Bölüm 712: Destek

Tümklan Sarayı. Herkes panik halindeydi.

“O üç altın zırhlı Yabancı'yı daha önce hiç görmemiştik, buna rağmen Fuxi'yi durdurabildiler.” Taobabası Subhuti'nin suratı ekşidi. “O kadar güçlü düşmanlar nereden çıktı böyle?”

Fuxi İnsanlığın Hükümdarları'ndan birisiydi ve Gerçek Tanrı ile Taobabaları'yla birlikte bu yolculuğa çıkmıştı. Buna rağmen, ekibi tamamen üç uzaylı Yabancı tarafından durdurulmuş durumdaydı.

“O kadar güçlü figürlerin isimsiz, tanınmayan kişiler olduklarını düşünmüyorum.” Tathagata sakince gülümsedi. “Paniğe gerek yok. Çok sayıda saldırıya maruz kalıyor olmama rağmen gerçek vücudum orada; uzaylı Yabancılar etkileyici olsalar da bana bir şey yapamazlar.”

“Evet.” Taoist Üç Saflık başını salladı. “Orada kapana kısılanın sen olması, beni rahatlatıyor.”

“Hm?” Tathagata'nın suratı aniden değişti.

“Ne oldu?” Salondaki bütün büyük güçler aynı anda Tathagata'ya döndüler.

“Yüce Güneş Buda vücudum yaralandı.” Tathagata alçak bir ses tonuyla konuştu, artık suratında her zamanki gülümsemesi yoktu. Bunun yerine, derin denizler kadar sakin ve sükûnet dolu gözüküyordu. “Kadimvirane Dünya'daki işlerin, düşündüğümüz kadar basit olmadıklarını uzun süre önce hissetmiştim, ancak… Demin beni yaralayan tek kollu altın zırhlı figürün benden aşağı kalır yanı yok.”

“Senden aşağı kalır yanı yok mu?” Bütün büyük güçler şoke olmuşlardı.

Tathagata hükümdar seviyesine Kadim Çağ zamanında ulaşmış bir figürdü ve savunma konusunda Üç Alem'in bir numaralı şahsıydı.

“Evet. Çok güçlü.” Tathagata hafifçe konuştu. “Kesinlikle bir hükümdar. Şu anda tek seçeneğim savunmaya odaklanmak.”

“Dayanabildiğin kadar dayan.” Taoist Üç Saflık hemen konuştu. “Houyi ve Suiren yola çıktı. Oraya geldiklerinde kriz çözülecektir.”

“Buda Süzülenyaprak'ın gerçek vücudu parçalandı.” Tathagata'nın suratı aniden değişti.

“Buda Süzülenyaprak'ın gerçek vücudu parçalandı mı?”

Herkes şoke olmuş bir vaziyette köşedeki kadına baktılar.

Buda Süzülenyaprak Budist Birliği'ne ait inanılmaz bir figürdü. Kendisi bir Gerçek Tanrı olarak doğmuş ve Tathagata hükümdar seviye bir figür olup da Kadim Çağ zamanında Budist Birliği'ni kurduğunda, ona katılmıştı! Pangu'nun Kadim Dünyası'ndaki halkın ne denli acılar çektiğine şahitlik edince, bizzat bir ölümlü olmaya karar verip onlara katılmıştı. Bir ölümlü olarak başlamış ve Buda olana kadar devam etmişti. Böylece ölümlülerin gerçek acılarını tecrübe ederek onları daha yakından anlayabilmişti. Aynı şekilde bu, ona Budizm'in derin gizemlerini daha iyi anlama şansı da tanımıştı.

Bunları yapmak için kendi ruhunu parçalayarak gerçekruhunu reenkarnasyon döngüsüne gönderdi. Sayısız felakete göğüs gerdi, ancak gerçekruhu bir Gerçek Tanrı'ya aitti ve inanılmaz bir yeteneğe sahipti; nihayetinde kendi Budist okulunu, “Süzülenyaprak Tarikatı”nı kurdu. Artık bir elit Taobabası gücü vardı ve hem bir gerçek vücudu hem de bir Kadimikizi mevcuttu. Kadim Viranedünya'ya giden ise gerçek vücuduydu.

“Rakibimiz çok güçlü. Tek bir pençe darbesiyle koruyucu formasyonumuzu yıktı ve beni öldürebildi.” Buda Süzülenyaprak konuştu.

 Salondaki atmosfere yoğun bir ağırlık çöktü.

 Tathagata yavaşça konuştu. “İki dehşet verici güce sahip Yabancı ortaya çıktı. İkisi de hükümdar seviye üstatlar. Maitreya ve diğerlerini [Avuç İçindeki Buda Alemi]'me aldım ve şu anda düşmana karşı tek başıma savaşıyorum. Altın vücudum güçlü olduğu için kısa bir süreliğine bana bir şey yapamazlar.”

Tathagata'nın altın vücudu o kadar sağlamdı ki Üç Alem'de o vücuda denk bir başkası yoktu.

“Dikkatli ol.” Taoist Üç Saflık buna rağmen uyardı. İkili Budist ve Taoist birliklerin liderleriydi. Tathagata'nın böyle sıkıntılı bir duruma düştüğünü görünce Taoist Üç Saflık da telaşa kapılmadan edememişti.

Ancak halihazırda Suiren ve Houyi'yi göndermiş durumdaydı. Üç Alem'deki güçleri artık daha da zayıftı. Ne olursa olsun, Kusursuz Yol için gerekli gücü ayırmaları bir zorunluluktu. Eğer hepsi Üç Alem'i terk edecek olursa, o vakit Kusursuz Yol bu fırsatı kaçırmaz ve Nuwa İttifakı'nın temellerini yıkarak Üç Alem'i gerçek manada ele geçirebilirdi.

Böyle bir şey olduğunda, karmik şans için yapılan savaşın yitirileceği açıktı.

“Elimizden geleni yaptık. Umarım Houyi ve Suiren zamanında yetişebilirler.” Taoist Üç Saflık hafifçe iç çekti.

“Yetişirlerse sorun kalmayacaktır.” Shennong sessizce katıldı.

“İki hükümdar seviye üstat. Kadim Viranedünya'da ciddi ciddi iki hükümdar seviye üstat varmış…” Taobabası Subhuti başını iki yana salladı. “Üstelik ikisi de çok güçlü.”

……

Kadim Viranedünya.

Efendi Buda'nın Sakyamuni vücudu bağdaş kurmuş oturuyor, etrafa altın ışıklar saçıyordu. Toplamda on sekiz kolu olan bu vücut, parlak kollarıyla dört bir yana saldırılar yapıyordu.

Şimdilik, sayıları fazla olan uzaylı Yabancılar ona yaptıkları saldırılarda başarılı olamıyorlardı.

“Bu zayıf, ufak yerliler ciddi ciddi böyle bir ilahi yetenek geliştirebilmişler.” Mesafedeki Tanrıhabisi Çürükdiken yaşananları uzaktan izliyor, kuyruğu havada yavaş yavaş dalgalanıyordu.

“Koruyucu ilahi yeteneği çok etkileyici ve ilahi vücudu da bir üst kademe Protokozmik ruh hazinesine denk.” Yanındaki tek kollu adam onaylar bir şekilde konuştu. “Ve el sanatlarına da diyecek yok. Gökleri kaplıyor ve bütün açıklıkları kapatıyorlar! Arada sırada ona bir sabre darbesi indirebiliyorum, ancak ciddi manada ona zarar vermek çok zor. Eğer tamamen savunmaya odaklanırsa… Tek çaremiz sahip olduğu ilahi gücü tüketmesini sağlamak. İlahi gücü biterse ölür.”

“Gerçekten de şöyle ilahi yeteneklere sahip olan kişilerden nefret ediyorum.” Tanrıhabisi Çürükdiken'in suratı ekşidi.

“T'ya kardeşler dayanabiliyor mu?” Tanrıhabisi aniden sordu.

“Savunma konusunda yetenekli olduklarını biliyorsunuz ve üçü tek bir vücut gibi savaşabiliyor. Formasyonlarına büründükten sonra Fuxi'nin grubunu durdurmakta zorlanmıyorlar. Fuxi'nin asıl yeteneği formasyonlarda yatıyor; iş gerçek mücadeleye geldiğinde, biraz zayıf.” Tek kollu adam sakince konuştu.

“Efendim, Taoist Yeşim Kazan varmak üzere.” Kırmızı burunlu yaşlı adam yanlarına geldi ve saygıyla eğilerek konuştu.

“Oh?” Tanrıhabisi başını salladı. “Yeşim Kazan ve Karakuzey gruplarını neredeyse unutuyordum. Dört Tanrıilahı'na söyle, on iki Gerçek Tanrı alsınlar ve onları durdursunlar!”

Svoosh! Svoosh! Svoosh! Svoosh! Svoosh! Svoosh!

Çok geçmeden Tathagata'ya saldıran bir grup Gerçek Tanrı ve Taobabası geriye çekildi, aralarında Dört Tanrıilahı da vardı. Taoist Yeşim Kazan ve Ji Ning'in gruplarına doğru ilerliyorlardı.

“Nuwa İttifakı iki hükümdar seviye üstat gönderdi. Birisi Tathagata ve sahip olduğu savunma bir hayli etkileyici. Diğeri ise Fuxi, formasyon sanatlarının gerçek bir ustası. İkisi de çoklu saldırılara karşı savunma yapabilen kişiler.” Tanrıhabisi dişlerini sıktı. Eğer karşılarında Taoist Üç Saflık ya da Suiren olsaydı, aslında işleri daha kolay bir hal alırdı. Savunmada yetenekli üstatlar gerçekten insanın başını ağrıtan tiplerdi.

“Sabre, şu el sanatlarını alt etmek için bir şeyler yap.” Tanrıhabisi başını çevirerek tek kollu adama baktı. “Güç birliği yaparak herifi bastıralım, ardından işini bitirelim.”

“Tamam.” Tek kollu adam başını salladı.

Svoosh! Svoosh!

 Tanrıhabisi ve tek kollu adam zaman kaybetmeden Buda'ya saldırdılar. Tathagata orada sakince oturmaya devam ediyor, on sekiz altın koluyla dört bir yandan gelen saldırıları karşılıyordu. Tamamen savunmaya odaklanmış durumdaydı. Amacı kazanmak değil, hata yapmaktan kaçınmaktı.

 Ji Ning ise [Dokuzboynuz Yıldırım Yılanı] tekniğini kullanarak son hızda ilerliyordu; lakin ekibi olay yerine en uzak olan ekipti. Bir gün boyunca beklemiş olmalarının tek sebebi, diğer üç ekibin onlara yetişmesi için bir zaman zarfı yaratmaktı.

 Bu yüzden, Taoist Yeşim Kazan ve Kaos botu olay yerine ilk ulaşan ekip oldular.

“Yeşim Kazan'ın grubu bölgeye girdi.” Ning'in malikane hazinesinde olan Zarif Tavus Kuşu konuştu.

“Sıkıntı. Dört Tanrıilahı ortaya çıktı, yanlarında on iki uzaylı Gerçek Tanrı var. Kolayca Yeşim Kazan'ı durdurdular. Hatta onu bastırıyorlar.”

Bunu duyan Ning'in suratı ekşidi, ancak genç adamın son hızda ilerlemekten başka yapabileceği bir şey yoktu.

Dört Tanrıilahı da elit Taobabaları'ydı. Ayrıca yanlarında on iki uzaylı Gerçek Tanrı da vardı; bunlara karşılık Taoist Yeşim Kazan'ın ekibi sadece yedi kişiden oluşuyordu! Dört Tanrıilahı gerçekten de getirdikleri ekiple Taoist Yeşim Kazan'ın ekibini bastırabilirlerdi.

“Karakuzey, Dört Tanrıilahı'nın tam olarak on altı kişilik bir ekibi var! Taoist Yeşim Kazan ise yedi kişi, biz de yedi kişiye sahibiz. Dört Tanrıilahı bile hem onları hem de bizi durduracak güce sahip.” Xingtian zihinsel yoldan gönderdi. “Bana kalırsa Dört Tanrıilahı'nı es geçip Fuxi'ye doğru gidelim.”

“Hayır. Yeşim Kazan'ın ekibi de sarıldı; eğer çok zaman geçerse onlar da hayati tehlikeye düşebilirler.”

Kuafu ve diğerleri telaşlıydı. Kadim Viranedünya'nın güçleri şu anda avantajı tamamen ellerinde tutuyorlardı. Tathagata tehlikedeydi, Fuxi durdurulmuştu ve Yeşim Kazan'ın etrafı çevrilmişti!

“Gerçek güçlerini iyi sakladılar. Uzun zamandır saldırıya geçmemek için kendilerini tuttular, ancak saldırıya geçer geçmez dengemizi bozmayı başardılar.” Ning kendi kendine konuşuyordu. “Neyse ki Üç Saflık ve diğerleri böyle bir şey olabileceğinden şüphelendikleri içi Fuxi ve Tathagata'yı göndermişlerdi. İkisi de savunma konusunda başarılı.”

Tathagata güçlü vücuduyla savunma yapıyordu.

Fuxi ise formasyonlarını kullanıyordu.

İkisi de zaman kazanabilme konusunda yetenekliydi.

“Zarif Tavus Kuşu'nun bize dediklerine göre, Kadim Viranedünya'da iki hükümdar seviye figür belirmiş.” Ning'in gözleri keskin ışıklarla parladı. “Buradaki en güçlü figürlerin Dört Tanrıilahı olması gerekmiyor muydu? O iki hükümdar nereden çıktı? Böyle güçlü figürlerin tanınmadık, isimsiz kişiler olmaları mümkün değil… Ancak kimse onları tanımıyor. O vakit, kadim kaostan gelmiş olmalılar.”

Kadim kaosun uzaylı Yabancıları…

Kadim Çağ'da işgale gelen çok sayıda uzaylı Yabancı olmuştu, ancak Üç Alem çağı daha barışçıldı. Birkaç işgal girişimi yaşansa da o figürler düşük seviyeli güçlere sahiplerdi. Hiçbiri Rahu ya da Her Şeyin Efendisi kadar dehşet verici değildi. Yani gerçekte, bu güçlü Yabancılar uzun zaman önce gelmiş olmalıydılar! Saldırmak yerine Kadim Viranedünya'da saklanmayı seçmişlerdi.

“Görünüşe göre bu ilahi kılıcım yakında kan görecek.”

Svoosh!

 Siyah yıldırım yılanı gökleri katediyor, büyük savaşın gerçekleştiği noktaya doğru ilerliyordu. Savaş Yeşim Kazan'ın grubu ile Dört Tanrıilahı'nın kontrol ettiği grup arasındaydı.

“Karakuzey. Karakuzey geldi. Altınız, beni takip edin. Karakuzey'i durduracağız!” Aniden, iki Tanrıilahı ve altı Gerçek Tanrı yön değiştirerek Ning'e atıldılar.

…….