Bölüm 64: [Formasyonların Dokuz Parşomeni]

avatar
5559 63

Desolate Era - Bölüm 64: [Formasyonların Dokuz Parşomeni]



Bölüm 64: [Formasyonların Dokuz Parşomeni]

 

Yılankanadı Gölü’nden Karadiş Kabilesi’ne yapılan yolculuk uzundu. Yolculuk esnasında siyah yaratıklara binerek yalnızca gece dinlenseler bile üç günlük bir süre zarfına ihtiyaç duymaları gerekmişti.

 

Gece…

 

 Kamp ateşi yanıyordu. Ji Ning ve Güz Yaprağı ateşin yanında dinlenirken, Mowu herhangi bir yaratığın genç efendilerini rahatsız etmemesi için gözcülük yapıyordu.

 

“Sualtı Malikanesi’nde elde ettiğim türlü türlü eşyaların hepsini inceleme fırsatı bulamamıştım.” Ning aniden sualtı malikanesindeki ilk iki koridorda elde ettiği eşyalarla, üçüncü koridorda eşyaları inceleme fırsatı bulamadığını hatırlamıştı zira üçüncü koridorda eşyaları bağladıktan sonra direkt olarak siyah kürklü golemle mücadele etmiş ve ardından yaşlı boğayla tanışmıştı. Hepsini inceleyecek zaman bulamamıştı.

 

 Kenarda duran Güz Yaprağı meraklı gözlerle izliyordu.

 

Aradan geçen uzun zamanın ardından…

 

 “Bir gizli teknik daha, [Açıkrüzgar Kitabı]?” Ning kitabı açar açmaz keyiflenmişti. “Kılıç oyunu kitabıymış, ayrıca direkt olarak Tao’nun Gerçek Manası’nı nasıl kullanabileceğini açıklıyor. [Yağmurdamlası Sutrası]’na eşdeğer.”

 

Ning’in kararları ve özellikle de fikirleri daha önceki seferlere kıyasla oldukça gelişmişti. Sonuçta, genç adam Tao’nun Gerçek Manası’na adım atmış ve kitaptaki yazıları dikkatle inceleyerek bu sayfaların kişiye kılıç oyununda “Açıkrüzgar’ın Gerçek Manası”nı öğretmeyi amaçladığını kavramıştı.

 

Aslen, koridorda can veren insanların hepsi yalnızca Xiantian seviyesindeydi. Yani bu tür insanlardan güçlü ve heybetli teknikler taşıması mantıken beklenilemezdi. Hatta [Açıkrüzgar Kitabı] gibi eksiksiz bir tekniğin orada bulunması bile mantık dışıydı. Örneğin, Ning yanında [Yağmurdamlası Sutrası] ve [Alevyıldırım Kılıcı]’nı getirmemişti. Sadece bu durumdan bile kitabın daha önceki sahibinin akılalmaz, bu tür kitapları bile umursamayan bir kabileden geldiği anlaşılabiliyordu.

 

————–

 

 Üç koridorun sonucunda gerçekten çeşit çeşit eşya ve büyülü hazine elde etmişti. Üstelik Ning üç güçlü teknik bulmuştu! Bu kitapları okuduktan sonra, Ning dikkatle diğer eşyaları ve kitaplara benzemeyenleri incelemeye başladı.

 

“Huh?” Ning aniden yeşim bir resmi çevirdi!

 

 Bahsi geçen yeşim en azından seksen santim uzunluğundaydı ve yeşimin içine uzun sakallı, yaşlı bir adam resmedilmişti.

 

“Dur bir saniye!” Ning’in gözleri parlamış, genç adam meseleyi incelemeye koyulmuştu. İlk bakışta bu yalnızca bir resme benzese de yakından bakıldığında…kare şeklindeki yeşim parçasının aslen ufak resimler oluşturan, bir sürü karakterden meydana geldiği görülebiliyordu. Bu karakterler Büyük Xia Hanedanlığı’nda kullanılan karakterlerdi.

 

 Ayrıca karakterler çok ama çok küçüktü! Muhtemelen sıradan insanlar bu tür ayrıntıları fark etme yeteneğine sahip değillerdi ancak Ning öyle her gün karşılaşabileceğiniz biri değildi. Özellikle de genç adamın, on kilometre mesafedeki ufak bir sineği bile görebilen keskin gözleri vardı! Böylesine bir görüşle, doğal olarak yeşim resme yazılmış sıkı karakterleri görebilmişti.

 

“Muazzam.”

 

 “Bu yeşim parçasına yüzlerce kelime kazanmış ve bu kelimeler uzun sakallı üstadı oluşturuyor.” Ning ilk önce hayranlıkla nefes vermiş ve ardından karakterlerin nereden geldiğini incelemeye koyulmuştu. Çok geçmeden yeşim parçasının sol üst köşesinde, göze çarpan dört karakteri fark etmişti.

 

[Formasyonlardaki Dokuz Parşömen]!

 

 Ning’in parlayan gözleri okumaya başladı!

 

“Bendeniz Wu Daoyan, seksen bin yıldır formasyon tekniklerinde çalışıyorum. Son felaketi atlatabilecek kadar şanslıydım lakin dokuz yüz yıl sonra karşılaşacağım büyük kıyametin üstesinden gelebileceğimi sanmıyorum. Formasyon tekniklerimin kaybolmalarını istemiyorum ve bu sebeple bildiğim bütün teknikleri bu dokuz parşömen içine yazdım! Umarım karmik şansı yüksek olan biri bu teknikleri dikkatle öğrenerek, kavrayabilir!” Açılış kelimeleri Ning’in keyfine keyif katmıştı. Seksen bin yıl hayatta kalan ve Üç Felaket- Dokuz Kıyamet’le mücadele eden birinin Kayıp Ölümsüz olduğuna şüphesi yoktu.

 

Ölümsüz Juhua milyonlarca yıl yaşayabilmişti lakin çoğu Kayıp Ölümsüz bu kadar uzun yaşayamıyordu. Üç Felaket, Dokuz Kıyamet. Felaketler kolaylıkla atlatılabilirdi ancak kıyametlerden kaçmak mümkün değildi. Her dokuz yüz yılda bir kıyamet! Her kıyamet bir öncekinden daha güçlüydü ve gitgide seviye artıyordu. Öyle ki Kutsal Ölümsüz seviyesinde olan bir Kayıp Ölümsüz, Ölümsüz Juhua bile nihayetinde can vermişti.

 

“Bir Kayıp Ölümsüz’ün formasyon bilgileri…Şüphesiz ki böyle bir şeyin değeri, [Düşük Bin Kılıç Formasyonu] ya da [Rüzgarkanat Atlatması]’ndan daha düşük değildir.” Ning yeşim parçasının ne denli değerli olduğunu hemen anlamıştı. “Bu formasyon bilgileriyle birlikte ciddi ciddi yeraltı malikanesinin testlerine giden biri var demek…hayret bir şey.”

 

 Bu yeşim parçayı elde eden şahıs muhtemelen formasyonlar konusunda bilgisiz biriydi. Sonuçta, formasyonların kadim sırları öyle herkesin çözebileceği şeyler değillerdi! Genel bağlamda, yalnızca Ölümsüzlük yoluna adım atan kişiler yalnızca formasyonları kurmayı biliyorlardı. Tekniğin arkasında yatan gizemleri ve prensipleri anlayabilen çok kişi yoktu. Aynı şekilde Ning de yalnızca [Düşük Bin Kılıç Formasyonu]’nu kullanmayı biliyordu. Ölümsüzlük yoluna adım atan kişiler genelde daha güçlü büyülü hazineleri kovalayan kimselerde. Başını eğip formasyonlara çalışan kişi sayısı çok ama çok azdı!

 

 Üstelik, formasyonlar oldukça garip ve anlaşılması zor şeyler oldukları için bu alanda araştırma yapan insan sayısı da iyice azalıyordu!

 

Büyük ihtimalle, şans eseri bu yeşim parçayı ele geçiren kişi de meseleyi kavrayamamıştı. Öldüğü güne kadar bir başarı gösteremediği için muhtemelen yeraltı malikanesine gitmişti.

