Bölüm 1247: Tiran'la İlk Tanışma

Genişgök Sarayı.

Yeşimateş Diyarı'ndaki mesele sona erdiğinden beri, Genişgök Sarayı'nın öğrencileri eski merkezlerine geri dönmüştü. Genişgök Sarayı artık hiç olmadığı kadar canlıydı.

“Ji Ning.” İmparator Saltsema hızla Ning'in malikanesine doğru yürürken seslendi. Artık gerçek vücudu Tao İttifakı'nın Ölümsüzler Sarayı'nda duruyordu ve kendisi İmparator Altınada ve İmparator Karabulut ile yakın ilişkilerdeydi.

“Büyük kardeşim Saltsema, nedir bu acelen?” Altın cübbeli Ning keyifle balık tutmaktaydı.

“Büyük haberler var!” İmparator Saltsema'nın gözleri fıldır fıldır açılmıştı, “Tao İttifakı'na gelen haberlere göre, Tiran Titanos malikanesini terk etmiş ve Alevejder Diyarıdüzlemi'ne doğru yola çıkmış! Her an burada olabilir!”

“NE?!” Ning'in vücudu bir anlığına titredikten sonra genç adam kendine geldi. Elindeki oltayı bir kenara fırlattıktan sonra ayağa kalktı ve telaşla konuştu: “Ne zaman gelecek ve nerede olacak?”

“Bilmiyoruz. Malikanesi buradan çok uzakta ama bir Tiran'ın hızı, efsanelere konu olacak kadar yüksektir. Buraya gelmesi ne kadar sürer, bilmiyoruz!” İmparator Saltsema ekledi. “Bir saat sonra da olabilir, birkaç kaos döngüsü sonra da.”

 Ning gergindi. Tao kalbi sapasağlam olsa da gerilmeden edemiyordu. “Sonunda geliyor.” Ning uzunca bir nefes verdi ve heyecanı gözlerine yansıdı. “Bunca zaman bekledim ve uğruna mücadele ettim. Nihayet o gün gelip çattı.”

Taobirleşimi bile Ning'i bu kadar heyecanlandıramazdı. Genç adam Yu Wei'yi hayata döndürüp onunla birlikte olmak için gün sayıyordu. Eşiyle birlikte olursa, yüz bin kaos döngüsü yaşamak bile ona yeterdi. Sonsuzluğa uzanan yalnızlığa kıyasla bu, daha tatminkâr bir yaşam olurdu.

“Doğru ya! Diyargemisi.” Ning aniden kendine geldi. “Diyargemisini getirmeli ve hazırlıklı olmalıyım.” Tiran Titanos, diyargemisi karşılığında yardım etmeyi kabul etmişti!

…….

Dehşetin Yıldızdenizi. Yeşimateş Diyarı.

Ateşkanatı Tanrısı hala daha ikinci saklı odada zincirler tarafından bağlı tutuluyor; Ning, Mavihabis ve Aksükun da onun yanında kalıyordu.

“Ateşkanadı.” dedi Ning.

“Efendim.” Ateşkanadı uslu uslu cevapladı. Ning'le beş kaos döngüsü geçirdikten sonra ona “efendim” demeye alışmıştı.

“Birkaç işim var, bu nedenle gitmem gerekiyor. Fazla uzun sürmez.” dedi Ning.

“Geri döneceksin, değil mi?” Ateşkanadı, Ning'e tamamen bağlanmıştı.

Ning'in başı ağrıdı. Efsanevi Kaos Kadimi bir çocuktan farksızdı! Ning şunları söyledi. “Merak etme, geri döneceğim. Biraz uyusan iyi olur. Sen uyanana kadar geri dönmüş olurum.”

“Tamam.” Ateşkanadı başını salladı.

“Hadi bakalım.” Ning arkasına döndü ve devasa, antik bakır kapıdan çıktı. Mavihabis ve Aksükun da yanındaydı.

Ateşkanadı onların gidişini izliyordu. Kapı kapandığında yere oturdu. Yalnızlığa alışkın olduğu için gözlerini kapattı ve hemencecik uykuya daldı.

Kısa bir süre sonra Ning, Mavihabis ve Aksükun üçlüsü Yeşimateş Diyarı'ndaki kontrol merkezine ulaştılar.

“Demek Yeşimateş Diyarı'nın formasyon diyagramı buymuş?” Hükümdar Mavihabis sunağın üstündeki devasa formasyona baktı.

“Evet. Ne yani, yoksa formasyonu anlayabilecek kadar bilgin mi var?” Ning güldü.

“Zerre anlamadım. Çok garip bir formasyon; daha önce gördüklerimden tamamen farklı.” Mavihabis başını iki yana salladı.

Ning gülümsedi. Sithe gerçekten de formasyon sanatında diğerlerinden farklı ve daha özel bir yöntem kullanıyordu. Doğru teknikleri bilmiyorsanız, bu formasyonların nasıl işlediğini asla öğrenemezdiniz.

Vhoosh. Ning elini salladı ve hemen önünde bir İmparator seviye golem belirdi. Bu golem, Ning'in Taştan Tamagfil Duvarı'nda yakaladığı İmparator Seviye golemlerden biriydi.

“Ateşten geçitleri ve Yeşimateş Diyarı'nın dış kısmını bu teknikle kontrol edebilirsin.” diyerek bir yeşim parşömen uzattı. “Hızlı ol ve kavra şu tekniği. Kavradıktan sonra Yeşimateş Diyarı'nı benim yerime yöneteceksin.”

 “Anlaşıldı.” Ateşlerle kaplı golem saygıyla başını salladı. Ning ona sadece temel tekniklerden vermişti. Artık tekniğin nasıl işlediğini tamamen bildiği için kendine has yeni kontrol teknikleri yaratabilirdi. Fakat goleme verdiği teknik sadece dış kısımları ve ateşten geçitleri kontrol etmeye yarıyordu. Hücre bölgesi için gereken teknikler fazlasıyla karmaşıktı. Şimdilik Ning bile onları ayıramıyordu.

“Unutma, ateşten geçitlerde bir Hükümdar var.” Ning sayısız ateşten geçitte bulunan bir noktayı işaret etti. “Gözünü ondan ayırma! Hareket etmeye başlarsa hemen mekanizmaları aktif et ve onu öldür; öldüremezsen de hücre bölgesine göndermeye çalış.”

“Anlaşıldı.” dedi golem.

“Gerçi etrafta gezmeye cüret edebileceğini sanmıyorum.” Ning gerekli ayarlamaları yaptıktan sonra epey rahatladı. “Artık burası sana emanet. Mavihabis, Aksükun, gidelim.”

Ning Mavihabis'ten bir şeyler saklamayı düşünmüyordu, çünkü onları bağlayan hayatözü yemini epey güçlüydü. Alevejder Diyarıdüzlemi'ne geri döneceği için ilahi klonuyla formasyon diyagramını kontrol edemezdi. Tek çare golemlerden birini bu göreve vermekti. İmparator Seviye golemler zeki varlıklar oldukları için bazı basit formasyon tekniklerini kolayca öğrenebiliyorlardı. Büyük güçler öldüğünde, genelde miraslarını bu tarz golemler aracılığıyla yeni nesillere bırakıyorlardı.

Golemler sonsuz yaşamlara sahip, ebediyen sadık varlıklardı. Tabii zorla başkaları tarafından bağlanmadıkları sürece. Bu nedenle sıklıkla tercih ediliyorlardı.

……

Diğer meseleleri de ayarlayan Ning, ateşten geçitleri terk etti. Yeşimateş Diyarı'nda çok sayıda ateşten geçit vardı ve hepsi birbirinden uzundu. Diyargemisi tamir edildiği için hızlı uçabiliyor olsa da ateşten geçitleri aşmaları iki gün sürdü.

“İşte çıkış.” Formasyon diyagramına aşina olan Ning, Yeşimateş Diyarı'nın deliklerini biliyordu. Bölge daha önce saldırıya uğradığı için artık deliklerle doluydu.

Svoosh. Diyargemisi ateşleri geçti ve devasa bir deliğe girerek dışarı çıktı. Bir saatlik uçuşun ve sürekli yön değişimlerinin ardından, Yeşimateş Diyarı'ndan çıkmayı başardılar.

“Bir an önce Alevejder Diyarıdüzlemi'ne dönmeliyiz. Tiran Titanos her an buraya gelebilir.” Ning o kadar heyecanlıydı ki gözleri biraz kızarmıştı. Sonuçta, hayatındaki en önemli gayesini yerine getirmek üzereydi.

“Hey evlat! Sakin ol, acele etme.” Aniden bir ses yankılandı.

Yeşimateş Diyarı'nı henüz terk eden Ning, başını çevirdiğinde kel, siyah cübbeli bir üstadın önünde durduğunu gördü. Üstadın altından gözleri ve alnında iki adet anteni vardı. Antenler eğlenirmişçesine sallanıyor, yaşlı adam da gülümsüyordu. Onu gören herkesin gülesi geliyordu.

Vhoosh. Adam aniden kayboldu.

“Eh?” Ning şaşırdı. “Nereye gitti?”

“Buradayım.” Kel, yaşlı adam keyifle söylendi.

Ning başını çevirdiğinde yaşlı adamın hemen yanında durduğunu gördü. Ne diyeceğini bilemiyordu. Yaşlı adam, o farkına bile varmadan diyargemisine girebilmişti. Bu yetenek, Ning'in hayal gücünü bile aşıyordu. Unutulmamalıdır ki diyargemisinin efendisi olan Ning, aracın tam kontrolüne sahipti ve buna rağmen yaşlı adam içeri girebilmişti.

“Karakuzey sizi selamlıyor, Tiran.” Ning saygıyla eğildi.

“Mavihabis sizi selamlıyor, Tiran.” Mavihabis de saygılıydı.

Aksükun saygıyla eğildi ama bir şey söylemedi.

Ning ve Mavihabis büyük güçlere sahip olağanüstü figürlerdi. Çoğu insanın hayatları boyunca göremeyeceği şeyleri gördükleri için bu yaşlı adamın ne denli dehşet verici bir güce sahip olduğunu hemen anladılar. Örneğin… Yaşlı adamın etrafında karma ipliklerine dair herhangi bir iz yoktu! Bilinmelidir ki yaşayan her gelişimci diğerleriyle karmik bağlara sahipti ama yaşlı adam için bu durum geçerli değildi. İnsanın aklı almıyordu.

“Akıllıca.” Kel, yaşlı adam gülerek Yeşimateş Diyarı'na baktı. “Yedi Ateşli Cehennem. Gerçekten etkileyici. Sithe bir Kaos Kadimi'ni yakalayarak bu bölgeyi onun enerjisiyle besliyordu. Kaos Kadimi'nin gerçekruhuna bakayım… Hm, bir efendisi var gibi. Yoksa sen misin, evlat?” Kel adam, Ning'e baktı.

Ning şoke oldu. Tiranlar'ın ne kadar etkileyici olduklarını duymuştu ama tek bir bakışla Yeşimateş Diyarı'nı baştan aşağı çözerek orada bir Kaos Kadimi'nin bulunduğunu ve hatta bu yaratığın efendisinin Ning olduğunu anlayabilmesi… Kulağa gerçek gibi gelmiyordu. Yüce Sithe bile Tiranlar'a yenilmişti.

Tiranlar için Kaos Kadimleri önemsizdi. Bu yaratıkları kolayca öldürebilirlerdi.

“Evet, benim.” dedi Ning.

…….