Bölüm 716: Formasyonu Yarmak

Hepşeytan Dünyası.

“Ne?! Hükümdar seviye mi?” Siyah cübbeli Tanrıkral gerçekten inanamıyordu.

“Geçen sefer sadece hükümdar seviyesine ‘yakın’ olduğunu söylememiş miydin? Aradan sadece birkaç yıl geçti. Ne ara ve nasıl hükümdar seviyesine ulaşmış olabilir ki?” Siyah cübbeli Tanrıkral adeta karnında yanan bir alev topu olduğunu hissediyor, acınası bir hale bürünüyordu. Kükredi. “Karagök, emin misin? Yanlış görmüş olmayasın?”

Kutsal Ölümsüz Karagök siyah cübbeli Tanrıkral'a bakmaya bile yeltenmedi. Bunun aksine, Her Şeytan'ın Efendisi'ne doğru saygıyla ve ciddiyetle konuştu. “Efendim, Tanrıhabisi Çürükdiken bir hayli öfkeli. Ji Ning'in hükümdar seviyesinde olduğuna şüphe yok. Efendim, ne yapacağız?”

 “Şüphe yok mu?” Bunu duyan siyah cübbeli Tanrıkral dişlerini sıktı.

Lanet.

Nasıl… Nasıl… Nasıl olur da daha bin yıldır bile hayatta olmayan o çocuk, aniden Üç Alem'in zirvesine ayak basmış olabilir? Kendisi, Şeytankalp'in Efendisi'ne ait yüce öğrenci ve Kusursuz Yol'un isimsel lideri bile daha o seviyeye ulaşabilmiş değildi!

“Embesil.” Taoannesi Şeytanel yan tarafta duran siyah cübbeli Tanrıkral'a baktı, suratında soğuk bir gülümseme vardı.

“Embesil” kelimesini duyduktan sonra siyah cübbeli Tanrıkral kendine geldi. Başkalarının kalpleriyle oynamayı alışkanlık haline getiren adam, bu sefer sert bir kayaya toslamıştı. Ji Ning'in zaman içerisinde güçlendiğini izlemiş ve bizzat Ji Ning'e sorun ardına sorun çıkarmak adına uğraşmıştı. Şimdiyse Ji Ning, Üç Alem'in zirvesindeydi… Ve gerçekten de bu konuda, Tanrıkral'ın payını vermek gerekiyordu. Tanrıkral nasıl olur da acınası ve sıkıntılı bir hale bürünmezdi? Ancak kendisi de olağanüstü bir figürdü. Hemen kendini toparladı.

“Habislordu, Karakuzey halihazırda hükümdar seviye bir güç oldu. Çok hızlı çalışıyor. Bir an önce onu ortadan kaldırmalıyız.”

“Biliyorum.” Her Şeytan'ın Efendisi konuştu, suratı ekşimişti. “Houyi, Suiren ve bir grup Gerçek Tanrı ile Taobabası çoktan yola çıkmışlar. Araya girmek istesek bile bunun için öncelikle Altınnehir dünyasına gitmemiz, ardından yavaş yavaş savaş alanına uçmamız gerekiyor. Muhtemelen Houyi'nin grubuna yetişemeyiz. Yardım edebileceğimizi sanmıyorum. Karagök… Tanrıhabisi Çürükdiken'e zamanında gelemeyeceğimizi söyle. Yapacak bir şeyimiz yok. Her şey ona kaldı.”

“Tamam.” Karagök başını salladı.

 “Şunu da söylemeyi unutma.” Her Şeytan'ın Efendisi talimat verdi. “Öldürebildiği kadarını öldürsün. Özellikle de Tathagata'yı öldürmek için elinden geleni yapsın.”

“Anlaşıldı.” Karagök saygıyla cevapladı.

 Her Şeytan'ın Efendisi bir süreliğine sessiz kaldı, ardından hafifçe konuştu. “Nuwa İttifakı'nın kökleri gerçekten çok derin… Tam güçlerini göstermeye zorlayamadık, ancak nihayetinde onlar için bir Ji Ning yaratmış olduk. Tanrıhabisi Çürükdiken… Hmph. O uzaylı Yabancı'nın bir sürü planı var. Bırakalım Nuwa İttifakı'yla savaşsın.”

……

Altınnehir dünyası. Büyük formasyonun dışında…

Fuxi keyifle Ning'e bakıyordu. Hemen konuştu. “Konuşacak zamanımız yok. Böyle bir zamanda hükümdar seviyeye adım atmış olman, göklerin bizi gözettiğini gösteriyor. Tathataga çok ilahi güç kullandı, daha fazla dayanabileceğini sanmıyorum. Derhal formasyonu parçalayıp, onu kurtarmalıyız.”

“Formasyon basit değil.” Ning önündeki formasyona baktı.

“Evet.” Fuxi başını öne salladı. “Eğer işleri yavaştan alır ve formasyonu inceleyerek onu işlevsiz bırakmaya çalışırsak bu bir saatimizi alır. Bir saatte Tathagata'nın çoktan ölmüş olacağını düşünüyorum.” Fuxi ekledi. “Tathagata ittifakımız için çok önemli. Eğer gerçek vücudu parçalanırsa Sonsavaş'ta başımız belaya girer. Ne olursa olsun, onu kurtarmak zorundayız.”

“Benden ne yapmamı istiyorsun?” Ning hemen sordu. Formasyonlar konusunda biraz bilgisi vardı, ancak Fuxi'ye kıyasla kendisi cahil bir çocuk gibi kalıyordu.

“Formasyonun işler bir şekilde kalması için dengesini yitirmemesi gerekiyor.” Fuxi konuştu. “Eğer dengesini yitirirse kolayca çökebilir. Sonuçta, formasyon dışarıdan gelen güce bel bağlıyor.”

Ning başını salladı. Bu prensibi anlıyordu.

“Şurada.” Fuxi mesafeye işaret etti. Aniden, formasyonun o kısmına bir ilahi güç huzmesi fırladı. “Formasyonun kritik noktalarından bir tanesi. Elinden geldiğince saldırmanı ve formasyonu o noktadan yarmanı istiyorum. Olabildiğince fazla yar, bütün gücünü kullan. Bunu yaparsan formasyonun üzerine ciddi bir baskı yerleştirebilir ve işimi kolaylaştırabilirsin.”

“Tamam.” Ning onayladı.

Genç adam hemen harekete geçti.

Vhoosh!

Vücudu anında büyüdü, sıradan halinden otuz bin metre boya sahip bir deve dönüştü. Aynı esnada, Ning [Üç Baş, Altı Kol] tekniğini de aktif etti. Altı elini aynı anda uzattı ve her elinde bir keskin kılıç belirdi. Ardından şiddetle saldırıya geçti, “Kan Damlası” duruşunu kullanıyordu. Kılıcı ışık hızından da hızlı hareket ediyordu.

 Formasyon çok dayanıklıydı. Çarpışma yaşandığında, Ning onu geri iten ciddi bir kuvvetle karşılaştı. Bu formasyon Tanrıhabisi Çürükdiken'in hazırladığı ve içinde Tathagata'yı öldürmeyi planladığı formasyondu. Böyle bir formasyonu zor kullanarak parçalamak… Üç Alem'de bunu yapabilecek kimse yoktu.

Neyse ki Fuxi Ning'den böyle bir şey yapmasını istememişti. Tek istediği şey Ning'in formasyonun dengesini sarsmasıydı! Formasyon dengesini yitirince Fuxi'nin işi de kolaylaşacaktı… Ancak buna rağmen bir hükümdar seviye figür, formasyonun sadece dengesini bozabiliyordu.

“Hepiniz gidin ve Karakuzey'e destek verin.” Fuxi hemen kükredi. “Karakuzey'in saldırdığı noktaya saldıracaksınız.”

“Tamam.” “Anlaşıldı.” “Saldırın!”

Kuafu'nun ve Taoist Yeşim Kazan'ın ekipleri hemen kendi aralarında formasyonlara büründüler ve saldırıya geçtiler. Fuxi'nin emrindeki üç insan da yardım ediyordu; ancak onlar Fuxi'ye yakın kalıyorlar ve olası bir saldırıdan sebep Fuxi'nin dikkati dağılmasın diye onu koruyorlardı.

“Eh?” Ning aniden işlerin kolaylaştığını hissetti. Dişlerini sıkarak hafifçe hırladı.

Vhooooosh.

Altı kılıcıyla yaptığı son saldırı, formasyonda ufak bir yara açtı.

Yarık bir insanın geçebileceği kadar büyüktü, ancak bunu yapmanın manası yoktu; zira formasyonda çok sayıda tehlike katmanı bulunuyordu. Dışarıya çıkmak isteniyorsa formasyonun tamamı ortadan kaldırılmalıydı.

Fuxi diğer her şeyi boş vererek formasyona odaklandı.

Formasyonun içinde.

Tathagata çökmek üzereydi, ilahi gücünden geriye yüzde on bile kalmamıştı.

“Bu iki Yabancı hükümdar nereden geldi? İnanılmaz güçlüler. Gerçek bir felaket yaşıyoruz… Ve felaket de yavaş yavaş bize gerçek yüzünü göstermeye başlıyor. Sanıyorum ki bu durumu sadece her şey sona erdiğinde tamamen anlayabileceğiz.” Tathagata kendi kendine konuştu, sessizce iç çekiyordu. Kadim Çağ'ı sona erdiden savaşta da aynı şey olmuştu. Her şeyin arkasındaki ismin Her Şey'in Efendisi olduğu, savaşın sonunda öğrenilmişti.

Bu kez… Henüz erkendi, ancak hükümdar seviye olan iki uzaylı Yabancı çoktan ortaya çıkmıştı. Bu durum Tathagata'yı endişelendiriyordu.

Savunma konusunda yetenekliydi. Üç Alem'de, üç hükümdarı aynı anda tutabilecek bir güce sahipti! Şu anda, sadece iki Yabancı hükümdarla karşı karşıyaydı, ancak yenilgi ufukta kendini göstermişti. Açıkça seçilebileceği üzere bu iki uzaylı Yabancı, Üç Alem'deki hükümdarlardan daha güçlü saldırılara sahipti.

“Eh?” Tanrıhabisi Çürükdiken'in yüzü aniden ekşidi. “Formasyon niye çöküyor…?” Formasyonu o kontrol ediyordu. Formasyondaki kritik noktalardan birinin hızla çöktüğünü hissedebiliyordu. Eğer bu böyle devam ederse yakında bütün formasyon çökecekti.

“Efendim! Efendim!” Aniden ortaya üç altın zırhlı Sudoğan çıktı. İçlerinden biri alelacele konuştu. “O insan otuz bin metrelik formuna büründü. Fuxi'ye yardım etmek için formasyonu yarıyor.”

“Formasyonu mu yarıyor?” Tanrıhabisi Çürükdiken durumu hemen anladı. Dengesini yitirmiş bir formasyonu işlevsiz bırakmak daha kolaydı. Vakit kaybetmeden konuştu. “Sabre, hemen gidip Ji Ning'i durdur. Ji Ning'in yardımı olmadan Fuxi o formasyonu kısa sürede çözemez. Tathagata'yı da bana bırak; zaten az ilahi gücü kaldı, yakında ölecektir.”

“Tamam.” Tek kollu adam tereddüt etmedi. Sadece başını salladı.

Svoosh! Hemen son hızda Ji Ning'e doğru atıldı.

Tanrıhabisi Çürükdiken başını çevirerek hala daha bağdaş kurmuş oturan Tathagata'ya baktı. Soğuk bir kahkaha attı. “Tathagata, insan ırkın yeni bir hükümdar kazandı, ancak fark etmez. Sabre onunla başa çıkacak. Ji Ning'in yardımı olmadığı sürece Fuxi zamanında formasyonu işlevsiz bırakamaz. İşlevsiz bıraktığında da sen çoktan ölmüş olacaksın.”

Efendi Buda bütün ilahi yeteneklerini kullanıyor ve Tanrıhabisi Çürükdiken'in saldırılarına direnmeye devam ediyordu.

Tanrıhabisi Çürükdiken ve Sabre ikilisi çok güçlüydü. Sonuçta ikisi de Üstün Tanrı'ydı! Efendi Buda ise yalnızca bir Gerçek Tanrı'ydı; onlara dayanabilmesinin ana sebepleri ise kullandığı ilahi yetenekler, gizli sanatlar ve nihai saldırılardı. Artık Sabre gittiği için işler Tathagata adına biraz kolaylaşmıştı. Yine de… geriye sadece yüzde onluk bir ilahi gücü kaldığından, ölüm yakında onun için gelecekti.

………

“Haaaaargh!” Devasa Ji Ning bir kez daha altı kolunu savurdu, elleri gökkuşağı ışığıyla kaplıydı ve genç, bütün gücüyle açtığı yarığı genişletiyordu.

“Dikkatli ol, Karakuzey. Tathagata'dan aldığım habere göre, sabre kullanan Yabancı sana doğru geliyormuş.” Zarif Tavuskuşu hemen konuştu.

 Bu mesajın hemen sonrasında, Ning ortaya çıkan tek kollu altın zırhlı figürü gördü. Adam çabucak büyüyerek otuz bin metrelik formuna büründü. İnsana benzeyen, kasvetli surat hatları vardı. Elindeki sabreyle Ning'e bakıyordu. Öne doğru tek bir adım attı ve Ning'in önünde belirdiği gibi elindeki sabreyi savurdu. Sabresi şiddetliydi, beraberinde dayanılamaz bir güç taşıyarak Ning'e doğru iniyordu.

Ning'in iki seçeneği vardı.

 İlki formasyonu yarmaya devam etmekti. İkinci seçenek ise pes etmek ve sabreyi durdurmaya odaklanmaktı

“Karakuzey!” Uzaktan yardım eden Kuafu, Zarif Tavuskuşu, Yeşim Kazan ve diğerleri şoke olmuş bir şekilde kükrediler. Çünkü sabre ışığı Ning'in vücuduna ulaşmıştı. Genç adam sabreyi tamamen görmezden geliyor ve formasyona odaklanıyordu.

KENG!

Keskin sabre Ning'in ilahi vücuduna çarptığında, genç adamın beyaz cübbeleri parçalandı. Ning'in derisinden kıvılcımlar çıkıyordu ve beyaz bir iz de bırakmıştı… Ancak sabre Ning'in derisine işleyebilmiş değildi.

Ning'in yaptığı tek şey ise adama soğuk bir bakış atmak oldu.

…….