Bölüm 1139: Ayarlamalar

Sonsuz Diyarlar'daki altı büyük güç anlaştıkları hazineleri Ning'e vermek için toplarlarken iki yıl geride kaldı ve Ning de nihayet malzemeleri alınca karşı tarafa meyveleri verdi. Aslında iki yıl gayet hızlıydı; sonuçta Sonsuz Diyarlar'ın devasa bir yer olduğunu unutmamak gerekiyordu. Üç hükümdarın ve imparatorların ellerinde bulunmayan birtakım hazineler olduğu için onları toplamaları biraz zaman almıştı.

Bütün malzemeleri aldıktan sonra Ning ve Dokuztoz ikilisi, Hükümdar Welkin'le birlikte bir yolculuğa çıktılar.

Vhoosh. Ning, Dokuztoz ve Welkin koyu mavi, dikkat çeken bir aracın içinde uçuyorlardı.

“Üstat Welkin.” Ning dışarı baktı. Kemdiyar Bölgesi'nin yakınlarından geçiyorlardı. “Biraz durabilir miyiz?”

“Hm?” Hükümdar Welkin hemen aracı durdurdu.

“Halletmem gereken birkaç şey var.” dedi Ning. “Taştan Tamagfil Duvarı'na gittikten sonra, Dokuztoz'la birlikte maceralara devam edeceğiz. Takipçilerimi ve bazı şeyleri ayarlamam gerekiyor.”

Dokuztoz dördüncü adıma daha yeni geçmişti. Boşlukdenizi'nin Mührüyeşimi'ni kullanmış olsa da Taobirleşimi konusunda kendine tamamen güvenmiyordu ve bu nedenle maceralara devam edecekti.

Ning ise Kızıldalga Tapınağı kadar değerli bir hazine bulmak ve Yu Wei'yi diriltmek için bir Tiran'ın yardımını almak istiyordu. Kızıldalga Tapınağı'nın normal bir hükümdarın toplam servetinden daha değerli olduğunu unutmamak gerekirdi. Böyle bir hazineyi bulmak… Maceralara çıkmadan yapılabilecek bir şey değildi.

“Pekâlâ.” Welkin başını salladı.

Ning bir adım attı ve hemen aracın dışındaki boş uzayda belirdi. Elini sallayarak dört figürü çıkardı. Bunlar Su Youji, Hapazizi, Taolordu Naia ve Taolordu Gaddaralev dörtlüsüydü. Dört takipçi, Ning'i görür görmez saygıyla seslendiler. “Efendim.”

Ning karmaşık bir ifadeyle onlara baktı ve iç geçirdi. “Yıllardır bana eşlik ediyorsunuz. Youji, seninle ilk tanıştığımda sadece bir Üstün Tanrı'ydın. Hapazizi, seninle Parkıyı'da karşılaştık…”

“Efendim.” Su Youji araya girmeden edemedi. “Neler diyorsunuz…”

“Mm. Gideceğim yerlerin sizler için fazla tehlikeli olacağını hissediyorum.” dedi Ning. “Dehşetin Yıldızdenizi'ne yaptığım son yolculuk bunu açık bir şekilde bana gösterdi. Hayatta kaldığım sürece sizlere bir şey olmayacak, fakat günün birinde ölürsem sizi de hiçliğe sürüklemek istemiyorum.”

Su Youji ve Hapazizi bir şeyler söylemek ister gibiydiler. Naia ve Gaddaralev ise birbirine baktı.

“Örneğin Hapazizi, Simya Taosu’na çalışan biri olarak maceralara çıkmaya ihtiyaç duymuyor.” Ning gülümsedi. “Çalışmak için sakin ve huzurlu bir yer bulmalı. Ve sen, Youji… Beni bu şekilde takip ettiğin sürece, gerçek manada bir macerayı asla yaşayamayacaksın.”

“Yani…” Ning onlara baktı. “Hepinizin kendi yollarına gitmesi gerekiyor. Benimle konuşmak isterseniz, Genişgök Sarayı'na gidebilirsiniz. Avatarım orada olacak.”

“Oh, doğru ya… Bu hazineleri alın. Onlara hayat kurtarıcı hazineler olarak bakabilirsiniz.” Ning elini salladı ve takipçilerine birer sukabağı dağıttı. Genç adam Ucubekral, Zamanırüya ve bazı ikinci sınıf Taolordları'nı öldürdüğü Dalgadeğişen Alemi'nden epey karlı çıkmıştı… Tabii Şarapbilgesi'nden aldığı hazineleri de unutmamak lazımdı. Dolayısıyla elinde çok sayıda hazine vardı!

Ning, Su Youji'ye en iyi hazinelerini verdi ve Hapazizi'ne de ikinci sırada yer alanları vermeyi tercih etti. Gaddaralev ve Naia doğal olarak daha değersiz hazineleri aldılar. Sonuçta hepsine verdiği önem farklıydı.

“Efendim.” Su Youji ve Hapazizi ondan ayrılmak istemiyorlardı; Naia ve Gaddaralev ise gayet sakindi. Uzun zamandır yaşadıkları için çok şey görmüşlerdi.

“Gidin.” Ning talimat verdi.

Su Youji, Hapazizi, Naia ve Gaddaralev birbirlerine baktılar. Gitmekten başka çareleri yoktu. Bunun onlar için en iyi seçenek olduğunu biliyorlardı.

“Hapazizi, nereye gideceksin?” Su Youji sordu.

“Genişgök Sarayı'na gideceğim.” dedi Hapazizi. “Yapmam gereken tek şey hap üretmek. Efendimizin avatarı orada olacağına göre, başka yere gitmem saçma olur.”

“Mm. Ben de oraya gideceğim.” Su Youji başını salladı. Sonuçta avatarlar ve gerçek vücutlar aynı hafızaya sahiplerdi. Su Youji olabildiğince Ning'e yakın kalmak istiyordu.

………

Ning takipçilerinin gidişini izledikten sonra biraz rahatladı. Onlara veda etmek, yapabileceği en mantıklı hareketti.

Vhoosh. Ning parmağını sallayarak bulanık, parlak bir uzay zaman tüneli açtı ve tünele girer girmez kayboldu.

“Eh?” Aracın içinde oturmakta olan Dokuztoz biraz şaşırdı. Daha saniyeler önce Ning takipçilerine veda ediyordu ve şimdiyse kaybolmuştu. “Nereye gitti?” dedi.

“Birkaç işini halledip gelecekmiş.” Hükümdar Welkin gayet sakindi. “Sanırım Karakuzey'in evi Kemdiyar Bölgesi'nde ya da buranın yakınlarında. Uzay zamanı aşabildiğine göre, işlerini halletmesi uzun sürmez.”

“Doğru.” Dokuztoz başını salladı; birkaç saniye sonra yüzünde karmaşık bir ifade belirdi. “En azından halledecek bir şeyleri ve diriltmek istediği bir Tao eşi var. Benim… Ailem bile yok.”

Antik gelişimciler kadim kaostan doğan varlıklardı; anneye ve babaya sahip olmadan yetişiyorlardı.

Kısa bir süre sonra… Vhoosh. Bir uzay zaman tüneli belirdi ve Ning geri döndü.

“Geldin demek.” Dokuztoz aklındaki bu kötü düşünceleri bir kenara bırakarak Ning'e baktı.

“Mm.” Ning başını salladı. Kemdiyar Bölgesi'ndeki Kadimikiz’ine hızlı bir ziyarette bulunmuştu. Dalgadeğişen Alemi'nde elde ettiği hazineleri ve artık kendi işine yaramayan, fakat Üç Alem'in kullanabileceği şeyleri ona devretti. Bu şeyler arasında değerli haplar, kişiyi zorla Dünya Seviyesi’ne geçirebilen “Yalnızkalp'in Dünya Hapları” ve hatta Sahte Samsara Hapları bile vardı! Gerçek güce kavuşmuş Taolordları için bu haplar önemsiz şeylerdi.

Ning şu anki gücüyle birkaç Dünya Seviye gelişimciyi zorla yetiştirebilirdi ama bunu iyi bir sebep olmadan asla yapmazdı. Sadece kendi çabalarıyla seviyeleri aşan kişiler yollarında ilerleyebilirlerdi. Sahte Samsara Hapı'nı kullanarak Samsara Taolordu olan kişilerin ebediyen birinci adımda kalacağı bilinen bir gerçekti.

“Kusuruma bakmayın.” Ning, Hükümdar Welkin'e baktı. “İşlerimi hallettim. Artık rahatça yola devam edebiliriz.”

“Senin gibi gençleri kıskanıyorum.” Hükümdar Welkin iç geçirdi. “Uzun, upuzun zaman önce, henüz zayıf olduğum günlerde benim de çok arkadaşım vardı fakat… Hepsi öldü. Hiçbiri Taobirleşimi'ni tamamlayamadı. Ne kadar zaman geçtiğini bile hatırlamıyorum… Geriye sadece ben kaldım. İşte bu yüzden geziyorum ve dolaşıyorum. Yepyeni yerler görerek hayatıma bir anlam katıyorum.”

Ning ve Dokuztoz birbirine baktı. Gerçekten de öyleydi… Yaşamak için bir hedefe ihtiyacınız vardı. Aksi takdirde ebediyen yalnızlık çekmek zorunda kalırdınız.

Örneğin Hükümdar Parkıyı tamamen imparatorluk klanına odaklıydı. Yorucu bir iş yapıyordu ama en azından boş değildi. Samsara Taolordları ise… Maceralara atılarak Taobirleşimi için çalışıyorlardı.

Ebediyet İmparatorları kendi ebedi yaşamlarını bir çeşit hüsran ve sıkıntı kaynağı olarak görüyorlardı. Bu nedenle İmparator Miratkar ve İmparator Kalpkılıç gibi figürler nihayetinde yolculuğa çıkmışlardı. Kaosdiyarı'ndaki yepyeni yerlere duydukları merak onları yaşamaya itiyordu.

“Aslında… Taolordları olarak biz de sizi kıskanıyoruz.” dedi Ning.

“Aynen öyle. Rüyalarımda bile bir hükümdar olduğumu hayal ediyorum.” Dokuztoz katıldı.

“Hahaha…” Hükümdar Welkin bir kahkaha attı. “Gelişimin her seviyesi kendine has özelliklere sahiptir. Samsara Taolordu olarak geçirilen dönem ise en heyecanlı, en şöhretli zamandır. Gençler, sıkı çalışın. Hükümdar olabilirseniz, belki gelecekte karşılaşırız.”

“Gelecekte?” Ning'in aklı karıştı.

“Sizi Taştan Tamagfil Duvarı'na götürdükten sonra buradan gidecek ve yolculuğuma devam edeceğim.” Hükümdar Welkin konuştu. “Kaosdiyarı'nı gezmek ve var olan her şeyi görmek… Benim için hayatta bundan daha ilgi çekici bir şey yok. Muhtemelen Alevejder Diyarıdüzlemi'ne geri dönmem uzun sürecek. Hükümdar olmazsanız görüşeceğimizi sanmıyorum.”

“Doğru diyorsunuz.” Ning ve Dokuztoz durumu anlıyordu. Hükümdar Welkin gibi akılalmaz bir zamandır yaşayan figürler için 108,000 kaos döngüsü pek de uzun bir zaman değildi.

……

Hükümdar Welkin uçan aracın kontrolünü aldı ve araç bir kez daha uzay zamanı aşarak ilerlemeye koyuldu. Ning ise malikanesine girerek çalışmaya başladı. Sonuçta Taştan Tamagfil Duvarı'na ulaşmaları dokuz yıl sürecekti. Bu süre zarfında biraz daha güçlenebilirdi!

…..