Bölüm 99: Plan

avatar
4303 4

God and Devil World - Bölüm 99: Plan


 

Çeviren ve Düzenleyen: Arthas

 

 

Yue, Chen Zhiguang’ın salya akıttığını görünce “Sen de gel ye.”dedi.

Chen Zhiguang bir yandan teşekkürlerini sunarken diğer yandan yemekleri büyük ısırıklarla yemeye başladı.

Da Gouzi, Chen Zhiguang’ın yemeğe çöküşünü görünce “Aç hayalet gibi yiyor.”diye alay etti.

(ÇN: “Aç hayalet” Çin Budizminde bulunan bir terim.)

Chen Zhiguang, Da Gouzi’nin dalga geçişini duymazlıktan gelip yemekleri aç hayalet gibi yemeye devam etti. Dört kase yemekten sonra devam edemedi ve sonunda yemek çubuklarını elinden bıraktı.

Chen Zhiguang ağzına kadar yiyip içtikten sonra endişeli bir sesle Yue’ya “Kardeş Yue! Buz Kralı Zhang Yun güçlü ve kindar biridir. Bugün onu kızdırdın ve senin gitmene kesinlikle izin vermeyecektir. Daha dikkatli olmalısın.”dedi.

Yue basitçe “Biliyorum.”demekle yetindi.

Chen Zhiguang “O hâlde ben ayrılıyorum. Bugün iyice dinlenerek iyi edersiniz.”dedi ve evden ayrıldı.

Gece çöktü.

Özel bölgeden uzak bir köşede birkaç villa ve daha az ampul vardı. Etraf ölüme terk edilmişti.

Siyah bir figür karanlığın içine bir balık gibi hareket etti. Bu figür karanlıkla bir olmuş gibi hareket ediyordu.

Siyah figür hızlıca hareket ederek Yue ve grubunun kaldığı alana doğru ilerledi. Yerde sürünmeye ve aynı bir sürüngen gibi hareket etmeye başladı. Sanki insan değilmişçesine hiç ses çıkarmadan Yue’nun penceresine tırmandı. Gözleri dikkatlice etrafı taramaya başladı, en küçük hareketi bile görebilirdi.

(ÇN: Yazar bu kadar övdü ama adam büyük ihtimalle tek yiyecek.)

O gece gökte yeni ay vardı ve Yue ve ekibinin kaldığı yerin yakınlarında hiç ışık yanmıyordu. Odanın içinde oturan adamlar pencereye gelip dışarı bakabilir fakat burunlarının dibindeki siyah figürü fark etmeyebilirlerdi.

Siyah figür pencereden bakmaya devam ederken Yue birden pencerenin önünde belirdi ve gözlerini figüre dikerek soğukça “Aradığını buldun mu?”dedi.

Siyah figürün gözleri korkuyla doldu. Hemen silahını çekti ve Yue’yu hedef alarak tetiği çekti.

Yue’nun gözlerinde soğuk bir ışık parladı, yumruğu aniden çarpan bir yıldırım hızında harekete geçti ve siyah figürün oval yüzüne son gücüyle çarptı. Siyah figür duvardan bir top mermisi edası ile uçtu ve yere sertçe çarptı. Figür bir iki saniye çırpındıktan sonra bir ağız dolusu kan tükürdü ve öldü.

Ma Tie gece görüş yeteneği ve tırmanma yeteneğine güveniyordu. İş geceleri başkalarına suikast düzenlemeye gelince çok nadir başarısız olurdu. Bu sefer Yue için gelirken Yue’nun onu devirmek için bir yetenek bile aktifleştirmesi gerekmemişti. Ma Tie’nin sadece tırmanma ve gece görüşte kayda değer bir yeteneği vardı, beş kat düştükten sonra hayatta kalmada değil.

Yue binanın dışına geldi ve Ma Tie’nin cesedine bakarken kaşları hafifçe kırıştı ve “Suikast mı?  Bana bunun o Buz Kralı Birliğinin işi olduğunu söyleme. Bu çok hızlı oldu.”dedi.

Lu Wen binanın dışına geldi ve Yue’nun yanına gelip sesindeki hafif korkuyla “Kardeş Yue, sorun ne?”dedi.

Gou Yu da binanın dışına geldi ve Yue’nun yanına yürüyüp bir şey söylemek yerine gözlerini Yue’ya dikti.

