Bölüm 62: Gece Muhabbeti

avatar
4809 6

God and Devil World - Bölüm 62: Gece Muhabbeti


 

Çeviren ve düzenleyen: Arthas

   Lei Jiang Şehrinde oldukça kötü şöhretli olan Lei Chen, Tiger Wang’in bir numaralı yandaşıydı. Tiger Wang güvenilirliğini kanıtlamıştı ve hâlâ da onu takip ediyordu. Zhang Xiang ve Chen Yan yetenekli görüldükleri için *kurtarılanlardan* işe alınmıştı. Zhang Xiang, Tiger Wang tarafından işe alındığında beş-altı adamdan oluşan bir çeteye liderlik ediyordu.     Yolda Yue’nun yolunu kesen Chen Si, Chen Yan’ın kuzeniydi. Tiger Wang onu işe aldığında onunda altında yedi-sekiz adamı vardı.     Tiger Wang geçmişi hakkında konuşmaktan çekinmezdi. Bu da Guo Yu’nun geçmişi hakkında konuşmasının sebebiydi.     Guo Yu, Tiger Wang tarafından alı konulduğunda, polis kuvveti tarafından çevrelenmişti.     Hayatta kalan kadınlar arasında Guo Yu hâlâ dokunulmamış olan tek kadındı. Tiger Wang onu başka güçlü savaşçıların aklını çelmekte kullanmak istiyordu.   Guo Yu’ya ek olarak Tiger Wang birkaç bakire kıza daha sahipti. Bu kızlarda Guo Yu ile aynı amaç için bekletiliyordu. Tiger Wang yeterince bakire tadına bakmıştı. Artık o hiçbir şey bilmeyen bakire kızlardan daha çok olgun kadınları tercih ediyordu.   “Bu haydut lideri oldukça bilgiliymiş.”diye düşündü elleri elastik bir göğsü yoğururken.   ÇN: Yue’muz adam oldu :D     Guo Yu, Tiger Wang’in geçmişini anlattığı gibi bilinçsizce Yue’nun kolları tarafından çevrelendi. Adamın ona dokunmasına izin vermişti.     Yue sadece sıradan bir adamdı, herkes gibi o da güzel kızlardan hoşlanırdı. Her nasılsa dünyanın sonundan sonra duygularını bastırmıştı. Kızlara dokunmamıştı çünkü ahlak ölçüleri vardı ve ayrıca onları korumak zorundaydı. Guo Yu gençti, güzeldi, çekiciydi ve ona Tiger Wang tarafından verilmişti. Guo Yu da hiçbir karşıt hamle yapmayınca Yue kendi arzularını kısıtlamadı.   ÇN: Şimdi aklıma geldi de Ji Qing Wu ne olacak. Ayıp sana Yue.     Yue, Guo Yu’nun dudaklarını öperken sinirli bir ses “Yue, ne yapıyorsun!?”dedi ve hemen ardından minyon bir figür Yue’ya doğru ilerlemeye başladı.     Yue sesin geldiği tarafa doğru bakınca bu minyon figürün Lu Wen olduğunu fark etti.   ÇN: Hajskdaksndkn basıldı.     Lu Wen’in geldiğini gören Yue bilinçsizce panik durumuna girdi. Her nasılsa yüzü değişmedi ve yavaşça “Neden içeri girdin?” diye sordu.   Yue’nun jakuzide Guo Yu’yu sardığını gören Lu Wen kıskançlık ve sinirden deliye dönmüştü. Gözleri kırmızı ve yaşlarla doluydu sanki bir eş kocasını kendisini aldatırken yakalamış gibi yüksek sesle bağırıp “Bana değer verirken nasıl böyle bir şey yaparsın?!” dedi.     Yue sakince “Wen Wen dışarı git ve beni bekle, seninle konuşmam gerek.” dedi.     Yue’nun sözlerini duyduktan sonra Lu Wen odayı sinirlice terk etti.     “Sahip o sizin kız arkadaşınız mıydı?” diye sordu Lu Wen’e bakan Guo Yu. Gözlerinde bir nefret parıltısı gözükür gibi oldu. O, Lu Wenden bir kadın olarak nefret etmişti çünkü o haysiyetini bir adam servis etmek zorundaydı ayrıca terbiyesizce şeyler yapmak için başka bir kadınla çalışmak zorunda kalıyordu. Lu Wen bir prenses gibiyken kontrolünü küçük bir çocuk gibi kaybetmişti.     Yue iç çekti ve gülümseyerek “Bilmem.” dedi.     Yue her zaman Lu Wen’e küçük kız kardeşi gibi davranmıştı. Lei Jiang Şehrinde Lu Wen ona itiraf etmişti ve ondan sonra ona bir kadın gibi bakmaya başlamıştı. Şimdi bile onu sevip sevmediğini bilmiyordu. Long Hai Şehrine yolculuk ederken bu şeyler hakkında düşünecek zamanı yoktu.   