Bölüm 212: Kızarmış Etin Çekiciliği

avatar
3337 4

God and Devil World - Bölüm 212: Kızarmış Etin Çekiciliği


Çeviren: Arthas

Wang Jian ve meslektaşlarının yoğun çabaları sonucunda yol boyunca erzak ve başka insanlar bularak büyümüşlerdi. Gidebildikleri yerlerin en derinlerine kadar ilerleyip kullanılabilecek her şeyi almışlardı.

Sekreter Huang’ın gerçek adı Huang Weian’dı ve Jiao Yuan Bölgesinin yönetimini elinde tutuyordu. Kendisi ve grubu, Wang Jian tarafından kurtarılmıştı.

Kıyamet Gününde öğrenci grubundan sadece on iki kişi zombiye dönüşmüştü. Öğrencilerin çoğu, Acemi Ekipmanlarını atmasına rağmen içlerinden 13 tanesi ve öğretmenleri sonuna kadar Acemi Ekipmanlarına sarılmışlardı. Fakat gelişimin faydalarını konvoya sonradan katılan bir gelişimciden öğrenmişlerdi.

Lider olarak Wang Jian ve meslektaşları sadece Acemi Ekipmanlarını kullanarak bir gelişimci hâline gelmişti. Öğrencilerde Wang Jian ve Liu Jian rehberliğinde sırayla Gelişimci olmuşlardı. Fakat  diğerlerinden yardım alarak gelişen biri normale göre çok daha az deneyim kazanıyordu, ayrıca yeteneklerinin çok yüksek olmaması aralarındaki en güçlü kişinin 9. Seviyede olmasına yol açmıştı.

Niu Jiang’ın kendisi Kıyamet Günü öncesi dünyada emekli bir askerdi. Her şeyden önce kendi yeteneklerine güvenerek polis karakolunu temizlemiş ve ateşli silahları ele geçirmişti. Etrafında birkaç kişi topladıktan sonra bir süre oradan oraya yolculuk etmişti fakat zombilerin evrimleşmesi ile hatrı sayılır miktarda yoldaşını kaybedince konumlandıkları yerden kalan yoldaşları ile kaçmış ve Wang Jian’ın konvoyuna katılmıştı.

Wang Jian elle geçirilen malzemeleri eşit bölüştürecek bir şekilde yönetiyordu. Eğer Huang Weian gibi hükümet yetkilisi değilseniz veya kendiniz bir şeyler avlamadıysanız herkesle eşit bir şekilde yemek yerdiniz.

Wang Jian doğrucu biri olsa da kurallarını diretme konusunda baskıcı bir değildi. Aslında oldukça uyumlu biriydi. Hükümetin kurduğu bir kampa doğru giderken Huang Weian’ın statüsündeki birini kızdırmanın mantıklı bir karar olmadığını bilecek kadar akıllı biriydi.

Kıyamet Gününden önceki dünyada Huang Weian’ın rütbesindeki biri Wang Jian gibi sadece bir sivil çalışan olan birisiyle oyun oynamak isterse bu büyük bir olay olarak adlandırılmazdı bile. Tabiki bunun için büyük ve yağlı vücudunu kullanacak değildi. Ağzından çıkan iki sözle rütbesini düşürebilirdi.

Kıyamet Gününden sonra hükümet tarafından kurulan kampın nasıl bir yer olduğunu hiç kimse bilmiyordu. Bunun bir sonucu olarak çok daha az kişi onu gücendirmeye cesaret edebiliyordu.

Yue ve Nui Jiang her takımın ileri isimleri hakkında konuşurken 1.62 boylarında uzun bir bayan yanlarına gelip Yue’nun karşısında durdu. Biraz tereddütten sonra kızarmış eti göstererek “Yememe izin verirsen… İstediğin her şeyi yaparım!”dedi.

Yue kaşlarını çatarken bakışlarını kadına çevirdi. Kadın çok uzundu ve vücut biçimine mükemmel denemezdi. Bacakları uzun ve ince, teni bembeyazdı. Oval şeklindeki yüzü ve diğer yanlarında da çok etkileyici bir hava yoktu. Gözleri bitik ve solgunken, yüz güzelliği Yue’nun görmeye alıştıklarının biraz altındaydı. Zhuo  Yatong ile karşılaştırılamasa da kendi çapında güzel sayılabilecek bir kadındı.

(Arthas Notu: 1.62 ve çok uzun ha.)

“Adım Gu Manzi. XXX Üniversitesi Sanat Bölümünden mezunum ve bu sene 25 yaşındayım. Daha önce hiç erkek arkadaşım olmadı ve hâlâ bakireyim! Eğer yememe izin verirsen benimle istediğin gibi oynayabilirsin. Yeterki yememe izin ver!”

Gu Manzi iki aydır doğru düzgün yemek yememişti  ve sınırına dayanmak üzereydi. Yue eti kızartmaya başladığından beri düşünebildiği tek şey buydu. Kıyamet Gününden önce ete karşı bir antipatisi olsa bile artık dayanamıyordu. Z-Çağından önce 100.000 amerikan doları olacağına şu anda doyacağı kadar et yemeyi tercih ederdi.

Gu Manzi, Yue’ya adını bile sormamıştı. Hakkında tek bildiği ileri seviye bir silahı, belinde bir Kara Büyü Kılıcı ve yanında iki güzel bayan olduğuydu. Biri olgun bir güzellikken diğer daha çok gençti. Ayrıca onu takip eden iri bir arkadaşı vardı. Yue’nun güvenilebilecek biri olduğunu hissediyordu, eğer kendini satacaksa böyle birine satmayı isterdi.

Gerçekte çok az kadın açlıkla ile kendini satma seçenekleri arasında kalınca açlığı seçerdi. Huang Weian’ın çevresindeki  kadınlardan birkaçı sadece daha iyi beslenebilmek için vücutlarından vazgeçmişti. Ayrıca daha fazla erzağı olsun diye başka erkeklerle yatan kadınlar konvoyda çok nadir değildi. Bunda şaşılacak bir durum yoktu.

Ahlak ve dürüstlük açısında gelişmiş biri olan Wang Jian tarafından yönetiliyor olmasalar bazı yamyamlık olayları bile yaşanabilirdi.

Gu Manzi’nin sözlerini duyan Zhuo Yatong, Yue’nun elini sıkıca tuttu. Kendi görünüşüne ve gücüne olan güveni tam olsa da erkek ırkının yeniyi eskiye tercih ettiği bilinen bir gerçekti. Ayrıca Gu Manzi onun sahip olmadığı çok önemli bir şeye, bakireliğe sahipti. Çoğu erkek ilk olmaya tav olurdu.

Zhuo Yatong erkeğini bu teklifle gelen bir kadın karşısında kontrol edemeyeceğini biliyordu. Tek yapabileceği elini tutarak kendi cazibesinin yavaşça Yue’nun aklını çelebileceğini ummaktı. Eğer sesli bir şekilde karşı çıkarsa Yue ondan soğuyabilirdi.

Yue, Gu Manziye bakarak soğukça “Yemek yapabilir misin?”diye sordu.

“Yapamam.”

Gu Manzi arkaplanı sağlam biriydi. Z-Çağından önce prensesler gibi büyütülmüştü. Evde yemek yoksa pişirmekle uğraşmaz dışarı çıkıp yerdi.

Yue düz bir sesle devam etti.

“Çamaşır yıkayabilir misin?”

“Hayır!”

Gu Manzi’nin ifadesi çirkinleşiyordu. Kim evinde çamaşır makinesi varken elinde çamaşır yıkardı ki. Fakat Z-Çağından sonra bu yetenek önemli bir hâle gelmişti.

Yue da Zhuo Yatong’un elini tutuşuna karşılık verip “Peki, onun kadar güzel misin?”diye sordu.

Gu Manzi kıskanç bakışlarla Zhuo Yatong’u süzerken “Hayır.”dedi. Pes etmek üzereydi.

Gu Manzi kendisine çok güvense de Zhuo Yatong’a karşı bir şansı olmadığının farkındaydı.

Yue’nun elini tutmasıyla Zhuo Yatong midesine kelebeklerin uçtuğunu hissetti. Yüzündeki sıcak gülümseme ile Yue’ya bakıyordu.

Yun Caiwei’nin gözleri, annesinin ve Yue’nun el ele tutuştuğunu gördükten sonra parladı. Sonra da önündeki yemeği yemeye geri döndü. 2. Derece Siyah Pullu Yaban Domuzunun eti gerçekten lezizdi. Ayrıca yaşadığı şeylerden sonra açlıktan korkmaya başlamıştı, sonuç olarak sadece midesini önemsiyor geri kalan şeyler hakkında düşünmüyordu.

“İşlerimizi görecek birine ihtiyacım var. Yani bir hizmetçiye. Eğer nasıl bir hizmetçi olunacağını öğrenirim diyorsan, buyur otur ve ye. İstemiyorsan gitmekte serbestsin.”

Gu Manzi, aşağılanmış bir şekilde göz yaşlarını tutarak tam gitmeye hazırlanırken Yue’nun kayıtsız sesi duyuldu.

Aslında başka birini daha yanına almak istemiyordu fakat Zhuo Yatong’u kadını olarak aldıktan sonra etrafta işleri yapmasına izin veremezdi. Gu Manzi’yi almasının tek nedeni buydu.

Gu Manzi istemsizce çığlık atarak “Öğrenirim!”dedi. Ardından hemen oturarak pişmekte olan etlere baktı ve yutkundu. Salyasının akmasını engelleyemiyordu.

Kadının ifadesine gören Zhuo Yatong anladığını belirten bir şekilde gülümsedi ve bir parça et keserek kadının önüne koydu. Kendisi de çok uzun olmayan bir süre önce bu durumdaydı.

Gu Manzi tabağı alır almaz ete aç kurt gibi saldırdı. Tabaktaki yemek bitince tabağı yalayabileceğini bile düşünmüştü.

Yue, Gu Manzi’ye bakarak “Şimdilik sadece 3 tabak et yiyebilirsin. Şuanki durumun için fazlası zararlı olacaktır.”dedi.

Gu Manzi gibi uzun süredir açlık ve stres çeken biri bir anda çok fazla yerse, yemek yemekten ölebilirdi.

Yue’nun dediklerine uygun olarak Zhuo Yatong iki servis tabağı daha hazırladı.

Gu Manzi önündeki yemek tabaklarına bakarak ağlamaya başladı. 3 aydır yediği en iyi yemekti. Fakat bu yemek gururlu prensesliğine mal olmuştu. Hizmetçi olarak almış olsa bile Yue’nun bedenini isteyeceğini düşünüyordu.

İşlerin bu noktaya gelmesine kendini zihinsel olarak hazırlamış olsa da aşağılanma gözyaşları istemsizce gözlerinden süzülüyordu.

Niu Jiang’ın bakışları ağlayan Gu Manzi’yi es geçerek pişen etlere odaklanmıştı.

“Yue, bana bir tabak daha versene. Bu et gerçekten çok lezzetli, ne eti bu?”

Yue, Zhuo Yatong’a bir tabak daha koyması için işaret ederken gülümseyerek “Mutant Canavar eti.”dedi.

Zhuo Yatong,  Niu Jiang’ın önüne bir tabak daha yemek koyarken Yue’ya bakıp gülümsedi.

Önüne gelen etle yüzü parlayan Niu Jiang yemeye başlarken “Mutant Canavar eti. Tabiki.. Bazı korkutucu canavarları öldürebilecek kadar güçlü olmalısın. Bir keresinde mutant kedilerden biriyle savaşıyorduk ve o savaşta on arkadaşım ölmüştü… Ah cidden, Yue sen de bir Gelişimci olmalısın. Kaçıncı seviyedesin?”dedi.

Yue sesli bir şekilde gülerken “Bu bir sır.”dedi.

Her Gelişimcinin seviyesi sır olarak tutulmalıydı. Seviyesi bilinen bir Gelişimcinin yetenekleri, kaç stat puanı olduğu kısaca kozları tahmin edilirdi. Yue kendini bu kadar erken açığa çıkarmak istemiyordu.

Yue ve Niu Jiang konuşmalarına devam ederken beş kadın konvoydan Yue ve ekibinin olduğu yere doğru ilerlemeye başladı.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44312 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr