Bölüm 897: Yeni Öğrenci

Ji Ning, Su Youji'nin kaldığını hissettiği yöne doğru uçuyordu. Kadın bir dağ zirvesindeki malikanedeydi ve malikanenin önünde on sekiz figür oturuyordu.

“On sekiz Dünya Seviye gelişimci neden malikanenin dibinde nöbet bekliyor?” Ning mırıldandı.

Ning'in malikane dünyasında.

Genç adamın yakaladığı gelişimci beyaz cübbeli Ning'e korku dolu gözlerle bakıyordu. “Üstat, lütfen beni bağışlayın.”

“Akıllı çocuk. Sorularıma cevap ver. Aramızda bir problem yok. Gerekmediği sürece seni öldürmeyeceğim.” Ning sakindi. Bu klonu ilahi gücünün yarısını kullanarak yaratmıştı ve klonun gücü adamı öldürmek için fazlasıyla yeterliydi.

“Anladım.” Uzun, cılız adam hemen başını salladı.

Şaka değildi. O kadar çabuk yakalanmıştı ki karşı koyacak fırsat bile bulamamıştı. Aradaki güç farkının ne denli muazzam olduğunu anlayabiliyordu. Hatta, bu beyaz cübbeli gencin aurasını gizleyen bir Taolordu olduğundan bile şüpheleniyordu. Böyle bir figürün malikane dünyasına hapsedilmişken nasıl olur da söylenenleri yapmazdı? Akla ve mantığa sahip olan kişi, gerektiğinde geri çekilmeyi ve boyun eğmeyi bilirdi.

“Şimdi, sorularıma cevap ver.” Ning parmağını kaldırdı ve Doğuduman oluşumunun haritasını çıkardı. Haritada dağın zirvesindeki malikane ve on sekiz Dünya Seviye gelişimci görülebiliyordu.

“O malikanede kim yaşıyor?” Ning malikaneyi gösterdi.

“Kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan.” Yakalanan gelişimci alelacele konuştu. “Kendisi çok güçlüdür ve bir üstün Dünya Tanrısı'dır. Doğuduman oluşumundaki en güçlü on gelişimciden biridir.”

Ning başını salladı ve ardından sordu. “Peki o halde neden malikanesinin önünde on sekiz Dünya Seviye gelişimci bekliyor?”

“Üstat, kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan'ın arkadaşı mısınız?” Yakalanan gelişimci aniden soruverdi.

“Soruma cevap ver.” Ning'in yüzü ekşidi.

“Üstat, kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan'ın başı şu anda büyük bir belada. Bu yüzden malikanesini izliyorlar.” Adam açıkladı. “Diğer iki öğrenci kardeşimizle maceraya çıktıktan sonra Ateşperisi adıyla bilinen bir yabancıyla arkadaş olmuşlar. Birbirlerine epey yakınlar.”

Ning'in gözlerinde keskin ışıklar belirdi. Ateşperisi mi?

“Duyduğum kadarıyla dışarıda tanışmış ve Yüce Feixian'ın kalıntılarında birbirlerine yardım etmişler. Çok sayıda tehlikeye göğüs gerdikten sonra Ateşperisi Yüce Feixian'ın heykelini ele geçirmeyi başarmış.” Yakalanan gelişimci konuştu. “Daha sonrasında, Ateşperisi kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan'la birlikte buraya geldi…”

Yakalanan gelişimci garip bir kahkaha attı. “Ve buraya geldikten sonra söylemesi utanç veren bazı şeyler yaşandı.”

“Konuş!” diye kükredi Ning.

“T-tamam!! Her şeyi anlatacağım!” Yakalanan gelişimci alelacele konuştu. “Maceralarında onlara eşlik eden iki gelişimciden biri Beyazkuğu adını taşıyan Dünya Tanrısı'ydı; buraya döner dönmez oluşum liderine hemen yaşananları bildirdi. Anladığım kadarıyla oluşum liderimiz Ateşperisi'nin hazinelerini istiyor ve bu yüzden onu öldürmeyi planlıyor.”

Ning'in gözleri kısıldı.

