Çeviri için Useless Orkun’a, Düzenleme için Fullbringer‘e (Çok iyi adamdır kendisi.) teşekkürler.İyi eğlenceler… “Harika!” Yue Zhong Beyaz İskeletin istatistiklerine baktı ve bu onu heyecanlandırdı. Beyaz İskeletin büyüme oranı Yue Zhong’a göre yüksekti ve sadece 1 levelde statları 6 puan artmıştı. Onun büyüme hızı normal bir insana göre %10 fazlaydı ve böyle güçlü bir müttefikle hayatta kalma şansı kesinlikle biraz daha artmıştı. Tereddüt etmeden cesetlerden gelen kötü kokuya dayanarak odadaki bilgisayar masası, battaniyeler ve yastıkları iterek kapıyı ve pencereyi kapadı. Bu zombilerin saldırılarına dayanamayacak olsa da onları biraz geciktirecekti. Level 1 Zombi güçlü olmasının yanı sıra çok güçlü bir zayıflığı vardı ki bu da yavaş hareket hızıydı. Eğer birden fazla zombiyle karşılaşmazsa sıradan bir insan bile uzun bir silahla onlarla başa çıkabilirdi. Ama 10 zombi tarafından etrafın sarılırsa kesinlikle ölürdün. Kapıyı kapadıktan sonra Yue Zhong koku dolu odada bir rahatlama nefesi aldı. Daha önceki deneyimlediği şey onun için kabul etmesi zor bir şeydi. Sonuçta eğer Beyaz İskeleti çağırdığı beceriyi elde etmeseydi o zombilerden birine dönüşecekti. Böyle kısıtlı bir ortamda ki zombiler ile Yue Zhong zorlukla başa çıkmıştı. 3 Zombi tarafından saldırıya uğradığında basitçe aklı başından gitmişti. Hafif bir rahatlama nefesinden sonra Yue Zhong kullanacak kaynak bulmak için yurdu didik didik aradı. Çok geçmeden bir paket dağ tırmanışında kullanılan halatlar, 4 paket çabuk hazırlanan erişte, yarısı yenmiş kremalı pasta ve bir dağcılık sırt çantası buldu. Dar bir odada ortam şartlarını kullanarak Yue Zhong ve Beyaz İskelet zombilerle ilgilendi. Ancak önemli bir konu vardı. Erkek Yurdu 8 katlıydı her katında 20 oda vardı ve her odada 12 kişi kalıyordu yani yurtta toplam 1920 erkek vardı. Her ne kadar bugün pazar olsa ve çoğu kişi dışarı çıksa da yurtta hala 600 den fazla erkek vardı ve bunun üçte biri zombi olduysa bu korkunç olurdu. En önemli nokta odalarda çok fazla yemek ve içecek kaynağı yoktu. Su sistemine hastalığın bulaşıp bulaşmadığını bilmediğinden Yue Zhong kendi su şişesi hariç başka yerden su içmeye cüret edemiyordu. Yue Zhong yatağa bir halat bağladı ve tırmanma halatını pencereden dışarı attı. Halatın aşağı indiğini görünce Yue Zhong kenara çekildi ve koltuğa oturdu. Dışarı izlemek için dürbünü çıkardı ve etrafı gözlemledi. Beyaz İskelet onun sağ yanında onu izliyordu. O sırada tüm okul çıldırmış gibiydi. Bazı öğrenciler yurttan dışarı koşuyordu ve onları sendeleyen zombiler takip ediyordu. Bir çok öğrencinin bedenlerinde bandajlar vardı ve acı çekiyor gibi görünüyorlardı büyük ihtimal yaralanmışlardı. Bir çocuk ayağının altında ne olduğuna dikkat etmeden koşarken bir cesedi geçti ve aniden ceset onun bacağından yakalayarak onun tökezlemesine neden oldu. Çocuk hızlıca yere düştü. “Zhang Ming kurtar beni!” Çocuk korkunç bir bakışla önündeki arkadaşına baktı ve bağırdı. Zhan Ming arkasına baktı ve tamamen korku dolu gözleri ile çocuğun arkasındaki zombileri gördü ardından döndü ve arkasına bakmadan kaçtı. “Zhang Ming! Zhou Feng! Yardım edin! Kurtarın beni!” Dehşete düşmüş çocuk çığlıklar attı. 1.8 metre boyundaki Zhou Feng çocuğun acı dolu sesini duydu ve bir süre tereddüt etti. Arkasına dönüp baktı ve sadece yerdeki çocuğun 8 zombi tarafından saldırıya uğradığını gördü. Çılgınca ısırılırken sadece çocuğun inilti sesleri duyulabiliyordu. Zhou Feng bu sahneyi görünce bacakları gevşeyecek kadar korktu ve kafasını çevirerek kaçtı. 8 zombi çocuğu kemirmeye devam etti ve çok geçmeden çocuğun çığlıkları kayboldu. Geri kalan çocuklar dışarı doğru kaçıyordu. Tüm kampüs tamamen bir kaos kitlesine dönüşmüştü. Her yerdeki öğrenciler korkmuşlardı ve peşlerindeki zombilerden kaçıyorlardı. Sokakta çok kişi yoktu ama aniden sokak bir sürü öğrenci ve çok sayıda zombi ile dolmuştu. Öğrencilerin vücutları seğirdiğinde aniden yere düşüyorlardı ve yeniden kalktıklarında bir zombiye dönüşüyorlardı. Kampüs bir panik atmosferi ile doluydu. Yue Zhong aşağıdaki her şeyi görürken içinde titriyordu. Şuan aşağıdaki sokaklarda öğrenciler tarafından cezbedilmiş zombiler her yerde koşuyordu. Kampüsteki küçük süpermarkete ilerleyen sokakta 20 zombi duruyordu ve süpermarkete giden ve okulun dışına giden yolu kapatıyorlardı. Yurttan 6 erkek kapıya giden yolu kapatan zombileri gördü. Sanki yaşam gücü hissetmiş gibi 6 zombi hemen döndü ve çocuklara doğru ilerledi. Sokak çok geniş değildi ve 6 zombi sokağı neredeyse tamamen kaplıyorlardı ve sadece küçük bir boşluk bırakıyorlardı. Çocukların arkasındaki 8 zombi de yemeyi yeni bitirmişti ve sendeleyerek çocuklara doğru ilerlediler. O anda öndeki ve arkadaki zombiler yolu kapamıştı. Bu kritik anda yüzleri dehşet dolu 2 çocuk yüksek sesle bağırarak önlerindeki zombilere doğru koştu. Onlarda acemi sopası vardı ve her zombiye sapladıklarında zombiler yere düşüyordu. (ÇN: Bu acemi sopası garip bir şey canlandırın aklınızda anlatamam Saplanan kesen bir şey kılıç gibi ama kılıç değil ) Bir öğrenci bu fırsatı kullanarak boşluktan geçmeye gitti. Kısa süre sonra büyük bir el ona doğru uzandı ve kolundan yakaladı.