Artık evde Yue, Gou Yu ve Lu Wen’i kendi güvenlikleri için göndermek zorundaydı. Bu onları rahatsız hissettirdi.

Yue bir şey olmamış gibi basitçe “Bir şey yok. Sadece Buz Kralı Birliğinden gelen bir suikast denemesini tahmin edip bertaraf ettim.”dedi.

Lu Wen yanında eldiven takmış birkaç adam da getirmişti ve onlara Ma Tie’nin cesedini araştırmalarını söyledi. Adamlar iki parça ekipman bulup onları Yue’ya teslim ettiler.

“2. Derece Ekipman: Hız Hançeri: Elde tutulduğunda kullanan kişiye beş agility puanı ekler.”

Hançere ek olarak Ma Tie Tanrı ve İblis Sistemi botlarına da sahipti.

Yue sadece hançeri alıp Liu Yan’a dönerek “Bot senindir.”dedi.

Liu Yan heyecanla “Teşekkürler Kaptan Yue!”dedi.

Tanrı ve İblis Sistemi insanların güçlerini artıran çeşitli eşyalar verebiliyordu. Yue’nun emri altındaki tüm adamlar bunu biliyordu fakat sadece canavarlar veya zombiler bu eşyalardan düşürebiliyordu. Bu sebepten çok fazla Tanrı ve İblis Sistemi eşyası yoktu. Olanların değeri de ölçülemezdi.

Liu Yan o botları alırsa çok daha güçlü bir hâle gelebilirdi.

Liu Yan, Ma Tie’nin cesedini bir çantaya yerleştirdi ve uzaklardaki bir göle attı.

Her şey yoluna koyulunca Yue, White Bones’a yerinde kalmasını ve nöbet tutmasını söyledi ve diğerleri ile birlikte dinlenmek için evlerine girdiler.

Sabah 4 sularında bir villada Zhao Xiong saatine bakıp kaşlarını kırıştırdı ve “Başarısızlık mı? Yue denen adam tahmin ettiğimizden çok daha güçlüymüş gibi duruyor.”diye düşündü.

Ma Tie bir suikast yapınca hızlı bir şekilde başarıya ulaşırdı. Bu saate kadar dönmemesi işlerinin ters gittiğini gösterirdi. Buz Kralı Zhang Yan’ı kızdıranların çoğunluğu Ma Tie’nin ellerinde can vermişti. Çok az insan gecenin karanlığında Ma Tieden kaçabilirdi.

“Görünüşe göre ikinci planı devreye sokmam lazım.”

(ÇN: Bölümün ismi buradan geliyor olamaz.)

Ertesi günün erken saatlerinde Yue ve ekibi kahvaltılarını yeni bitirmişken, polis üniformalı üç adam sertçe kapıyı çalıp “Yue Zhong kim?”diye sordu.

Yue polislere baktı ve basitçe “Benim.”dedi.

Dürüst görünüşlü orta yaşlı bir adam “Hemen benimle geliyorsun. İnsan öldürme suçundan şüphelisin. Eğer bize direnirsen kampın bize verdiği haklara göre seni burada öldürebiliriz.”dedi.

Yue’nun kaşları çatıldı ve “Ben kimseyi öldürmedim. Geçen gün birkaç kişiye biraz ders verdim sadece. Phoenix Sokağına gidin ve etraftakileri sorgulayın. Gerçeği öğrenirsiniz.”dedi.

Diğer polisin kaşları kırıştı ve “Kes şu zırvalıkları. İnsan bu kadarda götten atamaz. Hemen bizimle gel yoksa patron seni hemen burada idam edecek!”diye bağırdı.

Yue’nun gözlerinden soğuk bir ışık geçti ve Korku Sanatı yeteneğini aktive etti.

Bir göz kırpması süresi sonunda polis çığlık çığlığa bağırmaya ve yardım dilenmeye başladı. Dünyası korku ve karışıkla dolmuştu. On tane ölü adam onu baldırlarından başlayarak yemeye başlıyordu. Gözlerinden yaşlar akıyor, iç karartacak bir şekilde ağlıyordu.

Orta yaşlı polis ve diğeri “Ne yaptın sen!”diye bağırıp silahlarına davranmak istediler ama..

White Bones bir ok gibi ileri fırlayıp orta yaşlı adama yumruk  atarak duvara yapıştırdı. Diğerine de bir tekme atarak birkaç metre uçurdu ve hiç geçmeyecek bir karın ağrısına sebep oldu.

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr