Bölüm 272: Son Saray

avatar
3729 45

Desolate Era - Bölüm 272: Son Saray



Bölüm 272: Son Saray

 

Gençateş Nong grubu süzdü. Kendi kendine düşünüyordu, ‘’Belki de Tao Depo Sarayı’nda değillerdir…belki de birisi hepsini almıştır. Yine de, Ölümsüz Cadınehir bir yaratık Ölümsüzü olduğu için kökleri fazla derin değildi. İlahi yeteneklere, tekniklere sahip olsa bile muhtemelen o yeteneklere Gençateş Klanı da sahiptir…’’

 

‘’Arkadaşlar, araştırmalarınızı bitirdiğinize göre, son saraya gidelim,’’ Gençateş Nong söylendi.

 

‘’Tamam.’’

 

Ning ve diğerleri gergindi.

 

‘’Gidelim!’’ Gençateş Nong bir büyülü hazine daha, uçan bir araç çıkardı. Uçan araç otuz metre uzunluğa ve on metre genişliğe sahipti. Ning ve diğerleri hemen araca atladı.

 

Svish! Uçan araç hızla Tao Depo Sarayı’nı terk etti. Dışarıya çıktıklarında, Habistanri Xiangliu Fang onları bekliyordu.

 

‘’Genç efendi.’’ Xiangliu Fang ışık hüzmesine dönüşerek, araca doğru uçmaya başladı.

 

Genaçteş Nong gülümseyerek, Xiangliu Fang’a doğru başını salladı, rahat görünüyordu; lakin, ardından başını çevirip son Göksütunu’na ve sütunu çeviren Tao Askerleri’ne baktı. Somurtkan ifadesiyle söylendi, ‘’Sürekli karşıma çıkıyorsunuz. Malikaneyi bağlayınca size yapacağımı biliyorum!’’

 

‘’Bu ufak malikanedeki yaratıklar nasıl Gençateş Klanı’nın heybetine karşı koyabilir ki?’’ Xiangliu Fang gülümsedi.

 

Ning ve diğerleri şaşırmıştı…neden Gençateş Nong hiç de endişeliymiş gibi görünmüyordu?

 

‘’O kadar Tao Askeri var ki…’’ Nig kendi kendine söylendi, ‘’Devdalga Tao Askerleri ve Yaksha Tao Askerleri sıradan Kayıp Ölümsüzler’den bile daha güçlü; Xiangliu Fang bile onlara karşı koyamıyor. Acaba bu Gençateş Nong’un ne tür bir hazinesi var?’’

 

‘’Kıdemli öğrenci kardeşim, baksana, kendine epeyi güveniyor.’’ Kuzeyoğul gülümsedi.

 

‘’Bekleyip, görelim,’’ Ning geri yolladı.

 

Uçan araç ilerlemeye devam ediyor, ve Tao Askerleri’nin çevirdiği sütuna yaklaşıyordu. Aralarında pek mesafe kalmamıştı.

 

‘’İnsanlar!’’ Derin bir ses gökleri salladı.

 

Gençateş Nong soğuk gülümsemesiyle başını salladı, yanında duran Xiangliu Fang ise onun yerine cevaplamıştı, ‘’Evet?’’

 

‘’Aslında, bizimle savaşmanıza gerek yok. Sahip olduğunuz anahtarla bize bir yol açıp, dış dünyaya çıkmamıza izin verirseniz, biz de son sütuna girmenize izin veririz.’’ Derin ses söylendi. Ölümsüz Duohe ve Ölümsüz Cadısui bu insanların hareketlerini izliyordu; onlara göre, insanlar onlarla karşılaşmaya cüret ediyorlarsa, aralarından geçebileceklerine güveniyor olsalar gerekti. Bu yüzden, Ölümsüz Duohe ve Ölümsüz Cadısui çabucak insanlarla anlaşmaya koyulmuşlardı.

 

‘’Gitmenize izin vermek mi? Aslında bu imkansız sayılmaz.’’ Gençateş Nong gülümsedi, ‘’Ama bir şartım var.’’

 

‘’Oh? Konuş. Neymiş bakalım.’’ Derin ses yankılandı.

 

‘’Çok basit. Tao-Zırhlarınızı bırakın, ben de gitmenize izin vereyim.’’ Gençateş Nong’un sesi de göklerde yankılanıyordu.

 

‘’Tao Zırhlarımızı mı?’’

 

‘’İmkansız.’’

 

‘’Öldürün şunu.’’

 

‘’Rüyanda görürsün!’’

 

Öfke dolu kükremeler yankılanıyordu.

 

Bu Tao Zırhları Ölümsüz Cadınehir’den geriye kalmıştı, ve başlı başına bu kadar güçlü olmaları da bu zırhlar sayesindeydi.

 

‘’Tao Zırhları olmadan, zayıf kum parçalarından farkımız kalmaz; yanındaki Habistanrı’yı bile yenemeyiz. Hatta, muhtemelen o bizi öldürebilir.’’ Derin ses öfkeliydi.

 

‘’Tao Zırhlarınızı verirseniz, sizi bırakacağıma ve hiçbir şey yapmayacağıma dair Gökyüzü Taoları’na yemin edebilirim,’’ Gençateş Nong söylendi.

 

Gençateş Nong’un asıl odağı Tao Zırhları’ydı; eğer onları elde edebilirse, bu yaratıkları bırakmayı da düşünebilirdi.

 

‘’İmkansız!’’ derin ses öfkeliydi.

 

‘’O zaman yapacağım şeyler için beni suçlamayacaksınız.’’ Gençateş Nong başını iki yana salladı.

 

‘’Bizi zorluyorsun!’’ Derin ses yankılandı.

 

‘’Evet. Zorluyorsam ne olmuş?’’ Gençateş Nong gülümsedi.

 

Bu yaratıklar zaten öfkeliydi, Gençateş Nong’un davranışlarıyla birlikte öfkeleri daha da artmıştı.

 

‘’Öldürün.’’

 

‘’Gebertin.’’

 

‘’Öldürün.’’

 

 Devasa, gökleri kaplayan dalga yükselerek uçan araca doğru atıldı; lakin uçan araç muazzam bir çeviklikle devasa dalgaya doğru gidiyordu.

 

‘’Şimdi.’’ Gençateş Nong, daha önce siyah ve beyaz renklerin karışımına sahip bir disk çıkarmıştı.

 

‘’KUTUP YILDIZ DEĞİŞTİREN!’’

 

Gençateş Nong kükredi

 

Tırırım…

 

Siyah ve beyaz renklerin karışımına sahip olan disk havaya fırladı. Uçan aracı siyah bir ışık hüzmesi kaplamış, ve mesafedeki Yaksha Tao Askerleri’ne doğru da beyaz bir ışık hüzmesi fırlamıştı.

 

Vhoosh!

 

Uzay bükülüyordu.

 

Mesafedeki Yaksha Tao Askerleri aniden kayboldu, ve ardından aracın henüz durduğu yerde tekrar ortaya çıktı. Uçan araç da Yaksha Tao Askerleri’yle yer değiştirmişti.

 

‘’Açıl.’’ Araç ortaya çıkar çıkmaz sarayın önünde bir kapı açıldı. Svoosh! Uzun araç direkt kapıya fırladı, ve içeriye girer girmez kapı tekrar kapandı.

 

‘’Bu…’’

 

Ölümsüz Duohe ve Ölümsüz Cadısui şaşkındı. Tao Askerleri şoke olmuştu. Ardından aptal aptal havadaki diske bakmaya başlamışlardı. Enerjisini yitiren disk paramparça oldu.

 

‘’Girdiler mi?’’

 

‘’Öylece girdiler mi yani?’’ Ölümsüz Duohe ve Ölümsüz Cadısui öfke, çaresizlik dolu ifadelerle oracıkta duruyordu.

 

‘’Böyle olmamalıydı. Olmamalıydı…’’ Ölümsüz Duohe’nin gözlerinde öfke dolu ifadeler vardı. Başını kaldırıp, gökyüzüne doğru toprakları titreten, öfkeli, hüzünlü, acı dolu bir kükreme savurdu.

 

 Umut artık yoktu. Kaybetmişlerdi.

 

Eğer gerçek bir savaş yapılacak olsaydı, ufak bir grubu ışınlamak çok da zor olmazdı; ancak bu gerçek bir savaş değildi, düşman ışınlanır ışınlanmaz saraya girmişti.

 

‘’Sarayı bağlayacaklar. Her şey ellerine geçecek.’’ Ölümsüz Cadısui kendi kendine söyleniyordu.

 

O esnada, sayısız Tao Askeri öfke dolu, acı dolu ve hüzün dolu kükremeler savuruyordu…

 

………

 

Svoosh.

 

Salonda uzun bir araç belirdi, Gençateş Nong, Xiangliu Fang, Ji Ning ve diğerleri aracın içindeydi.

 

‘’Hahaha…’’ İçeriye giren Gençateş Nong geniş kahkahalar atıyordu, ‘’Nihayet son saraya geldik. Mm, epeyi de güzelmiş, diğer dört saraydan daha da güzel.’’

 

Ning ve diğerleri o iki-renkli diskin heybetinden sebep şaşkına dönmüştü. Ciddi ciddi mesafedeki Tao Askerleri’yle yer değiştirmişti. Ning, daha önce böyle bir hazineyi ne duymuş ne de görmüştü.

 

‘’Gerçekten daha güzel. Her sütun ince işçilikle oluşturulmuş,’’ Xue Hongyi hemen söylendi.

 

‘’Son saray. Burayı da bağlayınca bütün malikane kontrolüme girecek, ve bana verilen görevi tamamlamış olacağım. Üstelik bir de Ölümsüz Malikanesi elde etmiş olacağım.’’ Gençateş Nong keyifliydi, ancak çok geçmeden iç çekti, ‘’Gerçi…malikaneyi alacağım diye en güçlü üç hazinemden ikisini kullanmak zorunda kaldım.’’

 

‘’Hazineler kullanılmak içindir. Malikaneyi ele geçirdiğinizde, daha iyilerini alacaksınız, genç efendi,’’ Xiangliu Fang söylendi.

 

‘’Umarım.’’ Gençateş Nong hala daha kaybettiği hazineleri düşünüyordu. ‘Kilit’ parşömeni ve disk en güçlü üç hazineden ikisiydi. Bu hazineler Kayıp Ölümsüzler’in bile kolay kolay ulaşamayacağı şeylerdi; kişi çok sayıda sıvılaşmış element özüne sahip olsa da, bunları alamayabilirdi. Sonuçta, bu hazineler çok nadirdi. Gençateş Nong yıllar yılı kaynak topladığı için bunları ele geçirebilmişti ve her şey bir sonraki Tanrıtüy Dükü olmak adınaydı!

 

‘’Malikaneyi ele geçirince kayıplarımı da kapatmış olacağım, ve hatta biraz da üstüne koymuş olacağım. Şu yaratıklar…hmph. Köle olmak için hazırlansalar iyi olur.’’ Gençateş Nong’un suratında soğuk bir ifade vardı, ‘’Ve şu Xue Hongyi…ondaki ölümsüz-seviye büyülü hazineyi de almam şart.’’

 

…….

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44330 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr