Bölüm 1325: Ne Arzuluyorsun?

“Güç olarak bize denksin. Nihai Tao aracılığıyla Tiranlık’a ulaşırsan, muhtemelen bizden çok ama çok daha güçlü olacaksın. Erk, Entropos ve Gökana… Bunlar başarma şanslarının olduğunu hissediyorlardı. Muhtemelen bir Nihai Tiran koskoca Sithe Diyarları'nı kolayca yok edebilir! Üstelik bir de Kaosdiyarı'nın tam gücünü kontrol edebilirsen tamamen dokunulmaz olursun.” Tiran Titanos Ning'e baktı. “İşte bu konuda senden yardım istiyoruz.”

“Benden mi? Ama… Ben Taobirleşimi'nde başarısız oldum.” dedi Ning.

“Ah, ancak bir Ebedi Nihai Tao kavradın.” dedi Tiran Gökana.

“Ebedi Nihai Tao’n sayesinde medeniyetimizin er ya da geç bir Nihai İmparator yetiştirebileceğine eminim! ‘İmparator’ ve ‘Tiran’ arasında herhangi bir tehlike yok; yani o kişiye yeterince zaman verirsek, Tiranlık’a ulaşması mümkün olabilir. ‘İmparator Seviyesi’nde kalsa bile güç konusunda bize denk olur.” Tiran Titanos heyecanlıydı. “Geçmişte, Nihai Taolar'ın varlığını gizlemeye çalışıyorduk. Çünkü bu yol çok zordu ve yetenekli dehalarımızın bu uğurda teker teker yitip gideceğinden korkuyorduk.”

“Hükümdarlar'ı bir düşünsene. Sence, zamanında Nihai Taolar'ın varlığını bilseydiler, Dünya Seviyesi’ndeyken bu yolu seçmezler miydi? Hem de onlara rehberlik yapacak teknikler olsaydı? Yeterli zaman verildiğinde, bu dehalardan çoğunun Nihai Taolar'ı izlemeye başlayacağına eminim... Ama bu işin sonu nasıl olacaktı? Taobirleşimi'nde başarısız olacaklar ve öleceklerdi!”

”Kendi başına çalışırsan ve başkalarından aldığın parça parça rehberliklerle değil, kendi gücünle ilerlersen Taobirleşimi'nde başarılı olma şansın da artar. Diğerlerine öncülük ederek yepyeni bir yol açabilenlerin başarı şansı ise en yüksektir.” dedi Tiran Titanos.

Ning bu yoruma onay veriyordu. Rehberlik almadan gelişim yolunda ilerlemek çok zordu… Ancak buna rağmen başarılı olan figürlerin çoğu akılalmaz bir kavrayış yeteneğine sahip oluyordu! Üç Alem bunun iyi bir örneğiydi. Normalde ne bir teknik ne de bir mirasa sahip olmayan bu kaosdünyasından Dünya Seviye figürler çıkmıştı!

Nihai Taolar için de aynı şeyin geçerli olması gerekirdi. Rehberlik altında çalışırsanız belki de kendi başınıza asla keşfedemeyeceğiniz bir yola girebilirdiniz… Ancak nihayetinde o yolun sonuna asla ulaşamazdınız.

Bu tarz gizemli yolları kendi başına keşfeden figürler ise gayet tabii inanılmaz bir yetenek ve öngörüyle kutsanmış kimselerdi! Engin Kaosdiyarı'nda böyle niteliklere sahip olan kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi. Nihai Tao'yu dördüncü adıma kadar yükseltebilen bu figürlerden her birinin Taobirleşimi'nde başarılı olma şansı yüksekti. En nihayetinde hepsi başarısız olmuş olsa da, bu sadece tek bir insanın ölümünden fazlası sayılmazdı; Kaosdiyarı'nı genel bir ölçüde etkileyen bir gelişme olamazdı. Ancak bütün gelişimciler Nihai Taolar'a çalışmaya başlarsa? İşte o zaman bu yolda çok sayıda deha can verecek ve Kaosdiyarı'nda zamanla üstat sayısı azalacaktı.

“Ama artık her şey değişti!” dedi Tiran Titanos. “Çünkü bir Ebedi Nihai Tao'ya sahibiz; artık önümüzde yolun başını da, sonunu da bilen bir adam duruyor.”

“Yani artık Nihai Taolar'ın varlığını duyurabilir, yepyeni gelişimcilerin bu yola adım atmasını sağlayabiliriz. Taobirleşimi'nde edindiğin tecrübeler sayesinde insanlar artık hatalarından ders çıkarabilir. Başarı şanslarının yüz katına çıkacağına şüphe yok!” Tiran Titanos açıkladı.

Ning iç geçirdi. Eğer ondan önce farklı bir üstat bu yolda yürümüş, bu yola öncülük etmiş olsaydı; genç adam muhtemelen şu anda ebediyeti kazanmış bir İmparator olurdu. Fakat öncü oydu, gelecekteki gelişimcilere bilgi sağlayacak kişi de oydu. Ning tecrübelerini paylaşır ve gelişimciler de bu uğurda yeterince hazırlanırlarsa, gelecekte öngörülemeyen şeyler yaşanabilirdi.

“Yardımına ihtiyacımız var.” dedi Titanos. “Senden, Ebedi Nihai Tao'nu bizlere emanet etmeni istiyoruz. Bunu Nihai Taolar'da dördüncü adıma ulaşan küçüklere vermek niyetindeyiz… Lakin tabii hepsi bir hayatözü yemini edecek ve senin rehberliğin altına girerek Taolordu Karakuzey'in fahri öğrencileri olduklarını kabul edecekler.”

“Karakuzey.” Tiran Bolin, Tiran Gökana, Tiran Taşçav, Tiran Ekong ve Tiran Titanos… Hepsi Ning'e bakıyor, cevabını bekliyorlardı. Ancak… Üstün tekniklere sahip olan gelişimcilerin bu teknikleri oldukça kıskanç bir tavırla koruduklarını, onlara kendi bebekleri gibi baktıklarını da biliyorlardı.

 Ning çok şey görmüş, çok acı çekmiş bir adamdı. [Ebedi Nihai Kılıç Taosu]'nu kavramak için sayısız tehlikeye göğüs germek zorunda kalmıştı. Yerinde kim olsaydı, bu tekniğe aynı bağlılığı hissederdi! Büyük güçler böyleydi; nihai bir amaç uğruna feda edilen onca şey... Tao uğruna katlanılan onca acı… Bütün hayatlarını Taoları için yaşadıklarını söylemek yanlış olmazdı.

Bu yüzden “Tao'yu kolay kolay aktaramazsın” gibi cümleler vardı. Tiranlar Ning'den Tao'sunun tamamını istiyor ve bunu Nihai Taolar'da dördüncü adıma ulaşan her Taolordu'na vermek istediklerini söylüyorlardı!

“…Pekâlâ.” Ning başını salladı ve bunu duyan Tiranlar'ın beşi de keyiflendi.

“Teşekkürler, Karakuzey.”

“Gelişimci medeniyeti seni asla unutmayacak.” Beşi de çok heyecanlıydı. Ning'in inatçı ve bencil olacağından korkuyorlardı. Tao'yu onlara vermeyeceğini söylerse, Tiranlar hiçbir şey yapamazdı.

Ning gülümsedi. “Tiran Erk ve diğerleri bu amaç için hayatlarını feda ettiler; Tiran Mogg bizler için hayatı boyunca Sithe Diyarları'nı gözlemlemeyi kabul etti. Bendeniz Ji Ning'in sizlere verecek başka hiçbir şeyi yok; elimdeki tek şey Ebedi Nihai Tao'dur. Böyle bir zamanda, böyle bir görevden geri duracak değilim. Ancak bir kural eklemek istiyorum; bana ait olan Tao, asla ve asla yozlaşmış kalplere sahip kişilere aktarılmayacak.”

“Bu konuda endişe etmene gerek yok.” dedi Titanos. “Biz Kaosdiyarımızın başına geçecek bir Kaoslordu yetiştirmek istiyoruz. Böyle bir pozisyona şeytani bir adamı getirmeyi cüret edemeyiz? Günü kurtaralım diye, gelecekten vazgeçer miyiz hiç?”

“Şeytani gelişimcilerin varlığına izin vermemizin tek sebebi, gelişimci medeniyetini sürekli bir savaş halinde tutarak en güçlü gelişimcilerin yükselişi için uygun bir ortam hazırlamaktır. Bu olmasaydı, şeytani adamların çoğunu kendi ellerimle katlederdim.” Tiran Gökana'nın sesi soğuktu. Kendisi doğası gereği kötü insanlardan nefret ediyordu.

Ning başını salladı.

“Haha… Karakuzey, bunu kabul ettiğine göre işler çok kolay olacak.” Tiran Titanos çok mutluydu.

“Haberi Kaosdiyarı boyunca yayacağız. Elimizde bulunan bazı Dördüncü Adım Nihai Taolar'ın örneklerini farklı farklı diyarıdüzlemlerin Hükümdarları'yla paylaşacak ve bu figürler de teknikleri uygun gördükleri kişilere dağıtacak.” Tiran Ekong gülümsedi. “Elimizde epey Dördüncü Adım Nihai Tao tekniği var. Yeni figürlerden biri dördüncü adıma ulaştığında ise ona Ebedi Nihai Tao’nu vereceğiz, Karakuzey.”

“Pekala. Derhal bir kopya yaratarak, edindiğim bütün tecrübeleri ve Taobirleşimi sırasında gördüğüm her şeyi kaydedeceğim.” dedi Ning.

“Karakuzey.” Tiran Bolin ona baktı. “Bu hareketlerinde Kaosdiyarı'na daha önce hiçbirimizin yapmadığı kadar yardım etmiş olacaksın. Söyle bana, bir şeye ihtiyacın var mı? Elimden gelen her şeyle sana yardım etmeye hazırım.”

“Evet, ne arzuluyorsun?” Tiran Titanos ve diğerleri Ning'e baktı. Ning'in Taobirleşimi'nde başarısız olduğunu ve fazla zamanı kalmadığını biliyorlardı. Muhtemelen genç adamın halletmek istediği son birkaç şey vardı.

Ning bir anlığına şaşırdı. “En büyük arzum…” Genç adamın aklı bir anlığına evine ve eşi Yu Wei'ye doğru gitti.

Üç Alem kadar önemsediği başka bir yer yoktu, evin sıcaklığı… Eşi Yu Wei'yi ise asla unutamayacaktı.

“Ne yazık ki uzay zamanı geri çevirerek Tao eşini geri getiremeyiz.” Tiran Titanos iç geçirdi.

Ning gülümsedi. “Aklımda tek bir soru işareti var… O da evim dediğim yerin güvenliği! Ama bunu Nuwa'ya emanet ettim bile. Tehlikeli bir olay olursa, Nuwa sizden yardım ister.”

“Lafı olmaz.”

“Sorun değil.” Beş Tiran da onayladı.

“Bir şey daha vardı ama pek kolay olacağını sanmıyorum.” dedi Ning. “Evim Alevejder Diyarıdüzlemi'nde! Bu yüzden Alevejder Diyarıdüzlemi'nin yok olmasını istemiyorum. Bölgenin yakınlarında bulunan Dehşetin Yıldızdenizi'nde diyarıdüzlemi yavaş yavaş yok eden bir Yin-Yang Samsara Çarkları var. Güçlü sayılırım ama savaşlarda fazla uzun dayanamıyorum; çarkları yok etmeye çalışırsam muhtemelen bunun için hayatımı vermem gerekir. Dolayısıyla, sizlerden bu konuda yardım istiyorum.”

“Ben hallederim.” Tiran Ekong hemen öne çıktı. Yin-Yang Samsara Çarkları'nı yok etmek Tiranlar için bile kolay sayılmazdı ama Ning gibi birinden gelen böyle bir isteği geri çevirmeyeceklerdi.

Tabii, normalde Kaosdiyarı'nın kendi akışında ilerlemesini isteyen Tiranlar bu akışı bozmak istemiyorlardı! Onlara pek fayda sağlamayacak bir şey için bu kadar çaba sarf etmeye değmezdi… Ama isteği yapan kişi Ning'di. Hemen kabul ettiler.

“Başka bir şey yok mu? Bunların hepsi basit işler.” Tiran Titanos gülümsedi. “Dürüst olmak gerekirse beşimiz de sana karşı yanlış yaptığımızı ve bu yüzden sana borçlu olduğumuzu düşünüyoruz. Sonuçta, sen bizler için öncülük yaparak Kaosdiyarı'na umut getirdin.”

“Aklıma gerçekten de başka bir şey gelmiyor.” Ning gülümsedi.

Genç adamın en büyük arzusu eşini diriltmekti. Nihai Tao'suyla bir şekilde Tiranlık’a ulaşabilirse, muhtemelen ölümden geri dönebilirdi… Ancak bu sadece aptalca bir hayaldi! Tiranlar eşini diriltemiyordu ve Ning'in de yeterli zamanı yoktu. Geriye kalan ufacık zamanında Tiranlık’a asla ulaşamazdı.

“Nuwa'yı aradığını duydum.” dedi Tiran Gökana. “Muhtemelen evini koruması için bölgeyi ona emanet edeceksin. Dolayısıyla o ne kadar güçlü olursa, bu konuda da o kadar etkili davranabilir. Bildiğim kadarıyla henüz bir Ötekidiyar Efendisi olmadı, değil mi? Sekiz Bölge'de bağlanmamış bazı ötekidiyarlar var. Bir tanesini ona hediye edebilirim.”

…..