“Öldürmek ve hazineleri almak burada çok normal bir olaydır; ayrıca söylentilere göre bu Ateşperisi güçlü böcekyaratıklarına, golemlere ve tabii, bir de Yüce Feixian'ın heykeline sahip. Yanında başka değerli hazineler de olabilir.” Yakalanan gelişimci iç çekti. “Ancak kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan durumda bir sıkıntı olduğunu önceden fark etti. Kimin aklına gelirdi ki? Ateşperisi'ne yardımcı oldu ve ardından onu kendi malikanesine saklayacak kadar ileri gitti. Şu anda Ateşperisi orada saklanıyor ve dışarı çıkmıyor.”

Yakalanan gelişimci açıkladı. “Zarifmavi Tarikatı öğrencilerin özel malikanelere girmelerini yasaklamıştır. Kimse bu kuralı çiğnemeye cüret edemiyor; tarikat efendisinden gelen bir emir olmadığı sürece böyle bir şeye kalkışmak akıllıca olmaz. Kanunlarımızdan biridir ve oluşum liderinin elinden bir şey gelmez. Şu anda sadece ona sadık olan adamlarını malikanenin etrafına yerleştirmiş durumda. Başka bir çözüm arıyor olmalı.

“Onu öldürmek istiyor, ama kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan da Ateşperisi'ni korumak istiyor. Sonuç olarak kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan son zamanlarda pek de ‘hayatını’ yaşayamıyor. Duyduğum kadarıyla malikanesinden dışarıya bir adım bile atmamış.” Adam gizliden gizliye Ning'in ifadesini kontrol ediyordu. Ning ve Qingfan arasında özel bir bağlantının olduğunu düşünüyordu.

“Sana bir şey daha soracağım. Doğuduman oluşumundaki koruyucu formasyonları anlat bakayım.” Ning sordu.

Gelişimci hemen konuşmaya başladı.

……..

Ning mesafedeki malikaneye doğru ilerlemeye koyuldu; aklında türlü türlü düşünce vardı. Oluşuma kolayca girmişti, ancak Su Youji'yi buradan çıkarmak kolay olmayacaktı. Sonuçta, burası Zarifmavi Tarikatı'nın Doğuduman yan oluşumuydu. Bütün koruyucu formasyonlar aktif edilirse durum kritik bir hale girebilirdi.

Svoosh. Ning hızla inmeye koyuldu.

“Eh?” On sekiz Dünya Seviye gelişimci, inmekte olan Ning'e odaklandı.

“Kimsin?” Siyah cübbeli üstatlardan biri konuştu; ses tonu soğuktu. “Seni daha önce gördüğümü hiç sanmıyorum.”

“Ben Karakuzey. Selamlar, Taoist dostlarım.” Ning güldü. “Zarifmavi Tarikatı'na daha yeni katıldığım için henüz öğrenci dostlarımdan çoğuyla tanışma fırsatım olmadı.”

“Oh, yeni mi geldin?”

“Demek yeni bir küçük öğrenci kardeşimiz var.”

On sekiz figür burayı sadece gözetlemekle sorumluydu. Grubun lideri olan siyah cübbeli üstadın dışında aralarında gerçek manada pozisyon sahibi kimse yoktu. Dolayısıyla öğrenci kardeşlerine karşı nazik yaklaşıyorlardı.

Çoğu okulda, figürler diğerlerini sahip oldukları özel auralar sayesinde tanıyabiliyordu. Biriyle tanıştığınızda o kişiyi gelecekte kolayca tanıyabiliyordunuz.

On İki Saray gibi oluşumların Sonsuz Diyarlar'a yayılan çok sayıda üyesi vardı; bu yüzden yüce Hükümdar bizzat o kimlik madalyonlarını yaratmıştı. Madalyonları yaratmak kolay değildi, hepsi birbiriyle yankılanıyordu. Miratkar Resimleri de birbiriyle yankılanıyordu. Madalyonları yaratmak ciddi manada bir bedel gerektirmiyor olsa da, ucuz olmadıkları da ortadaydı. Dövme süreci çok karmaşıktı! Zarifmavi Tarikatı'nda beş bini aşkın Dünya Seviye gelişimci olduğu için burada o tarz hazinelerin kullanılmayacağı açık ve netti!

On sekizliden biri bile Ning'den şüphelenmedi. Bulundukları yer Doğuduman oluşumunun merkezi bir alanıydı ve bölgede yüzlerce Dünya Seviye gelişimciye ek olarak Taolordu Zarifmavi'nin bizzat yerleştirdiği bir koruyucu formasyon bulunuyordu. Formasyonlar karmaşık ve derindi. Hangi Dünya Seviye gelişimci buraya girecek cesarete sahip olabilirdi ki? Bunu yapan kişinin canına susamış olacağına şüphe yoktu!

“Küçük öğrenci kardeşim, buraya neden geldin?” Siyah cübbeli üstadın sesi soğuktu.

“Kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan'la görüşmek için.” Ning güldü.

“Oh?” On sekizlinin yüz ifadeleri hafiften değişti.

“Aranızda ne tür bir ilişki var?” Siyah cübbeli üstat sordu.

“Zamanında bana bir iyilik yapmıştı. Ona göre, yaptığı şey basit sayılabilecek ufak bir rehberlikti; ancak ben asla unutmadım. O olmasaydı buraya gelmezdim; Dünya Tanrısı olduktan sonra sırf bana karşı gösterdiği bu nezaketin karşılığını vermek için Zarifmavi Tarikatı'na katıldım.” Ning konuştu.

Siyah cübbeli üstadın yüzü ekşidi ve soğuk sesiyle konuştu. “Git o zaman.”

Son yıllarda Qingfan'ı çok sayıda kişi ziyarete gelmişti; ancak bu kafesten Su Youji'yi çıkarabilen kimse olmamıştı.

“Kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan!” Ning malikanenin girişine yürüdü, ardından seslendi. “Kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan!”

Birkaç kez seslendi.

Ning mesafede beliren bir beyaz cübbeli kadının figürünü seçebiliyordu. Kadın zarafet içinde malikaneden çıktı, ardından Ning'e baktı.

Ning hemen ona zihinsel yoldan bir mesaj gönderdi. “Youji'yi kurtarmak istiyorsan bana yardım et.”

Peri Qingfan şaşırmadan edemedi. Doğuduman oluşumu o kadar da devasa bir yer değildi; doğal olarak Ateşperisi'nin hikayesi çabucak kulaktan kulağa yayılmıştı. Ancak Ateşperisi'nin aslında Su Youji ismine sahip olduğunu bilen kişi sayısı çok ama çok azdı. Üstelik, bu kılıç taşıyan genç adamı ilk defa görüyordu.

“Kıdemli öğrenci kardeşim Qingfan, uzun zaman önce bana rehberlik ettiniz. Nihayet Dünya Seviyesine adım atabildim ve Zarifmavi Tarikatı'na katıldım.” Ning'in yüzünde minnet dolu bir ifade vardı. “Yıllar önce verdiğiniz rehberliğe minnet duyuyorum. Teşekkürler, kıdemli öğrenci kardeşim.”

“Rastgele birkaç şey söylemiştim, o kadar.” Peri Qingfan'ın yüzünde bir gülümseme vardı. “Rehberlik ettiğim Üstün Tanrı'nın bir Dünya Tanrısı olacağını düşünmezdim.”

On sekiz Dünya Seviye gelişimci sesli yapılan bu konuşmayı duyabiliyordu; lakin tabii zihinsel yoldan yapılan konuşmayı dinleyemezlerdi.

“Kimsin sen?” Peri Qingfan zihinsel yoldan gönderdi. “Hmph. Youji'ye yardım etmek mi istiyorsun? Hmph. Şu aptallar geçenlerde aynı yolu kullanarak beni kandırmaya çalıştılar. Malikaneme giremezsin, bunu aklından bile geçirme.”

“Youji'ye tek bir şey söyle; kim olduğumu bilecektir.” Ning zihinsel yoldan gönderdi.

……

Su Youji odasında bağdaş kurmuş oturuyordu.

“Küçük kardeşim Youji.” Bölgeye bir tutam ilahi güç süzüldü ve ilahi güç çabucak Peri Qingfan'ın klonuna dönüştü. Gerçek vücudu girişte Ning'le konuşuyordu; bu yüzden Su Youji'ye bir klon göndermişti.

“Ne oldu, büyük kardeşim Qingfan?” Su Youji gözlerini açtı ve karmaşık ifadesiyle ona baktı.

Peri Qingfan sordu. “Birisi seninle görüşmek istiyor. Kim olduğunu biliyor musun?”

“Ben mi? Burada kimseyi tanımıyorum ki.” Su Youji'nin aklı karıştı.

Peri Qingfan ona baktı. “Söylediğine göre ismi… Ji Ning.”

……..