Bölüm 498: Yin Yang Lideri

Chan Yang, Atasal Âleme ilk girdiğinde ünü, yetenekleri ve becerileri Di Zuo ve Tian Lunhui'ninkilere çoktan rakip olacak bir seviyedeydi. Şimdi küçük tamamlanıştaki ölümsüz fiziği ile nasıl olur da birçok kişi bunu bildikten sonra korku ile dolmazdı?

Eğer Ölümsüz Fiziği büyük tamamlanışa ulaşırsa Ölümsüz İmparator olmasa bile onlar ile kıyaslanabilecek dehşet verici bir varlık haline gelecekti.

Bunu duyduktan sonra hayalet kabileleri Yin Yang Kapısı'nın potansiyelini fark etti. Yin Yang Lideri'nin oğlu harikaydı. Sadece Atasal Âlem'in varisi değildi aynı zamanda gelecekte büyük tamamlanışta bir Ölümsüz Fiziğe sahip olacaktı.

Lider ve tarikatının pozisyonu bir kez daha yükseldi.

“Küçük tamamlanıştaki Ölümsüz Fiziği!” Aslında bu haber ortaya çıktıktan sonra birçok kişi ürperdi. Diğer ırklardan olan kişiler ve hayaletler durmadan yaygara koparıyorlardı.

“Belki de Chan Yang Tian Lunhui ile Di Zuo'yu gölgede bırakacak. Belki de üç kahramanın lideri olacak.” Birisi mırıldanmadan edemedi.

Chan Yang atasal âleme girdiğinden beri dünyanın görüşünden uzaktı. O zamanlarda Di Zuo görkemli savaşı ile düşmanlarını süpürmüş ve Chan Yang ile Tian Lunhui'den daha ünlü olmuştu.

Ama küçük tamamlanıştaki Ölümsüz Fizik haberi duyulduktan sonra birçok kişi o Atasal Âleme gitse bile Tian Lunhui ile Di Zuo'dan zayıf olmadığını fark etmişti. Belki küçük tamamlanıştaki Ölümsüz Fizik ile diğer ikisi arasına bir fark bile koymuş olabilirdi.

Bu haber Asal Uğursuz Mezar'ın hemen dışındaki atasal dağa ulaştı. Bunu duyan antik bir ses güldü ve şöyle konuştu: “Bu sadece küçük tamamlanış. Büyük tamamlanışa ulaşana kadar bekleyin, ardından konuşuruz. Sonsuz Kemik Tahtı daha önce hiç büyük tamamlanıştaki Ölümsüz Fiziğe sahip değilmiş gibi davranmayın.”

Ses eğer başkasından gelseydi çok kibirli ve aptalca görülebilirdi ama kemik tahtının büyük bir karakterinden geldiğinde durum böyle olmuyordu. Onlar sadece Ölümsüz İmparatorlar üretmemiş aynı zamanda büyük tamamlanıştaki Ölümsüz Fiziklere de sahip olmuşlardı. Onlar tamamlanmış Ölümsüz Fizik Kanunu'na sahip nadir tarikatlardan biriydi.

Mezarın hemen dışındaki Tian Lunhui ise Chan Yang'ın haberlerini duyduktan sonra sadece gülümsedi. Bu gizemli gülümseme Chan Yang'ın başarılarına rağmen kendine olan güvenini kanıtlıyordu.

Yin Yang Lideri diğerlerini şok eden başka haberler de verdi: “Atasal Şehrin elderleri ziyarete gelecek. Bu sefer mezarın açılışı geçmiştekilerden farklı olacak.”

Atasal Şehir Kutsal Cehennem Dünyası'nda Atasal Âlem tarafından kurulan bir kaleydi. Bu güç için bir durak noktasıydı ve normalde onların niyetleri ile ideolojisini temsil ediyordu.

Atasal Şehir nadiren dünyevi meselelere veya hayalet kabileleri arasındaki çatışmalara karışırdı. Önceki Asal Uğursuz Mezar açılışlarına da nadiren gelmişlerdi ancak bu sefer farklıydı ve bu çoğu kişiyi şaşırtmıştı. Bu haberle birlikte olayların basit olmadığı hissi de gelmişti.

Yin Yang Lideri ve tarikatı mezarın hemen dışında kamp kurdu. Yerleştikten sonra ziyaret ettiği ilk yer Sonsuz Kemik Tahtı veya diğer hayalet kabileleri değil Bin Sazan Nehri olmuştu.

Nehir tarikatı onun gelişini karşılamak için çok büyük bir tören düzenledi. Lider rahat bir tahtırevanda otururken tarikatın kampına taşındı. Daoist Bao Gui onunla karşılaştığında bile inmedi ve selam için sadece başıyla onayladı.

Nehir Tarikatı'nın elderleri Yin Yang Lideri'nin tavrı nedeniyle oldukça hoşnutsuz olsalar da Daoist Bao Gui oldukça koca gönüllü olduğundan konuğuna neşeyle gülümsedi.

Lider ardından bir odaya davet edildi. Hala tahtırevan üzerinde otururken çenesi yüksek şekilde Daoist Bao Gui'ye tepeden baktı. Ardından konuştu: “Daoist Yoldaş Bao Gui, Muhafızınız Li Qiye'yi görmek istiyorum.”

Elderler oldukça mutsuzdu. Eğer bir konuk olmasaydı onu çoktan dışarı atmış olurlardı.

Yin Yang Kapısı bir imparator mirası olsa da Nehir Tarikatı da öyleydi. Ve Yin Yang Kapısı'ndan zayıf olmadıklarına da kesinlikle inanıyorlardı.

Yin Yang Lideri Atasal Âlem'in varisi olan harika bir evlada sahip olsa da Nehir Tarikatı bu nedenle korkmuyordu. Atasal Âlem sadece hayalet ırkı üzerinde otoriterdi ve Bin Sazan Nehri insanlar ile şeytanların mirası olduğundan Atasal Âleme yüz vermiyordu! Bu nedenle elderler liderin tavrı nedeniyle hoşnutsuzken diğer hayaletler bu tavrın doğal olduğunu düşünüyordu.

Yine de Daoist Bao Gui iyi bir tavra sahipti ve kafasını salladıktan sonra gülümseyerek cevapladı: “Üzgünüm Yin Yang Kapısı Lideri, Muhafızımız inzivaya çekilip gelişim yapıyor ve konuk kabul etmiyor.”

“İstemese bile bunu yapmak zorunda!” Yin Yang Lideri dudak büktü ve çenesiyle işaret ederek emretti. Ardından ilan etti: “Bu karar ona ait değil!”

Bu tabir elderleri ve özellikle de Li Qiye'yi destekleyen Saygıdeğer Yang'ı daha da kızdırdı. Saygıdeğer Yang gülümsedi ve konuştu: “Yin Yang Kapı Lideri, statü olarak Muhafızımız bir tarikat lideri veya asil bir lorddan daha yüksekte. Muhafızımız ile görüşmek istiyorsanız bu zor değil ancak tarikatınızın atalarına bizzat gelmelerini söyleyin. Belki Muhafızımız onu bizzat görecektir!”

“Belki de Bin Sazan Nehri'niz hayalet ırkımız ile düşman olmak istiyordur?” Yin Yang Lideri kararmış ifadesi ile soğukça konuştu: “Buraya Atasal Şehri temsilen geldim!”

Saygıdeğer Yang'ın ifadesi soğudu. Nehir Tarikatı'nın bir yüksek elderi olarak modern zamanların nadir ustalarından biriydi ve kolayca tedirgin olmazdı.

“Atasal Şehre ne olmuş?” O anda rahat bir ses duyuldu: “Bunu önemsemiyorum ve tüm hayalet ırkına karşı gelmek de çılgınca bir şey değil. Daha önce yapmadığım bir şey değil. Ben bana karşı gelenleri öldüren biriyim, bu nedenle hayalet ırkınız milyarlarca kişiye sahipse milyarlarcasını öldürmeyi umursamam. Şimdi ne olacak?”

O anda Li Qiye Lan Yunzhu ona eşlik ederken dışarı çıktı. Elderler onu karşılamak adına hemen ayağa kalktı.

Daoist Bao Gui gülümseyip konuştu: “Genç Asil sonunda gelişiminizi tamamladınız.”

“Sadece temiz hava almak için dışarı çıktım ama birinin bu yerde utanmadan böbürlendiğini duyduğumdan bakmaya geldim.” Ardından doğrudan Yin Yang Lideri'nin karşısına oturdu.

Yin Yang Lideri'nin tahtırevanını tutan öğrenciler Li Qiye'ye bağırdı: “Küçük, ukala tavrını kes!”

Li Qiye bu öğrenciye bakmak için çok tembelken emretti: “Bir hamal benim huzurumda bağırmaya mı cüret ediyor? Tokatla şunu.”

“Pa, Pa!” İki yüksek sesli tokat net şekilde yankılandı. Li Qiye'nin yanındaki Lan Yunzhu hamallık yapan öğrenciyi iki kere tokatladı. Yin Yang Lideri zamanında bunu durduramadı.

Liderin ifadesi aşırı çirkinleşti. Her ne kadar o sadece bir hamal olsa da yine de onun emri altında olan biriydi. Lan Yunzhu onun önünde hamalı tokatlamış ve bunu yaparken ona yüz vermemişti, bu nedenle de lider güçlü şekilde cevaplamak durumunda kalmıştı: “Sen yerin ve göğün genişliğini bilmiyorsun...”

Li Qiye kabaca onun sözünü kesti: “Göklerin ağırlığı beni rahatsız etmez ve yeryüzü ne kadar kalın olursa olsun tek hamlede onu yine de ezebilirim.” Sakince beyanına devam etti. “Dokuz gök ve on toprakta babacığın nereye isterse gidip gelebilir. Eğer diyecek başka bir şeyin yoksa şimdi kaybol. Benim bölgemde yetkiliymiş gibi davranma. Çöplerini de alıp defol.”

Li Qiye'nin otoriter sözleri Nehir Tarikatı elderlerinin çenelerini düşürürken gözlerini genişletti. Onların statülerindeki kişiler böyle kibirli ve kaba bir şekilde konuşmamalıydı.

Yin Yang Lideri kızgınlıktan titredi ve Li Qiye'yi işaret ederken bağırdı: “Küçük... Sen...”

Li Qiye sıkıldı ve kalkıp Daoist Bao Gui ile konuştu: “Tarikat Lideri, konuğumuzu uğurlayın. Zamanım değerli, bu dangalakların onu harcamasına izin vermeyin.”

Daoist Bao Gui gülse mi ağlasa mı bilemedi. Li Qiye'nin agresif tarzı büyük güçlerin tavrına uymuyordu ama elderler Yin Yang Lideri'nin aşırı kızdığını görmekten mutluydu. Liderden hoşnutsuzlardı ama statüleri nedeniyle onun ağzını kapayamıyorlardı. Li Qiye'nin sözleri onların kızgınlıklarını rahatlatmıştı.

“Dur!” Li Qiye'nin gittiğini gören Yin Yang Lideri hızlıca bağırdı. Kan enerjisi yükselirken parlak ışık dalgaları saldırmak üzereymiş gibi yoğunlaştı.

Liderin tavrını ve Li Qiye'yi hedeflediğini gören Saygıdeğer Yang ayağa kalkıp gülümsedi: “Oh? Yin Yang Kapısı Lideri bir şey mi yapmak istiyor? Bu yaşlı adam sizi eğlendirmekten mutlu olacaktır. Merak ediyorum da sizin gibi yeni bir yetenek Erdemli Örnek Âlemi'ne ulaştı mı?”

Saygıdeğer Yang Nehir Tarikatı'nın bir yüksek elderiydi, bu nedenle gücü oldukça kudretliydi ve akıl almaz bir seviyede olduğu düşünülebilirdi. Bir tarikat lideri imparator mirasından gelse bile onu provoke edemezdi.

Yin Yang Lideri aniden ezildiğini hissetti. Bu nehir tarikatının bölgesiydi ve tüm elderler ile yüksek elderler oradaydı. Eğer bir savaş çıkarsa kesinlikle dezavantajlı olacaktı ama yine de kızgınlığını yutmakta zorlandı.

“Hepiniz dikkatle dinleyin.” Yin Yang Lideri kuru bir şekilde konuştu: “Atasal Âlem Asal Uğursuz Anahtarı istiyor. Eğer Bin Sazan Nehri onu teslim etmezse bu savaş anlamına gelecek!”