Bölüm 598: Dünyayı Tehdit Etmek

avatar
4925 13

Emperor’s Domination - Bölüm 598: Dünyayı Tehdit Etmek


 

Bölüm 598: Dünyayı Tehdit Etmek

 

Ancak büyük felakete rağmen yüz binlerce uzman dönmeyi başarmıştı. Bu kötü olaylar arasındaki iyi talihti.

 

Hayatta kalanlar tarikatlarına geri döndürüldüklerinde bu yolculuk hakkında oldukça ağzı sıkı hale gelmişlerdi ve diğerleri ile konuşmak istemiyorlardı.

 

Tüm Çağ Antik Krallık’ı gibi güçlü bir mirasa gelince mühürlerinden çıkan atalar hayatta kalanları dinledikten sonra dehşete düşmüştü. En güçlü olanlar bile yutkunmak zorunda kalmıştı.

 

Ebedi varlık başsız adamın ellerinde can vermişti. Bu atalar o ebedi varlığın ne kadar güçlü olduğunu biliyordu, ama o bile başsız adama karşı çaresiz kalmıştı. Bu nedenle bu kudretli miras korkmuş ve öğrencilerine bir sorun çıkarmamalarını emretmişti. “Bu emri yayın: Şu andan itibaren öğrenciler dışarı çıkmayacaklar. Bugünden itibaren kapılarımızı kapayacağız ve konuk kabul etmeyeceğiz.”

 

Aslında tüm Çağ Antik Krallık’ı Kutsal Cehennem Dünyası'nda kapılarını kapayan tek miras değildi. Bunu seçen birkaç başka miras daha olmuştu.

 

Hiçbir miras ve ülke başsız adam hakkında konuşmak istemiyordu. Konu başsız adama geldiğinde cennete karşı gelici atalarının bile ifadeleri değişip sessizleşiyordu.

 

Ancak başsız adamın Asal Uğursuz Mezar'dan çıkmadığını fark eden hayaletler mutluydu. Aksi halde çok sayıda hayalet mirası korkudan çıldırırdı.

 

Eğer başsız adam hayaletlerin kalplerini durdurabilirse o zaman Li Qiye de oldukça paniklemelerine neden olurdu. Miraslardan olan birçok ata bu hikâyeleri duyduktan sonra şaşırmıştı.

 

“On üçüncü saray!” Efsanevi ustalar ve ebedi varlıklar bile bunu duyduktan sonra afalladı. Bu haberler fazlasıyla şok ediciydi, sonuçta zamanın başından beri kimse böyle bir şeyi duymamıştı ama Li Qiye bunu başarmıştı.

 

Tüm Çağ Antik Krallık’ı ve Yin Yang Kapısı sıkıntı içindeydi.

 

Di Zuo'nun ölümünün ardından Tian Lunhui ve Chan Yang hayaletler için Ölümsüz İmparator olma konusunda en umut verenler olmuşlardı. Ama şu anda tarikatlar Li Qiye’nin on üçüncü sarayını duyduktan sonra tüm umudunu kaybetmişti. Li Qiye hayatta olduğu sürece Tian Lunhui ve Chan Yang'ın Ölümsüz İmparator olma şansı olmadığını biliyorlardı.

 

Sonsuz Kemik Tahtı’ndan olan atalar bu haberleri duyduktan sonra sadece iç çekip yakındı. Di Zuo parlaktı, bu nedenle Tian Lunhui ve Chan Yang'ı umursamıyorlardı. Di Zuo'nun imparator olma şansının çok daha fazla olduğunu düşünüyorlardı.

 

Ne yazık ki Li Qiye ile aynı dönemde doğmuştu. En parlak dâhileri Li Qiye'nin Ölümsüz İmparator olma yolunda kemik haline gelmişti.

 

Birçok hayalet ata emretti: “Li Qiye'yi kışkırtmayın. Gelecekte ondan kaçının! Gelecekte ona bulaşan herkes tarikattan atılacak!”

 

Li Qiye'nin Ölümsüz İmparator olma yolunda durdurulamayacağını biliyorlardı, bu çoktan belirlenmiş bir şeydi. Bu nedenle hayalet ırkı ve miraslar onu kışkırtıp birçok öğrencinin onun ellerinde can vermesini istemiyorlardı.

 

Ölümsüz İmparator'a karşı gelenlerin sonunun iyi bitmeyeceğini herkes biliyordu. Her ne kadar Li Qiye henüz olmasa da gelecekte kesinlikle olacaktı.

 

Eğer on üç saray ile Ölümsüz İmparator olamazsa bu nesilde kimse imparator olmayı hayal etmemeliydi.

 

Bu mezar yolculuğu hem heyecan hem de tartışma nedeniyken şu an tüm Kutsal Cehennem Dünyası sessizdi. Çok az hayalet öğrenci dışarıdaydı ve ‘Li Qiye’ ismi artık herkesi sessizleştiriyordu.

 

Bunu düşünen herkes sessizleşiyordu ve kimse artık dışarı çıkmadığında sakin zamanların uzun süreceğini düşünüyordu. Ancak uzun sürmemişti.

 

Bir gün bir patlama duyuldu... “Booom!”

 

Atasal Şehir’in dışındaki ilahi portal açıldı. Zorla açılma belirtileri gösterirken ışık dizileri havai fişekler gibi dünyayı aydınlattı.

 

Dehşet verici bir varlık açık portaldan çıktı. Engin ilahi ışık yeri ve göğün üzerinde parladı.

 

Atasal Şehir Atasal Âlem’den gelen ilahları karşılamak için en saygın törenini yaptı.

 

“Atasal Âlem’den bir Büyük tanrı seksen bir komutanıyla birlikte iniyor!” Bir günde bu şok edici haber Kutsal Cehennem Dünyası'nda yayıldı!

 

Sakin Kutsal Cehennem Dünyası bu haberi duyduktan sonra yeniden dalgalar ile doldu. Hayaletler, insanlar ve diğer ırklar derin nefes aldı.

 

Büyük karakterler bu haberden sonra korkudan soldu: “Efsanelere göre Atasal Âlem’de dokuz tane Büyük Tanrı var. İlahi Tanrı dışında hiç kimse onlarda güçlü değil. Şimdi bir tanesi seksen bir komutanla birlikte indi!”

 

Bu kadar komutanın eşlik ettiği bir Büyük Tanrı bir imparator mirasını yok edebilirdi!

 

Aynı günde Atasal Şehir’den bir İlahi Tanrı Fermanı uçtu ve âlemleri geçerek Bin Sazan Nehri'nin bölgesine ulaştı.

 

“Üç gün içinde Li Qiye'yi teslim edin aksi halde Atasal Âlem o iblisi korumaya cüret eden tüm tarikatları ezecek!” Bu ferman üstün bir emir iletti.

 

Fermanın sesi tüm Kutsal Cehennem Dünyası’nda yankılandı. Atasal Âlem prestijini gösterecek bir örnek istiyordu, bu sayede dünyadaki tüm ırklar onlara karşı gelenin ne kadar güçlü olursa olsun öleceğini anlayacaktı.

 

Ancak bin sazan Nehri yanıt vermedi. Bunun yerine Yer Altı Sınırı'ndaki sessiz bir yoldan Atasal Âleme doğru sonsuz kan enerjisi yükseldi. Gökyüzünden devasa bir gölge ortaya çıktı.

 

Li Qiye'nin gölgesi Atasal Âleme yönelirken ayakları büyük daoyu ezdi: “Hayatımı mı almak istiyorsunuz?” O anda Li Qiye daha fazla bir şey saklamadı. On üç sarayı gökyüzünde süzüldü ve sonsuz dao onun önünde secde etti. Her ne kadar Li Qiye henüz imparator olmasa da şu anki aurasından herkes gelecek imparatorun stilini görebiliyordu.

 

“Atasal Şehir’i nasıl ezdiğimi ve Atasal Âlemi nasıl katlettiğimi izleyin bakalım!” Kafasının üzerindeki gökler ve arkasındaki on üç saray ile Li Qiye'nin kıyaslanamayacak kadar otoriter sesi milyonlarca mile yayıldı. Fermana cevap vermek için en agresif tavrını kullandı.

 

Herkes bu görüntünün önünde titredi: “On üç saray!”

 

Gözü pek ilanı birçok tarikat ve mirasın soğuk nefes almasına neden oldu. Daha önce bu ilan nedeniyle herkes onu gizlice küçümserdi ancak şu ankimse bunu yapmaya cüret edemiyordu. On üç sarayı gördüklerinde sanki yenilmezlik yoluna ilerleyen bir Ölümsüz İmparatormuş gibi hissediyorlardı. Gelecekte dokuz gök onun yönetimi altına girecekti.

 

“İmparatorluk aynasını etkinleştirin!” Bu haberleri duyduktan sonra birçok imparatorluk mirası çok fazla arıtılmış yeşimi imparatorları tarafından bırakılan aynaları etkinleştirmek için kullanmayı umursamadı. Bu fırtınanın tarikatları için nasıl sonlanacağını görmek istiyorlardı.

 

Birçok büyük güç de ilahi aynaları ile aynısını yaptı. Ancak bu aynalar imparatorluk aynaları ile kıyaslanamazlardı. Eğer ilahi portal açılırsa bu imparatorluk aynaları Atasal Âlemi bile izleyebilirdi ama ilahi aynalar bunu yapamazdı.

 

Li Qiye'nin Atasal Âleme olan meydan okuması dünyada yayılarak büyük bir dalgaya yol açtı. On milyonlarca yıldır Ölümsüz İmparatorlar haricinde kimse Atasal Âleme meydan okumaya cüret edememişti!

 

Ama şu an Li Qiye kadar genç biri bunu yapmıştı. Bu, herkesin kalplerinin çarpmasına neden oldu. Herkes bunun oldukça çılgınca olduğunu hissetti!

 

Birçoğu şaşkına döndü. Li Qiye'nin cennete karşı gelici olduğunu biliyorlardı ama şu an Atasal Âlem’e meydan okumak hala oldukça abartılıydı.

 

“Çıldırdı mı?” Büyük güçlerden bir ata şaşkınlıktan gözleri genişlemişken konuştu: “Ölümsüz İmparator olduktan sonra Atasal Âleme meydan okuması anlaşılabilirdi, ama Li Qiye hala imparator olmaktan çok uzak. Şu anda çok sabırsız davranıyor.”

 

Birçoğu Li Qiye’nin hareketinin intihar olduğunu düşündü.

 

Çok uzun süredir mühürlü olan bir ölmek bilmeyen yaşlı adam mırıldandı: “Milyonlarca yıldır Atasal Âlem’e meydan okuyan imparatorlar olsa da hiçbiri başarıyla onları tamamen ayakları altına alamadı. En cennete karşı gelici olan Ölümsüz İmparator Fei Yang'ın bile âlemi neredeyse çökme noktasına getirmesine rağmen onu yok edemediği ve bin yıl boyunca onu bastırdığı söyleniyor.”

 

Son zamanlarda Li Qiye son derece ünlü olmuştu. Genç neslin bir numarası olduğu söylenebilirdi. Ancak bu haberleri duyanlar onun aşırı sabırsız olduğunu ve kendine haddinden fazla güvendiğini düşünüyordu. On üç saray ile kimse onun gücü ve imparator olma yeteneklerini sorgulamıyordu ama âleme şu anki gelişimi ile meydan okumasının başarı şansı yoktu.

 

O noktada çok sayıda ilahi ayna Atasal Âleme doğrultulurken imparatorluk aynaları gölgelerden izledi. Kutsal Cehennem Dünyası'ndaki milyonlarca gelişimci nefeslerini tutup miraslarında bu savaşı izledi.

 

Bin Sazan Nehri'ndeki tüm elderler imparatorluk aynaları önünde toplandı. Basit Dağ Ölümsüz Krallık’ı için de bu aynıydı. Öte yandan Atasal Şehir’e yakın olan büyük güçler yakından izlemek için uzmanlarını yolladı. Savaş alanının kendisi Atasal Şehir’in yakını olduğundan kaçınılmazı bekleyen birçok bakış oraya odaklanmıştı.

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44312 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr