Bölüm 88: Mutant Deniz Yılanı

avatar
4477 5

God and Devil World - Bölüm 88: Mutant Deniz Yılanı


 

Çeviren ve Düzenleyen: Arthas

 

(ÇN: Bu “mutated” terimini bir oturtamadım kusura bakmayın. :)

 

Yue doğal bir şekilde “İnsanların beslenebileceği yerlerde korkunç canavarlar var. Balık avlamak için bir şansımız yok.”dedi.

 

Yue kendi sözlerini duyar duymaz şaşkınca bakakaldı. Ardından Gou Yu’ya sarılıp güzel yüzüne iki tane öpücük kondurdu ve “Teşekkürler! Küçük Yu! Bana ilham verdin. Etrafta mutant canavarlar varsa tek yapmam gereken onları avlamak!”dedi.

(ÇN: Yue mal mısın?)

 

Yue, Always Bright köyünde fazla kalmayı planlamıyordu. Bu yüzden Da Gouzi orada mutantlar var deyince ikinci defa düşünme gereği duymamıştı. Ama lider olunca daha fazla yemek bulma konusunda aklına gelmeme sebebi de bilinçsizce orayı yasaklı bölge olarak işaretlemesiydi.

 

Gou Yu’yu kollarını açarak serbest bıraktı ve uzun adımlarla dışarı çıktı.

 

Yue ayrıldıktan sonra Gou Yu, Yue’nun öptüğü yere dokundu ve yüzünde ince bir gülümse belirdi. Kendi görüntüsünü Yue’nun kafasına sokma işlemi adım adım ilerliyordu.

 

Da Gouzi uzaktaki bir noktayı göstererek “İşte orada.”dedi ve başka küçük nehirlere doğru onlara rehberlik etti.

 

Yue yüksek bir yerden gösterilen yere bakıyor ve oranın arazi şekline çalışıyordu.

 

Küçük nehir yaklaşık yirmi metre genişlikteydi ve bir grup balık suyun yüzeyine yakın yüzüyordu. Ne zaman büyük bir balık su yüzeyine çıksa etrafta küçük dalgalanmalar oluşturuyordu. Uzaktan hiç de anormal olan şeyler gözükmüyordu. Uzaktan bakan biri suyun altında insan yiyen pitonlar olacağını düşünmezdi.

 

Yue elini Da Gouzi’ye uzatarak “Buraya getirin!”dedi. Da Gouzi, Yue’nun yanına kayarak eline canlı bir tavuk bağlı olan bir sicim verdi.

 

Yue, nehirden yaklaşık yirmi metre uzaktayken tavuğun kafasını kılıcı ile kesti. Tavuğun kafasını kesince kesilen yerden oldukça fazla kan çıktı ve tavuk Yue’nun elinde çırpınmaya devam etti.

 

Yue ileri baktı ve tavuğu fırlattı.

 

Tavuğun kanat çırpışlarından su kırmızı renge dönmüştü.

 

Tavuk birkaç saniye kanat çırptıktan sonra Yue sicimi geri çekmeye başladı. Yavaş ve kararlı bir biçimde sicimi nehrin kenarına doğru çekmeye başladı. 

 

Tavuk kıyıya varır varmaz daha önceleri sakin olan su fokurdamaya başladı. Ardından bir dalga ok gibi ileri atılıp kuşu vurdu.

 

Yue dikkatle izliyordu ve mutant sudan çıktığı anda tavuğu kıyıya kadar çekti.

 

Büyük, sarı pulları olan bir yılan sudan fırladı. Bir insanı yutabilecek genişlikteki ağzını sonuna kadar açmıştı. Piton ağzını sonuna kadar açarak ileri doğru fırladı.

 

Yue tavuğu çekerek yılanı kendine doğru yönlendirdi.

 

Yılan sudan çıktıkça üstünde beliren yazılar Yue’ya doğru süzüldü.

 

“Seviye 33 mutant deniz yılanı: Bu yılan ultra güçlü bir savunmaya sahiptir. Ayrıca gücü bir fili rahatça ezebilir ve bir arabayı saniyeler içinde bir hurda yığınına çevirebilir.”

 

Yue, yılanın bilgilerine bakınca soğuk bir nefes aldı. Her şeyden önce bu nasıl başa çıkacağını bilmediği bir 33 seviye bir canavardı.

 

Kolay bir karar değildi. Vücudu yirmi metre civarıydı ve karada da oldukça hızlıydı. Bir S2 zombiden sadece üç iplik kadar yavaştı. Bir göz kırpma süresinde Yue’nun önüne geldi ve saldırıya geçti.

 

Yue sicimi fırlattı ve sağ eline 79 tip silahını alarak yılana doğru yaylım ateşi açtı.

 

Yoğun yaylım ateşi korkutucu yılanın üzerine yağmur gibi yağdı ama yaptıkları tek şey pulların biraz titremesi ve ardından zayıfça yere düşmek oldu.

 

Yue gözlerindeki korkuyla “Kurşunlar bu canavara işlemiyor mu?! Bu yılan oldukça güçlü!”dedi. Bu Yue’nun kurşun işlemeyen bir canavarı ilk görüşüydü. Küçük BOSS olan Avcılar veya rüzgardan hızlı olan S2 bile kurşun ateşini durduramıyordu. Ama bu yılanın pul zırhı bunu kolayca yapıyordu ve bu Yue’nun kalbini dehşetle doldurmuştu.

 

Kurşunlar pulları delip geçemese bile hâlâ oldukça fazla acı veriyordu. Gözlerinde bir ışık yandı ve ağzını yine sonuna kadar açarak Yue’ya doğru atıldı.

 

Yue’nun da gözleri parladı ve Gölge Adımlarını aktive ettiğinde çıkan ışıklar gözlerinden yayılmaya başladı. Hızlıca sola doğru bir adım attı ve saldırıyı savuşturdu.

 

Yue bunu yaparken de kılıcını eline almış ve yılanın kafasına doğru acımasızca sallamıştı.

 

Yılanın kalın ve garip pulları altlarında gizli ve daha garip bir sıvıyı gizliyordu. Yue’nun kılıcı yılana sadece kenara kaydı ve sadece beyaz bir çizik bıraktı. Pulları kırılmamıştı bile.

 

Yue’nun kılıcı büyük bir zarar verememekle kalmamış üstüne yılanı da sinirlendirmişti. Yılan, Yue’nun kafasına doğru küçük bir araba gibi atıldı.

(ÇN: Bu yılan yirmi metreydi nasıl küçük araba o :D)

 

Yılanın hızı çok fazlaydı ve cüssesi de korkunç derecede büyüktü. Yue’nun bu saldırıyı Gölge Adımları ile bile atlatma şansı yoktu.

 

Yue’nun zihni harekete geçme konusunda oldukça pratikti ve hemen Birleşmiş Beden Savunma Yeteneğini başlattı. White Bones bir ışık huzmesine dönüşerek Yue’nun içine girdi ve Yue’yu dışarıdan korumaya başladı ardından kemik zırhına yoğunlaşmaya başladı. Ardından Yue elini öne alarak savunma pozisyonuna geçti.

 

Yılan acımazsızca Yue’nun eline çarptı.

 

Yue birden otobüs çarpmışa döndü, göğsü gerildi ve ağzı kanla doldu. Yue’nun bedeni uçmaya başladı.

 

Yılan da hiç vakit kaybetmeden Yue’nun arkasından gitmeye başladı. Ağzını sonuna kadar açtı ve Yue’yu daha havadayken ısırmaya çalıştı.

 

Bu saldırıyı bekleyen Yue, harekete geçti. Arkasından yere kadar iki büyük kemik büyüttü ve bunlardan destek alarak vücuduna havada şekil vererek yılanın ısırığı olan kesin ölümden kurtuldu.

 

Ama kemikler yılan tarafından parçalandı ve Yue yere düşmeye başladı. Yue yere düşerken parmağını yılana doğru uzattı ve büyülü bir ateş topu fırlattı. Küçük bir ateş topu hızla yılana doğru uçtu ve kafatasına çarptı.

 

Patlama sağır ediciydi. Ateş topu yılanın kafasına çarptı ve bir gözünü tamamen yaktı. Büyük bir acıya sebebiyet veriyordu ama küçük bir ateş topu onun canını almak için yeterli değildi.

 

Yue bir hayalet gibi yılanın önüne geldi. Arkasındaki kemikler onu havadaki yılanın kafasına doğru götürüyordu. Yue, İğne II’yi çekti ve yılanın kafasına altı el ateş etti.

 

Altı kurşunda yılanın kafatasını deldi geçti ve beynine saplandı. Yumruk büyüklüğünde kanlı delikler yılanın kafasında birbiri ardına belirdi.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44266 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr