Act I - Fear of The Gods Bölüm- 4: Milenyumluk Buluşma

avatar
137 0

Fear of The Gods - Act I - Fear of The Gods Bölüm- 4: Milenyumluk Buluşma


Kadim Kral Kzarka'nın kanı Carlo'nun bedenine girmesiyle yoğun bir titreme baş gösterdi Carlo'da. Bir anda yoğun bir acı sardı vücudunu  bütün vücudu hücrelerine kadar ayrılıp tekrar ve tekrar birleştiriliyordu. Kan ter içinde kalan Carlo bir anda titremeyi kesti en yoğun acıyla başbaşa kaldı hisleri kapandı algısı tamamen yok oldu öyle bir acıydı ki bu kelimelerle tarif edilemezdi bile.

-- AHHHH.... DAYANMALIYIM DAYANMALIYIMMM. APPOLİNA İÇİN ÖLÜMÜM İÇİN VE MENGİ'YE VERDİĞİM SÖZ İÇİN BUNA DAYANMALIYIM. AHHHHHHH... Şom ağzıma sıçayım neden bu kadar acı verici olmak zorunda ki--  (iki tane (--) bu işaret varsa eğer bu kişinin kendi kendine içinden konuşmasıdır aklınızda bulunsun ) 

Carlo'nun 7 deliğindende kan akmaya başaldı. (iki göz iki burun iki kulak bir de ağız bunlar toplam yedi delik olarak sayılıyor yanlış anlamayın :D ) vücudunda ki bütün kan boşalmaya başladı. İşte o anda Carlo ikinci defa öldü. Vücudunda bulunan Kadim Kral Kzarka'nın kanı kalbine doğru harekete geçti sanki kendi bilinci varmış gibiydi. Sanki bu beden için yaratılmıştı bu kan işte o anda büyük bir olayın büyük bir efsanenin doğuşu başladı. Carlo'nun kalbine varan kan damlası kalbin içine girerek durmuş olan kalbi tekrardan atmasını sağladı ve her atışta evrenin her yerinden duyulan yoğun bir kalp atışı sesi duyulmaya başladı. Bütün evren kaosa sürüklenmeye başladı evrendeki en yaşlı varlıklar  bile kalplerinde yoğun bir korku hissetmeye başladı. Her atışta Carlo'nun bedenini terk eden kanı yeniden vücuduna akmaya başladı lakin tek fark akan bütün kan Kadim Kral Kzarka'nın kanıydı. Normal bir insanda 6 litre kan bulunurdu Carlo'nun vücunda bulunan bir damla kan ise 6 litre kana dönüşmüştü. Kalbin her atışında 1 litre kan pompalanmaya başlandı. Tamtamına 6 defa yoğun bir sesle atan kalp sonunda normal atış haline döndü ve işte o anda Carlo ikinci defa ölümden döndü.

Bu sırada Carlo'yu endişe ile izleyen Tanrı Mengi şok içindeydi çünkü büyük ve gerçekleşmesi imkansız olan bir kumar oynamıştı. Hiç bir varlık Kadim Kral Kzarka'nın kanını alamazdı çünkü onun kanının bir bilinci vardı. Kzarka'nın Kibiri,Gururu,Öfkesi kısacası Kadim Kral Kzarka'nın bütün karakteristik özelliği o kanda vardı. Hiç bir varlık onun kanına layık değildi. Eğer biri o kanı almak isterse kan onu seçmeli eğer seçmez ise kan ona cehennemin bile korktuğu bir acıyı yaşatır ve onu yok ederdi. Ama Carlo bunu başarmıştı ve Tanrı Mengi o anda birşeylerin farkına vardı. Kadim Potansiyel,Ölümlüyken bir tanrıyı yarı ölü bir hale getirmek,Kadim Zamanlardan kalma bir ruh işte bütün taşlar yerine oturmaya başalmıştı.  O Tanrıların en çok korktuğu varlığın soyundan Kzarka'nın soyundan gelmeydi. 

"HAHAHAHAHAHAHAHA.....İşte şimdi herşey oldu demek bu bücür Kzarka'nın mirasçısı ha işte şimdi anlaşıldı herşey bu kalp atış sesi bütün kanın vücudundan boşalması. Bunlar Efsanede yazan bilgilerdi HAHAHAHAHHA...."

Tanrı Mengi gülmeye devam ederken Carlo kendi Ruhsal Sarayında gözlerini açtı. Ne olduğunu idrak edemeyen Carlo bir anda yoğun bir baskı içinde kaldı kalbinde yoğun bir korku ve secde etme isteği vardı. O anda Ruhsal Sarayında kulakları sağır eden bir kükreme gerçekleşti. Ayakta duran Carlo'nun karşısında bir silüet belirmeye başladı. Bu siület yavaşça biçim kazanırken onunla beraber yoğun bir baskıda Carlo'yu sardı.

O anda silüet tamamen vücut buldu ve Carlo'nun karşısında 1.65 boyunda beline kadar uzanan gri  saçı ince hilal kaşları kiraz kırmızısı dolgun dudakları engin okyanus gibi olan koyu mavi gözleri beyazın en temiz hali kadar güzel olan ten rengi ve insanın dokunmaya bile korkacağı kadar yumuşak olan vücudu ve vücudunu çevreleyen siyah elbisesi  ile insanların uğruna evrene kafa tutacağı bir kadın belirdi. Carlo kadını görünce bir anda yoğun bir kükreme çıktı ağzından. (Azgın Carlo :D) Carlo'nun kükremesi bitince vücudu değişmeye başladı. Boyu bir anda 2 metreye ulaştı kafasında boynuzları belirdi gözlerinin akı kırmızıya ve göz bebekleri incelip kehribar sarısı rengine büründü. Vücudunun her yerinde pullar belirmeye başladı. Omurgasında dikenler uzadı. Kuyruk sokumundan fırlayan kuyuruğunda o kadar çok diken vardı ki bakanların gözlerini bile kanatacak kadar keskindi.  Sırtında çıkan kanatları ve kanatlarının uçlarında bulunan kemik dikenleri vardı. Pullarının rengi siyahtı pullarının birleştiği yerler ise alev kırmızısı gibiydi. (Aklımdaki bunun gibi birşey https://hizliresim.com/RrmrVG bunun siyah kırmızı karışımı aklınızda canlandırın kankalar )

Carlo değişimini tamamlayınca kapalı gözlerini yavaşça açarak önündeki kadına bakmaya başladı.Şaşkındı vücudunda olan değişimlere şaşkın şaşkın bakıyordu o anda önünde bulunan kadın bir anda ona sarılmaya başladı.

"Sonunda aşkım sonunda artık bir araya geldik Coreos Milenyumluk bekleyiş artık sona geldi artık bir aradayız."

Şaşkın olan Carlo ne yapacağını ne diyeceğini bilemiyordu -- WTF!!! kim bu kadın ne Coreos'u ne aşkımı neyin bekleyişi bu -- Aklından bunlar geçerken bir yandanda kadını kendinden uzaklaştırmaya çalışıyordu lakin kadının kolları sanki sülük gibi yapışmıştı kendine ayıramıyordu kendinden o anda ağzından şu kelimeler dökülmeye başladı

" Hanım efendi neyden bahsettiğinizden bir fikrim yok ben Coreos değilim Adım Carlo ve ne milenyumun bekleyişi beni başkasına benzettiniz heralde"

Kadın kafasını kaldırıp sulu gözlerle Carlo'ya bakmaya başladı onun yüzünü inceliyordu sanki birşeyler arıyordu yüzünde. Kendi Ruhsal gücünü Carlo'yu sarmak için saldı o anda Carlo neye uğradığını şaşırdı vücudunu saran bu güç öyle yoğun ve baskıcıydı ki nefes almakta bile zorlanıyordu bir anda dizlerinin üzerini düştü kadına şaşkın şaşkın bakarken

" Hıhhkkk Haa..nnııımmm..Efenn..ddiii.. Hııkkkk"

konuşmaya çalıştıkça daha çok acı çeken Carlo bir anda vücudunu saran bu korkunç güç çekilirken rahat bir nefes aldı. o anda yoğun bir öksürük krizine girdi. Carlo'ya bakan kadın narin dudaklarını aralayarak

" Hmmmm...... Demek durum böyle şimdi seni aydılatmama izin ver. Senin Adın Coreos sen Yüce Ejder Ailesinin son ferdisisin. Ailenden tek hayatta kalan sensin çünkü yüz milenyum önce ( 1 Milenyum = 1000 yıl) yok edildi. Sende intikam için Aileni yok eden Kara Yıldız Tarikatının yüzde 85'ini yok ettin lakin düşmanın beklediğinden daha çok güçlü çıkınca sende kalan son gücünle kendi ruhu başka bir bedene yolladın bu kısır döngü tam 100 milenyum sürdü o sırada hayatta kalmaya o kadar çok odaklanmıştın ki kendi benliğini unutmuşsun. Bana gelince ben Kzarka Namı diğer Kadim Kral daha doğrusu Kraliçe haha... Sen benliğini kaybetmeden önce Kara Yıldız Tarikatına beraber saldırdık ayrıyeten senin ilk eşinim."

Bunları duyan Carlo kafasının patlıyacağını sanıyordu başına ağrı girmişti --  Bu ne be hay amınakoyim zaten bütün sikim sonik olaylar beni bulsun amınakoyim başım patlicak gibi hissediyorum lanet olsun -- içinden bol bol söverken hala olayları anlamlandırmaya çalışıyordu. (Seride küfürü eksik etmicem arkadaşlar bence küfür o hissi daha çok hissetmemizi sağlıyor en azında bende öyle o yüzden küfür olucak seride lakin bir dozuda olucak)

Carlo'nun bu halini gören Kzarka her insanın görüpte kalp krizi geçrieceği bir tebessüm ederken Carlo'ya yaklaşıp "Kafanın karışık olması çok normal izin ver sana ruhunda bulunan benliğini uyandırayım ve gerçekleri sende hatırla" dedi ve Carlo'nun alnına narin parmağını uzatıp dokundurdu işte o vakit Carlo'nun beynine anılar hücum etmeye başladı. Haklıydı Kzarka ailesini görmüştü annesi babası abisi kız kardeşi amcası dayısı herkezi Kzarka'yı çocuklarını ama hepsi ölmüştü Kara Yıldız Tarikatı her birini teker teker yok etmişti içinde öyle yoğun bir öfke öldürme arzusu doğmuştu ki kendi öfkesi içinde boğulucaktı sanki. -- Annem,Babam,Kardeşlerim,Amcam,Dayım,Çocuklarımm... Hepsi öldü öldürüldü doğduğumdan beri içimdeki bu keder şimdi anlıyorum almam gerken intikamı almaya gittim ama beceremedim, Appolina'yı koruyamadım hepsi benim zayıflığım yüzünden benim beceriksizliğim...--

"AHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHHH... HEPİNİZ YOK EDİCEM EVLATLARINIZI YOK EDİCEM EŞLERİNİZİ YOK EDİCEM DÜNYALARINIZI YOK EDİCEM SİZLERE EN BÜYÜK ÇARESİZLİĞİ YAŞATICAM BANA VE AİLEME YAPTIKLARINIZI HEPSİNİ BİN MİSLİ ÖDÜCEKSİNİZ TANRILAR, KARA YILDIZ TARİKATI HER BİRİNİZİ TEKER TEKER ACI ÇEKTİRE ÇEKTİRE YOK EDİCEM AHHHHHHHHHHHHHHH..." 

Carlo'nun bu yoğun öfke ve öldürme arzusu dolu sözleri Kzarka'yı derin bir hüzün ve keder içinde bıraktı. Tam yüz milenyumdur ayrıydılar. Kzarka'nın Ailesi hiç olmamıştı sadece Coreos'u vardı. Onun ailesini kendi ailesi benimsemişti her biri ona karşı çok iyidi. Dünyanın en güçlüsü veya evrenin en güçlü kim olursan ol eğer ailen yoksa ailen gibi gördüğün seni ailen gibi gören kimsen yoksa sen bir hiçsindir herşeyin olsa bile bir tarafın hep eksik kalır Kzarka'da böyleydi ama Yüce Ejder Ailesi onun ailesi olmuştu. Ona kızları gibi bakmışlardı ama hepsi teker teker öldürülmüştü. Carlo'ya yaklaşıp ona sarılarak gözlerinden yanaklarına akan inci tanesi göz yaşları ile kederli ses tonu ile " Merak Etme Aşkım her birini teker teker yok edicez yeterki biz bir arada kalalım. ama bu sefer senden bir söz istiyorum Lütfen beni kendinden uzaklaştırmaya çalışma beni korumaya çalışma her şeyini anlat bana ki intikamımızı beraber alalım" dedi.

On dakikalık sarılma faslından sonra kendine gelen Carlo "Artık ikimizde beraberiz bir aradayız o yüzden şimdiden harekete geçme sırasında. Bu arada önce Tanrılar Alemine el atıcaz oradada intikam almam lazım yani işimiz baya uzun bebeğim"( Burada serinin ne kadar uzun olduğunu belirtiyorum :D)

Meraklı gözleriyle Carlo'ya bakan Kzarka bir cevap ister gibi bakıyordu. Öyle bir bakıştı ki bu insanın o derin koyu mavisi gözlerinde kaybolması çok kolaydı ki Carlo'da bunlardan biriydi. On dakikalık bir bakışmadan sonra kendine gelen Carlo " Hatırlarım yokken tanrılar aleminden Bilgelik Tanrısının kızı Appolina ile beraber yaşıyorduk yani sevigiliydik ama hafızamı kaybetmiştim cidden bak öyle durum (Göt Korkusu Başa Bela Gençler Siz siz olun kadınlara yanlış yapmayın adamı madam yaparlar valla :D) aradan geçen uzun zaman sonra Savaş Tanrısı Arteus ile bir savaş girdim o sırada gerçek gücümde değildim ve yasak  bir teknik kullanarak onu yarı ölü hale getirdim o sırada bir anda Kötülük Tanrısı Seth gelip beni öldürdü sonra Tanrı Mengi tekrar hayata geri getirdi sonra senin kanını verdi..... İşte böyle herşey Tanrı Mengi'ye Söz verdim o yüzden önce o oruspu çocuğunu öldürücem şimdi bir ölümlü gibi yaşayıp tekrardan en zirveye çıkacağım ve Kara Yıldız Tarikatını yok edicez şimdi ben Tanrı Mengi'nin yanına dönücem sen ise burada kalıp dinlen ilk fırsatta yanına gelicem." dedi ve korku içinde Ruhsal Sarayından ayrıldı.

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Evet Baylar Ve Bayanlar sonunda yüce mevlam bana bu seride 4. bölümü yazmayı nasip etti çok şükür. 2 gündür yeni bölümü yazamamıştım yoğun bir misafir maratonundan dolayı sizlerin affınıza sığınıyorum ki bölümü bugun akşam 5 te başladım ve anca bitti cidden çok zor iş çookkk bence güzel bir bölmüdü daha aksiyona giremedik lakin aklımda ki evren çok detaylı bir evren o yüzden bir yandan yazarken bir yandanda şöyle yapsam böyle yapsam diyip bölümü 3 4 defa değiştirdim yarın büyük ihtimal bölüm gelmez çünkü 2 de dershanem var 6 da bitiyor akşam sahura doğru belki gelebilir perşembede gene çok çok önemli bir misafir geliyor o yüzden cuma günü yeni bölüm gelebilir. Bu arada serti hakkındaki görüşleriniz benim için çok önemli önerileriniz benim için çok değerli o yüzden hepinizin görüşlerinizi bekliyorum 

Esen Kalın Efendim

Bölündeki Kelime Sayısı: 1671






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43991 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr