Bölüm 743: Çevrelemek ve Saldırmak

“Gidelim.”

Tanrıhabisi Çürükdiken ve Sabre savaş alanının sınırlarında duruyordu. Nuwa İttifakı henüz yeni bir saldırıya başlamamıştı, ancak ikili birbirlerine bakar bakmaz hemen altın kaleye saklandılar ve “svoosh” sesini takiben uzaklaştılar.

Kalenin içinde, Tanrıhabisi Çürükdiken, Sabre ve takipçiler rahat sayılırlardı.

“Yerel bir kaosdünyasından bir yüce Üstün Tanrı'nın çıkacağını hiç düşünmezdim.” Tanrıhabisi Çürükdiken gülümseyerek iç çekti. “Bu yüce Üstün Tanrı'yı bir üstat olarak görebiliriz, kadim kaosta bile onun gibilerine sık rastlayamazsın.”

Sıradan Üstün Tanrılar en zayıf Üstün Tanrılar'dı.

Elit Üstün Tanılar yetenekliydi, güçlü ilahi yeteneklere ve Tao'ya dair derin sayılabilecek öngörülere sahiplerdi.

Yüce Üstün Tanrılar ise Dünya Tanrıları'na çok yakın olan figürlerdi. Gerçek üstatlar olarak görülüyorlardı ve genelde sonsuz kadim kaosta gayet iyi işler çıkarabiliyorlardı.

Açıkça görülebildiği üzere, Üç Alem'de böyle bir Üstün Tanrı yoktu. Buna benzer Üstün Tanrılar sadece canavarvari bir yeteneğin, inanılmaz şansın, akılalmaz ilahi yeteneklerin ve tekniklerin, olağanüstü hazinelerin ve başka birçok faktörün sonucunda ortaya çıkabiliyorlardı. İşte bir yüce Üstün Tanrı olmak için gereken şartlar bunlardı.

Tanrıhabisi Çürükdiken ve Sabre geri çekilmişti. Artık iki ordu da yaya gerilmiş ok gibi bekliyorlardı, her an salınmaya hazırlardı.

“Öldürün!”

 “Ji Ning, Jueming, yapalım şu işi.”

Suiren, Buda Jueming ve Ji Ning aynı anda Şeytankalp'in Efendisi'ne doğru atıldı.

“Size ben eşlik edeyim.” Her Şeytanın Efendisi vücudunu ikiye böldü ve siyah cübbeli Ning ile Efendi Tathagata'yı hedef aldı.

 Daha önce siyah cübbeli Ning'i durduramadığı için, genç adam çok sayıda figürü öldürmeyi başarmıştı.

 Efendi Tathagata yeni bir Pangu Yaratılış Formasyonu'na bürünmüş durumdaydı. Şimdilik onu durdurabilecek başka biri yoktu.

Boom!

Vhoosh!

İki Her Şeytanın Efendisi, siyah cübbeli Ning ve Efendi Tathagata'yla savaşmaya başladı. Her Şeytanın Efendisi çok hızlıydı, Ning'in Üçay Kılıç Formasyonu'ndan bile hızlıydı. Bu sayede Ning ile Efendi Buda'yı şimdilik durdurabiliyordu.

“Ebediodun, yanımda bir sürü Ölümsüz hapı var. Bakalım ilahi gücün ne kadar dayanacak.” Taoist Üç Saflık ve büründüğü formasyon bir kez daha Ebediodun'la savaşmaya başladı.

Taoist Üç Saflık Ölümsüz enerjisi harcıyorken Ebediodun ilahi gücünü kullanıyordu. İlahi gücü yenilemek için gerçek bir yolu yoktu. Ciddi manada konuşacak olursak, ilahi gücü yenilemek için bazı özel hazineler kullanılabilirdi; örneğin Kaos Nektarı bu işleve sahipti, ancak buna benzer hazineler çok nadirdi. Ayrıca bir Kaos Nektarı şişesi sadece on yirmi Kutsal Ölümsüz'ün vücudunu yenileyebilirdi, tek bir Gerçek Ölümsüz'ün vücudunu yenilemeye bile yeterli gelmezdi!

 Bir Üstün Tanrı'nın vücudunu yenilemek için ise yüz Kaos Nektarı şişesi bile yeterli gelmezdi. Üç Alem'de zaten bu kadar Kaos Nektarına sahip olan kimse yoktu. Sonsuz kadim kaosta bile kimse böyle akılalmaz bir miktarı, sırf ilahi enerjisini yenilemek için kullanmazdı.

“Beni merak etme, ilahi gücüm bana uzunca bir süre yetecektir. Şeytankalp artık eskiye kıyasla daha da güçlü. Ben çökmeden önce Nuwa İttifakı'nın işi bitecek.” Ebediodun'un sesi soğuktu.

İki eski dost, artık hayatları için savaşıyordu.

Bütün bunların Şeytankalp tarafından tasarlandığını biliyorlardı, ancak bu durum kaplanın sırtına binmeye çok benziyordu; bir kez sırtına atladığınızda, aşağı inmek hiç de kolay olmuyordu. Kusursuz Yol ve Nuwa İttifakı'nın arasındaki nefret bağı artık figürlerin kemiklerine kadar işlemiş durumdaydı.

“Taoist Yuan!” Gonggong öfkeyle kükredi, ancak cevaben aldığı tek şey Yaşlı Adam Yuan'ın atkuyruğu püskülüne ait sayısız ipek parçasıydı.

Yaşlı Adam Yuan savunma konusunda gerçek bir ustaydı. Gonggong şimdilik ona hiçbir şey yapamıyordu.

Boom! Boom! Boom! Shennong Pangu Yaratılış Formasyonu ile Taobabası Mürekkep Bambusu'na karşı savaşıyordu.

Taobabası Kanlıkuğun'nun gerçek vücudu ve Kadimikiz’i Kusursuz Yol'un ordusuna doğru atılmıştı ve Nuwa İttifakı'nın ordusuna karşı savaşıyordu.

 O esnada, savaş alanında boşta kalmış olan tek hükümdar… Houyi'ydi!

Houyi önceki mücadelede, Yabancı Tanrıhabisi Çürükdiken'e karşı savaşıyordu; ancak artık Sabre ve Çürükdiken geri çekildiği için, Houyi istediği seçeneği seçebilirdi. Orduya yarım edebilir ya da elitler arasındaki mücadeleye dahil olabilirdi.

 Houyi şu anda asıl meselenin Şeytankalp olduğunu biliyordu. O adama kıyasla, iki büyük ordunun arasındaki savaş daha önemsizdi. Kusursuz Yol'un ordusu Kanlıkuğu'nun yardımına sahipti, ancak Nuwa İttifakı da Fuxi'nin Suateş Kıyamet Formasyonu'yla destekleniyordu. Kanlıkuğu'nun desteğine rağmen Kusursuz Yol hala avantajı ele geçirebilmiş değildi.

“Şeytankalp.” Houyi dikkatini Şeytankalp'in Efendisi'ne verdi.

“Şeytankalp, ölmeye hazırlan.” Ning üç başlı, altı kollu formundaydı. Altı kılıcıyla yakın dövüşe girdi, kılıç sanatları gerçekten muazzamdı.

“Amitabha.” Buda Jueming uzaklardaydı, devasa ellerini sürekli Şeytankalp'e doğru gönderiyordu.

Suiren ise ahşap asasını savuruyor, onu bir ateş nehrine dönüştürerek saldırıyordu.

“Ahahaha… Bu kadar mısınız? Bir de beni durdurmak istiyorsunuz, öyle mi?” Zincirlerinden yeni kurtulmuş olan Şeytankalp, savaş arzusuyla yanıp tutuşuyordu. Ji Ning, Jueming ve Suiren üçlüsünün saldırısıyla karşı karşıya kalan adamın vücudu bulanık bir hale büründü, ardından üç baş ve altı kollu formuna girdi; ancak altı kolu hemen altı öfkeli nehre dönüştü.

BOOM! Öfkeli nehirlerle karşılaşan Ning, elinden geleni yapsa da geriye savrulmadan edemedi. Aralarındaki güç farkı çok fazlaydı.

BOOM! Buda Jueming de geriye savruldu.

BOOM! Suiren yalpalayarak geri çekildi.

Üçü de güçlü koruyucu ilahi yeteneklere sahip oldukları için yaralanmamıştı; lakin Şeytankalp toplamda altı kola sahip olmasına rağmen, daha demin sadece üçünü kullanmıştı! Üç kolla onları tamamen baskılayabiliyordu… Yani Ji Ning gibi altı elit hükümdara karşı koyabilirdi! Şeytankalp'in bir yüce Üstün Tanrı olduğu açıktı, ancak Nuwa İttifakı'nda onun gibi biri yoktu.

Öfke dolu üç nehir onlara doğru gelirken, Şeytankalp aniden diğer üç nehri Suiren'e doğru gönderdi.

“Suiren, geber.” Şeytankalp'in soğuk sesi yankılandı.

Ji Ning ve Jueming ikilisinin vücutları üst kademe Protokozmik ruh hazinelerine denkti; onları öldürmek hiç de kolay olmayacaktı.

Suiren'in vücudu ise ateşlere dönüşebiliyordu. O da kolay bir rakip değildi, ancak Ji Ning ve Jueming ikilisinden daha dayanıksızdı.

Lakin tam o esnada…

“Eh?” Şeytankalp'in vücudunu açıklanamayan bir korku sardı. Hemen başını çevirip duruma bakan adam, mesafede duran Houyi'yle karşılaştı.

Houyi ona soğuk bakışlar atıyordu. Bir elinde antik bir ilahi yay tutuyor, diğer eliyle de siyah bir oku kavrıyordu.

“Houyi?” Şeytankalp sırıttı, kahkahası boşlukta yankılanıyordu. “Houyi. Ahahaha! Okçuluktan hiç korkmuyorum. Gel. Gel.”

Houyi sakince ve sessizce okunu yayına taktı, ardından yayı gerdi.

 Zz…

Houyi yayı sonuna kadar çekti, okun ucu direkt olarak Şeytankalp'i hedef alıyordu.

Koskoca savaş alanı aniden garip bir sessizliğe büründü. Orada bulunan bütün Ölümsüzler ve Habistanrılar ruhlarına inen görünmez bir baskıyı fark ediyorlardı.

“O…?” Uzaklardaki Tanrıhabisi Çürükdiken ve Sabre'nin yüzleri hafifçe değişti.

“Ne dehşet verici bir oktur o.” Tanrıhabisi Çürükdiken mırıldandı, “Bu Houyi… Gerçekten etkileyici. Karşımızdaki yerel kaosdünyası fazla güçlü.”

“Aynen öyle.” Sabre de baskıyı hissediyordu.

Gonggong ve Yaşlı Adam Yuan ikilisi duraksadı, başlarını çevirerek Houyi'ye baktılar. İkisi de kalpgücünde beşinci seviyeye ulaştıkları için Houyi'nin de sadece beşinci seviyede olduğunu anlayabiliyorlardı; ancak Houyi yayını gerdiği anda, oluşan görünmez baskı bu iki figürün ruhlarını bile bastırmıştı. Karşılarında duran şey ilahi gücü, kalpgücünü ve ruhu birleştirebilen, dehşet verici bir okçuluk çeşidiydi.

“O ok yıllar önce Altın Karga ‘Yaratıkların İmparator’"nu öldürmek için kullandığı oktan bile daha dehşet verici olacak.” Fuxi de savaşı izliyordu ve gördüklerinden dolayı hayranlıkla iç çekmeden edemedi.

“O ok…” Ning'in kalbi titriyordu. Ok onu hedef almıyordu, ancak genç adam aniden uyuyan bir kaplana toslamış bir tavşan gibi hissetmeye başlamıştı. Kaplan hala uyuyordu, ancak tavşan buna rağmen korkudan titremeyi bırakamıyordu.

“O ok…” Hepşeytan'ın yüzü bile değişti. Kadim Çağ'ı sona erdiren savaşta Houyi'yi fazla umursamamıştı. Sonuçta Houyi'nin okları onu yakalayamıyordu; ancak şimdi… Böyle bir okla karşı karşıya kalınca… Her Şeytanın Efendisi öyle bir şeyden kaçamayacağını anlamıştı. Önce oku karşılamalı, ardından kaçmalıydı.

Savaş alanında bulunan herkes Houyi'nin ne denli dehşet verici bir tehdit saçtığını hissedebiliyordu. Oradaki en güçlü figür olan Şeytankalp'in kalbi bile titriyordu; ancak kendisi yine de öz güvenle doluydu.

“Geber.” Şeytankalp dört koluyla Suiren'e saldırmaya koyuldu, dört kolu da öfkeli nehir sularına dönüşüyordu.

Svish.

Bir yay sesi duyuldu.

Boşlukta bir ok ilerliyordu. Normalde çok sessizdi, ancak boşluğu delerken etrafındaki bütün enerjiyi yutmaya başlamıştı. Element enerjisi, doğal enerji, kaos enerjisi… Her şeyi yutuyor ve boşlukta uluyarak ilerliyordu. Çok geçmeden okun etrafındaki ışık aurası otuz bin metreye uzadı… Üç milyon metreye ulaştı… Üç milyon kilometreye yükseldi…

Adeta devasa bir gökkuşağı boşluğu dolduruyordu. Bütün büyük güçler akılalmaz bir baskı altındaydı.

“Ahahah…” Şeytankalp geniş bir kahkaha attı, Suiren'e saldırmaya devam ediyordu. Suiren'in ateşleri hızla azalmaktaydı. Bütün ateşleri söndüğünde, can verecekti.

Svish.

Devasa ok nihayet Şeytankalp'e ulaştı. Ok Şeytankalp'in atlatamayacağı kadar hızlıydı ve adam zaten “atlatmanın” ona yakışmayacağını düşünüyordu. Sonunda bakışlarını o oka çevirdi. Ona göre, gökkuşağı ışığının etrafındaki akılalmaz güç önemsizdi; tek tehdit sıradan görünen siyah oktu.

……….