Bölüm 1392: Yeni Bir Enerji

Tırırırırım…

Has özlerin muazzam enerjisi birbiriyle bağlantılı olan engin gölleri dolduruyordu. Yıldırım özleriyle dolu, yıkımın özleriyle dolu göller vardı… Bunlar, farklı farklı has özleri simgeleyen göllerdi ve hepsi birleşerek devasa bir denize dönüşüyordu.

 Beyaz cübbeli bir genç merkezde oturuyor, suyun has özleriyle dolu bir göl tarafından çevreleniyordu. Ona doğru akmakta olan enerjileri istediği gibi özümsüyordu.

“Taşçav, Karakuzey'in kalpdünyası muhtemelen seninkine denk olacak.” Tiran Ekong gülümsedi. Altı Tiran yan yana oturuyor, uzaktan Ning'i izliyordu.

“Karakuzey'in kalpdünyasının merkezinde Ebedi Nihai Kılıç Taosu var. Benimkiyle denk olması gayet normal!” dedi Taşçav. Altılıdan Tiran Seviye kalpdünyasına sahip olan tek kişi oydu.

“İnsan kıskanmadan edemiyor.” Tiran Titanos iç geçirdi.

“Sen mi? Beni mi kıskanıyorsun? Asıl ben seni kıskanıyorum!” Taşçav sırıttı.

“Taşçav, en azından sen zamanında bir Kalpgücü İmparatoru'ydun! Bizler ise doğru düzgün bir kalpdünyasına bile sahip olamadık.” dedi Gökana. “Ayrıca yüce Karma Taodoğum Özü'nü kontrol ediyorsun; en güçlümüz sensin. Bir de gelmiş, bizi kıskandığını mı söylüyorsun? Yok artık! Resmen canım acıdı! Bu hatanı düzeltmek için derhal bizlere en iyi şarabını ve yiyeceklerini sunacaksın!”

Tiran Titanos'un gözleri fıldır fıldır açıldı. “Dalga mı geçiyorsun? Şarap koleksiyonumu genişleteceğim diye neler çektim, haberin var mı? Dokunmayı aklınızdan bile geçirmeyin.”

Kalpgücü Gelişimcileri farklı bir yolu takip eden kimselerdi. Diğer Taolar’ı izleyenler ilahi güce ve Ölümsüz enerjiye odaklanırdı; ancak Kalpgücü Gelişimcileri'nin asıl odağı kalpdünyalarıydı. Bir kalpdünyası ne kadar istikrarlı ve sağlamsa, Kalpgücü Gelişimcisi de gelecekte bir o kadar güçlü olabilirdi.

Kalpdünyası daimi bir hale gelecek kadar sabit ve geniş olduğunda ise Kalpgücü Gelişimcileri İmparatorluk’a geçebiliyordu! İşte bu yüzden başarılı olan Kalpgücü Gelişimcileri'nden çoğu direkt Hükümdarlık’a geçiyordu. Bir kalpdünyasını ebedi yapacak kadar dengelemek çok zordu! Bunu başaranların çoğu Hükümdar Seviyesi’ne ulaşıyor ve ufak bir kısmı da Şehir Efendileri'ne denk oluyordu.

Tabii Kalpgücü Gelişimcisi olarak bilinen çok kişi vardı. Bertulu, Şarapbilgesi, Ning… Bunlar hem normal yolu hem de kalpgücünü takip eden figürlerdi. Genelde gerçek manada yetenekli olan figürler iki yolu takip etmeyi seçiyordu!

Tiran Gökana da gelişim yoluna adım attığı ilk zamanlarda bir Kalpgücü Gelişimcisi'ydi. Fakat Zaman Taosu’yla Taobirleşimi'ne meydan okuduktan ve Hükümdarlık’a geçtikten sonra, Zaman Taosu’nun dengeli, daimi bir kalpdünyası yaratmaya uygun olmadığını fark etmişti. Dolayısıyla kalpgücü yolunu bir kenara bırakmak zorundaydı ve 108,000 kaos döngüsünden sonra kalpdünyası doğal yollardan kaybolmuştu.

Yaşayan Tiranlar'dan en güçlüsü Titanos'tu. Karma Taosu’yla Hükümdarlık’a ulaşan Titanos, bu Tao sayesinde kalpdünyasını ebediyete ulaştırabilmişti. Yani hem bir Karma Hükümdarı hem de bir Kalpgücü Hükümdarı'ydı! Ancak ne yazık ki Tiranlık’a ulaşmak için attığı son adımda, kalpdünyasını daha fazla geliştiremediğini görmüştü. O da bu yolu bırakmak zorunda kalarak Taodoğum Özü için Karma Taosu’nu seçmişti.

“Nihai Taolar gibisi yok.” Titanos iç geçirdi. “Sadece onlar, mükemmel olmayı hak ediyor. Yarattıkları kalpdünyaları bile muazzam.”

“Evet, yalnızca Nihai Taolar gerçek manada mükemmel olan kalpdünyaları yaratabiliyor.” dedi Taşçav. İllüzyon Taodoğum Özü sayesinde kalpdünyası Tiran Seviyesi’ne ulaşmıştı ama hala mükemmel sayılmazdı. Bu nedenle Tiran Titanos'la arasında biraz güç farkı vardı.

Mavi Çiçek Malikanesi, Tiran Gökana'nın has özler denizindeki ahşap kulübesinin hemen yanında süzülüyordu. Gökana bunca zamandır Mavi Çiçek Malikanesi için zamanı 1000 katında tutuyor ve Ning de malikanedeki ikinci salonda eğitim yapıyordu.

Kalpdünyasını geliştirmeyi tamamlamıştı. Artık sıra, gerçek eğitimindeydi.

…….

Üç Alem'de…

“Oh. Sonunda bitirdim.” Altın cübbeli Ning önünde duran altı kılıca bakıyordu; suratında hoşnut bir ifade vardı. Elli bin yıldır bu kılıçları yaratmaya uğraşıyordu ve kullandığı malzemeler, zamanında Kuzeykuşak Kılıçları için kullanılan malzemelerden daha değerliydi! Ning o zamanlar epey zayıftı; şimdiki gibi değerli hazinelere kolayca ulaşamıyordu.

“Ne yazık ki bu kılıçlar Kuzeykuşak Kılıçları gibi senelerdir yanımda gelişme şansına ulaşamadılar. Elimden geleni yaptım ama yine de ortaya çıkan sonuç, Kuzeykuşak Kılıçları kadar iyi olmadı.” Altın cübbeli Ning gülümsedi. “Yine de Sithe'yi öldürmek için yeterince iyiler. Bugünden itibaren adınız… Kuzeymehtap Kılıçları olacak.”

Svish. Svish. Svish. Altın renkli kılıçlar, Ning'in sırtındaki kılıç kınına yerleştiler. Avatar Ning altından cübbeler giyiyor, altından kılıçlar taşıyordu. Vücudu Evren Hazineleri kadar sağlamdı.

“Kalpdünyasını genişletme zamanı.” Altın cübbeli Ning bir adım öne atarak Üç Alem'i terk etti ve Alevejder Diyarıdüzlemi'nin hemen dışındaki Büyük Karanlık'ta belirdi.

Büyük Karanlık ile Üç Alem arasında ciddi bir mesafe olsa da, altın cübbeli Ning her ihtimale karşı tanrıhissini yayarak Alevejder Diyarıdüzlemi'ni kapladı. Sithe tehlikesinin nereden geleceği belli olmazdı ve Ning, hazırlıksız yakalanmak istemiyordu.

“Başlayalım.” Altın cübbeli Ning de kalpdünyasını genişletmeye başladı. Büyük Karanlık'ta istediği gibi enerji çekebiliyordu. Buraya gelmeden önce, bu bölgenin etrafını inceleyerek kimsenin olmadığını onaylamıştı.

“Bu gidişle, kalpdünyasını genişletmem otuz milyar yıl sürecek.” Altın cübbeli Ning bağdaş kurarak oturdu.

….

Zaman su gibi akıp gidiyordu. Kaşla göz arasında 120 kaos döngüsü geride kaldı.

“Nihayet Onuncu Kaos Mührü'nü tamamlayabildim.” Beyaz cübbeli Ning gülümseyerek yanında duran üstada baktı: “Eğer hayatta olsaydı, Tiran Erk muhtemelen bunu görünce fazlasıyla mutlu olurdu.”

“Efendimin son dileği de yerine getirildi.” Beyaz saçlı üstat çok heyecanlıydı.

“Başlayalım.” Ning geliştirdiği yeni tekniği kullanmaya başladı. Mavi Çiçek enerjisi hatalarla ve kusurlarla doluydu. Tiran Erk bu hataları kendi özel versiyonunda tamamlamıştı ama altını topraktan ayırmak için bilerek hatalı versiyonu etrafa salmıştı.

“Eskiden çıkar…” Ning tek bir düşünceyle iradesini bilinç denizine gönderdi ve orada süzülmekte olan mavi çiçeğe odaklandı. Ning'in iradesiyle birlikte çiçek aniden solmaya ve çürüyerek parçalanmaya başladı. Kısa bir süre sonra ise tamamen kayboldu.

“… Yeniden doğar.” Ning yeni tekniği kullanmaya koyuldu. Bu teknik Tiranlar için bile uygundu; tabii Ning henüz bu tekniğin Tiran Seviye ilahi gücü ve Ölümsüz enerjisini dönüştürebileceğinden emin değildi.

Vhoosh. Vhoosh. Vhoosh. Ning'in bilincinde farklı farklı kaos mühürleri beliriyordu. Art arda on tanesi belirdi ve üst üste geçerek mavi bir tohuma büründüler.

Bir filizin yükselmesiyle birlikte tohum açıldı. Filizlenen dal hızla büyüyerek yapraklandı ve yaprakların orta yerinde bir tomurcuk açıldı. Aynı hızla büyüyen ve genişleyen tomurcuğun üstünde ufak bir açıklık vardı. Henüz tamamen açmaya hazır değildi. Etrafa inanılmaz bir mistik aura saçıyordu ve önceki çiçekten daha çekiciydi. Nahifçe Ning'in zihnide süzülüyor, sayısız yaprakla çevreleniyordu.

İşte bu tomurcuğun içinde On Kaos Mührü'nden oluşan mükemmel mavi çiçek tekniği yatıyordu.

İlahi gücün, Ölümsüz enerjinin ve kalpgücünün hüzmeleri mavi çiçeğe akmaktaydı. Onları kolayca toplayan çiçek, yepyeni bir enerjiye dönüştürüyordu. Yeni enerjinin ortaya çıkmasıyla birlikte Ning kendini hiç olmadığı kadar rahatlamış hissetti.

Vhoosh. Ning'in kontrolüne sunulan bu yeni enerji genç adamın vücudunu tamamen sarıyordu. Çat! Pop! Ning'in kasları, tendonları ve kanı bile değişmekteydi.

Bu yeni bir enerji türüydü; ilahi gücü ve Ölümsüz Ki'yi tamamen aşan mükemmel bir enerji formuydu. Dolayısıyla, bu enerjiyi kullanarak daha mükemmel bir vücut yaratmak da mümkündü! Yakın dövüş için kullanılabileceği gibi, uzaktan hazineleri kontrol etmeye de imkan sağlıyordu.

Ning vakit kaybetmeden yeni enerjiyle vücudunu yapılandırdı. Jindan kaos bölgesindeki Ölümsüz Ki'yi dışarı saldı ve vücudunda sadece yepyeni enerjinin kalmasını sağladı.

“Bu yeni enerji türü, Tiran Erk'in bulmayı umduğu şeydi. Ona…” Ning bir süreliğine duraksadıktan sonra gülümsedi. “Mana diyeceğim.” Gözlerini açtı; vücudu çok temiz, yenilenmiş ve rahattı. Mana İmparator seviye ilahi güçten ve Ölümsüz Ki'den binlerce kat daha güçlüydü. Ning Ebedi Nihai Kılıç Taosu’nu manayla uyguladığında, saldırıların gücü muhtemelen yüzde yirmi otuz artacaktı.

Gücün sadece yüzde otuz artmasının tek sebebi, Ning'in bulunduğu seviyedeydi. Zira Ning ve ona benzer figürler için artık ana güç kaynağı Tao'ydu. Kişisel güç Tao kadar mühim değildi. Yani mananın bir Tiran'ın gücünü %30 artırabilecek olması inanılmaz bir olaydı!

“Mana… Demek nihayet tamamlandı.” Beyaz cübbeli üstat çok heyecanlıydı. “Efendim bu tekniği mükemmeliyete ulaştıramadığı için ona bir isim de bulamamıştı. Artık tamamlandı.”

Bugünden itibaren, yeni enerji formu olan “mana” etrafa yayılacaktı. Yavaş yavaş kaosdiyarını kaplayarak gelişimcilere yepyeni bir kapıyı aralayacaktı.

Onuncu Kaos Mührü'nü tamamlamak pek zor olmamıştı. Ning, şimdiyse diğer Taolar'daki eğitimine başlamak üzereydi.

……

360 kaos döngüsü harcadıktan sonra Işık Taosu’yla Kılıç Taosu’nu birleştirerek Işık Kılıç Taosu’nu kavradı.

430 kaos döngüsü harcadıktan sonra Karanlık Kılıç Taosu’nu kavramayı başardı.

3.200 kaos döngüsünden sonra Karanlık Kılıç Taosu ile Işık Kılıç Taosu’nu birleştirerek yepyeni bir teknik olan Döngü Kılıç Taosu’nu yarattı.

11.100 kaos döngüsünden sonra Formasyon Taosu’yla Kılıç Taosu’nu birleştirerek Kılıç Formasyon Taosu’na kavuştu.

Nihayetinde, 3.900.000 kaos döngüsünden sonra Karma Taosu ile Kılıç Taosu’nu birleştirmeyi başararak Karma Kılıç Taosu’nu kavradı. Ning, zamanının büyük bir kısmını buna harcamıştı.

…….