Bölüm 896: Zarifmavi Tarikatı

Zarifmavi Tarikatı, Parkıyı'daki tarikatlardan yalnızca bir tanesiydi. Taolordu Zarifmavi tarafından kurulmuş olup antik bir geçmişe, derin köklere sahipti.

Zarifmavi Tarikatı'nın Doğuduman yan oluşumu, üst düzey tarikat üyelerinin konakladığı bölge…

Bölgedeki dağ zirvelerinden birinde bir malikane bulunuyor ve malikanenin dışında bağdaş kurmuş oturan on sekiz Dünya Seviye gelişimci seçilebiliyordu.

“Hmph.” Malikanenin girişinde duran beyaz cübbeli bir kadın on sekiz figüre baktı, ardından burnundan soludu.

“Küçük öğrenci kardeşim Qingfan, Ateşperisi Su Youji'ye direnmeyi kesmesini söylemelisin.” Oturmakta olan on sekiz Dünya Seviye gelişimci arasındaki siyah cübbeli bir üstat konuştu. “Uslu uslu golemlerini, böcekyaratıklarını ve Yüce Feixian'ın heykelini bize versin. Bunu yaptığı takdirde başına daha fazla sorun çıkarmayız. Ama yapmazsa… Merkezden gelecek emirler dahilinde onu öldürecek ve Tao'sunu bu diyardan sileceğiz!”

“Küçük kardeşim Youji tarikat müritlerinden bazılarını kurtardı ve siz ona minnet göstereceğiniz yerde arkasından planlar çeviriyor, onun hazinelerini almak istiyorsunuz. Küçük kardeşim Youji Yüce Feixian'ın heykelini almak için hayatını tehlikeye atmıştı.” Beyaz cübbeli kadın sinirliydi. “Merkezden gelen emir mi dedin? Bu yerel yan oluşumda sorun çıkarabilirsiniz, ancak ana üs sizin gibi aptalların istediğini yapabileceği bir yer değil!”

On sekiz Dünya Seviye gelişimciden cevap gelmedi. Sessizce orada oturmaya devam ettiler.

“Hmph.” Beyaz cübbeli kadın öfkeli bir şekilde malikaneye döndü.

Malikanede…

Su Youji odalardan birinde bağdaş kurmuş oturuyor, sessizce meditasyon yapıyordu. Ateş kırmızısı cübbelere bürünmüş olan kadın inanılmaz derecede çekici ve cezbedici bir auraya sahipti. Sanki bu diyarda doğan en güzel, en çekici kadındı. Öyle güzeldi ki Dünya Seviye gelişimciler bile ondan etkileniyordu. Aniden kadın gözlerini açtı. Bunu yaptığı sırada cezbedici aurasını da geri çekti. Dışarı baktı ve akabinde güldü. “Büyük kardeşim Qingfan.”

“Küçük kardeşim Youji.” Beyaz cübbeli kadın içeriye girdi.

“Başına böyle sorunlar açtığım için üzgünüm, büyük kardeşim Qingfan.” Su Youji lafa girdi. “Kendi tarikatında seni saçma sapan bir pozisyona soktum.”

“Merak etme. Burası benim malikanem. Dünya Seviye gelişimciler kendi öğrenci kardeşlerinin malikanelerine giremezler; bunu yapmak için tarikat efendisinden izin almaları gerekir.” Beyaz cübbeli kadın konuştu. “Yani malikanemde kaldığın sürece sana ellerini süremeyecekler. Tarikat efendisi ise inanılmaz derecede güçlüdür. Ondan izin alabileceklerini düşünüyorlarsa… Hmph!”

Su Youji iç çekmeden edemedi.

Bu olay…

Yıldız Adaları'nı terk ettiği günden sonra Parkıyı'nın ne denli karmaşık ve kanunsuz olduğunu çabucak görmüştü. Dikkatle davranmayı seçen Youji, ilk olarak bir yıldız haritası almış ve Parkıyı'nın genel coğrafyasını incelemişti. Amacı Ateş Sarayı'na gitmek ve şansını denemekti; lakin yarı yolda tesadüf eseri garip, tehlikeli bir duruma sürüklenmişti.

Parkıyı Krallığı'nda bu tarz durumlara düşmek çok zor değildi. Bazı tehlikeler yüce hükümdar tarafından bizzat yaratılmışken, bazıları da ölen Taolordları'nın ellerinden çıkmaydı.

Su Youji, Yüce Feixian'ın yarattığı tehlikeli bir bölgeye girmişti. O yerde çok sayıda tehlikeyle karşılaşmış ve nihayetinde ölümle burun buruna geldiğinde Peri Qingfan'ın grubu tarafından kurtarılmıştı. Spesifik olarak konuşacak olursak, Youji'yi kurtaran kişi Peri Qingfan'dı. Su Youji ona minnet duyduğu için Peri Qingfan'ın üç kişilik grubuna katılmaya karar vermişti.

O yerde birlikte tehlikelere göğüs gerdiler ve Su Youji hem golemlerini hem de böcekyaratıklarını kullanmakta çekinmedi. Sonunda… Yüce Feixian'ın yerleştirdiği imtihanı geçerek onun özel öğrencisi olmayı başardı.

Yüce Feixian arkasında çok sayıda hazine bırakmıştı ve artık bütün bunlar Su Youji'ye aitti. Hazinelerin geri kalanı, Su Youji'nin kimseye çaktırmadan almayı bildiği bir malikane dünyasındaydı; ancak adamın heykeli sarayın en zirvesine ve en dikkat çekici noktasına yerleştirilmişti. Su Youji onu almak için dağa bizzat tırmanmak zorunda kalmış ve doğal olarak bu durum Peri Qingfan ile diğerleri tarafından izlenmişti.

Peri Qingfan'ın grubu Su Youji'yle birlikte ölüm kalım mücadelelerine girmiş bir gruptu. Birbirlerine çok güveniyorlardı ve Peri Qingfan, Su Youji'nin hayatını bile kurtarmıştı. Bunlardan ötürü Su Youji onlara karşı bir şüphe beslemiyordu.

Zamanında, Peri Qingfan ona şu sözleri söylemişti. “Küçük kardeşim Youji, On İki Saray'a mı gidiyorsun? Biz de o yöne gideceğiz. Doğuduman oluşumuna dönmeyi düşünüyoruz. Bizimle gelebilirsin!”

Su Youji ve Peri Qingfan'ın arkadaş olması uzun sürmedi; yakınlaştılar ve imtihanlardan sonra birlikte seyahat etmeye başladılar. Peri Qingfan Parkıyı Krallığı'nda doğup büyüdüğü için bölgeyi tanıyordu. Sorun yaşamadan Doğuduman oluşumuna ulaştılar… Lakin tam malikaneye bir şeyler içmek için girdiklerinde, bu on sekiz Dünya Seviye gelişimci onları kuşatmaya geldi.

 Görünüşe göre, imtihanlarda omuz omuza savaştıkları yoldaşlarından bir tanesi, Dünya Tanrısı Beyazkuğu, macerada yaşananları Doğuduman oluşumunun liderine bildirmişti. Doğuduman oluşumunun lideri yalnızca Dünya Seviyesi’nde olan bir gelişimciydi ve Su Youji'nin böcekyaratıkları ile golemlerine karşı bir ilgi besliyordu; klasik açgözlü figürlerden bir tanesiydi. Su Youji tarikatın üyesi olmadığı için adam onu öldürmeleri ve hazinelerini almaları için emirler verdi.

“Merak etme, küçük kardeşim. Sadece bir oluşum liderinden bahsediyoruz. Pozisyon konusunda benden ciddi derecede üstün sayılmaz. Ana merkezle arasında sadece birkaç bağlantı var; bu yüzden oluşum lideri oldu. Tarikat efendisinin emirleri olmadığı sürece bize hiçbir şey yapamaz. Burada istediğin kadar kalabilirsin.”

Su Youji başını salladı.

…….

Tam o sıralarda Zarifmavi Tarikatı'nın göklerinde uçan bir araç belirdi. Beyaz cübbeli bir genç aracın güvertesinde oturuyordu. Aşağıya baktı.

“Mesaj tılsımım hemen aşağıda. Taolordu Enginboz'un verdiği yıldız haritasına göre, burası Zarifmavi Tarikatı'nın dokuz yan oluşumundan bir tanesi.” Ning'in aklı biraz karışmıştı. “Youji'nin burada ne işi var?”

Zarifmavi Tarikatı, Taolordu Zarifmavi'nin kurduğu bir yerdi. Tarikatta toplamda dört Taolordu mevcuttu! Taolordu Zarifmavi inanılmaz bir güce sahipti, ancak diğer üç Taolordu zayıf sayılırdı; onlar yalnızca siyah zırhlı Taolordları'ndandı.

On İki Saray'ın Taolordları güç seviyelerine göre sınıflandırılıyorlardı. Siyah zırhlı, mavi zırhlı, gümüş zırhlı ve altın zırhlı olanları vardı. Siyah zırhlı olanları en alt sınıfta bulunanlardı.

“Dalgalanma yok mu?” Ning aşağıdaki yan oluşuma baktı. “Burayı koruyan bir Taolordu yok.”

Mantıklıydı. Tarikatta zaten toplamda dört Taolordu vardı ve Zarifmavi Tarikatı dokuz yan oluşuma sahipti. Ning'in elindeki yıldız haritasına göre, dört Taolordu genelde ana merkezde kalıyordu.

“Youji, Doğuduman oluşumunda…” Ning'in aklı karışmıştı, ancak yine de genç adam aracı kaldırarak bizzat ilerlemeye koyuldu.

“Etkileyici.” Ning, Doğuduman oluşumuna bakıyordu. Oluşum on milyon kilometrelik devasa bir alana sahipti. “Yıldız haritasında yazıldığı üzere, bu yan oluşumda üç yüzü aşkın Dünya Seviye gelişimci var. Parkıyı Krallığı gerçekten de Tao İttifakı'na hiç benzemiyor. Tao İttifakı'ndaki tarikatlar yeni Dünya Seviye gelişimci alımında mutlak bir dikkat sergiler ve sayılarını olabildiğince az tutmaya çalışırlar. Burada ise gördüğüm kadarıyla ‘ne kadar çok o kadar iyi’ prensibini takip ediyorlar.”

Tao İttifakı daha zahmetsiz ve dengeli bir politika izliyordu. Kemdiyar Salonu buna iyi bir örnekti. Taolordu Kemdiyar'ın lideri olduğu bu salon ve koca bölgede emrinde olan sadece yüz civarı Dünya Seviye gelişimci yaşıyordu. Kemdiyar Bölgesi'nin genelinde ise bu sayı on bini aşıyordu, lakin hepsi ufak tefek oluşumlara dağılmıştı.

Parkıyı bu konuda farklıydı. Parkıyı'nın Taolordları ve kurdukları oluşumlar, daha çok temel ve merkezi bir yapıyı takip ediyorlardı. Zarifmavi Tarikatı'nın ana merkezi ve dokuz oluşumunda bile toplamda beş bini aşkın Dünya Seviye gelişimci vardı! Gerçekten de sayıca üstünlüğe bel bağlıyorlardı. Aslında bunun asıl sebebi Parkıyı'daki Taolordları'nın güven çerçevesinde yaşıyor olmasıydı; sonuçta On İki Saray'ın üyesi olan Taolordları kendi aralarında mücadele edemiyorlardı.

 Taolordları savaşamadığı için… Parkıyı'daki tarikat savaşları Dünya Seviye gelişimciler arasında gerçekleşiyordu. Dolayısıyla ne kadar çoksa o kadar iyiydi! Dünya Seviye gelişimcilerin arasındaki savaşlar gerçekten de acımasız ve vahşet doluydu.

“Dur, Taoist dostum! Burası Zarifmavi Tarikatı'nın Doğuduman yan oluşumudur.” Uzun, cılız bir Dünya Seviye gelişimci öne fırlayarak Ning'e seslendi.

“Ben Karakuzey.” Ning güldü. “Zarifmavi Tarikatı'na katılmak için geldim.”

“Taoist dostum, Zarifmavi Tarikatı'mıza katılmak mı istiyorsun?” Uzun, cılız gelişimci Ning'i gözleriyle tarttı. Dünya Seviye gelişimciler Parkıyı'da orta düzey görülen figürlerdi. Ning bir Üstün Tanrı olsaydı bu kadar dostane bir tavırla karşılanmazdı. “Hahaha, Zarifmavi Tarikatı olarak yeni gelenlere kapımız her zaman açıktır, Taoist dostum. Lütfen beni takip et.”

Gülümseyen Ning adamı takip etmeye başladı; ikili tarikatı koruyan formasyonlardan geçtiler.

Burası Zarifmavi Tarikatı'nın yan oluşumlarından biriydi. Doğal olarak bölgeyi koruyan formasyonlar bizzat Taolordu Zarifmavi tarafından yerleştirilmişti. Formasyonlar bir grup Dünya Seviye gelişimcinin kontrolünde tam güçlerini sergileyemezlerdi, ancak yine de Ning onlara karşı tek başına mücadele edebileceğinden emin değildi.

“Lütfen beni takip et, Taoist dostum.” Uzun, cılız Dünya Seviye gelişimci Ning'in yanında uçuyordu.

“Orası neresi?” Ning mesafeye işaret etti, Su Youji'nin o yönde olduğunu hissediyordu.

“Tarikattaki öğrencilerin her biri farklı güçlere sahip. Daha güçlü olan Dünya Seviye gelişimciler orada yaşıyor.” Cılız, uzun Dünya Seviye gelişimci parmağıyla işaret etti.

“Oh.” Ning anladı. Aniden, elini uzattı ve eli düzinelerce metreye kadar uzadı. Yanındaki Dünya Tanrısı'nı sanki bir fareyi kavrıyormuş gibi kolayca ele geçirdi. Bu adam misafirleri karşılamak için görevliydi, ancak gücü yalnızca bir elit Dünya Tanrısı seviyesindeydi. Ning'in karşısında direnmeye bile layık değildi.

“Taoist dostum!” Adam dehşete düştü.

“Hayatını istiyor olsaydım, şu anda konuşuyor olmazdın.” Ning zihinsel yoldan gönderdi. Ardından, bir vhoosh sesini takiben adamı kendi malikane dünyasına aktardı.

Işık hüzmesine dönüşen genç adam, yüksek hızda Su Youji'ye doğru ilerlemeye koyuldu.

……….