ÇN: Aferin uzun ve sıkıcı bir yolculuk boyunca bunu düşünecek zamanın yok ama haydut kılıklı adamların arasında her an bir şeyler olabilecekken bunu düşün. Takdirimi kazandın Yue.     Guo Yu ile daha fazla oynayacak modu kalmamıştı Yue’nun. Bedenini yıkadı ve odadan çıktı.     Lu Wen sinirlice yatağında oturuyordu. Bir kere Yue’nun geldiğini görünce başını hemen başka tarafa çevirdi. Çok sinirliydi.     Yue, Lu Wen’in karşısına oturdu, Guo Yu ve Wang Lan Yue’nun arkasındaydı.     Yue, Lu Wen’e sevgi dolu gözlerle bakarak “Wen Wen biliyorsun sana her zaman kardeşim gibi baktım. Şimdi bile seni kız kardeşim olarak seviyorum. Bir abi gibi sana her zaman göz kulak olacağım.” dedi.     Kelimeler gelmeye başladığı gibi Yue rahatlamaya başladı.     Yue’nun sözlerini dinleyen Lu Wen’in yüz ifadesi değişmeye başladı. Ağlarken kendini Yue’nun kollarına attı ve “Büyük kardeş Yue! Senin kız kardeşin olmak istemiyorum! Senin kızın olmak istiyorum. Biliyorum yaptığım yanlıştı, bir daha başka kadınlarla ilişki kurmana sinirlenmeyeceğim veya kıskanmayacağım. Büyük kardeş Yue beni terk edemezsin. Artım dayanabileceğim tek kişi var. Eğer sende beni istemezsen ne için yaşayacağımı bilmiyorum.” dedi.     Dünya değişmişti ve Lu Wen ne kadar acımasız ve zalim olabileceğini görmüştü. Özellikle Always Bright Köyüne vardıktan sonra bu onun kırılma noktası olmuştu. Yue’nun koruması olmadan nasıl hayatta kalacağı hakkında bir fikri yoktu.     Lu Wen’in omzunda çok ağladığını gören Yue’nun kalbi yumuşadı ve onu hafifçe geri ittirdikten sonra “Tamam. Tamam. Seni terk etmeyeceğim. Seni sadece kardeşim olarak sevmek istiyorum. Senin düşündüğün kadar harika biri değilim. Sevgine layık değilim.” dedi.   ÇN: Kıyamet sonrası dünyadan Yeşilçam’a döndük.     Yue’nun Lu Wen’i rahatlattığını gören Guo Yu ve Wang Lan’ın gözleri kıskançlıkla doldu.     Lu Wen onun için önemli biriydi buda onun durumu Lu Wen e dikkatlice açıklamasının sebebiydi.     Always Bright Köyündeki erkekler kadınları toplumdan saymıyordu. Onları sadece rahatlamak için birer araç olarak görüyorlardı. Zhang Xiang daha kötüydü. O kadınlara işkence etmekten ve onları hayvan gibi eğitmekten zevk alıyordu. Tüm kadınlar onun eline düşmekten korkuyordu. Bu kıyamet sonrası dünyada Yue gibi adamlar tarafından korunup saygı duyulmak bir tür mutluluktu.     Lu Wen bir çift kırmızı ve sulu gözle cesurca “Ama ben senin kardeşin olmak istemiyorum. Gerçekten. Büyük kardeş Yue seni seviyorum. Senin benim adamım olmanı istiyorum. Senin dışında kimse olamaz.” dedi.     Sözlerin bitiminden önce Lu Wen oldukça cesur ve coşkulu bir kızdı, her zaman vahşi şeyler söylemeye cesaret edebilmişti. Bu kıyamet dünyasında, ebeveynlerinin kontrolü altında olmadan gelecek için korkuyordu ve o anda daha fazla cesaretlenmişti. Eskiden bile Yue’dan hoşlandığını düşündüğünde ona itiraf etmek için yeterince cesur değildi.     Yue, Lu Wen’i tuttu ve o ağır yaralandığında Lu Wen’in onla nasıl ilgilendiğini hatırladı. Kalbi yumuşamıştı ve hafifçe “Tamam o zaman. Bugünden itibaren sen benim kız arkadaşımsın.” dedi.     Lu Wen, Yue’ya tutunurken bir kahkaha attı ve “Hey, hey, hey. Büyük kardeş Yue öyle dediysen şimdiden itibaren senin gerçek kız arkadaşınım. Kaç tane kadına sahip olduğun önemli değil bundan sonra hepsi bana Büyük kız kardeş demek zorunda!” dedi.   ÇN: Çevirdiğim en saçma bölümdü yazar kafası güzelken yazmış herhalde.   





Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr