Bölüm 31: Yabaniyaratık'a Karşı

avatar
5406 72

Desolate Era - Bölüm 31: Yabaniyaratık'a Karşı



Bölüm 31: Yabaniyaratık'a Karşı

 

Bölgeyi soğuk buz parçaları kaplamıştı. Oracıkta yatan donmuş cesetler adeta buzdan heykelleri andırıyordu. Artık bölgede hayat namına pek bir şey kalmamıştı. Bu yüzlerce cesedi, özellikle de masum insanların cesetlerini gören Ning’in kalbinde güçlü bir öldürme isteği uyanmıştı.

 

“Genç insan.” Suyun Gergedan Kralı’nın dört bacağı devasa sütunları andırıyor, adeta toprağı dövüyordu: “Beni sinirlendirdin. Onları yemeyi düşünüyordum.”

 

Buzla kaplanmış Ning’in kürklerinde bile buz parçaları görülebiliyordu lakin Ning’in hafifçe sallanan kıyafetleri kolayca buz parçalarını bertaraf etmeyi başarmıştı. Yine de buz parçaları durmaksızın oluşuyordu… Ning’in elinden gelen tek şey parçaları tekrar ve tekrar yok etmekti.

 

“Kılıç oyunun ve ayak oyunun gerçekten takdirde layık ancak hala daha Houtian Alemi’ndesin. Buna karşılık bendeniz, heybetli bir Xiantian yaşam formuyum.” Suyun Gergedan Kralı derinden bir kahkaha savurdu: “Madem birkaç düzine insan kaçmayı başardı, onların yerine seni yakalayacağım. Güçlü genç insanların etleri, bana binlerce sıradan insandan bile daha çekici geliyor.”

 

“Henüz bir Xiantian yaşam formu öldürmedim.” buzla kaplı olan Ning Suyun Gergedan Kralı’na soğuk bir bakış attı: “Bu yüzden, kalbimde kontrol etmekte zorlandığım bir öldürme isteği var! Suyun Gergedan Kralı kılıcıma can verecek ilk Xiantian yaşam formu olacağın için kendinle gurur duymalısın! Etini bizzat kesecek ve yakından inceleyeceğim, ayrıca klan üyelerimin ve ailemin de tadına bakmalarına izin vereceğim!”

 

Hua!

 

Ning’in sol elinde beliren kılıçla birlikte genç adam artık ellerinde iki Karakuzey Kılıcı tutuyordu.

 

“İkiz kılıç mı? Görünüşe göre kılıç oyunun ortalamayı geçemeyecek. Kırlangıç Dağı’nın etrafında, ikiz kılıç kullanıp sağlam tekniklere sahip olan tek bir kişi bile yok!” Suyun Gergedan Kralı Ning’e devasa gözleriyle bakarken sıradan bir adım atmış ve bölge anında sarsılmaya başlamıştı. Ardından, bir dağ edasıyla genç adamın üstüne atıldı: “Geber!”

 

Bang!

 

Aynı anda, etrafını çevirmek için birkaç adama ihtiyaç duyulacak boyutlardaki yuvarlak toynak, genç adama doğru ilerliyordu. Bu devasa toynağın barındırdığı gücün altında kalan havada bile garip bir patlama duyulmuş ve enerji parçalarından sebep yerde delikler açılmıştı. Ning daha toynakla karşılaşmamasına rağmen durumun ne kadar ciddi olduğunu anlamıştı.

 

“Swoosh!”

 

Ning ilk önce kılıcını çekmiş ve kılıçtan yayılan hafif su dalgası devasa toynağa doğru ince bir çizgi halinde atılmıştı. Toynağın derisine zar zor nüfuz edebilen su dalgası daha derine ulaşamamıştı. Bu durumu gören Ning anında bir rüzgâr edasıyla geri çekilmeye koyuldu.

 

Bang!!!

 

Toprak parçalanmış ve metrelerce büyüklükte devasa bir krater oluşmuştu. Bu esnada Ning çoktan bölgeden 30 metre uzaklaşmıştı.

 

“Kaçamayacaksın.” Suyun Gergedan Kralı kükredikten sonra Ning’e doğru hızla atıldı. Her ne kadar ağır görünüyor olsa da devasa vücudu sayesinde ufak hareketlerle büyük mesafeler katedebiliyordu. Akılalmaz toynakları toprakta kraterler yaratmaya devam ediyor ve yaratık, tepenin yakınlarında olan dağ ormanına doğru Ning’in peşinden ilerliyordu.

 

Orman yalnızca birkaç kilometrekarelik alana sahipti.

 

“Ağaçlar bana engel olmayacaktır.” Suyun Gergedan Kralı söylendikten sonra ağaçlara doğru hızla koşmaya başladı. Dağ benzeri Suyun Gergedan Kralı’nın önünde, bu ağaç parçaları ufak çim taneleri gibi paramparça olmaya başlamıştı.

 

“Suyun Gergedan Kralı adını gerçekten hak ediyor. Fiziksel gücü sıradan Yabaniyaratıklar’dan daha fazla.” Ning kendi kendine konuştu “Ayrıca kalın bir derisi var. Sadece iç enerjim ve ‘Kılıçla Bir’ seviyemi kullanarak derisine nüfuz edemiyorum. Görünüşe göre Habistanrı Vücut Geliştirme Tekniği’ni kullanmam gerekecek.”

 

Swoosh!

 

Zıplayan Ning aniden uzun, geniş bir ağacın tepesine çıkmıştı. Ağaç yapraklarından birinde duruyor olsa da yaprakta herhangi bir değişim yaşanmamış ve genç adam Suyun Gergedan Kralı’nı izlemeye koyulmuştu.

 

“Huh?” Suyun Gergedan Kralı bir anda duraksadı. Genç insanın aurasındaki değişimi fark etmişti ve bu aura güç bakımından kendi aurasından biraz daha zayıftı: “Habistanrı Vücut Geliştirmesi?”

 

“Doğru.” Ning’in vücudu kızarmaya başlıyordu. Güneş’in ve Ay’ın gücü vücuduna odaklanmış ve genç adamın potansiyeli en üst düzeye kadar ortaya çıkmaya koyulmuştu.

 

 Eğer Xiantian Alemi’ne adım atarsa vücudundaki ilahi gücü dışarıya da yayabilecekti.

 

“Haha, Houtian eziklerinden birisin. Habistanrı Vücut Geliştirme’si yapıyor olsan bile benimle aşık atacak seviyeye ulaşman imkânsız.” Suyun Gergedan Kralı vahşice ileriye atılmış, önüne çıkan ağaçları paramparça ederek tam gaz ilerlemeye devam etmişti.

 

“Hmph.”

 

Ağacın tepesinde dikilen Ning, ona doğru gelen Suyun Gergedan Kralı’na soğuk bir bakış attı.

 

Suyun Gergedan Kralı fiziksel olarak akılalmaz bir sevideydi. Yalnızca Yılankanadı gibi heybetli bir yaratık bu gergedanla direkt karşılaşabilirdi lakin bir kılıç ustası olan Ning’in öyle bir şansı yoktu.

 

Shua!

 

Çarpışma anında Ning “Dünyayla Bir” seviyesinde olan “Gölgerüzgarı Adımları”nı son raddesine kadar kullanıyordu ve ufak bir hareketle Suyun Gergedan Kralı’nın hamlesini savuşturmayı başarmıştı. Ning’e kıyasla… Suyun Gergedan Kralı’nın çeviklik konusunda korkunç bir seviyede olduğu gayet açıktı. Suyun Gergedan Kralı’nın vücudunu savuşturan Ning’in elindeki Karakuzey Kılıcı yaratığın sırtına atılmıştı.

 

Kılıç ince, şeffaf, mücevher gibi bir ışık hüzmesine dönüşerek... yağmur damlalarına gebe kalmıştı. İnce ışık çizgisi yaratığın sırtına doğru ilerliyordu!

 

[Yağmurdamlası Sutarsı] – Yağmur Çizgisi!

 

“Gelişmiş” seviye kılıç oyunu!

 

Daha önce Suyun Gergedan Kralı’nın toynağına saldırmak için kullandığı teknik gibi bu teknik de doğanın gücünü kullanıyordu lakin son seferde Ning saldırıyı yalnızca iç enerjisini kullanarak aktif etmişti, şimdiyse… Ning’in vücudundaki Güneş ve Ay enerjileri gün yüzüne çıkmaya başlamıştı. Habistanrı Vücut Geliştirme Tekniği’ni temel olarak kullanan bu saldırının gücü anında yüz katına fırlamıştı!

 

“Huala!” Suyun Gergedan Kralı’nın sağlam derisi, keskin kılıcın hamlesi karşısında dayanamamış ve üstünde devasa bir yara açılmıştı. Taze kan adeta şelaleler gibi akmaya başlamıştı. Bang! Akan kanın içinde, parçalanan damarları görmek gayet tabii mümkündü!

 

Swoosh!

 

Ning yere inip başını çevirdi.

 

Son hızda koşmaya koyulan Suyun Gergedan Kralı aniden duraksamış ve içinde öfke-acı ikilisini barındıran bir kükreme savurmuştu. Kasları ve etleri titriyordu. Aynı zamanda sırtındaki devasa yara da kapanmaya çalışıyordu lakin Ning’in kılıç saldırısı akılalmaz bir güce sahip olduğu için yaratığın derinlerine ulaşmıştı. Kan akışını durdurmaya çalışıp yarayı kapatmaya uğraşıyor olsa da hala akan kan damlaları görülebiliyordu. Artık daha önce kibirle konuştuğu sözleri söylemeye cesareti kalmamıştı.

 

“Suyun Gergedan Kralı, öleceksin.” Ning bir gölgeye dönüşüp son hızda Suyun Gergedan Kralı’na doğru atıldı.

 

“ROAR!”

 

Suyun Gergedan Kralı vahşi bir kükreme savurmuş ve ardından çılgınlar gibi ters yöne kaçmaya başlamıştı!

 

Kaçıyordu!

 

“Öylece kaçacak mısın yani?” Ning şaşkına dönmüştü.

 

Yine de meseleyi hemen hatırladı. Daha önce babası ona Yabaniyaratıklar’ın kurnaz canlılar olduğunu söylemişti. Benliklerini tehlikeye sokacak herhangi bir durumla karşılaştıkları takdirde hemen kaçıyorlardı. Açıkça görüldüğü üzere, Suyun Gergedan Kralı da gurur duyduğu derisinin kolayca delindiğini anlayınca… Sağlam savunmasının bir işe yaramayacağının da farkın varmıştı!

 

Ning’in ayak oyunu ve çevikliği, Suyun Gergedan Kralı’ndan akılalmaz derecelerde üstündü. Sonuçta Yabaniyaratık olan Yılankanadı bile ona kısa sürede zarar verememişti.

 

Suyun Gergedan Kralı her zaman için kalın derisine güvenen bir yaratıktı. Daha önce önündeki gencin kendisine zarar veremeyeceğini düşündüğünden sürekli ileriye atılıyordu. Genç insana teğet bile geçse bunun karşı tarafı öldüreceğini ya da ciddi bir şekilde yaralayacağını biliyordu lakin şimdi, tek bir kılıç darbesiyle derisinin kolaya aşılabildiğini gördüğünden… Nasıl olur da meselenin böyle devam etmesine izin verebilirdi?

 

“Kaç.” Suyun Gergedan Kralı vahşice kaçmaya koyuldu.

 

“Diğer Yabaniyaratıklar bile kolay kolay derimi aşamıyor. Bu genç ne kadar güçlü böyle?” Suyun Gergedan Kralı gerçekten korkudan çılgına dönmüş ve ne yapacağını bilememişti.

 

Çünkü bir sorun vardı…

 

Nasıl kaçacaktı ki?

 

“Dünyayla bir” ayak oyununu uygulayan Ning, Yılankanadı’ndan biraz daha yavaştı ancak Suyun Gergedan Kralı’na karşı üstündü!

 

Shua! Shua! Shua!

 

Ning çoktan Suyun Gergedan Kralı’nı yakalamıştı.

 

“Ben Mavi Gökyılanı Kralı’na hizmet ediyorum. Beni öldüremezsin!” Suyun Gergedan Kralı dört nala koşmaya devam ederken acı dolu çığlıklar da atıyordu. “Kralım! Kurtarın beni!”

 

“Kralım! Kurtarın beni!”

 

Bu vahşi kükreyiş upuzun bir mesafeye yayılmıştı.

 

Swoosh!

 

Ning’in çevik vücudu aniden ileriye atılmış ve elindeki iki kılıç yukarıya yönelmişti. Bir saniyeliğine de olsa Ning’in vücudu insanı şaşkına çeviren bir ateş ışığına dönüşerek Suyun Gergedan Kralı’nın boğazına doğru atılmıştı. Yukarı bakan kılıçlar vahşice yaratığa saldırdığında çıkan “Chi” sesi, Suyun Gergedan Kralı’nın kafatasının delindiğini gösteriyordu. Otuz metrelik bir alev kümesi gökyüzüne yayıldıktan sonra tekrar insan formuna dönüşmüştü. Bu bahsi geçen figür Ning’den başkası değildi.

 

“Ugh…” Suyun Gergedan Kralı’nın gözleri sabit duramıyordu. Heybetli, kutsal hayatının bu gencin ellerinde sonlanacağını düşünmemişti. Xiantian Alemi’ndeki Yabaniyaratıklar’dan biri olarak güçlü bir yaşam gücünün yanında, kalbinden bıçaklansa bile ölmeyecek olsa da Ning yaratığın en zayıf bölgesini seçmişti! Suyun Gergedan Kralı’nı bırakın başına bir kılıç darbesi alan Xiantian Alemi’ndeki Habistanrı Vücut Geliştirme ustaları bile hayatlarını kaybediyordu!

 

Bang…

 

Suyun Gergedan Kralı’nın devasa cesedi yere yığılmış, ormandaki sayısız ağacı altına almıştı.

 

“Aleve Uçan Güveler, Gerçekten [Yıldırımalevi Kılıcı]’nın en güçlü saldırısı olmayı hak ediyor.” Ning zarif bir şekilde yere inmiş, vücuduna tek bir kan damlası bile değmemişti: “Şu anda, [Yıldırımalevi Kılıcı]’nın üç ölümcül tekniğini bile ‘gelişmiş’ seviyesine kadar çalışmış durumdayım.”

 

[Yağmurdamlası Sutrası]’nda toplam dokuz teknik vardı ve Ning çoktan bu tekniklerin hepsinde “gelişmiş” seviyeye ulaşıp doğanın gücünü çağırmayı başarabilmişti.

 

[Yıldırımalevi Kılıcı]’ysa biraz daha zordu. Özellikle de son hamle olan “Aleve Uçan Güveler”. Ning bu teknikte “gelişmiş” seviyesine ulaşmayı başaramamıştı ancak demin Suyun Gergedan Kralı yakınlardaki bataklık suyuna yöneldiği için durum değişmişti. Eğer yaratık bataklığa ulaşmayı başarsaydı, Ning’in elinden bir şey gelmeyecekti. Böylesine sağlam bir yaşam enerjisine sahip bir yaratığı öldürmek için sıradan teknikler kullanamazdı.

 

Ning endişeden sebep “Aleve Uçan Güveler” saldırısını düşünmüştü. Doğanın enerjisini kullanarak adeta aleve fırlayan güveler gibi Suyun Gergedan Kralı’nın kafatasına direkt hamle yapmıştı!

 

“Yabaniyaratık.” Ning Suyun Gergedan Kralı’nın dağ benzeri cesedine bir bakış attı. Heyecanlanmadan edememişti: “Bu öldürdüğüm ilk Xiantian seviyesinde olan Yabaniyaratık, yine de ölmeden önce ben ‘Mavi Gökyılanı Kralı’nın hizmetçisiyim tarzında bir şey söylemişti sanki? Hm, bir sıkıntı çıkmadan kaçsam iyi olacak.”

 

Shua!

 

Ning aniden Suyun Gergedan Kralı’nın vücudunda belirmişti. Kılıcını havaya savurarak yaratığın kalın derisini kolayca açtı. Suyun Gergedan Kralı öldüğünden derisi de eskiye kıyasla zayıflamıştı… Birkaç saniye içinde, Suyun Gergedan Kralı’nın vücudundan siyah, el boyutlarında etrafa keyifli bir koku saçan obje çıkardı. Bu Suyun Gergedan Kralı’nın vücudundaki en değerli eşya olan kursak taşıydı! Genelde bu kursak taşı akılalmaz bir panzehir olarak tanınıyordu. Suyun Gergedan Kralı’nın vücudundaki kursak taşı bile sıradan büyülü hazine almaya yetecek kadar değerliydi.

 

“Gitme zamanı.” Suyun Gergedan Kralı’nın kursak taşını kavrayan Ning anında rüzgâr edasıyla ileriye atılmıştı.

 

Yarı uçar yarı koşar bir vaziyette gölün üzerinde adım atan genç adam üç kilometreden fazla bir mesafe katetmişti.

 

Huauhauua….

 

Aniden, önündeki su dalgalanmaya başlamış ve akılalmaz bir girdapla karşılaşmıştı!

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44224 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr