Bölüm 912: Miratkar Seti Tamamlanır

“Sabre Sarayı fazla zorlamayacak. Bize iki yer yeter.”

“Yinyel, toplamda dört yer var. Yarısını almak mı istiyorsunuz?”

“Üç tanesini bile alabiliriz.”

On iki altın zırhlı figür kendi aralarında konuşuyor, aday gösterilen altmış altı kişiyi tartışıyordu. Aslında her saraydaki güçlü Dünya Seviye gelişimcilerden haberdarlardı ve Sabre Sarayı'nın bu kuşaktaki en etkileyici Dünya Seviye gelişimcilere sahip olduğu doğruydu! Bertulu gelmeden önce Sabre Sarayı'ndaki Doğukült, On İki Saray'ın tartışmasız en güçlü Dünya Seviye gelişimcisiydi. Diğer Sabre Efendileri de şaşırtıcı derecede güçlüydü.

Sabre Sarayı'nın Efendi Yardımcısı (Saray Ustası) Taolordu Yinyel üç yerden bahsederken… Abartmıyordu!

Sabre Sarayı'ndaki bu kuşağın böylesine muazzam olmasının gayet tabii bir sebebi vardı; zira Sabre Sarayı'nın şu anki Saray Efendisi… Efendi Şafakyıldızı'ydı! Efendi Şafakyıldızı On İki Saray'ın en kadim ve en heybetli Taolordu'ydu. Hatta, Sonsuz Diyarlar'da bile en yüce üç Taolordu arasına girebilirdi.

Öyle ucubevari bir figürdü ki bir Ebediyet İmparatoru'nu öldürmek için yalnızca sabresiyle üç hamle yapması yetmişti. Ayrıca Eşik Seviye Taolordu'ydu ve ne denli zor bir Tao seçtiğini hayal etmek bile mümkün değildi. Taobirleşimi'nde başarılı olması çok zor olacaktı, bu yüzden bütün eforlarını buna odaklamıştı; ancak bir süreliğine Sabre Sarayı'ndaki Dünya Seviye gelişimcileri titiz ve yoğun bir şekilde eğitmişti.

Bu Dünya Seviye gelişimciler, Efendi Şafakyıldızı'nın özel rehberliğini almış kimselerdi! Adam onları eğitmek için on milyon yılını harcadıktan sonra Parkıyı'dan gitmiş ve maceralara atılmıştı.

 Diğerlerini eğitmek de aslında kendi içinde bir eğitim şekliydi. Efendi Şafakyıldızı için bu durum, Taobirleşimi'ne hazırlık için yaptığı şeylerden yalnızca biriydi, ancak o Dünya Seviye gelişimciler için eşi benzeri bulunamayacak bir karmik servetti. Efendi Şafakyıldızı, Sonsuz Diyarlar'daki Sabre Üstatları arasında kesinkes ilk üçe girebilirdi ve buna Ebediyet İmparatorları da dahildi.

İşte bu yüzden…

Sabre Sarayı'ndaki Dünya Seviye gelişimcilerin bu kuşağı inanılmaz derecede güçlüydü ve aralarındaki dehalar daha da dikkat çeker olmuştu.

……

Kılıç Sarayı.

“Saray Efendisi.” Üç Dünya Seviye gelişimci saygıyla eğildi.

Efendi Odungüz bağdaş kurup oturduğu yerden üçüne bakıyordu. Gerçek vücudu Kılıç Sarayı'ndaydı; imparatorluk sarayına sadece bir yapay vücut göndermişti.

“Ayağınıza muazzam bir fırsat geldi.” Efendi Odungüz konuştu.

“Oh?” Kılıç Efendisi Yabanateş, Kılıç Efendisi Yicheng ve Kılıç Efendisi Zarifyoksunu'nun gözleri parladı.

“Diğer üç Kılıç Efendisi Parkıyı'nın farklı bölgelerinde. Bir an önce hazırlanmaya başlamanız gerekiyor.” Efendi Odungüz konuştu. “Bertulu ve Doğukült'ün dışında, pagodaların onayını alan diğer bütün Dünya Seviye gelişimciler bu fırsatı elde etmeye çalışacak. Lakin nihayetinde… Sadece dört kişi başarılı olabilecek.”

Kılıç Efendileri şaşırdılar.

Pagodalar tarafından kabul gören kişiler istedikleri an Taolordu olabilecek kimselerdi ve bunu yaptıklarında olağanüstü Taolordları olacaktı! Eğer sadece dördü seçilecekse… Bu nasıl bir fırsattı böyle?!?!

“Hazırlıklarınızı yapın. En azından dört yerden birini almamız lazım.” Odungüz iç çekti.

“Merak etmeyin, Saray Efendisi.”

“Sıkı çalışacağız.”

Üç Kılıç Efendisi de kararlılıkla doluydu.

Lakin Odungüz kararlılığın tek başına yeterli olmadığını biliyordu. Pagodalardan kabul gören herkes kararlıydı. Nihayetinde, asıl önemli olan şey güçtü. Ancak ne yazık ki Sabre Sarayı'nın bu kuşağı fazla güçlüydü.

Takip eden günlerde, pagodaların onayını alan kişiler gizlice maceralarından geri çağrıldılar.

………

Kılıç Sarayı. Taolordu Bulutdünyası.

Vhoosh.

Aniden Taolordu Bulutdünyası'nın göklerinde beyaz cübbeli bir genç belirdi. Korkunç görünüyordu ve vücudu kanlı yaralarla kaplıydı; ancak bir ışık hüzmesinin akabinde vücudu çabucak normale döndü. Ji Ning henüz son zamanlarda yaşanan heyecanlı olayları duymamıştı. Bu yüzden hala daha rahat ve mutlu bir hayat yaşıyordu.

Hayat gerçekten de rahat ve heyecan vericiydi. Ning uzun zamandır Kılıç Taosu’na odaklanıyordu, zira genç adam kılıcı seviyordu. Bu aşk kalbinin en derinliklerinden gelen bir sevdaydı ve gün geçtikçe artıyor, kılıçta ilerlemek onu cezbediyordu.

Kılıç Sarayı ise kılıç kullanıcıları için kutsal bir yerdi.

“İnanılmaz. Kılıç Pagodaları'nın Ormanı'nda birkaç yüz yıl harcayıp çok sayıda yeni fikir edinebiliyor, ardından Taolordu Bulutdünyası'na girerek bu öğrendiklerimi pratiğe dökebiliyorum.” Ning keyifliydi. Kılıç Sarayı'na gireli yirmi yıl olmuştu, ancak geçici zaman hızlandırma hazinesi sayesinde iki bin yıla denk bir gelişim seansı yapmış durumdaydı. Şimdiye kadar Taolordu Bulutdünyası'nın birden fazla kez denemişti.

“Youji hala dönmedi mi?” Ning dağ tepesine baktı. Su Youji henüz dönmemişti. “Görünüşe göre Ateş Sarayı'na girmekte kararlı.”

Aniden…

“Küçük öğrenci kardeşim Karakuzey!” Uzaktan sesler duyuldu.

Ning başını çevirdi; uzun, kaslı, sakallı ve siyah zırhlı bir Taolordu ona doğru uçuyordu.

“Kıdemli öğrenci kardeşim, sen…?” Ning bu adamı tanımıyordu. Kılıç Sarayı'nda epey siyah zırhlı Taolordu vardı ve zamanının çoğunu eğitime ayıran Ning insanlarla pek tanışmıyordu. Gerçekten de Kılıç Sarayı'nda pek fazla kişi tanımıyordu.

“Adım Jiwang.” Siyah zırhlı Taolordu konuştu. “Hazine Vadisi'ndeki Kılıçbeş onunla görüşmeye gitmeni söylemem için bana haber verdi.”

“Kılıçbeş?” Ning'in gözleri parladı. Kılıçbeş bir golemdi. Golemler görev odaklı çalışan varlıklardı; yani Kılıçbeş, Ning'i boş yere çağırmış olamazdı. Genç adam uzun süre önce [Öz Su]'yu satın almıştı. Diğer bir deyişle, Hazine Vadisi'ndeki tek olayı dördüncü Miratkar Resmi'ydi.

“Teşekkürler, Taolordu Jiwang.” Ning hemen malikanesinden fırladı ve Hazine Vadisi'ne indi. Kılıçbeş ve Kılıçaltı'ya baktı. İki golem girişte duruyordu.

“Karakuzey.” Kılıçbeş başını salladı.

“Miratkar Resmi mi?” Ning demeden edemedi.

“Biraz sabırsız mıyız acaba?” Kılıçbeş güldü.

Ning de sırıttı. “Nasıl olmam? Kılıç Sarayı'na katıldığımda bir miras seçmemiştim.” Ning halihazırda İmparator Miratkar'ın mirasına ulaşmak üzere olduğu için, Kılıç Sarayı'ndaki diğer miraslara ilgi duymuyordu. Kılıç Sarayı'nda Ebediyet İmparatorları tarafından bırakılan bazı miraslar vardı, ancak Ning şu anda o miraslar için gerekli imtihanları geçebilecek seviyede değildi... Ve geçebileceği imtihanlar da Miratkar'ın mirasına denk olmayan miraslara aitti.

“Akıllılık yaptın.” Kılıçbeş konuştu. “Şanslısın. Dördüncü resmi bulmamız uzun sürmedi. Ancak… Karşı taraf bu resmi kesinkes istediğini anlamış olacak ki bize biraz yüksek bir fiyat verdiler. Üç yüz bin küp ödemen gerekecek.”

Ning başını salladı. On İki Saray'da birtakım kurallar vardı. On İki Saray'daki Taolordları'ndan bir eşyayı bulmak için yardım istediğiniz takdirde size yardım edecek çok kişi çıkardı. Lakin sadece hazineyi elde eden kişiye teşekkür komisyonu verilirdi ve toplam komisyon %10 sularında oluyordu. Diğer Taolordları hiçbir şey almıyordu.

“Üç yüz otuz bin küp.” Ning, Kılıçbeş'e bir sukabağı uzattı ve Kılıçbeş kabağı inceledi.

Vhoosh. Elini sallayan Kılıçbeş, etrafa Kılıç Ki saçan bir resim çıkardı. Bu resim buzullarla kaplı bir diyara aitti.

“Al.” Kılıçbeş, resmi Ning'e verdi.

Ning heyecanına hâkim olamıyordu. Nihayet… Nihayet onu bulmuştu! İmparator Miratkar bugüne kadar gerçek bir öğrenci kabul etmediği için maceraya gitmeden önce bu dört resimden on seti evrene saçmıştı. Dört resimlik tam bir seti ele geçiren Dünya Seviye gelişimciler, imtihanları geçerek onun özel öğrencisi olabilirlerdi!

“Ebediyet İmparatoru'nun kişisel öğrencisi olmak mı? Tam seti ele geçiren kişilerin bunu başarma fırsatına erişeceğini söylediğine göre, sanırım bıraktığı miras beni hayal kırıklığına uğratmaz.” Ning çok heyecanlıydı.

Bazı miraslar sadece birkaç teknikten ibaretti. Diğerlerine ise daha çok çaba gösteriliyordu; örneğin Kuzeykalan veliahdına rehberlik etmek için doksan dokuz dikili taş hazırlamıştı.

En iyi miraslar ise… İlahi yetenekleri, gizli sanatları ve dahasını kapsıyordu. Taoist Üçhayat buna çok iyi bir örnekti. Veliahtına varını yoğunu bırakmıştı.

“Acaba İmparator Miratkar ne tür bir miras bıraktı. Artık tam sete sahip olduğuma göre, yapmam gereken tek şey dördüncü ve sonuncu imtihanı geçmek. İlk üçünü geçtim bile.” Ning hemen resmi kaldırdı.

“Teşekkürler.” Teşekkür ettikten sonra ışık hüzmesine dönen Ning, hemen kayboldu ve malikanesine döndü.

Svoosh! Malikanesine girdi ve kapıları şak diye kapattı! Artık onu kimse rahatsız edemeyecekti. Su Youji dönse bile dışarıda kalmak ve beklemek zorundaydı. Ning böyle bir anda kimsenin onu rahatsız etmesine izin veremezdi.

……….