Bölüm 14 / Moss Bear-2

avatar
243 2

Feudal Life Art - Bölüm 14 / Moss Bear-2


Likras bir kaç saat sonra uyandı.

Kendisini çok garip hissediyordu, sanki tüm bedeni değişmiş gibiydi ancak görünürde pek bir farklılık yoktu.

Sadece istemsizce saçtığı garip bir aura oluşturuyordu.

Çok bitkin bir şekilde yerden kendini kaldırmaya çalışsa da başaramadı.

Kasları işlevini yitirmiş gibiydi. Besine ihtiyacı olduğundan etrafa baktı ancak etraf tamamen bembeyaz bir boşluktan oluşuyordu.

Baş görevlinin verdiği tekniği uygulamaya çalıştı belki enerji kazandırır diye ancak ne tekniği uygulayabiliyor ne de nefes alabiliyordu.

Odada olduğu süreçte pek fark etmese de burada bedeninden gelen ses harici herhangi bir ses yoktu. Biraz yere uzandıktan sonra kalp ve damarlarından akan kan sesinden başka herhangi bir ses duyamamaya başladı.

Bu olay bir kaç dakika sürse pek sorun olmayacaktı ancak ses gitgide artıyor ve psikolojisini bozuyordu.

Bedeninden çıkan her sesten inanılmaz derece siniri bozulmuş olsa da dikkatini başka bir şeye vermeye çalıştı.

Ancak her hangi bir şey düşünemiyor sadece sesleri duyuyordu.

Yapacak başka hiçbir şeyi olmadığı için odağını tamamen kendi bedeninin içine vermişti.

Neyin değiştiğini bulmak istiyordu.

Uzun bir süre baksa da eskisinden farklı neredeyse hiçbir şey göremiyordu.

Tek farklılık küçük bir enerji küresi tarzında bir şeydi.

Dikkatini ilk taramalarında pek çekmemişti. Ancak bir kaç seferden sonra garip bir şey olduğunu anlamıştı. Dikkatli bakınca küre ile beyini arasında küçük bir bağ olduğunu fark etti.

Bu bağı kontrol etmeye çalışsa da ilk seferinde korktuğu ve seslerden tam odaklanamadığı için beceremedi.

Bir kaç denemeden sonra garip bir olay keşfetti.

İçine dışarıdan çektiği enerjiden biraz göndermesi gerektiğini içgüdüsel olarak hissetti ancak bedeninde neredeyse hiç bir enerji tutamı yoktu.

Hiç bir şey yapamasa da bedenindeki kanın akış hızını hangi damarların nereye bağlandığını seslerden öğrenmek için nefesini tutarak odaklandı.

Bu sayede kendi bedenini daha iyi öğrenebilecek ve herhangi bir olay da başka birine pek bağlılık hissetmeyecekti.



.....

Usta yavaş yavaş deneklerini bir odada toplayarak onlara yeni genler enjekte etti.

Her başarılı deney Kutsal oda da toplanarak baskı sayesinde bedenlerinin daha hızlı gelişmesi ve uyum sağlanması sağlanıyordu.

Arada sırada bazı seçilmiş kişiler Kutsal oda da bulunan küçük kapılardan geçerek yeni bir yere giriyor ve orada eğitimlerini alıyorlardı.

Usta her kişiye bir alan seçme hakkı vermişti. Bu yüzden başarılı deneklerin çoğu istedikleri alandan ders almaya başladılar.

Genel olarak denekler savaşla ilgili alanları tercih ederek eğitim alıyorlardı.

Usta bir kaç kendi alanının en iyileri olarak anılan insanları bularak getirtmişti.

Nasıl getirtildikleri belirtilmese de uzman olarak nitelendirilebilirlerdi.

Usta ayarlamalardan sonra seçtiği birkaç kişiye özel bir eğitim vermeye başlamıştı.

Bu kişiler genelde garip bir aura yayan tiplerdi.

İki kız 6 erkek bulunan oda da Usta diplomasi savaş lojistiği kimya biyoloji ekonomi bilgisi gibi türlü türlü dallarda eğitim veriyordu.

Ek olarak boş oldukları 30 dakika da ise dövüş tekniklerini geliştiriyordu.

Likras'ın uyandığını hisseden Usta onu rahat bırakmıştı.

Ne kadar o odada dayanabileceğini görmek istiyordu.

Beyaz oda da ortalama bir insan en fazla  32 saat civarı kalabilirdi.

Likras en başlarda dayanabilse de duyma duyusu fazla gelişmiş olduğundan sadece 43 saat civarı kalabilmişti. Delirmenin eşiğinde olan Likras'ı odadan çıkartan Usta baskı odasına yeşil odaya bırakarak hızla iyileşmesini sağladı.

Mental ve bedensel olarak daha hızlı enerji kazanan Likras uyandığında kendini çok enerjik hissetmişti . Uyandığı anda odaya bir görevli girerek ''Lütfen beni takip ediniz ''şeklinde rica ederek önden yürümeye başladı .

Kutsal odanın kapısının önüne kadar takip eden Likras birden durduruldu.

İleriyi işaret eden görevli hafifçe eğilerek uzaklaştı .

İleriye doğru yürüyen Likras kapalı olan kapıya bakarak durdu.

''Direkt kapıdan geç neyi bekliyorsun'' arkadan sert ses tonlu birisi belirdi.

Yanından geçerken kapıya çarpacağını gören Likras anlamasa da dikkatlice izlemekle yetindi.

Adam kapıya çarpmadan soyut bir şekilde geçince kaşlarını çatsa da az çok arkasındaki olayı anlamıştı .

Rahat adımlarla kapıya elini uzatarak geçmeye çalıştı ancak eli sert bir cisme çarpmış gibi hissetti.

Gülümseyerek sert adımlarla kapının içinden geçmeye çalıştı tam kapıya dokunduğu sırada anlık olarak baskıdan yalpalasa da alıştıktan sonra odaya girmişti.

Dışarıdan hiç bir şey görünmese de içeriye girdiğinde kapının olmadığını sadece yoğunlaşmış garip bir baskının oluştuğunu görmüştü.

Tüm dikkatini gözleriyle kapıya odakladığında ise arkasından kuş şeklinde bir aura şekillenerek gözleri mor rengine dönmeye başlamıştı. Her ne kadar kendi fark etmese de daha iyi görebildiğini hissetti.

Kapıya baktığında garip bir enerji tutamlarının iyice yoğunlaştırılarak birbirine doğru çekilmesini sağlanması olmuştu. Bu baskının neden olduğunu Likras' a açıklasa da pek umursamayıp arkasını dönerek Kutsal Oda'nın içerisine baktı .

Etrafta meditasyon yapan ve bazı küçük odalara girip çıkan bir kaç kişi görmüştü.

Tam neden buralarda küçük odanın olduğunu anlayamasa da pek irdelemeden odanın ortasına doğru yürüdü.

Baskıdan pek etkilenmeden yürüdü. Kırmızı yeleği olan adamın yanına geldiğinde adam gözleri büyüyerek ''Kodumun aptalı ne diye sinir bozucu ses çıkartarak ileriliyorsun, tekniğimi bozdun !!''

Likras adama bakarak '' Sence isteyerek yaptığım bir şey mi bu ?'' diyerek kolundaki yere değen zincirlerle bağlanmış kelepçeyi göstererek sordu.

'' Elbette bilerek yapıyorsun be puşt, yoksa neden yanıma gelesin ya da neden böyle şeyler takasın görevlilerin ya da Usta'nın senden korktuğundan mı bunları taktı kesin kendin seçmişsindir kodumun manyağı '' dedikten sonra Likras a garip garip uzun bir şekilde baktı.

Ayağa kalkarak Likras'dan uzaklaştı.

''Ah geçenlerde gördüğüm kişilerde de benimkine benzer bir şey yoktu, birde görevliler benden kat kat daha güçsüz gibiydi acaba sorun bende mi ? '' 

Likras neden kendisine bu tarz zincirler ya da kelepçeler takıldığını anlayamadı. Gerçekten de garip bir durum gibiydi konuşmaları duyan herkes Likras'a bakıp gülüyordu.

Kendisini kötü hisseden Likras yere oturarak meditasyona başlamaya çalıştı.'' Neden sadece bende var bu diğerlerinden daha güçlü olsam bile Usta'yı hatta Baş görevliyi yenmeme ihtimal yok. Hatta önceden kapıda duran iri elemanlar bile beni rahatlıkla yenebilecekler gibiydi. Gerçekten de saçma bir görüntüsü var. Acaba Usta'nın fetişlerinden birisi olamaz değil mi ? '' garip düşüncelere dalmışken yutkunma sesi ile kendisine geldi. Kafasından garip düşünceleri atarak meditasyona başladı.






 









Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44598 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr