Bölüm 968: Lin Tiandi

avatar
2221 24

Emperor’s Domination - Bölüm 968: Lin Tiandi


 

Bölüm 968: Lin Tiandi

Editör: Fullbringer

 

Lin Tiandi bu bölgede bir efsaneydi. Herkes masallarından bahsetmeyi ve etrafa yaymayı severdi.

 

O beş yaşında dao yoluna adım atmıştı. On beş yaşında Cennetsel Kral âlemindeydi. Yirmi yaşında şiddet yolculuğuna başladı. Yirmi bir yaşında, kan ırkından beş klana karşı tek başına savaştı. Bölgelerine gitti ve beş klanı tamamen bastırmak için bir ilahi musibeti kontrol etti. Musibetin gücü ataları süpürmesini sağladı. Sonunda, beş klan yenilgiyi kabul etti ve Lin Tiandi daha sonra onları affetti. O andan itibaren, kapılarını kapattılar ve daha fazla dışarı çıkmadılar.

 

Bu onu bu dünyada ünlü yaptı. Koyu kırmızı toprakların Genç neslinde kimse onunla kıyaslanamazdı. Ye Chuyun ve Göğü Sırtlayan Hükümdar onun parlaklığı tarafından gölgede bırakılmışlardı.

 

Bugünün Ölümlü İmparator Dünyasında bir söz vardı: Doğunun Mei Suyao'su, batının Zhan Shi'si, kuzeyin Wo Longxuan'ı, güneyin Lin Tiandi'si ve merkezin Jikong Wudi'si!

 

Bu modern çağın en sıra dışı dâhilerinden bahsediyordu. Doğu, Doğunun Yüz Şehri'ydi. Oradaki en parlak dahi Ebedi Nehir Okulundan Mei Suyao'ydu.

 

Batının Issız Çölünde Kuduran İlahi Dağdan Zhan Shi vardı.

 

Kuzeyin Büyük Denizinde Çömelmiş Ejder Uçurumunda ünlü Wo Longxuan bulunuyordu!

 

Doğal olarak güneyin koyu kırmızı topraklarında Lin Tiandi dışında bir numara olabilecek biri yoktu. Kan Irkının dâhileri bile onunla kıyaslanamazdı.

 

Lin Tiandi masallarının bu kadar popüler olmasının başka bir nedeni vardı. Bunun nedeni mütevazı bir arka plandan gelmesiydi. Diğer bir deyişle sıradan bir ölümlüydü.

 

İmparatorluk miraslarından gelen Mei Suyao'nun grubuna kıyasla Lin Tiandi mütevazı bir başlangıç yapmıştı ve şu an bile hala yalnız bir gelişimciydi.

 

Onun bilim ile ilgili bir aileden geldiği hakkında hikâyeler vardı. Her ne kadar ataları dao öğretse ve birçok soruyu yanıtlasa da Lin Tiandi ortaya çıkana kadar hiçbiri gelişimci değildi.

 

Genç yaşta kendi kendine en temel erdem kanunlarını öğrenmiş ve kahramanca yolculuğuna başlayıp birbiri ardına mucizeler yaratmıştı.

 

Eğitimi sırasında birçok mirasın onu elde etmek istediği hakkında söylentiler vardı. Büyük Avuç Antik Avlusu gibi efsanevi bir miras bile onu kendilerine katmayı denemişti.

 

Ama garip şekilde her daveti reddetmişti ve tek başına gelişime devam etmişti.

 

Onu öğrenci olarak alamasalar bile birçok büyük güç ona erdem kanunlarını ve tekniklerini çalışabilmesi için vermişti.

 

Onun ne kadar parlak ve karizmatik olduğu bundan bile kolayca anlaşılabilirdi. Bu bölgedeki birçok kişi için Lin Tiandi, Jikong Wudi ve diğerlerinden daha yüksek Ölümsüz İmparator olma şansına sahip kişiydi!

