Bölüm 1082: Dalgadeğişen Alemi'ne Girmek

avatar
3809 31

Desolate Era - Bölüm 1082: Dalgadeğişen Alemi'ne Girmek



Bölüm 1082: Dalgadeğişen Alemi'ne Girmek

 

Parkıyı'nın üç uzay zaman tüneli son günlerde sıklıkla kullanılıyordu. Çünkü maceralara atılan çoğu eşik seviye Taolordu, Kemdiyar Bölgesi'ne gitmek için alelacele yola çıkmaktaydı.

 

Vhoosh. Tünellerden birinin çıkışından beyaz cübbeli bir genç fırladı.

 

“Taolordu Karakuzey.” Aniden bir ses duyuldu. Başını çeviren Ji Ning gülümseyen, altın cübbeli bir üstadın kendisine baktığını gördü. “Taolordu Karakuzey!”

 

“Taolordu Altınsabre?” Ning yaşlı adamı tanıyordu.

 

“Ta kendisi. Sana baktığımda utanmadan edemiyorum. Taolordu olarak eşiğe ulaşmak bu yaşlı adamın yıllarını aldı. Daha kısacık bir süre önce Dünya Seviyesi’nde olan sen, şimdiyse benden bile daha güçlüsün! Duyduğum kadarıyla Küçük Aydınlık Kralı, avatarını bile yenememiş. Etkileyici, gerçekten öyle.” Altın cübbeli yaşlı adam iç geçirdi.

 

Ning'in avatarı ve Taolordu Yanmi arasında gerçekleşen savaş kısa bir sürede Sonsuz Diyarlar'da duyulmuştu. Aslında Saltsema ve Cenkefendi ikilisinin diğer Taolordları'nı vazgeçirmek maksadıyla bunu bilerek yaptığı ortadaydı.

 

 “Duydun mu bilmiyorum ama bazı bilgiler öğrendim, Taolordu Karakuzey.” Altın cübbeli yaşlı adam konuştu.

 

“Dinliyorum?” Ning sordu.

 

“Birkaç saat önce Kemdiyar Bölgesi'nde Karanlık Krallık'tan gelen Şarapbilgesi görülmüş. Şimdiye kadar çoktan Dalgadeğişen Alemi'ne girmiş olmalı!” Altın cübbeli üstadın yüzünde ciddiyet dolu bir ifade belirdi.

 

“Şarapbilgesi mi?” Ning'in yüzü değişti. Karanlık Krallık'tan Şarapbilgesi? Kendisi Sonsuz Diyarlar'ın en kadim Taolordu olarak bilindiği için evrenin efsanelerinden biriydi! Aslında olay gerçekten şaka gibiydi; Sonsuz Diyarlar'ın en güçlü Taolordu, dışarıdan buraya göçerek gelen Karanlık Krallık'a aitti. Fakat ne olursa olsun, kimse Şarapbilgesi'nin gücünü küçümseyemezdi.

 

Kendi döneminde birinci olarak kabul edilen her figürün inanılmaz bir güce sahip olduğu kesindi. Taolordu Tüylibas da kendi zamanının en güçlü Taolordu'ydu.

 

Şarapbilgesi'nin Karanlık Taosu’nda yetenekli olduğu biliniyordu ve aynı zamanda kendisi bir Kalpgücü Gelişimcisi'ydi! Efsanelere göre çocukluk dönemini katliamın hüküm sürdüğü bir dünyada geçirmişti. Karanlık Krallık buraya başka diyarlardan geldiği için tutunmakta bin bir zorluk çekmiş bir organizasyondu. Dolayısıyla, bütün dehaları olağanüstü denebilecek kadar vahşi ve acımasızdı; Tao Birleşimi onlara hiç karışmıyordu! Şarapbilgesi'nin ne tür zorluklar ve işkenceler çektiğini düşünmek mümkün değildi.

 

 Bu olaylar nedeniyle sevilmeyen bir alkolik olup çıkmış ve dertlerinden kurtulmak için alkole başvurmuştu… Ama alkolik rüyalarından birinde, ansızın [Katliamhabisi Alanı] adıyla bilinen inanılmaz bir kalpgücü sanatını kavramıştı!

 

“Böyle olacağını biliyordum.” Ning sakindi. “Boşlukdenizi'nin Mührüyeşimleri çoğu güçlü Taolordu'nun dikkatini çekecektir. Şarapbilgesi gibi bir adamın oraya gitmemesi olacak iş değil.”

 

“Sana söylemek istediğim bilgi bu değildi.” dedi yaşlı adam. “Şarapbilgesi bir Evren Hazinesi bulmuş!”

 

“Ne?!” Ning afalladı. “Evren Hazinesi mi?! Emin misin?”

 

“Tamamen eminim. Kardeşim Karakuzey, bu haberi duyalı daha bir gün bile geçmedi. Yakında sen de öğrenirsin.” dedi yaşlı adam. “Dalgadeğişen Alemi şu anda karmaşaya bürünmüş bir durumda ve kendine güvenmeyen Taolordları gruplar kurmaya başladı. Tao İttifakı'ndan oraya giden on bini aşkın Taolordu güç birliği yaparak Dalgadeğişen Alemi'nin hemen dışına devasa bir formasyon yerleştirmiş; böylece Mengüleri ve Karanlık Krallık'ın Taolordları'nı engellemek istiyorlar! Bunu bir süreliğine de olsun başarmışlar! Fakat Şarapbilgesi ortaya çıktığında ve on bini aşkın Taolordu'nun kurduğu formasyonla karşılaştığında, Evren Hazinesi’ni kullanarak kendine bir yol açmış ve Dalgadeğişen Alemi'ne girmiş!”

 

“Evren Hazinesi demek?” Ning hala inanamıyordu. Bugüne kadar birkaç Evren Hazinesi’yle karşılaşmıştı. Bunlardan ilki Kılıç Sarayı'ndaki kılıç kırığı, ikincisi alternatif evrenin Yaratılış Toprakları'nda bulunan Kılıç Hükümdarı'nın koyu mavi kılıcı, üçüncüsü ve Dehşetin Yıldızdenizi'nin derinliklerinde yer alan ve Antik Hükümdar'ın kendi türü için bıraktığı o uzun değnekti.

 

Fakat bunlardan biri bile Ning'e ilgi duymamıştı! Evren Hazinelerini güç kullanarak bağlamak mümkün değildi. Kişi silahı değil, silah kişiyi seçiyordu! Her bir Evren Hazinesi akıl sır erdirilemeyecek güçler taşıyordu.

 

“Zaten Sonsuz Diyarlar'ın bir numaralı Taolordu'ydu. Şimdi bir de Evren Hazinesi bulduğuna göre, onu kimse durduramayacak.” Altın cübbeli yaşlı adam iç geçirdi. “Ve… Ben hala daha bir Evren Hazinesi nasıl oluyor da bir Taolordu'nu seçiyor, anlamış değilim. Taolordları'nın Taobirleşimi'nden sağ çıkma şansı çok ama çok az. Bildiğim kadarıyla Şarapbilgesi hayatının sonlarına yaklaşıyor; geriye sadece birkaç bin kaos döngülük bir yaşamı kalmış olmalı.”

 

Ning başını salladı. Genel bağlamda Evren Hazineleri sadece Ebediyet İmparatorları'nı seçerdi! Sonsuz Diyarlar'da bugüne kadar Evren Hazinesi ele geçirmiş Taolordları'nın sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi!

 

“Taoist dostum Karakuzey, sen de mi Dalgadeğişen Alemi'ne gidiyorsun?” Adam sordu.

 

“Evet.” Ning başını salladı.

 

“Benimle gelmek ister misin?” Yaşlı adam hemen sordu.

 

“Gerek yok. Başka bir dostuma söz vermiştim.” Ning cevapladı.

 

“O halde seni zorlamayacağım.” Yaşlı adam önünde durduğu Ning'den daha güçsüz olduğunu ve bir yolculukta onu yavaşlatmaktan başka bir işe yaramayacağını biliyordu. “Pek şansım olmasa da Dalgadeğişen'e gideceğim. Denemeden bilemeyiz. Haha! Fakat tek başıma öyle bir yere girecek değilim, önce kendime bir grup bulacağım. Bizler tek başına ya da ufak gruplar halinde ilerlemeye cesaret eden üstün Taolordları gibi değiliz.”

 

Ning iç geçirmeden edemedi. Zayıf Taolordları bile Taobirleşimi uğruna her şeylerini riske atmaya razıydı.

 

………

 

Haberler orman yangınları misali Sonsuz Diyarlar'a yayılıyor, herkes şaşkına dönüyordu.

 

“Şarapbilgesi mi? Enteresan çocuk.” Antik gelişimcilerin Tamuzambak Hükümdarı övgüyle gülümsedi.

 

“Karanlık Krallık'ta aklı başında olan bir adam bile yok. Hem kendilerine hem de yeni nesillere karşı çılgınlar gibi davranıyorlar. Yine de sağlam bir çocuk yetiştirmeyi başarmışlar.” Yağaryel Hükümdarı sürekli bir uyku halindeydi ama mühürlerin ortaya çıkmasıyla birlikte o da uyanmıştı.

 

“Karakuzey ve Bertulu ikilisi de Kalpgücü yolunda ilerliyorlar. Dördüncü Adıma geçtiklerinde Şarapbilgesi'ni alt edebileceklerini düşünüyordum ama görünüşe göre umudumuz kalmadı.” Parkıyı Hükümdarı başını iki yana salladı. “Tek çareleri birer Evren Hazinesi bulmak… Ama bunu yapabileceklerini sanmıyorum.”

 

Parkıyı Hükümdarı ne Ning'i ne de Bertulu'yu küçümsüyordu; bu düşüncelerinin sebebi Evren Hazineleri’nde yatan akılalmaz güçtü.

 

……

 

Genişgök Sarayı'nda. Ning'in avatarı ve Saltsema'nın avatarı buluştular.

 

“Karakuzey, Dalgadeğişen Alemi'ne kesin girecek misin?” Taolordu Saltsema sordu.

 

“Birkaç yıla oradayım.” dedi Ning. “Bu fırsatı kaçırırsam, bir daha böyle bir fırsat göremeyebilirim. Gideceğim tabii! Yanımda benden bile daha güçlü olan antik gelişimci bir arkadaşım da var.”

 

“Mm.” Saltsema başını salladı ve ağır ağır konuştu. “İçeri gireceksen, o halde bunu al.” Konuşurken bir yeşim parşömen uzattı.

 

“Bu…” Ning parşömeni görür görmez neyle karşı karşıya olduğunu anladı.

 

“O parşömende Dalgadeğişen Alemi'nde dair bildiğim her şey yazıyor.” Taolordu Saltsema çok ciddiydi.

 

“Bunu kabul edemem.” Ning tereddüt etti. Bilgiler sayesinde rakiplerinden daha avantajlı olacak ve daha hızlı ilerleyecekti. Taolordu Saltsema binlerce yıl önce buraya girmiş biriydi ve üstelik yanında Taolordu Kemdiyar'ın avatarı vardı. Kemdiyar gibi bir Kehanet ustasının Dalgadeğişen Alemi hakkında bir sürü şey bildiğine şüphe yoktu. Bu bilgiler gerçekten de paha biçilemez şeylerdi.

 

“İki yıl önce Kral Gorsch ile karşılaştık.” Taolordu Saltsema konuştu. “Neyse ki Kemdiyar, bölgedeki formasyonları kullanarak Kral Gorsch'u kandırabildi; ucu ucuna kaçmayı başardık.”

 

“Artık Dalgadeğişen Alemi'nde tehlike kol geziyor. Yanımda Kemdiyar var ama tehlikelerden daha ne kadar kaçabilirim, bilmiyorum.” dedi Saltsema. “Fakat… Bu bilgileri bir başkasına göstermemelisin. Bizler kardeşiz, sen ve ben… Ama başka kimseye böyle bir şey borçlu değilim.”

 

“Anlaşıldı.” Ning başını salladı.

 

“İçeri girdikten sonra dikkatli davran. Duyduğum kadarıyla Sonsuz Diyarlar'ın en güçlü on Taolordu içeriye çoktan girmiş! Ayrıca fazla bilgi sahibi olmadığımız ama heybetli oldukları söylenen de birtakım Taolordları var.” Saltsema konuştu.

 

“Sen de dikkatli ol, büyük kardeşim. Olabildiğince kısa bir sürede sana katılacağım.” dedi Ning.

 

……

 

Dehşetin Yıldızdenizi'nden çıkmasıyla birlikte Ning uzayı aşma yeteneğine ve Parkıyı'nın uzay zaman tüneline bel bağlayarak hızla Kemdiyar Bölgesi'ne doğru ilerledi. Buna rağmen oraya ulaşması yine de 112 yıl sürmüştü.

 

Kemdiyar'ın üstündeki boşlukta iki figür duruyordu.

 

“Kardeşim Dokuztoz, sen önden girebilirsin. Bir saat sonra buluşalım.” dedi Ning.

 

 “Bir şey mi yapacaksın?” Dokuztoz sordu.

 

“Birkaç ayarlama yapmam lazım.” Ning detay vermedi.

 

“Tamamdır. Seni bekleyeceğim ama acele et. Oyalanma! Zaten çoğu Taolordu'ndan yıllar sonra buraya geldik.” dedi Dokuztoz.

 

Ning başını salladı ardından bir düzlemsel tünel daha açtı.

 

Ning Üç Alem'e gidiyordu. Kemdiyar'dan birkaç tehlike katmanıyla ayrılan Üç Alem'e ulaşmak için sıradan ışınlanma yöntemleri kullanılamazdı! Fakat Ning'in uzayı aşma yeteneği onu direkt Üç Alem'e götürebiliyordu. Yanındaki en önemli hazineyi, Birleşimin Taştan Tütsülüğünü Kadimikiz’ine bırakacaktı.

 

…….

 

Dalgadeğişen Alemi'nin hemen dışında. Ning ve Dokuztoz ikilisi birlikteydi.

 

“Çok kabalık.” Önlerinde duran ve sonsuz bulutlarla kaplanmış diyarı görebiliyorlardı. Burası Dalgadeğişen Alemi'ydi ve dışında bile sayısız figür görülüyordu. On binlerce Taolordu vardı! Devasa bir formasyon kurarak bütün diyarı baştan aşağı kapatmışlardı.

 

“Duyduğum kadarıyla Şarapbilgesi bu formasyonu zorla aşarak içeriye girmiş. Onunla birlikte Mengüler'den ve Karanlık Krallık'tan gelen bazı Taolordları da içeri girmeyi başarmış.” Dokuztoz iç geçirdi. “Şu formasyona baktığımda bile Şarapbilgesi'nin dengi olmadığımı anlıyorum.”

 

“Kendine güvenmiyor musun?” Ning sırıttı.

 

“Güveniyorum tabii. Sonuçta mühürleri en güçlü figürün alacağı garanti değil.” Dokuztoz hemen konuştu.

 

“O zaman saçmalamayı kes. Hadi girelim!” Ning aceleciydi.

 

“Hadi.” Işık hüzmelerine dönüşerek ileri açıldılar.

 

“Taolordu Karakuzey.”

 

“Oh, Tao İttifakımız'dan Karakuzey mi?” On bini aşkın zayıf ve formasyonun parçası olan Taolordları onları durdurmadı.

 

Mengüler ve Karanlık Krallık üyelerine giriş yasaktı ama diğerlerine böyle bir kısıtlama yoktu.

 

“İçeri alın.”

 

“Karakuzey kendine güveniyor gibi. Sadece iki kişiyle içeri giriyorlar.”

 

“Adamın avatarı bile Yanmi'den daha güçlü. Kim bilir gerçek vücudu nasıl bir güce sahiptir?” Diğer Taolordları kendi aralarında konuşuyorlardı.

 

Ning ve Dokuztoz… Habistanrıça, Şarpbilgesi, Şafakyıldızı ya da Aydınlık Kralı gibi figürler kadar tanınmayan bu ikili, aslında iş birliği yapınca en elit Taolordları'na denk oluyorlardı. Aslında Ning ve Dokuztoz gibi inanılmaz güce sahip olan fakat dikkat çekmeyen çok figür vardı.

 

“Senden daha güçlü olmama rağmen beni kimse tanımıyor. Sinirlenmemek elde değil.” Dokuztoz zihinsel yoldan sitem ediyordu.

 

“Çünkü dikkat çekecek bir şey yapmadın.” dedi Ning.

 

“Evet, aynen öyle.” Dokuztoz başını salladı. “Dördüncü adıma ulaştığıma göre adımı Sonsuz Diyarlar'a yayacak bir fırsat bulmam lazım. Arkadaş, burada ilk ona girebilecek bir adam duruyor!”

 

“Dalgadeğişen Alemi'nde istediğin fırsatlardan bolca bulacaksın. Yapman gereken tek şey ilk ondaki birini bulmak ve onu yenmek; al sana şöhret.” Ning güldü.

 

On bini aşkın Taolordu'nun gözleri altında formasyona girdiler ve yan yana Dalgadeğişen Alemi'ne yöneldiler.

 

……

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44343 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr