Bölüm 1085: Kıyasıya Mücadele

Habistanrıça Tozluyağmur şaşkındı. Yeni gelen ikilinin ona saldırmaya cüret edeceğini aklından bile geçirmiyordu. Sinirlenen kadın gülmeye başladı. “Aptallar!”

BOOM!! Aniden vücudundan yoğun bir sis dalgası yayılarak Ji Ning ve Dokuztoz'a doğru fırladı.

“Elinden sadece bu kadarı mı geliyor?” Dokuztoz'un vücudu dalgalanan bir su perdesiyle kaplandı ve sisle çarpışan su dalgaları bir süreliğine sisi durdurmayı başardı.

“İn.” Sırtında altın kılıç taşıyan beyaz cübbeli genç de hırladı ve etrafında illüzyonlarla çevrili devasa bir dünya belirdi. Dünyanın tam ortasında şiddetle yükselen, kılıç şeklinde bir dağ vardı! Kalpdünyası yansıması iniyordu. BOOM! BOOM! BOOM! Su dalgaları tarafından durdurulan kara sis, bu yeni gücün açığa çıkmasıyla birlikte ezilmenin eşiğindeydi.

 “Dokuz öz sanatı!” Ning'in vücudundan dokuz enerji ejderhası yükseldi ve öfkeyle kükreyerek saldırdılar.

 Dalgalısu sanatı, dokuz öz sanatı ve kalpdünyası yansıması aynı anda saldırıyordu. Habistanrıça'nın sisleri buna dayanamayarak parçalandı ve hem o hem de yanındaki ikili, düşmanın üç bölgesel saldırısının baskısıyla karşılaştı.

“Böyle gizli sanatları nereden buldular?!” Habistanrıça'nın hareketleri yavaşlıyor, adeta kadın omuzlarında koca bir dünya taşıyordu. Bataklığa saplanmış sıradan bir insan gibiydi ve her hareketinde inanılmaz bir efor sarf etmek zorunda kalıyordu. Yaşananlara inanmakta zorlandığı açıktı. “Şu anda gerçek gücümün belki de sadece %60'ını kullanabilirim! Bu güçlü gizli sanatları nereden bulmuş ve geliştirmiş olabilirler ki?”

“Ahhh! Habistanrıça!” Kadının yanında duran Taolordu Feiting acı dolu bir çığlık attı. Kadınla aynı gücün altındaydı ama kendisi Habistanrıça kadar güçlü değildi. “Habistanrıça, şu anda gücümün sadece onda birini kullanabilirim. Ne yapacağız?”

Habistanrıça'nın gözlerinde çılgın ifadeler belirdi. Daha savaş başlamamış olmasına rağmen rakipler avantajı ele geçirmişti!

Gizli sanatlar büyük önem arz eden destek yetenekleriydi ama nihayetinde bunlar dış güç kaynaklarına bel bağladıkları için kolay kolay geliştirilemiyordu! Dokuztoz, Dalgalısu sanatında böyle bir seviyeye ulaşmak için sayısız yıl boyunca kaynak toplamış ve girdikleri o gezegenin merkezinde Ejderbalık Ki'yi bulacak kadar şanslı bir tesadüf yaşamıştı. Ning ise farklı farklı Taolar'a dair öngörüleri ve [Yedi Yaprakhapı Bölümleri]'nin rehberliği sayesinde dokuz öz sanatında başarılı olmuştu.

Dalgalısu sanatı, dokuz öz sanatı ve bir de kalpdünyası yansıması! Üçü de aynı anda kullanıldığında toplam güçleri Taolordu Daimtanrı'nın bizzat kullandığı dokuz öz sanatına denk oluyordu!

Taolordu Daimtanrı kendi zamanında en kadim üç Taolordu'ndan biriydi ve bunun en büyük sebebi dokuz öz sanatıydı. Bu sanatları kullanarak İmparator Melobo'yu bile güçsüz kılabiliyordu.

“Feiting'in gücü sıradan Ebediyet İmparatorları'na denk olmasına rağmen şu anda savaşacak hali bile kalmamış durumda. Fakat… Gücümün %60'ı yeter de artar bile.” Habistanrıça iyice vahşi bir hale bürünerek kükredi. “Geberin!”

BOOM! Kendisine doğru gelen Dokuztoz'a yöneldi ve öfkeli bir edayla kristalleşmiş ellerini savurdu.

“Hmph.” Dokuztoz değneğini bir yay çizecek şekilde savurduktan sonra göklerde topladığı muazzam ışık dalgalarıyla birlikte saldırdı.

İkisi de kendine güveniyordu. İkisi de yakın dövüşü tercih ediyordu!

BOOM! Devasa bir patlama sesiyle birlikte Dokuztoz ve Habistanrıça geriye savruldular.

“Ne?! İmkânsız!” Habistanrıça gördüklerine inanamıyordu. Onun gibi biri ikinci sınıf Taolordları'nı %60'lık bir güçle bile ezip geçmeliydi. Peki o halde deminki çarpışmada nasıl olur da ufacık bir avantajı bile elinde barındıramamıştı?

 “İki gizli sanata ve bir kalpdünyası yansımasına rağmen bana denk demek?” Dokuztoz sinirlenmeden edemedi. “Bir daha!” Vhoosh! Bu kez değneğini havaya kaldırırken aurası akılalmaz bir şekilde yükseldi ve ardından kafa kafaya bir darbe savurdu. Habistanrıça'nın yüzü değişse de kadın saldırıya karşı ellerini kullanmakta kararlıydı.

 Tak…

Bu kez çarpışmadan çıkan ses düşük ve derindi. Fakat ses, Ning'in kalbini bile titretmişti. Dokuztoz'un ilerleyişi durunda vücudu titredi ve Habistanrıça ağzından sızan kanlarla birlikte geriye fırladı. Kadın öfkeliydi. “Bir antik gelişimci olmanı beklemiyordum!”

“Öyleyimdir.” Dokuztoz gururlu ve öz güvenliydi. “Fena değilsin.”

“O gizli sanatlara ve kalpdünyası yansımasına sahip olmasaydın, beni zorlayabilir miydin sence?” Habistanrıça'nın gözlerinde soğuk ifadeler belirdi.

“Bana kalırsa buradan siktirip gitmelisin. Bizi yenemeyeceksin.” dedi Dokuztoz.

“Kaybol.” Ning kükredi.

Aslında ikisi de Dokuztoz'un yasaklı ilahi yeteneğini kullanarak gücünü artırdığını biliyordu. Savaşa devam ederlerse Habistanrıça'ya pek de bir şey yapamazlardı.

“Küfür mü? Bana küfür mü ettin sen?” Habistanrıça'nın zümrüt yeşili gözleri öfkeyle doluydu. Dişlerini sıkan kadın kıpkırmızı bir küre çıkardı. Üstünde çok sayıda çarpık, süzülen yazı bulunan küre dikkat çekiyordu. Kadın küreyi havaya atınca aletin içindeki cümleler anında ışıldadı.

Saniyeler sonra, adeta göklerde ateşli bir yıldız belirmiş ve bölgeyi bulanık kızıl ışıklara boğmaya başlamıştı. Işık hüzmeleri her yeri kaplıyordu. Dokuz öz sanatı ve Dalgalısu sanatı kızıl ışıkların etkisiyle anında zayıfladı. Ning kalpdünyası yansımasının da güç kaybettiğini hissediyordu.

“O nasıl bir hazine öyle?” Ning ve Dokuztoz birbirine baktı.

“Habistanrıça, kendimi daha iyi hissediyorum. Şu anda gücümün yüzde doksanını kullanabilecek bir durumdayım.” Vücudu bulanık kızıl ışıklar tarafından korunan Taolordu Feiting gülümsedi. Kalpdünyası yansıması hala onu baskılıyordu ama deminki durumuna kıyasla daha iyi bir halde olduğuna şüphe yoktu.

“Habistanrıça.” Uzaktan formasyonu inceleyen Taolordu Tütsülük Ejder kulübesinden çıktı; gizli sanatların ve kalpdünyası yansımasının gücü nedeniyle kısa bir süre öncesinde kadar kulübede gizlenmekten başka hiçbir şey yapamıyordu. “Karakuzey'i bize bırak, sen diğerini al.”

“Tamam. Bir an önce şu herifi öldürün. Antik gelişimciyi de bana bırakın. Onu geberteceğim.” Habistanrıça saldırıya geçti.

“Hahaha, keyifli bir karşılaşma olsun!” Dokuztoz da fırladı.

Ning elini uzatarak bir çift Kuzeykuşak kılıcı çıkardı ve gülümseyerek yavaş yavaş Taolordu Feiting'e doğru yürüdü. “Dokuztoz, Habistanrıça Tozluyağmur kadar ünlüsünü her yerde bulamazsın. Kadını yenersen şöhret kazanacağına adım gibi eminim.” Konuşurken ansızın Taolordu Feiting'e doğru fırladı; adam altı mavi kılıç tutuyordu.

“Geber!” Mesafedeki Taolordu Tütsülük Ejder parmağını kaldırarak bir meteor dalgası misali Ning'e doğru bini aşkın altın küre gönderdi. Küreler uçarken birleşerek garip bir formasyon diyagramına dönüştüler.

“Komik.” Tam Ning ile Taolordu Feiting arasındaki mücadele başlayacakken, Ning bir kalpgücü saldırısı yaptı. Kalpgücünden iki hüzme fırlayarak iki rakibin ruhlarına ve gerçekruhlarına saldırdı. İkisi de saldırıya dayanabildi ama sırada [Yıldızrüyası] vardı.

“Ah!” Taolordu Tütsülük Ejder yalpalayarak geri çekildi ve havada kurduğu formasyon diyagramı da paramparça oldu.

“Sıkıntı.” Taolordu Feiting önünde beliren illüzyonları görünce kükredi ve onları parçalamaya çalıştı.

KESİK!

Kılıç ışığı parladı ve Taolordu Feiting'in vücuduna çapraz bir kesik attı. Adam Ebediyet Zırhı giyiyor olsa da darbenin akılalmaz gücü nedeniyle bir ağız dolusu kan tükürerek geriye uçmuştu.

Vhooooosh! Geriye uçmasına rağmen altı mavi kılıcıyla Ning'e saldırmayı başardı.

Keng! Keng! Keng! Ning iki kılıcıyla yaptığı on iki saldırı sayesinde rakibin kılıçlarını karşıladı ve Taolordu Feiting'e bir kez daha saldırdı.

Bu kez saldırırken Nihai Kılıç Taosu’nun Kan Damlası duruşunu kullanıyordu. Kuzeykuşak kılıçlarıyla kullanabildiği en güçlü saldırı buydu; bilhassa o dünya çekirdeğinden emdikleri altın kumlar sayesinde kılıçlar muazzam bir güce ulaşmışlardı. Rakibin altı kılıcını geçerek Taolordu Feiting'in alt çenesine saplandılar.

Ortalık kan gölüne döndü ve geriye fırlayan Taolordu Feiting'in bilinci bir anlığına kapandı. Adam kendini kaybetmişti.

“Gir bakalım.” Ning uzun kılıcını bir kırbaç misali savurdu, Taolordu Feiting'i bağlamak istiyordu.

“Çabuk, kaç!” O esnada bir formasyon diyagramı inince Ning'in Kuzeykuşak kılıçları duraksadı ve Taolordu Tütsülük Ejder uzaklardan bir çığlık attı.

BOOM! Ning'in kılıcı adamın formasyon diyagramıyla çarpıştı. Bu sayede Taolordu Feiting kendine gelebilecek zamanı bulmuştu; yüzü bembeyaz kesilmişti. Demin ölümden kıl payıyla kaçtığını biliyordu. Hemen bir rüzgâr hüzmesine dönüşerek ışık hızının elli katına çıktı ve Tütsülük Ejder'e doğru kaçtı.

……..