 

 Tabii başka bir olasılık da vardı, yeşim parçasını ele geçiren bu şahıs da Ning gibi…yanlışlıkla Yılankanadı Gölü’ndeki adaya girerek Sualtı Malikanesi’ne ışınlanmış ve orada hayatını kaybetmişti.

“Ne olduğu beni ilgilendirmiyor, artık [Formasyonların Dokuz Parşömeni] benimdir. Ben de ne zamandır bunca hazinenin arasında niye kayda değer bir şey bulamadım diye düşünüyordum!” Ning keyifle konuştu, “Nihayet değerli bir hazine ele geçirdim. İnceleme zamanı.”

 

 Genç adam başını eğdiği gibi [Formasyonların Dokuz Parşömeni]’ni okumaya başladı.

 

 Formasyonlar çeşit çeşit alet kullanılarak yerleştirilebiliyordu ve bazı mucizevi, geniş çaplı formasyonlar bile dünyayı kendi merkezleri olarak kullanabiliyordu!

 

“Enteresan.” Çoğu insan [Formasyonların Dokuz Parşomeni]’nin sıkıcı ve bunaltıcı olduğunu düşünebilirdi ancak Ning okumaya başlar başlamaz gülümsemeye koyulmuştu. Formasyonlar hesap kitap ve kavrayış konusunda yüksek bir yetenek gerektiriyordu! Kişi hesap yapabilmeliydi! Ning, geçmiş hayatında gerçekten zeki biriydi. Hastalığı yüzünden okula gidemediği için her şeyi kendi kendine öğrenmek zorunda kalmıştı! İnternet üzerinden kitaplar okuyarak kendini geliştirmiş ve bilgi birikimi konusunda, özellikle de bilim dalında yaşıtlarını sollamıştı. Genç yaşına rağmen akılalmaz bir servet de kazanmıştı!

 

Bu hayatındaysa, [Nuwa’nın Resmi]’ni aldığı için zihnini ikiye bölebiliyordu yani zihinsel bağlamda hesaplama hızı daha da kesindi!

 

 Geçmiş hayatında, eğitim sistemi Ning’e nasıl düşüneceğini öğretmişti. Her ne kadar Dünya trilyonlarca ufak gezegenden yalnızca biri olsa da eğitim bazında bu gezegenden çok ama çok daha üstündü. Örneğin, Kırlangıç Dağı’ndaki gelişim hala daha kabile çağındaydı…Ji Klanı’nın üyeleri okuma yazma biliyor olsalar da düşük kabilelerdeki çoğu insan bu bilgilere erişemiyordu.

 

Böyle bir eğitim seviyesi olduğu düşünülürse, kişilerin formasyonlara odaklanmakta sıkıntı yaşayacakları da gayet açıktı.

 

 Tabii bu Dünya’daki bilim adamlarının direkt olarak formasyon ustaları olabileceği anlamına gelmiyordu. Sadece bu konuyla ilgili daha çok gelecek vadedeceklerdi, o kadar…

 

————————–

 

Ning’in geçmiş hayatında aldığı eğitim bir “yazılım” gibiydi. Genç adamın bu hayatta elde ettiği güçlü ruhuysa bir “donanım”a benziyordu!

 

Doğal olarak, Ning formasyonlara çalışmak için gayet uygundu!

 

“Demek öyleymiş.” Ning okurken gülümsüyordu. “O İkiz Ying Yang Enerji Formasyonu ve diğerleri basit parçalardan ibaretmiş. Yalnızca dünyanın gücünü aktif ederek çalışıyorlar. Onları kullanmak için yeteneğe gerek yok.”

 

Ning kitabı okudukça hayranlığı artıyordu.

 

Lakin yavaş yavaş genç adamın suratındaki gülümseme kaybolmuş ve suratında ciddi bir konsantrasyon ifadesiyle, arada sırada beliren şaşkınlık ifadeleri yer etmişti.

 

“Gerçekten formasyon tekniklerini hafife almamak lazım.” Ning onayladı. “Formasyonlar adeta geniş, sonsuz okyanuslara benziyor. Yalnızca basit prensipleri anlayabiliyorum ancak ne zaman karmaşık, garip parçaları görsem resmen kayboluyorum. Gerçi böylesi mantıklı sanırım. Her ne kadar bu devasa dünyadaki insanlar biraz aptal olsalar da dehalara rastlamak da mümkün. Yüz binlerce yıl bir şeye odaklanabildikleri için doğal olarak dünyadakileri geride bırakıyorlar.”

 

“Genç efendi, güneş doğuyor. Yola koyulalım.” Güz Yaprağı seslendi.

 

“Ah?” Ning çoktan sabah olduğunu anlamıştı.

 

——————————

 

Formasyon teknikleri okyanuslara kadar geniş ve sonsuzdu. Kişi [Formasyonların Dokuz Parşömeni]’nin ilk parşömenini kavradığı zaman bir formasyon üstadı olarak sayılabilirdi lakin ne yazık ki Ning ilk parşömeni anlamayı başarmamıştı. Bu sayede genç adam daha da kendini bilen ve o kadar da özgüven fırlaması yaşamayan bir kişi haline gelmişti.

 

“Formasyonları inceleyerek, kendime daha fazla seçenek ve taktik oluşturabilirim.”

 

Ayrıca, [Düşük Bin Kılıç Formasyonu]’nu kullandığım esnada formasyonu sabit bir şekilde değil de daha değişken kullanabilirim.” Her ne kadar Ning formasyon konusuna yeni yeni adım atan bir öğrenci olsa da formasyon yoluyla ilgili kavradığı basit düşünceler ona bir “rehber” olarak yön verecekti. Örneğin ilk başlarda yüzlerce kılıcı aptalca kullanmaya çalıştığında, her kılıcı dikkatle kontrol etmesi gerekiyordu ve bu yüzden mesele genç adamın enerjisini resmen emiyordu.

 

Şans bu ki, ruhu güçlü olduğundan [Düşük Bin Kılıç Formasyonu]’nun dördüncü seviyesini kullanmayı başarmıştı.

 

Lakin formasyonlar konusunda bir usta olsaydı, genç adam bazı kritik kılıçları diğerlerine “rehber” olmaları için ayarlayabilir ve bu sayede ruhuna binen baskıyı azaltarak kolayca [Düşük Bin Kılıç Formasyonu]’nun üst seviyelerine çıkabilirdi.

 

—————————

 

“Genç efendi, Karadiş Kabilesi’ne geldik.” Güz Yaprağı seslendi.

 

Genç kadın seslenmeseydi muhtemelen Ning formasyon meselesine kafa yormaya devam edecekti. Başını kaldırdıktan sonra mesafeye bakmış ve Karadiş korumalarının da onları fark ettiğini anlamıştı.

 

“Genç efendi Ji geldi.”

 

“Çabuk, lidere haber verin.”

 

 Karadiş Kabilesi’nin üyeleri daha önce Ji Ning’i görmüştü. Bu sefer, aynı üçlünün siyah yaratıklarla ilerlediğini gördükleri an onları tanımışlardı.

 

Ning ve diğer ikili kabile kapısına geldiğinde, Karadiş bizzat onları karşılamak için yerini almıştı.

 

“Saygılarımı sunuyorum, genç efendi.” Diz çöken Karadiş’in arkasında aynı şekilde yere kapaklanan bir sürü kabile üyesi vardı.

 

“’Mm.” Ning başını öne salladı. “Bahar Çimeni’nin mekanına götür beni.”

 

“Tamam.” Karadiş hemen cevapladı. Bu kabilede genç efendi Ji Ning’in tek alakadar olduğu kişi Bahar Çimeni’ydi.

 

Ning aniden başını çevirip Karadiş’in arkasında duran ve hasta gözükse de Bahar Çimeni’ni andıran küçük çocuğa bakmıştı. Ning ufak çocuğu daha önce de gördüğü için söylenmişti, “Adın ne senin?”

 

Ufak çocuk şaşkına döndü.

 

Ning’in nereye baktığına dikkat eden Karadiş oğluna döner dönmez konuştu, “Çabuk, genç efendinin sözlerine cevap ver.”

 

Ufak çocuk babasının talimatlarıyla kendine gelmiş ve öne çıkarak konuştu, “Benim adım Mavitaş!”

 

“Mavitaş, Mavitaş…” Ning kendi kendine sakince konuştu.

 







Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr