-1 Hafta Sonra-

Aradan geçen bir haftanın ardından Betty daha da güçlü bir hale gelmişti ancak artık biraz dinlenmesi gerekiyordu. Pride, her seferinde onu bayılana kadar zorluyor ve Betty sürekli olarak sargılar içerisinde uyanıyordu.

Babası aşırı derecede güçlüydü. Aşırı derecede güçlenmiş olmasına rağmen hala babasına yetişememişti. Gerçi hala Twist ve Vicious’un güçlerini kullanmıyordu. O ikisinin güçlerini kullanırsa muhtemelen babasından daha güçlü olurdu.

Ama fiziksel olarak babasını geçmesi imkansızdı. Yaşı buna izin vermiyordu. 10’lu yaşlarda bir çocuk olarak 40’lı yaşlarında olan bir adamla aynı seviyeye gelmesi imkansızdı.

Ama yine de babasına karşı elinden gelenin en iyisini yapıyor ve zaman zaman babasını geri ittirmeyi bile başarıyordu. O zamanlar dışında sürekli olarak dayak yiyor ve savunma yapmak zorunda kalıyordu.

Pride ise her ne kadar Betty’yi dövmek istemese de ona karşı çok fazla güç kullanıyordu. Her şeyin BloodWife İmparatorluğu için olduğunu sürekli olarak kendine hatırlatarak içini rahatlatıyordu. BloodWife İmparatorluğu en tepeye çıktığında ise Betty’ye istediği her şeyi verecek ve bütün isteklerini elinden geldiğince yerine getirecekti. Bu, onun özür dileme şekliydi.

Diğer bir yandan ise Betty bu yolu seçtiği için hiç pişman değildi. İstediği her şeyi yapmak ve dünyaya hükmetmek için çok güçlü olması gerektiğini biliyordu. Yani babasının ona bu şekilde davranması ve onu gelişmeye zorlaması çok hoşuna gidiyordu.

Yine de bunu dile getirmiyor ve bazen babasına kızmış gibi yaparak birkaç gün dinleniyordu. Babası bunun farkındaydı ancak sesini çıkartmıyordu. Zaten yaptıkları her antrenmanda Betty’yi sonuna kadar zorluyordu. O yüzden de birkaç günlük dinlenmelerin Betty’nin en doğal hakkı olduğunu düşünüyordu.

(Betty)-Yeter bu kadar. 1… hafta oldu. Gerçekten… dinlenmem lazım artık.

Betty derin derin nefesler alarak babasına seslendi. Her tarafında kesikler ve sıyrıkları vardı. Yani her yeri kanıyordu. Bütün vücudu alev almış gibi yanıyordu. Yaptıkları antrenman yüzünden aşırı derecede sıcaklamıştı.

(Pride)-Az daha sabret. Birazdan bitiyor.

Pride sakin bir ifadeyle Betty’nin başında dikilip nefeslenmesini beklerken konuşmuştu. Betty’nin her tarafı yara bere içinde olmasına rağmen kendisinin üzerine toz tanesi bile yoktu.

(Betty)-Zaten… 4 saattir… antrenmandayız. Sence de durma zamanı gelmedi mi?

Betty iyice nefeslenirken ellerini beline koydu ve geriye doğru esnedi.

(Betty)-Her tarafım ağrıyor artık.

Nazlı bir surat ifadesi takınarak bu sözleri dile getirdi ancak Pride’nin fikrini değiştirmeye niyeti yoktu.

(Pride)-Sabret dedim. 1 saat sonra 3 gün dinleneceksin.

Pride 1 saatlik antrenmanın sonunda Betty’ye 3 koca gün izin verecekti. Ama bu izni vereceği için de önlerindeki bu 1 saati önceki 4 saatten daha ağır bir şekilde kullanacaktı. Betty’ye daha fazla zorluk çıkartacak ve onu daha da hızlı gelişmesi için zorlayacaktı.

BigJaw ne kadar çabuk uyanırsa kızına gösterdiği bu davranışları da o kadar çabuk biterdi.

(Pride)-Hadi başlıyoruz.

Betty daha yeni normal nefes almaya başlamışken babası bunu fırsat bilerek onu yeniden harekete geçirmeye çalışmıştı. Betty’de 3 günlük tatili duyduğu için ister istemez gaza gelmişti.

(Betty)-Madem 3 gün tatil vereceksin…

Betty hemen önünde olan babasına bir yumruk salladı ancak Pride bir anda 1 adım geride belirdi ve ayağıyla Betty’nin tekmesine bastı. Sonra da ağırlığını verdi ve Betty’nin yumruğunu yere çaktı.

(Pride)-3 gün tatil alacaksın ama son 1 saatin daha dolu olacak Beatrix.

Pride yine Betty’ye isminin kısaltması olmadan seslenmişti. Bunun anlamı işlerin ciddiye bindiğiydi. Pride ne zaman ciddileşecek olsa Betty’ye tam ismiyle sesleniyordu. O anda Betty anlamıştı ki, sahip olacağı 3 günlük dinlenme süresi, önündeki 1 saatlik antrenman için yetersiz olacaktı.

Ama Betty bu düşünceyi hızla kafasından sildi ve yumruğunu babasının ayağının altından çekti. Sonra da kafayı hedefleyen bir tekme savurdu. Pride bilerek bu saldırıdan kaçınmadı ve Betty’nin topuğu suratına çarptı. Babasının bu tekme yüzünden yere düşmesini beklemişti.

Ancak Pride’nin değil vücudu, kafası bile yerinden oynamamıştı. Betty, boyu babasının boyuna yetmediği için zıplamıştı. Ve saldırısı hiçbir işe yaramamıştı. Yani şu anda tamamen açık hedefti. Pride hemen Betty’nin bacağından tuttu ve onu yere çarptı.

Avlunun taşları parçalandı ve acıklı bir ses çıkardı. Sonra Pride Betty’yi savurdu ve diğer tarafa çarptı. Sonra tekrar, tekrar ve tekrar.

Tam 5 defa Betty’yi yere çarptıktan sonra fırlattı ve Betty avlu duvarına çarparak yere düştü. Bütün vücudu acıyla kıvrılıyordu ancak o an için ayağa kalkabileceğini hissetti ve yumruklarını sıkarak zorla da olsa ayağa kalktı.

(Pride)-Hmm.

Pride, Betty’nin bakışlarını gördükten sonra ses çıkartmadan edememişti. Betty’nin gözleri öncekine göre çok farklıydı. Gözleri sonuna kadar açıktı. Sanki bir anda tam konsantrasyona geçmişti. Nefes alıp almadığı belli olmuyordu. Hatta ağzının kenarından salyalar bile akıyordu.

Ve Betty…

… bir anda…

… Pride’nin…

… görüş açısından çıktı.

Betty’nin aniden kaybolması Pride’yi şaşırtsa da elini hemen karnına götürmüş ve Betty’nin yumruğunu durdurmuştu. Ya da o, durdurduğunu zannetmişti. Çünkü yumruğu durdurmuş olmasına rağmen ayakları yerden kesilmiş ve havalanmıştı.

Ancak Pride yalnızca 3 metre kadar yükselmiş ve sadece 5 metre geri gitmişti. Yani çok bir mesafe değildi. Ancak Betty’nin bir anda böylesine bir güç sergilemesi iyiye işaretti.

Betty bir kez daha atıldı ve Pride doğruca eğildi. Bir an sonra da bir tekme üstünden geçti. Geçen tekme havayı ezdi ve ezilen hava bir mermi gibi ilerleyerek sarayın duvarına çarparak küçük çaplı bir yıkım gerçekleştirdi.

(Pride)-Pekala. İşte başlıyoruz.

Pride aniden korkutucu bir gülümsemeye sahip oldu ve Betty’nin üzerine atıldı.

“Bunu denemek zorundayım. Bu noktadan sonra geri dönüş yok.”

Pride daha fazla güç kullanmayı planlıyordu. Betty’nin bu halini denemek istiyordu. Ne kadar güçlüydü? Ne kadar dayanıklıydı? Bunları ilk elden tatmak istiyordu. O yüzden de Betty’ye atıldıktan hemen sonra yumruğunu sıktı ve savurdu.

Bu yumruk normal şartlar altında yüzde yüz ihtimalle Betty’yi öldürürdü ancak Pride böyle olmayacağını biliyordu. En azından şu anda böyle olmayacaktı.

Yumruk doğrudan Betty’ye çarptı. Ancak Betty son anda kollarını siper etmeyi başardı. Yumruk kollarına çarpar çarpmaz da ayakları yerin içine gömüldü ve yeri parçalayarak itilmeye başladı. Ayakları yerin altında bile olsa itiliyordu.

Ancak dayanıyordu. Pride’nin baskısı her saniye artıyor olsa da Betty buna dayanıyordu. Ve konsantresi hala bozulmamıştı. Gözleri hala aynı şekilde açıktı ve salyaları akmaya devam ediyordu. Derken Betty’nin kolları titremeye başladı ve Pride, tek bir hareketle geri itildi.

Betty kollarını çapraz bir şekilde ittirerek Pride’yi geri atmıştı. Onun o ağır yumruğuna karşı gelmiş ve onu geri fırlatmıştı. Bu inanılmaz bir başarıydı.

(Pride)-Hahahahahahahahaha!!!!!!!!!!! Harika! Birde bunu durdur bakalım!

Bir kocaman bir kahkaha patlattı ve koşarak Betty’nin karnına yumruğu yerleştirdi. Betty bir anda yerden yükseldi ve gökyüzüne savruldu. Pride’de beklemeden peşinden zıpladı ve diziyle Betty’nin karnına öümcül bir darbe indirmeye çalıştı.

Ancak Betty’nin sağ gözü aniden mor renge dönüştü ve Pride’nin dizini tek eliyle durdurdu.

(Bet… Bilinmiyor)-Git kendini becer!

Diye haykırdı ve yumruğunu gererek Pride’nin suratına patlattı. Yumruğu yiyen Pride büyük bir hızla avluya çakıldı ve tozlar yükseldi. Bir an sonra ise pembe bir ışık tozların arasından fırladı ve Betty’ye çarptı. O darbeyle birlikte Betty daha da yükseğe çıktı.

Pride ise yeniden yere indi. Sonra da eğildi ve bir kez daha zıplayarak Betty’nin karnına dizini sapladı. Betty o anda fazlaca kan kustu ve sağ gözü pembe renge döner gibi oldu ancak tekrar mor renkte kalmaya devam etti.

Pride bir kez daha yere indi ve beklemeye başladı. Betty gökyüzünden düşüyordu. Ancak hareketsiz bir şekilde yere çakılmayacaktı. Ayakları üzerine inecekti ki, öylede oldu. Betty ayakları üzerine indi ve küçük çapta bir sallantı oldu.

(Pride)-Kimsin sen?

Pride saldırıya geçmeden önce cevabını bildiği ancak yine de öğrenmek istediği o soruyu sordu. Alacağı cevabı zaten biliyordu ama cevabın farklı olması durumunda kullandığı güç miktarını azaltacaktı.

(Pride)-Sana bir soru sordum? Twist misin yoksa Vicious mu? Ya da belki de…

Betty gülümsemeye başladı. Pride’nin niyetini anlamış gibiydi. Betty’nin gülümsediğini gören Pride beklediği cevabı almışçasına gülümsemeye başladı. Bir an sonra da aurası parlamaya ve avluyu parçalamaya başladı.

(Pride)-Peki o zaman BigJaw. İkinci bir raunda var mısın?

Pride’nin bu sorusu üzerine Betty’nin de aurası parlamaya başladı ve aralarında bir aura savaşı patlak verdi. Tabii bu savaş çok uzun sürmedi ve hızla auralarını söndürdüler.

(Pride)-Hala cevabını bekliyorum.

(BigJaw)-Cevaba gerek var mı ki? Seni dümdüz edeceğim!

Diyen BigJaw delicesine bir hızla Pride’nin üzerine atıldı ve ikinci raundu başlatmış oldu.