Bölüm 124

avatar
4332 4

God and Devil World - Bölüm 124


Çeviren ve Düzenleyen: Arthas

White Bones ve Grennie zombi grubuyla dalaşmaya başladığı an etrafalarında ölü et yığını birikemeye başladı. Hiçbir zombi White Bones’un baltasını ve Greenie’nin gagasını durduramaz. Yavaş hareket eden normal zombiler tam bir katliama uğruyordu.

Araçların etrafını saran zombiler, hareket sezdiği an o tarafa doğru ilerlemeye başladı. Bu sayede de araçların üzerindeki baskı epey bir azalmıştı.

Araçlar hareket alanı bulduğu anda gazı kökleyerek zombilerin arasından çıkmaya çalıştı. Tabi bu da zombi püresi görmek anlamına geliyordu.

Üç araçta hız kesmeden ilerlemeye devam ediyordu. Fakat yollarını üzerinde garip bir şekilde White Bones ve Greenie vardı.

(Arthas Notu: Sövmeye başlayabiliriz.)

White Bones baltasını savuruken aynı zamanda üstüne gelen otobüsü durduramazdı. Bu yüzden yanındaki altı zombiyle uzak mesafere gönderildi.

Hummer da acımasızca Greenie’ye çarptı.

Greenie otobüs ona çarptığı anda acı bir çığlık attı ve o da başka bir tarafa gönderildi.

Yue bu sahneyi görünce göz beyazı kırmızılaştı. Kurtardığı insanların bu kadar or*spu çocuğu çıkacağını düşünmemişti. Biraz daha hızlı kaçacaklarına onları kurtaran kişilere  saldırmışlardı.

Üç araç bunla da yetinmeyip rotalarını Yue’nun olduğu tarafa doğru çevirdi.

“Anasını s*ktiklerim!” Yue çok pis gaza gelmişti. Bir parmağını ileri doğru uzaratak büyüyü başlattı. Kısa süre sonra otobüs alev almıştı.

Diğer ikisi ise bu sahneden sonra daha da hızlanmıştı.

Yue’nun gözlerinde soğuk bir ışık parladı, yüksek seviyeli hız yeteneğini başlatarak, vücudunu hafifçe yana kaydırdı. İki aracın yanından şeytan gibi geçmişti.

İki araçta yeterince yakına gedliğinde Yue, Korku Sanatlarını Yeteneğini başlatmıştı. Sürücüler korkudan dolayı mantıklarını kaybederken yolun yanındaki bariyerlere çarptı.

Yue, yaşayanlara bakmadan hemen Greenie’nin yanına koştu.

Üç zombi yolunu kesmek isteyince Yue, İmitasyon Tang Kılıcını çıkarıp hızlıca kafalarını kesti.

Oraya vardığında gördüğü tek şey acıyla kıvrandığıydı. Kanatlarını çırpıp, ayakta kalmak için mücadele ediyordu fakat yapamıyordu.

(Arthas Notu: Kitaptaki kızlar ölse, Ji Qing Wu hariç, bu kadar üzülmezdim.)

Yeşil Tüylü Kartal göklerin lorduydu. Sadece yerde zombiler onunla rekabet edebilirdi. Ayrıca Greenie daha küçük sayılırdı. Bir Hummers tarafından darbe alınca yaralanması normal bir şeydi.

Yue çoktan 26 seviye olmuştu fakat o bile bir Hummers tarafından darbe alsa ağır bir şekilde yaralanırdı.

Yue, hızlıca çantasından yaşam bitkisi ve su karışımını çıkartıp kuşuna içirdi.

(Arthas Notu: Hayat Kurtaran Bitki, Hayat Kalma Parası vs. artık yaşam/yaşayan gibi şeylerle çevirecem, çok uzun oluyo. J)

Greenie sonunda mücadele etmeyi bırakmıştı fakat hâlâ ayakta duramıyordu. Ciddi yarılanmalar geçirdiği gün gibi ortaydı.

Diğer tarafta White Bones hiçbir şey yaşanmamış gibi kalkıp savaşmaya devam ediyordu. Doğası gereği kafatası yok edilmeden White Bones’un ölmesine imkan yoktu. Eğer kafatasının içindeki ruh ateşi yok edilmezse, White Bones ölümsüz sayılırdı.

White Bones kan banyosuna devam etmesine rağmen Greenie’nin  savaş gücünü büyük ölçüde kaybetmesinin ardından hâlâ yüzlerce zombi vardı.

Ek olaraksa onlara doğru gelmekte olan başka bir zombi grubu daha vardı.

“Durum kötü. Galiba bugün hayatım pahasına savaşmalıyım.”

 Yue, İmitasyon Tang Kılıcını tutarken kaşları hafifçe kırıştı. Biraz önce savuşturduğu iki araç şu anda kendilerini toparlamıştı. Ek olarak Yue’nun yarasından bayıltıcı bir acı hissi yayılıyordu. Fakat son ana kadar Greenie’yi terk etmek istemiyordu. Greenie’yi kaybetmek sevdiği bir şeyi kaybetmenin yanı sıra gelecekte elinde olacak kozlardan birini de kaybedecekti.

(Arthas Notu: Sevdiği şeyi kaybetmeyi ben ekledim. Yoksa Yue tam bir duygusuz pez*venk.)

Chen Wang ve diğerleri savaşı inanmazlık dolu gözlerle izliyorlardı. Eğer Yue ve evcil hayvanının çevresini çok fazla zombi sararsa oradan kurtulamazlardı.

Chen Wang’ın yanına yirmi altı-yedi yaşlarında biri geldi ve “Chen Wang ne yapacağız?”dedi.

Chen Wang elinde İmitasyon Tang Kılıcı tutan Yue’ya baktı. O adama saygı duyuyordu fakat onun için bir zombi kalabalığıyla dalaşmazdı.

Tam o anda farklı araçların motor sesleri duyulmaya başladı. Bir PSA ve askeri jeep buraya doğru geliyordu.

Liu Yan, PSA’nın içerisinden ne kadar uzakta olursa olsun Yue’yu tanımıştı. Kafasını camdan çıkarıp “Kaptan Yue! Bu Kaptan Yue! Çabuk o tarafa doğru gidiyoruz!”dedi.

Liu Yan’ın emirleri doğrultusunda PSA ve askeri jeep üstlerinde bulunan makineli silahlarla çılgınca ateş etmeye başladı. Zombileri yaz hasadı yapan çiftçiler gibi biçtiler. Bazı kurşunlar zombilerin tam kafasına gelerek renkli görüntüler çıkardı.

(Arthas Notu: Liu Yan adamdır fakat Liu Yan’ın gönderen Chi Yang daha büyük adamdır.)

Yue’nun direkt astları olan birkaç yetişimci PSA’dan atlayarak Yue’nun yanına geldi. Ardından İmitasyon Tang Kılıçları ile zombi katliamına katıldılar.

Onlara ek olarak araçlardan beş kişi daha inmişti. Bunlar yetişimci olmasa da profoyonel askerlerdi. Her atışlarında bir zombiyi indiriyorlardı.

Bu on kişi elit zombi katilleriydi. Artı White Bones da eklenince zombilerin pek bir şansı kalmamıştı.

Savaş bittikten sonra Liu Yan, Yue’nun yanıan gelerek “Kaptan Yue! Beklediğimiz gibi iyisiniz.”dedi.

Yue üç aracı işaret ederek “Onları bana getirin!”dedi.

Yanındakileri de alarak araçların içindekileri Yue’nun önüne getirdi.

(Arthas Notu: Gelecek bölüm işkence mi var acep? Bölüm ismini merak edenler, bölüm ismi yoktu. Keyifli okumalar.)






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44266 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr