Bölüm 207: Zhou Yatong

avatar
3502 4

God and Devil World - Bölüm 207: Zhou Yatong


Çeviren: Arthas

Zhou Yatong gözlerini kapattığı anda dışardan birşeylerin kırılma sesine benzer bir ses geldi.

Meyve bıçağı titereyen ellerinden düştü. Ölmeye olan isteksizliği dışardan gelen sesle içinde yeni bir umut doğmasına sebep olmuştu.

Pencereden dışarı baktığında parçalanarak açılmış karşı dükkan kapısının önünde yatan zombi cesetleri görmüştü.

Çok geçmeden içeriden 3 kişi çıktı. Biri büyük bir sırt çantası taşırken, biri paket dolusu Kutsal İlkbahar Çayı taşıyordu, son kişi de ise eşyalarla dolu olduğu belli olan bir valiz sürüklüyordu.

Zhou Yatong kalan son gücünü toplayıp bağırarak “Yardım edin! Lütfen bizi kurtarın!”dedi.

Yue, White Bones ve Liu Erhei bir yardım çığlığı duyduklarında nöbetçi mağazadan yeni çıkmışlardı.

(Arthas Notu: Kullandıklarını kelimenin tam türkçesini bulamadım sadece açıklaması var. O yüzden nöbetçi mağaza diyeceğim.)

Yue yardım çağrısının geldiği yöne baktı. Bir süre düşündükten sonra yardım etmeye karar  verdi. Her tarafta hayatta kalmış birileri olduğunu biliyordu. Fakat o herkesi kurtaracak olan bir süper kahraman değildi. Fakat yardım isteyen kişi yakınlarda ise yardım etmeyecek kadar vicdansız biri de değildi.

Liu Erhei, Yue’yu yakından takip etti. Chen Köyü sınırları içerisindeyken işlerin sorunsuz gitmesi için Yue’ya güveniyordu. Onun gibi biri Yue’nun koruması olmadan 100 metre bile ilerleyemezdi.

Nöbetçi mağaza ile Zhuo Yatong’un bulunduğu bina arasında on metre kadar vardı. Yue bungalov tarzı villanın önündeki  zombileri hızlıca temizledikten sonra kılıcı ile baştan savma bir savuruş yaparak villa kapısını ikiye ayırdı.

İçeri girdiğinde köşede kıvrılmış  açlıktan ölmek üzere olan Yun Caiwei’yi gördü. Küçük kız büyük gözleriyle Yue’ya bakarken kaçacak enerjiden bile yoksun olduğunu belli ediyordu.

Küçük kızın yanına gelince çantasından lolipop ve bir şişe su çıkartıp yanına bıraktı. Oyuncak bebek gibi yüzü olan kızı incelerken “Hızlıca ye.”dedi.

Uzun süre aç kalmış biri bir anda çok fazla yemek yerse ölürdü. Yue’nun kurtardığı kişilere ilk olarak lolipop ve çikolata gibi yüksek kalorili şeyler vermsinin sebebi buydu.

Yun Caiwei yiyeceğin kimde geldiğini umursayacak durumda değildi. Hemen lolipopu kapıp yemeye başladı. Yaşama arzusunu yeniden kazanırken bir anlığına dünyanın en mutlu kişisi olmuştu.

Yun Caiwei bir süre daha lolipopu emdikten sonra yeme arzusunu bastıracak kuvveti kendinde bulup “Büyük kardeş, annem içeride! Lütfen ona da bak!”diyebilmişti.

“Tamam.”

Zhuo Yutong son gücünü de bağırmak için kullanmıştı. Eğer kimse ona yardım etmeye gelmezse açlıktan ölecekti.

Yue mutfağa girince açlıktan bayılmış olan Zhuo Yutong’ı gördü. Hemen çantasından bir şişe kola çıkartıp kadının ağzından içeri döktü.

İki yudum aldıktan sonra Zhuo Yutong’un gözleri açılmıştı.

Yue bir parça çikolata çıkarırken “Hâlâ çiğneyecek gücün var değil mi?”diye sordu.

Zhuo Yutong, Yue’ya bakarken gözlerinden yaşlar akmaya başladı. Çikolatayı yavaşça yedikten bir süre sonra gücünü geri kazanmıştı. Fakat hâlâ beklenti dolu gözlerle Yue’ya bakıyordu. Yemek yemek istiyordu.

Yue, kadına bakıp “Seni ve içerdeki küçük kızı kurtardım. Eğer benimle gelmek istiyorsanız emirlerimi dinlemek zorundasınız. Sizi elimden geldiğince koruyacağım ve beslenmenizi sağlayacağım. Eğer istemiyorsanız sizi zorlamayacağım ve hemen ayrılacağım.”dedi.

Zhuo Yatong’un yüzü kir ve tozla kaplanmıştı. Saçları karman çorman olmuşken bedeninden ekşi bir koku yayılıyordu. Vücudu da doğal olarak lekelenmişt. Yue onları yanında getirmeye çok istekli olmasada bir insan olarak bazı sorumlulukları vardı. Eğer kadın kabul etmezse hemen orayı terk ederdi.

“Adım Zhuo Yatong ve içerideki kızım Yun Caiwei. Emirlerinizi dinleyip sizi takip etmeye gönüllüyüz.”

Zhuo Yatong zayıfça cevaplarken ne kadar kritik bir karar verdiğinin farkındaydı. Eğer önündeki adam ayrılırsa açlıktan ölmeleri işten bile değildi.

Yue bir düzine lolipop, 3 bar çikolata, bir küçük kek çıkarırken “Öncelikle bunları ye. Çok uzun süredir açsınız o yüzden sadece bunları yiyebilirsiniz. Kendini biraz toparladığınızda daha iyi yiyecekler vereceğim.”dedi.

Zhuo Yatong yüksek kalorili yiyecekleri görünce gözleri parladı ve dışarıdan nasıl göründüğünü veya asaleti önemsemden çikolatalardan birinin ambalajını parçalayarak açtı. Büyük lokmalarla çikolatayı yerken diğer eliyle kekin ambalajını açmaya başladı.

Yue, yiyeceklere saldıran Zhuo Yatong’a bakarak “Araba kullanabilir misin?”dedi.

Ağzındaki yiyecekleri sesli bir şekilde yuttuktan sonra “Evet.”cevabını veren kadın bir şişe maden suyunu kafasına dikti. Birkaç yudum da bitirdikten sonra “Garajda, en az altmış kilometre gidebilecek benzine sahip bir BMW var.”dedi.

Zhuo Yatong birliğin bir üyesi olarak değerini kanıtlaması gerektiğini biliyordu. Bu üç katlı villada saklanırken deri mağazasında saklanan insanların zombilere yem olması için zorlandığı olaylara çokça şahit olmuştu. Bu insanlar sadece yemek tüketen ve patronlarına bir yararı dokunmayan kişilerdi.

On gün önce deri mağazasındakiler açlığa daha fazla dayanamamış ve nöbetçi mağazaya girmeye karar vermişlerdi. Gösterdikleri çaba Zhuo Yatong’u o kadar etkilemişti ki bir an dışarı çıkıp onlara katılmak istemişti.

Yue’nun kaşları çatıldı. BMW gibi araçlar Z-Çağında kullanışlı sayılmazdı. Birkaç zombiye çarptıktan sonra kullanılmaz duruma gelirlerdi. Hummers ve Dongfeng gibi araçlar Z-Çağı için kullanılabilir araçlardı. Bu araçlarla düzinelerce zombiye  çarpsan bile sıkıntı olmazdı.

Zayıflamış Zhuo Yatong’a bakarken Yue bir parça pişmiş mutant canavar eti çıkartıp “Ye bunu.”dedi.

Zhuo Yatong kendisine verilen eti büyük ısırıklarla yerken tüm vücudu boyunca yayılan ısı dalgasının onu güçlendirdiğini hissetmişti.

“Bu hazine de nedir?”

Yue, Zhuo Yatong’un enerjisini bu kadar sürede yenilemesine şaşırsa da bozuntuya vermeden “Kendi başına yürüyebilir misin? Burada çok fazla kalmak istemiyorum.”dedi.

Zhuo Yatong pencereye tutunarak ayağa kalktı. Kısa bir süre görüşünün düzelmesini bekledikten sonra “Yürüyebilirim!”dedi.

“Gidelim.”

Yue büyük adımlarla dışarı çıkarken White Bones’a küçük kızı taşımasını söyledi. Bir koluyla kızı tutan White Bones bir kedicik taşıyormuş gibi duruyordu. Zhuo Yatong sürücü koltuğuna otururken Yue hemen yanında yerini aldı. Yun Caiwei ve Liu Erhei ise arkaya oturmuştu.

White Bones önden ilerleyip arabanın yolunun üstündeki zombileri temizliyordu. Ne zaman bir zombi grubu yaklaşsa White Bones aralarına dalıyor, baltası ile katliam yapıyordu.

White Bones’un koruması altında Chen Köyünden sağlam şekilde çıkabilmişti.

Küçük bir derenin kenarından geçerken Yue arabayı durdurtup “Sen ve küçük Wei’nin yıkanması lazım.”dedi.

Zhuo Yatong kızarmıştı. Kendisinin ve kızının iki ayı geçkin süredir banyo yapmadığını biliyordu. Yue, küçük Wei’yi  kucağına alarak dereye  doğru ilerledi.

Zhuo Yatong bir süre tereddüt ettikten sonra “Geri dönebilir misin?”diye sordu. Hayatını kurtaran kişi bile olsa başka birinin bakışları altında yıkanmak istemiyordu.

Yue kadını bir kere süzdükten sonra düz bir sesle “Yabanda hiç zomibi olmasa  da çeşitli canavarlar var. Korumamı istemiyorsanız gidebilirim.”dedi.

Zhuo Yatong anında “Gitme!”diye bağırdı

Hâlâ tereddütlü olsa da kızını da tutup üsütndeki kıyafetlerle birlikte suya girdi.

Dere bel hizasındaydı ve su o kadar temizdi ki dibinde olanlar bile en ince ayrıntısına kadar görülebiliyordu. Çeşitli balıklar ve karidesler olsa da hiç canavar yoktu. Anne ve kızı ilk tereddütlerini attıktan sonra coşkuyla kendilerini temizlemeye başladı.

Kıyamet gününden sonra Zhuo Yatong ve Yun Caiwei enfekte olma korkusundan banyo edememişlerdi. Sadece şişelenmiş suyu içmişlerdi. 2 ayı geçkin süredir kendilerini ilk temizleyişleriydi.

Yun Caiwei de annesinin ona verdiği etten yemişti. Hâlâ  tüm gücünü kazanmamış olsa da eskiye nazaran daha fazla enerjisi vardı.

Yue bir kayanın üstüne oturup etrafı incelemeye başladı. Yabanda en tehlikeli varlıklar mutant canavarlardı. Bir an bile savunmasını indirirse anne ve kızı tehlikeye düşebilirdi.

“Tamamız, hiç giyecek kuru kıyafetiniz var mı?”

Yankılanan bu yumuşak ve güzel ses Yue’nun tğm dikkatini oraya vermesine neden oldu. Nefes alış verişi hızlanırken beyaz teni ve simsiyah saçları ile inanılmaz derecede güzel bir kadın buldu karşısında. Gelişmiş göğüs bölgesini ortaya çıkaran ıslak kıyafetleri ile hemen Yue’nun karşısında duruyordu.

(Arthas Notu: Ne olacağını anladınız siz.)






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44338 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr