Bölüm 570: Lütfen Yardım Edin Usta!

Proofreader: Wias

“Tamamdır!” Devasa ayı heyecanla döndü ve onları malikanenin başka bir yerine ışınladı.

Yıldızkavrayan Malikanesi'nde.

Ji Ning, devasa ayı, Kızılkar, Asılışık, Kar Akrebi ve diğerleri ana salonda belirdiler.

“Siz burada bekleyebilirsiniz.” Devasa ayı Kızılkar ve diğerlerine baktı. “Gizli hazine deposu sadece Malikane Efendisi tarafından erişilebilir.”

“Tamam.” Kızılkar başını salladı.

“Biz senin kadar sabırsız değiliz, büyük ayı. Şu haline bir bak!” Asılışık başını iki yana salladı ve sırıttı.

Devasa ayı ona bakıyordu. “Peki işler sizinle benim için aynı mı? Ben sayısız yıldır bu malikaneyi koruyorum. Eskiden mesele bu kadar kötü değildi, ancak artık Ji Ning'in sınırlarını aşarak yeni Malikane Efendisi olduğunu bildiğim için, tabii ki merakımı kontrol edemiyorum. Suç benim değil.”

“Yeter, büyük ayı. Yolu göster.” Ning konuştu.

“Benimle gel.” Devasa ayı önden gidiyor, Ning onu takip ediyordu.

Ayı ve adam yeraltı malikanesinin koridorlarında ilerliyordu. Aslında, malikane bir hayli genişti; sonuçta burası Taoist Üçhayat ve ona ait sayısız Habistanrı'nın yaşadığı bir yerdi.

“Ji Ning, bir Semavi Tanrı ve Gerçek Ölümsüz olduğuna göre, artık Yıldızkavrayan Malikanesi'ni tamamen bağlayabilirsin.” büyük ayı konuştu.

“Doğru. Daha sonra bağlayacağım.” Ning başını salladı. Acelesi yoktu. Yıldızkavrayan Malikanesi, içinde Yıldızkavrayan Dünyası'nı taşıyan malikane tipi bir hazineydi. Artık genç adam Semavi Tanrı olduğu için yapması gereken tek şey Taobabası Parlakızıl'ın ona gerekli hapları yollamasını beklemekti. Böylece [Sekiz Dokuz Gizemin Sanatı]'nda Dokuzuncu Halka'ya ulaşacak ve vücudu üst kademe Saf Yang hazineler kadar sağlam bir hale gelecekti. Tehlikeyle karşılaşsa dahi malikaneye saklanmasına gerek kalmayacaktı.

Saklanması gerekse bile… Ning Alem Savaşı sırasında Protokozmik ruh hazineleri toplamıştı. Yeraltı malikanesi artık onun için geçmişteki kadar önemli değildi; lakin yine de özel bir önemi vardı; genç olduğu zamanlarda, büyümesi malikane sayesinde gerçekleşmişti.

Vhooosh.

Bir su perdesini geçerek bulanık bir uzay koridoruna geldiler. Ning ve büyük ayı koridordan geçerek Ning'in daha önce hiç görmediği bir yere girdiler.

“Eh?” Ning uzay koridorunun sonunda, bulanık bir akan ışık bariyeri olduğunu gördü.

“Efendimin bıraktığı koruyucu formasyon.” devasa ayı konuştu, bariyere işaret ediyordu. “Uzun zaman önce, efendim sadece yeni Malikane Efendisi'nin bu koruyucu formasyonu açabileceğini söylemişti.”

“Oh?” Ning öne çıktı, merkezhissiyle bariyeri incelemeye koyuldu. Elit bir formasyon üstadı sayılmazdı, ancak formasyon sanatlarına dair bilgisi genişti.

“Açıl.” İnceledikten sonra Ning aniden elini uzattı. Elinde ilahi Yıldızkavrayan Dövmesi belirdi ve elini direkt bariyere koydu. Bariyerin üstündeki ışıklar Yıldızkavrayan Dövmesi'ne oldukça benzeyen bir sembole dönüşüyorlardı.

Ning'in eli üç yüz metre boyutlarına çıktığında genç adam bariyere doğru elini savurdu… Ancak aldığı sonuç üç adım geri çekilmek zorunda kalmasıydı.

 “Açılmadı mı?” Devasa ayının aklı karışmıştı.

“Şu anda değil.” Ning ışık bariyerine baktı, akabinde başını iki yana salladı. “Şimdilik geri dönelim.”

“Neden açamıyorsun? Efendim yeni Malikane Efendisi'nin açabileceğini söylemişti.” Devasa ayı telaşlıydı.

Ning gülümsedi. “Bu bariyerin Yıldızkavrayan Dövmesi'yle aynı enerjiden oluştuğunu görebiliyorum. Bariyeri yalnızca Yıldızkavrayan Dövmesi açabilir, ancak demin denediğimde, dövmemin yeterince tamamlanmamış ya da güçlü olmadığını anladım. Sanıyorum ki sadece Beşinci Halka'ya ulaştıktan sonra burayı açabileceğim; lakin tabii bir yöntem daha var:Zorla açmak! Ustam Taoist Üçhayat etkileyici biriydi, ancak formasyon yerleştirileli sayısız yıl geçti. Eğer geride bıraktığı formasyona on kez vuracak olursam, muhtemelen parçalayabilirim, ancak bunu yaparsam… Ustamın bıraktığı hazineler başka bir yere ışınlanabilir ya da farklı bir mekanizma devreye girebilir.”

“Evet. Zorlayamazsın.” Devasa ayı hemen başını salladı.

Bu şaka değildi. Formasyon zorla kırıldığında ikincil bir mekanizmanın hazineleri Boşluk'taki farklı bir noktaya ışınlaması mümkündü. Kim bilir hazineler kaybolduktan sonra onları bulmak ne kadar zor olurdu?

Hatta, karşı saldırı formasyonları bile ortaya çıkabilirdi.

“Gidelim.” Ning başını çevirdi ve yürüdü. “Önce [Yıldızkavrayan El]'de Beşinci Halka'ya ulaşmam lazım.”

Ning önce Yıldızkavrayan Malikanesi'nin ana salonuna giderek Kızılkar, Asılışık ve diğerleriyle buluştu. Hepsi Taoist Üçhayat'ın bıraktığı hazineleri merak ediyordu… Ancak ne yazık ki, Ning şimdilik formasyonu geçebilecek seviyede değildi. Yedilinin geçici süreliğine Yıldızkavrayan dünyasına dönmekten başka çaresi yoktu.

Hazine Salonu'nda.

“Hazine Salonu'ndaki bütün hazineler burada.” Devasa ayı tavana işaret ederken Ning'e bir kitap uzatıyordu. “Bu kitapta bütün Ölümsüz seviye ve Saf Yang hazinelerin listesi var.”

Ning başını salladı ve kitabı eline aldı.

“Toplamda yirmi sekiz Saf Yang hazine varmış.” Ning hayranlıkla iç çekmeden edemedi. “Ve Dokuz Element'in Nihai Ki İncileri ve Ananda Dünya Kılıçları bunlara dahil değil. Ustamın bıraktığı bütün Saf Yang hazineler özenle seçilmiş.”

Saf Yang hazineler arasında, özellikle güçlü olan ufak bir kısım vardı. Hepsi set hazineleriydi ve en iyilerinin kendine has özellikleri bulunuyordu; hangisinin bir numara olduğunu söylemek zordu.

“Qiankun Dünyası'nın Sekiz Ateşi”, örneğin, Üstün Tanrı Zhurong, yani Kadim Çağ'da can vermiş bir figür tarafından yapılmıştı. Sekiz nilüfer yaprağı formunu alması için akılalmaz değerde hazineler kullanılmıştı. Sekiz nilüfer yaprağı tamamen açtığında, Gerçekateşin sekiz ışığını açığa çıkarabiliyorlardı! Anlaşılmalıdır ki koskoca Üç Alem'de sadece dokuz tip Gerçekateş vardı, ancak buna rağmen Qiankun Dünyası'nın Sekiz Ateşi sekiz Gerçekateş türünü içeriyordu!

Ayrıca, Üstün Tanrı Zhurong bu hazineye bazı mucizevi formasyonlar da yerleştirmişti. Sekiz tip Gerçekateş birleştiğinde, toprakları parçalayan bir güce ulaşıyorlardı.

Saf Yang Gerçek Ölümsüzler muhtemelen böyle bir gücün karşısında yalnızca kaçabilirlerdi. Sadece güçlü ilahi vücutları olan Semavi Tanrılar böyle bir saldırıyı direkt karşılayabilirdi. En önemlisi de… Bu saldırının bir dünya boyutlarını kapsamasıydı. Menzilindeki her şeyi tamamen yok edebiliyordu! Bu yüzden, Qiankun Dünyası'nın Sekiz Ateşi “yalnızca” tek bir üst kademe Saf Yang hazine olsa da, değeri toplamda yüzü aşkın “sıradan” üst kademe Saf Yang hazineden bile daha fazlaydı!

Ayrıca “Gökler'in Büyük Kangölge Formasyonu” diye bir şey de vardı. Toplamda doksan dokuz üst kademe Saf Yang hazineden oluşuyordu ve birleştiklerinde doksan dokuz kangölge klonu oluşturarak benzer bir heybete ulaşabiliyordu.

“Ne yazık ki, ihtiyaç duyduğum kılıç formasyonlarından hiç yok.” Ning başını iki yana salladı. Hazineler arasında uçan kılıçlar vardı, ancak Ning'in toplamda yedi yüzü aşkın Saf Yang uçan kılıca ihtiyacı vardı. Taoist Üçhayat'ın bıraktığı eşyaların sayısı bile bu kadar değildi.

Taoist Üçhayat'ın bıraktığı en kaliteli üst kademe Saf Yang hazineler ise Üç Alem'in en kadim hazinelerinden bazılarıydı, bu hazineler herhangi bir Semavi Tanrı'ya ya da Gerçek Ölümsüz'e güç artışı yaşatabilirdi. Ne yazık ki… Ji Ning sıradan bir Semavi Tanrı ya da Gerçek Ölümsüz değildi. Kendisi hali hazırda kalpgücünün dördüncü seviyesine ulaşmıştı. [Yıldızkavrayan El]'in Beşinci Halkası'nı ve [Sekiz Dokuz Gizemin Sanatı]'nın Dokuzuncu Halkası'nı çalıştıktan sonra, zaten aynı seviyedeki kişiler arasında üstün bir konuma erişecekti. Bu hazinelerin ona sağlayabileceği faydalar kısıtlıydı.

Şu anda bile çok güçlüydü. Dış desteğe fazla ihtiyacı yoktu.

Ya da farklı bir şekilde söylemek gerekirse…

İhtiyaç duyduğu dış desteği çok ama çok güçlü bir seviyede olmalıydı.

Ning doğal olarak bir Kaos hazinesi ele geçirmek için hayatını riske atmak isterdi, ancak bunlar çok nadir ve değerli eşyalardı. Taobabaları ve Gerçek Tanrılar'dan çoğunda bile bu hazinelerden yoktu! Taoist Üçhayat'ın oldukça güçlü bir figür olarak görülmesinin asıl sebebi de [Yıldızkavrayan El]'de Altıncı Halka'ya ulaşmış olmasıydı; bu halkada kişinin elleri Kaos hazineleri kadar güçlü oluyordu!

Kaos hazineleri… Sadece kadim kaos böylesine gökleri sarsabilecek hazineleri doğurabilirdi.

………

Ning Yıldıkavrayan Malikanesi'nden çıkarak ustası Subhuti'yi ziyarete gitti.

Subhuti'nin Taoist manastırında.

“Usta.” Ning saygıyla konuştu.

“Ne oldu?” Subhuti Ning'e baktı.

“Öğrenciniz [Yıldızkavrayan El]'in Beşinci Halkası'na çalışmak istiyor, ancak bunun için bazı malzemelere ihtiyacı var. Bu malzemeleri toplamak çok zor. Öğrenciniz bu malzemeler için size hazineler sunmaya isteklidir, usta.” Ji Ning konuştu. Xia İmparatoru zamanında Ning'in Beşinci Halka'ya çalışması için gerekli hazineleri bulmak istemişti, ancak… Gerçek Tanrılar'ın ve Taobabaları'nın çoğunda bile bu tür hazineler yoktu. Büyük ihtimalle, böyle bir listeyi toplamak için arkadaşlarına sormaları ve farklı farklı yerleri ziyaret etmeleri gerekirdi.

Lakin tabii, Ji Ning takas için gerekli hazine miktarına sahipti.

Sadece Alem Savaşı'nda bile genç adam birden fazla Saf Yang hazine ve iki Protokozmik ruh hazinesi ele geçirmişti; lakin o Saf Yang hazineler set hazineleri değildi. Taoist Üçhayat birden fazla üst kademe set hazineleri toplamıştı ki bunlar çok nadir hazinelerdi. Lakin yine de bu hazinelerin toplamı, Beşinci Halka'ya çalışması için gerekli malzemeleri takas etmeye yeterli gelecekti.

 Peki ya Qiankun Dünyası'nın Sekiz Ateşi ya da Gökler'in Büyük Kangölge Formasyonu gibileri? Bunlardan sadece bir tanesi bile gerekli malzemeleri almaya yeterli gelirdi.

“Ustan olarak, henüz Semavi Tanrı seviyesine adım attığın için sana bir hediye vermiş değilim.” Subhuti başını iki yana salladı. “Beşinci Halka'ya ulaşmak için gereken malzemeleri benden bir hediye olarak sayarsın. Lakin, sana Beşinci Halka için gerekli malzemeleri verebilecek olsam da… Altıncı Halka için gerekli malzemeleri verebilecek durumda değilim.”

“Öğrenciniz anlıyor.” Ning başını salladı.

 Ellerini Kaos hazinelerine denk bir seviyeye ulaştırmak için gereken neredeyse bütün malzemeler sadece kadim kaosta bulunabiliyordu ve bunlar çok nadirlerdi.

Geçmişte, Taoist Üçhayat kadim kaosta bir altın yıldıztaşı parçasına rastlayacak kadar şanslıydı. Sayısız yıl boyunca yıldıztaşını inceledikten ve kadim kaosta bulduğu diğer malzemeleri de karışıma kattıktan sonra, [Yıldızkavrayan El]'in Altıncı Halkası'nı geliştirebilmişti; lakin altın yıldıztaşı gibi malzemeler inanılmaz derecede zor bulunan şeylerdi. Taoist Üçhayat'ın söylediklerine göre, Taoist Üç Saflık da zamanında bir altın yıldıztaşı parçası bulmuş ve bunu kullanarak Ölümsüz Katleden Kılıç'ın kılıç diyagramını yaratmıştı.”

“Bana hangi malzemelere ihtiyaç duyduğunu söyle.” Subhuti konuştu.

“Anlaşıldı.” Ning onları teker teker söylüyordu.

Subhuti tek kaşını kaldırdı. Gülümseyerek konuştu, “Aslında bunları bulmak biraz zor sayılır. Bazı eski arkadaşlarımla konuşmam gerekecek. Biraz bekle.” Subhuti gözlerini kapattı ve birkaç saniyeliğine orada sessizce oturdu. Aradan kısa bir süre geçtikten sonra yanında bir uzay girdabı belirdi ve Taoist cübbelerine bürünmüş yaşlı bir adam girdaptan çıktı. Yaşlı adam Subhuti'ye bir kese uzattıktan sonra kayboldu.

Ning “yaşlı adamın” ustasına ait bir yapay vücut olduğunu anlamıştı.

“Hepsi burada.” Subhuti'ni ellerinde bir kese bir de sukabağı vardı. “Bu kesede ihtiyaç duyduğun malzemeler var, sukabağında da Taobabası Parlakızıl'ın yolladığı Büyük Gökler'in Ölümsüz hapları var. Seni [Sekiz Dokuz Gizemin Sanatı]'nda Dokuzuncu Halka'ya ulaştıracak kadar var, hatta birazı artacaktır.”

 Konuştuğu esnada elini salladı ve kese ile sukabağını Ji Ning'e gönderdi.

Ning eşyaları aldı. “Teşekkürler usta.” Keyifliydi.

[Yıldızkavrayan El]'de Beşinci Halka'ya ulaştıktan sonra, Taoist Üçhayat'ın bıraktığı şeylere erişebilecekti. Daha da önemlisi, elleri artık üst kademe Protokozmik ruh hazineleri kadar set olacaktı! Üst kademe Protokozmik ruh hazineleri… Kaos hazinelerinin hemen arkasında yer alan şeylerdi. Ayrıca, Ning [Üç Baş, Altı Kol]'u kullanırsa resmen altı üst kademe Protokozmik silaha sahip olacaktı.

Protokozmik ruh hazineler nadir değillerdi, zira Ning ve Xia İmparatoru gibi figürlerde bu hazinelerden vardı. Ancak üst kademe Protokozmik ruh hazineleri… Ning şimdiye kadar tek bir tanesini bile ele geçirememişti!

“Ne yapmayı düşünüyorsun?” Subhuti konuştu, Ning'e bakıyordu.

Ning saygıyla konuştu, “Öğrenciniz Üç Alem'i dolaşma niyetinde, Tao Kalbi ölümlü tozda eğitecek ve kılıç sanatlarında meditasyon yapacağım.”

Eğer kalpgücü bir kez daha yükselip beşinci seviyeye geçebilirse…

Her ne kadar şimdiye kadar bunu sadece Houyi başarmış olsa da… Genç adam gerçekten başarılı olursa, Gerçek Tanrılar ve Taobabaları'nın arasında bile üstün bir güce sahip olacaktı. Ning'in içinde bir hissiyat vardı; kalpgücünün beşinci seviyesini sadece ölümlü dünyanın kızıl tozlarında bulabileceğini hissediyordu.

 Bu yüzden Doğukıran ve kalpgücünün dördüncü seviyesine ulaşmış diğer figürler Üç Alem'i dolaşıyorlardı.

 Kalpgücü zorlanabilen bir şey değildi. Bu yüzden, Ning zamanının çoğunu kılıç sanatlarına ayıracaktı.

“Ayrıca, sizden yardım istiyorum, ysta.” Ning saygıyla konuştu.

“Yardım mı?” Subhuti başını kaldırdı.

Ning başını salladı. “Fırtına üstümüzde ve Kusursuz Yol'la aramızdaki savaşlar sürüyor. Sizden, bana onlarla savaşma fırsatlarını aramama yardım etmenizi istiyorum. Yani, bana saldıracak hedefler verebilirsiniz. Kusursuz Yol'un bazı üslerini ve yuvalarını yok edeceğim.”

“Saldıracak hedefler mi?” Subhuti şaşırdı. “Bu Kusursuz Yol'u kızdıracaktır.”

Kusursuz Yol ve Nuwa İttifakı birbiriyle savaşan iki devasa ordu gibiydi.

 Nuwa İttifakı'nın çok sayıda büyük dünyası vardı ve Kusursuz Yol da çok sayıda büyük dünyaya sahipti. İki taraf da saldırıyor, savunuyordu.

Üç Alem'de bazı olağanüstü Semavi Tanrılar ve Gerçek Ölümsüzler vardı, ancak bunlar genelde Alem Savaşı'nda ortaya çıkıyorlardı. Alem Savaşı'nın dışında, Kusursuz Yol'a ait merkez üslerine saldıracak cesaretleri yoktu.

“Eğer merkez üslerinden birine direkt saldıracak olursan… Şu anda bir tehlike görmüyor olsam da, saldırdığın zaman sana karşı tam güçlerini gönderebilirler.” Subhuti endişeliydi. “Bu çok riskli olacaktır. Seni destekleyen bir ordu olmadan gizli saldırılar yapmak… Riskli, çok riskli. Başarsan bile sadece bir ya da iki kez başarılı olursun. Bu başarılar Kusursuz Yol'u sinirlendirir ve seninle başa çıkmaz için tuzak kurmaya başlarlar. Eğer sürekli onlara saldıracak olursan, muhtemelen sonunda saldırıya uğrayan kişi sen olursun.”

Ning başını salladı. “Anladım. Zaten bunu istiyor, onları kızdırmak, çılgına çevirmek istiyorum. Ne kadar çılgına dönerlerse, ben de o kadar fazla saldıracağım.”

“Bunu yapmak zorunda mısın?” Subhuti, Ning'e baktı. Anlamıyordu. Kişi ne kadar güçlüyse, kendisini bir savaşta korumanın nasıl önemli olduğunu da bir o kadar fazla anlamalıydı.

Gizli saldırılar yapmak… Evet, başarı şansı yüksekti, ancak arkanızda bir ordu yoksa, bir kez bile başarısız olsanız kolayca rakip tarafından mahkûm edilebilir ve hatta canınızı bile yitirebilirdiniz. Başarılı olsanız dahi nihayetinde Kusursuz Yol'un önemli hedeflerinden biri haline gelirdiniz!

“Zorundayım.” Ning başını salladı.

“Artık etkileyici bir figürsün ve bir Gökleri Cezalandıran'ı yönetebiliyorsun. Kusursuz Yol seninle başa çıkmak için akılalmaz bir bedel ödemek zorunda kalacaktır. Bu yüzden, sana da Lu Dongbin gibi figürlere davrandıkları şekilde davranacaklarını düşünüyorum. Sana karşı aktif bir hareket yapmayacaklar, zira gücün ciddi derecede arttı. Seni daha önce öldürmek istiyorlardı çünkü zayıftın, henüz büyümemiştin.” Subhuti konuştu.

 Yılanın başını küçükken ezmek lazımdı. Ancak büyüdüklerinde… Kusursuz Yol onlardan kurtulmak için gerekli bedeli ödemeye yanaşmıyordu.

“Lütfen bana yardım edin, usta.” Ning saygıyla konuştu. Kusursuz Yol'un merkez üsleri neredeydi? Hangileri saldırıya daha uygundu? Hangilerine bulaşmamak lazımdı? Patrik Subhuti'nin bu konuları Ning'den kat be kat daha iyi bildiği kesindi.

“Bana nedenini söyleyebilir misin?” Subhuti Ning'e baktı.

“Yu Wei'yi kurtaracağım.” Ning konuştu.

“Kurtarmak mı? Ölmedi mi?” Subhuti şoke oldu. “Ölmediyse… Bunu nasıl öğrendin?”

Ning başını salladı. “Ölmedi. Ruhu şu anda Tanrıkral'ın Sonsuz Cehennemler'inde işkence görüyor. Bunu biliyorum, çünkü Tanrıkral zamanında beni ona katılmam için zorlamaya çalıştı. Ona katılmazsam, Yu Wei'yi sonsuz işkencelere atacağını söyledi.”

Subhuti anında olayı anlamıştı.

Karşısındaki öğrencisine iyice bakmadan edemedi. Bu kararın ona ne kadar acı verdiğini hayal edebiliyordu. Buna rağmen… Böylesine bir kedere kapılmış olmasına rağmen, öğrencisi gücünü artırabilmiş ve koca bir Alem Savaşı'nın gidişatını değiştirebilmişti.

“Onu kurtaracağım ve bunu yapmak için tek yolum budur.” Ning konuştu. “Onları geberteceğim. Öldüreceğim, katledeceğim! Öfkeleri korkuya dönüşene kadar öldüreceğim, korkuları pişmanlığa dönüşene kadar geberteceğim, nihayet benimle barış yapmaya gelene kadar katledeceğim! Ancak sadece ve sadece onu serbest bıraktıklarında duracağım.”

“Gerçekten pişmanlık duymalarını sağlayana dek öldürmek zorundayım. Sadece bunu yaparsam Yu Wei'yi bırakırlar.” Ning, Subhuti'ye baktı. “Onu kurtarmanın tek yolu bu. Lütfen bana yardım edin, usta.”

......