 

Birçok kişi özellikle de genç olan yalnız gelişimciler onunla gurur duyuyordu. Onu idolleri olarak görüyorlardı.

 

Herkes Mei Suyao ve Jikong Wudi gibi kişilerin sıra dışı olduğunu bilse de hepsi imparatorluk miraslarından geliyordu. Lin Tiandi mütevazı başlangıçlardan gelen tek dâhiydi.

 

"Nesillerdir Göğü Koruyanın Ölümsüz İmparator Qi Zhen'i ve Gizemli Bambu Dağının Ölümsüz İmparator Ba Zhen'i gibi birçok imparatorluk mirası kurucusu hiçbir yerden gelmedi. Diğer dâhilere göre mütevazı başlangıcı olan Lin Tiandi'nin Ölümsüz İmparator olma şansı daha yüksek. Kesinlikle ebediyete kadar parlayabilecek yenilmez bir tarikat kuracaktır!" Bir yalnız gelişimci gurur içinde konuştu.

 

Lin Tiandi'nin gelişi sansasyoneldi ve birçok kişinin onu karşılamaya gitmesine veya göz atmasına neden oldu.

 

Üstün ve saf bir aura ile gökyüzünde ilerledi. Yol boyunca varlığı bulutlar ile örtülüydü. Uzun olsa da ince olan figürü mavi bir cübbe ile sarılıydı ve bu dünyanın ötesinde aşkın bir zarafet taşıyordu.

 

Görünüşü kibirli ve görkemli ismine hakaret ediyordu. Adının aksine otoriter görünmüyordu.

 

Bilimsel bir özü vardı. Diğerleri birçok farklı yazıt okuduğunu ve edebi bir aileden geldiğini düşünürdü.

 

Bir gelişimciden çok bir akademisyene benziyordu. Yine de bu prestijini lekelemiyordu. Kalabalık gözünde o hala otoriter Lin Tiandi'ydi.

 

Şehirde büyük bir heyecan yaratıldıktan sonra antik ve gizemli klanları ziyarete gitti. Güneyin gelişimcileri için bu klanlara ziyarette bulunmak kolay değildi. Dâhileri bile kabul etmezlerdi.

 

Ancak Lin Tiandi onları ziyaret etmekle kalmayıp saygın bir konuk olarak kabul edilmişti. Bazı atalar bile onu görmeye gelmişti.

 

Birkaç gün sonra başka bir haber daha şehirden geldi. Lin Tiandi Kızıl Gece Krallığının Gök Gürültüsü Kulesini ziyaret etmişti. Kule lordu bile onu görmek için bir istisna yapmıştı. Ardından kulenin tepesine tırmanmayı başarmıştı.

 

"Bu Lin Tiandi! Bunu yapması garip değil. Birçok tarikat onu kendi erdem kanunları ile eğitmek istiyor." Bu diğerlerini şaşırtmadı. Onun parlak doğasına alışmışlardı.

 

Genç dâhiler bunu duyduktan sonra inanılmaz kıskandı. Gök Gürültüsü Kulesi Kutsal Şehirdeki en iyi iki yerden biriydi. Kaplan Tepesi ve Ejder Platformu kadar ünlüydü. Şehirdeki antik klanlardan birine ait olsa da daha sonraları Kızıl Gecenin eline geçmişti.

 

Efsanelere göre kule doğal olarak oluşan bir şeydi. İçinde paha biçilemez şeyler vardı. Oraya başlangıç eden kişi Kızıl Gece Krallığının en güçlü atasıydı. Ona diğerleri Gök Gürültüsü Kulesi Lordu diyordu.

 

Bugün Lin Tiandi gibi bir yabancı kule lordunun karşılamasını almış ve aynı zamanda tepeye tırmanmıştı. Bu ne kadar inanılmazdı?

 

Kızıl Gece Krallığının gençleri arasında sadece Chi Zixian daha önce tepeye ulaşabilmişti. Diğer öğrencilerin tırmanmaya bile niteliği yokken bir yabancı olarak Lin Tiandi'ye bu konuda izin verilmişti. Bu onun yeteneklerini gösteriyordu.

 

Zirveye ulaştıktan sonra gün aniden geceye dönüşmüştü. Gökyüzü gök gürültüleri ile yankılanmıştı. Yıldırımlar kuleden düşmüştü. Gök gürültüsü kulesi aniden çok gizemli ve kutsal bir şekilde göğe ulaşmıştı.

 

"İnanılmaz, işte bu Lin Tiandi! Kuleye bu kadar kısa süre girdikten sonra fayda elde etti; kulenin gizemlerini çözüp yer ve gök ile rezonans elde etmeyi başardı!" Birçok kişi bu şok edici sahneyi gördü. Önceki nesilden büyük bir karakter bile kendi kendine mırıldandı.

 

Genç nesil doğal olarak kıskançtı. Kulenin gizemlerini çözebilenler büyük kazançlar elde ederdi.

 

Lin Tiandi kulede uzun süre görünmedi. Kutsal Şehre geldikten sonraki gün şehri terk edip Tanrı Savaşı Dağına gitti.

 

"Şu anki eşsiz dahi gerçekten farklı. Kulenin gizemlerini anladıktan sonra anında Kutsal Savaş Dağına girdi. Oradan da üstün yazıt mı elde etmek istiyor?" Birçok kişi bunu gördükten sonra duygusal olarak yorumladı.

 

Kıskançlık genç nesil için işe yaramazdı. Diğerleri için zor olan şeyler Lin Tiandi tarafından kolayca elde ediliyordu. Diğerlerinin onunla kıyaslanması gerçekten imkânsızdı.

 

Herkes Lin Tiandi'ye odaklanmışken gecenin sessizliğindeki Ejder Platformunun tepesindeki büyük mağaranın içinden aniden bir uğuldama sesi duyuldu. Bir adam mağaradan fırlarken bir ışık parladı.

 

Eğer bir yabancı bunu görseydi bir hayalet görmüş gibi korkardı. Oraya düşenlerin çıkamayacağını herkes bilirdi. Milyonlarca yıl böyle olmuştu.

 

Ancak şu an birisi gerçekten mağaradan çıkmıştı. Bu haber, eğer biri görseydi, dünyayı şok ederdi.

 

Mağaradan atlayan kişi Li Qiye'ydi. Okyanustaki iki varlık ile anlaştıktan sonra anında Gizli Ejder Dağlarını terk etmişti. Dünya Gizli Ejder Dağlarından Ejder Platformu kullanılarak ayrılabileceklerini bilmiyordu. Ancak Ejder Platformu üzerinden girişin ölüm garantisi vardı. Doğal olarak bu sırlar sıradan kişilerin bilmesi zor şeylerdi.

 

Li Qiye platformun tepesinde dururken Gizli Ejder Dağlarına baktı. Hafifçe gülümsedi ve kaygısızca takıldı. Her ne kadar bu sefer dağdan bir hazine almamış olsa da hasadı oldukça büyüktü.

 

Daha önemlisi küçük kızın durumunu görebildiği için rahatlamıştı. Ne olursa olsun geleceği umut ve fırsat dolu olacaktı.

 

Zihni en sonunda kendine geldi. Ardından uzaktaki Tanrı Savaşı Dağına doğru baktı. Dağa bakarken sessizleşti.

 

Uzun bir süre sonra mırıldandı: "Yıllar geçtikten sonra gidip oradaki şeyi çıkartma zamanı geldi. Hasat zamanı.”

 

Herkes Tanrı Savaşı Dağını inanılmaz gizemleri ile biliyordu. Orada büyük dao tarafından aydınlanabilir veya ölümsüz bir yazıt edinilebilirdi. Yine de bunların hepsi bir sır perdesi arkasında gizliydi.

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44246 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr