Bölüm 178: Gözlemleme

avatar
3844 3

God and Devil World - Bölüm 178: Gözlemleme


Çeviren: Arthas

Düzenleyen: Hedera

Chen Shitou bağırarak “Çoğunuz tahmin etmiştir ama yine de size bu silahları vermemizin sebebini söyleyeyim. Zombilere karşı savaşmanızı istiyoruz. Savaşacak yüreğiniz yoksa tek yapmanız gereken silahınızı atıp alanı terk etmek. Terk ettiğiniz andan itibaren sizinle bir işimiz kalmaz. Fakat savaşmayı tercih ediyorsanız, ileride yeterince yiyecek alacağınızdan, hatta başarılı olursanız et yemeye şansınız olacağından emin olabilirsiniz.”dedi.

Chen Shitou’nun sözlerini duyunca çaylakların elleri kontrolsüzce titremeye başladı. Ellerindeki silahları düşürenler bile vardı.

Zombilerle savaşmak kolay bir şey değildi. Zombilerin korkunç görünüşlerinin yanında tek bir sıyrıkla zombiye dönüşürdün.

Çaylaklardan biri elindeki silahı atıp alanı terk etti. Daha fazla yiyebilecek olsa bile zombilere karşı savaşmayı reddediyordu. Özellikle de korunması için sadece pala ve kalkan veriliyorsa.

İlk ayrılandan sonra çaylaklar birer birer ayrılmaya başladı. Kısa süre sonra iki yüzden fazlası ayrılmayı seçmişti.

Savaşacak takımlarda beklenen en büyük özellik cesur olmalarıydı. Korkak birinin savaşmasının imkanı yoktu. Eğer zamanları olsaydı hiç birinin kamptan ayrılmalarına izin vermezlerdi. Eninde sonunda zombilerle savaşabilecek cesarete sahip olurlardı. Fakat zamanları yoktu. Yavaş ama kesin bir şekilde üzerlerine gelmekten olan bir zombi ordusu vardı. Cesareti olmayan insanlar için ayıracak vakitleri yoktu.

Ayrılanların çoğu Long Hai Kampına yeni katılmıştı. Uzun süre açlık çekmenin ne demek olduğunu bilmiyorlardı. Hükümete olan güvenleri hâlâ sarsılmamıştı.

Kalanlarsa uzun süredir Long Hai Kampında kalanlardı. Hükümete artık güvenmeyen, uzun süredir aç kalan insanlardı. Yeterli yiyecekleri olduğu sürece her şeyi yaparlardı.

Köşeye sıkışan bir insan olağanüstü bir güç açığa çıkartabilirdi ve bunu sonuna kadar devam ettirirdi. Fakat bir seçenekleri varsa kimse canı pahasına savaşmazdı. Fakat kalan adamların bir seçeneği yoktu. Uzun süredir açlıktan sürünüyorlardı. Yiyecek karşılığında zombilerle mi savaşacaklardı? Sonuna kadar yaparlardı. Savaşta ölmek açlıktan ölmekten bin kat daha iyiydi.

Chen Shitou kalan yüz civarı adama bakarak “Harika! Şimdi palalarınızı yüz defa yukarıdan aşağıya savurun!”dedi.

Chen Shitou, Chen Ailesindeki en iyi avcıydı ve Yue’nun yanında sayısız savaşa katılması kılıç kullanımı hakkında bilgilerini arttırmıştı. Usta sayılmasa da yeni öğrenen çaylaklara maksimum etkiyle savurmayı öğretebilirdi.

Zombilerle savaşmayı reddeden son erkekte alandan ayrıldıktan sonra Wang Shuang bir askerin yanına gelip “Ayrılanların isimlerini ve bilgilerini kaydettiniz mi?”dedi.

“Evet efendim! Hepsini düzenlice kaydettik!”

Wang Shuang soğuk bakışlarla “Güzel! İleride yeni eleman aradığımızda bu aptalları almadığımıza emin olun.”dedi.

Wang Shuang, Yue’Yu kıyametin başlangıcından beri takip edenlerden biriydi. Fiziksel yeterliliği ve savaş gücü ortalama sayılsa da kıyamet sonrası dünyanın acımasızlığı ile düşünce yapısı ve kişiliği yavaşça değişmişti. Hırslanıp dokuzuncu seviyeye ulaşmıştı.

“Anlaşıldı efendim!”

(Bu sırada gökyüzünde.)

Yue, Greenie’nin sırtında uçmanın hazzını yaşıyordu.

Çoğu insan için uçmak hayalden öteye geçemezdi. Gerçekten de uçmanın verdiği özgürlük hissi tüm beklentileri ve hayalleri aşan bir şeydi.

Gerçekte Greenie çok hızlıydı. Rüzgar bıçak gibi yüzünü keserken uyguladığı basınç onu fırlatmak üzereydi. Eğer yere düşerse güçlendirilmiş bedeniyle bile hayatta kalması çok zordu.

Yue en sonunda ileri doğru eğilebilip “Yavaş uç biraz, lütfen. Ölmek üzereyim burada.”dedi.

Greenie biraz anlayış gösterip yavaşladı. Şuanki hızları biraz öncekine göre çok daha iyiydi.

İki saat kadar sonra Yue, zombi ordusunu görebiliyordu.

Yukarıdan zombi ordusu, karınca sürüsü gibi duruyordu. Önlerine çıkan her şeyi yutan bu sürünün karşısına çıkan her canavar kaçmaya başlıyordu. Zombi ordusunun ilerlediği alan oldukça sessizdi. Tek bir böcek bile yoktu. Karşılaştıkları her şey yok etmişlerdi.

Önlerindeki alan ise kaçışan canavarlarla doluydu.

Zombi ordusunun içinde yüzlerce hız tipi S1-S2 zombi ileri çıkıp kaça canavarları öldürmeye başladı. Ardından da cesetleri yediler.

Canavarların arasında savaşmayı seçenlerden vardı. Sonuçta normal zombiler birinci seviye yaratıklardı. Kendilerinden çok daha zayıftı.

Savaşmayı seçenlerden biri de boğa türü bir canavardı. Zombi ordusuna doğru saldırıya geçti ve tek darbede en az on zombiyi havaya fırlattı. Fakat ilerlemesine devam ederken bir L2 ile karşılaştı.

L2’nin yumruğu boğanın kafasına acımasızca indi ve kafatasını kırarak beynini ezdi. Boğa hemen ölmüştü.

Bunu bekliyormuşcasına etraftaki normal zombiler boğanın üzerine çullanıp cesedi yemeye başladı. Kısa süre sonra etrafa sıçrayan kan ve kemikler dışında boğadan geriye hiçbir şey kalmadı.

Leopar büyüklüğünde bir kedi normal zombileri vur kaç taktiği ile öldürüyordu. Her ısırığı veya pençe darbesi en az bir zombiyi indiriyordu. Normal zombiler vur kaç taktiğine karşılık verebilmek için fazla yavaştı.

Bir anda ortaya çıkan yedi S2 zombi kediye acımasızca saldırarak boğa ile aynı kaderi paylaşmasına sebep oldu.

Zombi ordusu bir nehirden geçeceği zaman ise bir deniz yılanı alanına giren bu yabancılarla kendine ziyafet çekmeye başlamıştı.

Normal zombilerin karşılık verebilecekleri bir fırsat olsa bile deniz yılanının derisine en ufak bir çizik atamazlardı. Deniz yılanı için zombiler hafif bir atıştırmalıktan öte bir şey değildi.

Zombi ordusunun içinde sırtlarında taşıdıkları H1 zombilerle altmış tane S2 zombi ileri çıktı. Altmış ateş topu aynı anda deniz yılanına çarptı ve deniz yılanı cansızca yere düştü.

Deniz yılanın derisi çoğu saldırıya dayanıklı olsa da bir H1’in ateş topuna dayanmasına imkan yoktu.

Zombi ordusu, deniz yılanı için bir istisna geçmeyip sadece kemikleri kalana kadar yedi.

Yue, deniz yılanına olanı görünce askerleri için endişelenirken “Bu kötü, eğer bu zombilerle savaşmak istiyorsak H1 zombilerden olabildiğince hızlı kurtulmalıyız!”dedi.

Oldukça dayanıklı olan deniz yılanın derisi bile H1 zombilerden çıka ateş toplarına dayanamamıştı.

Yue, Greeniden daha aşağıdan uçmasını istedi.

Greenie alçalır alçalmaz Yue buz sarkıtı ve ateş topu büyülerini oluşturarak H1’lere doğru fırlattı. İki büyüde ikişer H1 öldürmüştü.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44266 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr