşlarına nazaran çok daha yaşlı olan obanın büyüklerinden biri olan Barlıbay Bey savaşlarda çadırdaki diğerler Tarkanlar gibi başarılı olmasa da bilginliği ve dikkati ile her zaman oba içerisindeki işlere katkı sağlamış ve Alpagut beyin takdirini kazanan bilginlerden biri olmuştur.

Barlıbay Bey şüpheci bir ifade ile ekledi.

''Yağı bu sefer hiç olmadığı kadar hazırlıklı, bu sefer geçmişteki gibi olmayacak.''

''Çok iyi gizlemiştik, nasıl, nasıl öğrendiler.'' diye ekledi Görük Bey.

Görük bey Oba İçerisi ve dışarısındaki istihbarattan sorumlu orta yaşlı, esmer tenli, diğer tüm Türk erleri gibi saçları açık ve uzun. Diğerlerinden farklı olmayan renkte kaftan ve zırh giymiş. 1.80 boylarında yakışıklı ve sıcak bir görünüşü vardı

Oba içerisindeki süvarilerden sorumlu Mangalay Bey sabırsız bir öfke ile ekledi. İçine sinmeyen, sindiremediği bir şey varmış gibi.

''Bugün, şimdiye kadar ki en büyük sınavı vereceğiz. sayısız yıldır bu topraklarda hüküm sürüyoruz ama kurulan her devletimizin her Boy 'u muzun yıkımında düşmandan çok aynı kandan gelen kardeş dediklerimiz hainler yüzünden yıkılıyor.''

Oldukça ağır bir havası vardı Alpagut beyin, gözlerinde hüzün vardı, kararsızlık vardı.
Sayısız akınlara öncülük etmiş, eline sayısız insanın kanı vardı ama hatırladığı kadarıyla ilk defa bu kadar kararsız kalmıştı, ilk defa bu kadar hüzünlüydü. Atası Tümer Bey'i akında uçmağa uğurlamış, Tarkanlar' ın desteği ile oba beyi olduktan kısa bir süre sonra balalıktan beridir anlaşamadığı ağabeyi Doğulay Bey Akın sırasında esir düştükten kısa bir süre sonra öldüğü haberi gelmişti. bunun üzerine Alpagut bey düzenlediği onlarca akın ile Lin budununa karşı olan savaşta diğer boylara kıyasla en önde yer almış Göktürk kağanlığına birçok zafer getirmişti.

Olguner bey uyandırdı Alpagut beyi.

''Beyim buyruğunuz nedir.''

Her zaman Alpagut bey ile birçok kez fikir alışverişinde bulunmuş Boy 'un bilgilerinden biridir.

Düşüncelerini toparlayan Alpagut Bey
Oldukça ağır bir havası vardı

''Buyruğumdur*; dokuz gruba ayırın balaları*, dokuz farklı yöne, en iyi savaşçılardan oluşan dokuz grup ile gönderin. Bu savaştan sonra soyumuzu devam ettirebilmek onların görevidir.
Bu sefer geri çekilmeyecek yağı Lin Budununu (Lin ulusunu) Bozkır'da karşılayacağız. Eli pusat tutan herkes hazırlayın. ''

Buyruğunu verdikten sonra Olguner beye döndü,

''A a ayaz... Onu hazırlayın...''

Zorla döküldü ağzından kelimeler. Hayatının en zor kararlarından birini veriyordu, sonrasında gözünden akan birkaç damla yaşa hâkim olamadı. Ama uzun sürmeden toparladı kendini,

------ --------- --------- ---------- --------- --------

Alpagut bey çadır 'da yalnız kalmıştı.
Kaftanının cebinden Gök Kurt işlemeli bir belirteç çıkarmış geçmişin anılarına dalmış bir şekilde minderinde oturmaktaydı.

Oval bir şekle sahip olan belirteç, yılların verdiği yaşa rağmen parlaklığını koruyordu. Sayısız yıldır oba içerisindeki demirciler ve zanaatkarlar yapıldığı malzemeyi öğrenmeye çalışsa da tüm çabalar boşa gitmiş ve neyden yapıldığını bulamamışlardı

Belirtece Kükreyen bir Kurt kafası işlenmişti adeta canlı gibi gözlerini göğe dikmiş asıl hükümdarın kim olduğunu bildirir gibi tehditkâr bir hava salmaktaydı. Gök mavisi gözlerine bakıldığında insanın ruhunu titretiyordu, sanki tüm dünya ayaklarının altında bir toz zerreciğiymiş gibi...

Belirtece bakarken aklından sonsuz düşünceler geçiyordu. Birkaç yüz yılda bir belirteçle eşleşen bir dövme ile doğan bir bala dünyaya gelir ve her seferinde bir öncekini aratmayan bir kan fırtınası başlardı.

Bu belirteçle eşdeğer dövme ile doğan balalardan hayatta kalanların hepsi gökte yürüyüp düşmana korku saldılar. Bugün, nesiller sonra tarihin kanlı döngüsü tekrar ediyor.

Her Bersit kişisi bu antik belirtecin arkasındaki giz 'e* tanık olmak ister ama sadece 1 kişi bilebilir arkasındaki giz 'i bugün bu belirtecin sahibini koruma günüdür. Sayısız yıldır aynı olay tekrarlanır. Yeni bir savaş yeni bir kan gölü sonra göksel kişi gelir intikamı geri alır sonra kaybolur birdenbire, sonra bir süre durulur dünya ve bir döngü halinde sayısız yıldır devam eder.

''Atam buyruğunuz nedir.''

------ --------- --------- ---------- --------- --------

*Boy - Türklerde Ortak bir sosyal düzen içinde bir arada yaşayan, aynı soydan insanların meydana getirdiği topluluk

*Orun - Rütbe

*Yağı - Düşman

*Bala - Küçük çocuk, Yavru.

*Uslu - Akıllı, zeki, uysal, sakin kimse.

*Giz - varlığı ya da olduğu açığa vurulmak istenmeyen, gizli tutulan şey.

*Tarkan - Türklerde ve Moğollarda demirci, demir ustası ve aynı zamanda devlet görevlisi veya savaşçı/asker demektir. 

*Buyruk - Bir şeyin yapılması ya da yapılmaması konusunda buyrulan zorlayıcı, kesin içerikli söz.







Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44377 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr