Aksam yemeği vakti, Baruch klanının üç üyesi ve evin kahyasi Hiri, hep beraber yemek yediler. Kucuk Wharton ortaligi kahkahaya boğan bir kac karkasa yaratti. Yemek sonuna doğru yasli kahya kucuk Wharton`u odasina tasidi. Bu arada Linley ve babasi sohbet etmeye basladi.

“Sahi. Baba, hangisi daha guclu? Bir Magus`mu yoksa savasci mi?“ Linley bu konuda cok merakliydi.

Hogg Linley`e bir bakış atti ve gülerek kafa salladı. “Linley, her ikisinin de kendine has güçlü noktalari var. Ayni seviyedeyseler sanırım Magus biraz daha guclu sayılabilir. Fakat en önemlisi bir Magus ayni derecede ki bir savaşçıdan statü olarak cok daha yüksektedir. Ornegin ikiz­element sekizinci seviye bir magus sosyal statü olarak dokuzuncu seviye bir savascidan biraz daha yüksektedir.“

Linley merakla sordu “Neden guc olarak fark azken statü farkı bu kadar fazla?“

Hogg guldu. “Tartismaya başlamadan once buyucu derecelendirme sistemini anlamalisin. Dokuz seviye var. Bir ve ikinci seviye kidemsiz buyucu sayiliyor. Uc ve dört orta seviye sayiliyor. Bes ve alti kidemli buyucu oluyor. Onlarin ustundeki uc tane ise: yedi, sekiz ve dokuz? Bunlar asiri guclu insanlardir. Ve tabiki dokuzuncu seviyenin ustundekiler Aziz­seviye buyucudur!“

“Buyuculer bu kadar yüksek sosyal statüye sahip cunku büyüleri asiri fazla yikici güce sahip.“ Hogg bir bardak meyve suyu aldi ve yavaşça içerek konusmasina devam etti.

“Yikici guc?“Linley babasina bakti.

Hogg meyve suyunu yere bırakarak “ Bir savasci, hatta Ejderkan Savascisi kilicini sallayınca en fazla yuz kişi oldurur. Milyonluk bir orduyla karsilasinca en cok gidip lideri öldürür ama yinede o liderin yeri doldurulabilir. Fakat Aziz­seviye bir buyucu? Eger bu buyucu o dehşet verici yasak büyülerden birini kullanmaya karar verirse, bütün bir sehri yerle bir edebilir ya da yuz binlerce askerlik bütün bir orduyu tamamen yeryüzünden silebilir. Bütün ordu yok olduktan sonra lider yasasa ne olur? Bu yüzden bir krallık için Aziz­seviye bir buyucu butun bir ordudan daha değerlidir.“

Linley artik anlamisti.

“Simdilik Aziz­seviye buyucuyu bir kenara bırakalım. Sekizinci ve dokuzuncu seviye büyücülerde sok edici büyülere sahiptir ve savasin yönünü değiştirebilirler. Bu yüzden sosyal statüleri bu kadar yüksek.“ Hogg hafifce güldü.

Linley anladigini gösterir sekilde kafa salladı.

Savaslarla yipranmis Yulan kitasinda, bir buyucunun ne kadar önemli olduğunu siz hayal edin.

“Oh, doğru. Baba, bir kitapta okumuştum, buyucunun fiziksel gucu bir savasciya gore cok daha azmış. Fakat orada magusun Velocidragon`un ustunden kolayca yere zipladigini gordum. Onun vücudu nasil zayif olabilir?“ Linley sormaya devam etti.

Hogg ekledi. “Bunu daha sonra tartisiriz, Linley, sunu bilmelisin ki Yulan kitasinda bir kişinin ortalama omru 120­130 yildir. Guclu savasci ve buyuculer daha cok yasayabilir, genelde iki ya da üç yüzyıla kadar. Hatta bazen dört yüzyıl. Bir kişinin mutlak yasam siniri ise 500 yildir. Sadece bu efsanevi Aziz seviyesine ulasmis kişiler zamanin etkilerinden arınıp sonsuza kadar yasayabilir.“

Linley yine kafasini salladı.

O da bununla ilgili kitaplar okumuştu.

“Fakat Linley, neden guclu savasci ve buyuculerin bu kadar uzun yasadigini biliyor musun?“ Hogg bir soruyla devam etti.

Linley bir anligina durakladı.

Linley her zaman guclu savasci ve buyuculerin uc ya da dört yuzyil yasayabilecegini dusunmustu ama nedenini hic dusunmemisti.

Linley`nin yüzündeki ifadeye bakinca Hogg dayanamayıp guldu. “Linley ilk olarak sana bu dünyada elementsel güçler olduğunu söylemeliyim. Ates elementi, Su elementi, Ruzgar elementi, Toprak elementi, Yildirim elementi, Isik elementi ve Karanlik elementi. Savasci ve buyuculer eğitimlerinin bir parcasi olarak sürekli bu elementleri doğadan özümserler. Buyulerde, savaş qi`leride bu elementler tarafından beslenir ve belirlenir. Eger dikkatli gözlemlediysen, önceki maceraci partide ki kirmizi sacli adamin ateş­türü savaş qisine sahip olduğunu farketmissindir. Diger üçü ise ya toprak ya da su türü savaş qisine sahipti. Ayrica savaş qisi gibi büyülerde elemental tabanlidir!“

Linley bunlari ilk kez duyuyordu. Buyucu ve savascilarin doğadaki elementleri ozumseye muhtaç olduklarini yeni öğrenmişti.

“Güçlü bir buyucunun uzun yasamasinin sirri, saf buyu gucu uretmek için doğal elementleri vücuduna aldiginda, elemental enerji vücudunda emilir, buda doğal olarak zayifliklari kapatır, eklemleri ve eti güçlendirir. Vücudu git gide daha guclu hale getirir. Daha guclu bir bedenle doğal olarak daha uzun yasiyorlar. Ayni mantıkla savaşçılarda savaş qilerini geliştirirken, onlar da doğal enerjiyi özümserler. Bu enerji vücutlarını guclendirir. Ne kadar guclu bir savasci o kadar guclu bir vücut. Dogal olarak onlarda uzun yasar.“ Hogg bütün detayları anlattı.

Linley su an her şeyi net anlamıştı.

Babasinin sözlerine gore buyucunun de vücudu elemental guc tarafından güçlendiriliyordu dolayisiyla o da cok guclu olabilirdi.

“Fakat baba, neden insanlar buyuculer zayif vücuda sahip diyor?“ Linley`nin kafasi karismisti.

Hogg kafasini sallayarak “Bunu kendin fark edemiyor musun? Buyuculer genelde zayif vücuda sahip değiller, sadece savascilarla karsilastirilinca daha zayiflar. Ornegin sekizinci seviye bir buyucu hic fiziksel eğitim yapmasa da ucuncu seviye bir savascinin fiziksel gücüne sahiptir. Fakat sekizinci seviye bir savasya gore gercektende zayif sayilirdi!“

Linley biraz da utanarak, gulup kendini tokatladi

Bu kadar basit bir seyi nasil farketmemisti? Dusunceleri gerçekten cok dardi.

“Buyuculer yakin dövüşte zayif olsalarda, bu acigi kapatmak için kendilerine has yöntemleri vardi. Bir yöntem `Toprak Kalkani` `Buz Kalkani` `Ruzgar Kalkani` yada `Isik Kalkani` gibi koruyucu zırhlar yaratmak. Once büyülerini kendilerini savunmak için kullanırlar sonra ise saldırmak için!“

“Ve gerçekten guclu buyuculerin bir yöntemi daha var. `Sihirli Yaratik`lari kullanmak.“

Bu sözleri duyunca Linley`nin gözleri parladi.

Linley de Velocidragon gibi guclu sihirli bir yaratik istiyordu.

“Guclu bir sihirli yaratik, buyucusunun vücudunu koruyabilir, dusmanlarin yakinlasmasini engelleyebilir. Boylece buyucu rakibini oldurmek için saldiri büyülerini yapabilir.“ Hogg konuşurken guluyordu.

Linley hemen sordu, “Baba bir kişi nasil bir buyulu yaratik elde edebilir?“

Linley`i gören Hogg gülerek “Buyulu yaratik elde etmenin iki yolu var. Birincisi buyulu yaratigin kendi isteğiyle sana itaat edip hizmet etmesini sağlamak. Ikincisi ise buyulu yaratigi esir etmek için ruh­baglayici büyü dizilisini

kullanmak.“

“Ilk yöntemin gereksinimleri asiri zor. Bir büyülü yaratigin kendi isteğiyle sana itaat etmesini sağlamanın belki de tek yolu onu direk olarak savaşta yenmek. Ancak o zaman kendi isteğiyle seni izler. Örneğin eğer bir Velocidragon`u ele geçirmek istiyorsan, once onu savaşta yenmelisin.“ babasinin sözleri Linley`nin dilini tutulmasina neden oldu.

Linley kendisine bir Velocidragon istiyordu ama onu yenebilecek gucu nasil bulacakti?

“Ikinci yönteme gelirsek, ruh­baglayici buyu dizilisini kurmak asiri karmasik bir seydir. Bunun için en azindan yedinci seviye bir buyucu gerekir.“ Hogg sakin bir sesle söyledi.

Linley donup kalmisti. “Baba ne dedin sen… sadece yedi ve ustu seviyelerdeki buyuculer mi sihirli yaratigi esir edebilir?“

“Hayir, tam olarak değil. Eger yeterli paran varsa, ruh­baglama parşömenini satin alabilirsin. Zamani geldiğinde tek yapman gereken onu parçalarına ayırmak. Otomatik olarak ruh­baglama buyu dizilisi gerçekleşir. Ama bir ruh­baglama parşömeni inanilmaz derecede pahalidir.“ Hogg kendini kucuk gorur sekilde guldu.

“Tam olarak ne kadar pahali“ Linley üsteledi.

“Son hatirladigim, fiyat ortalama on bin altındı. Ve dahası paran olsa bile nadirliği yüzünden satan yer sayısı yok gibi bir şey.“ Hogg`un sözleri Linley`in aciyla kendine gülmesini neden oldu.

Buyulu bir yaratigi ele geçirmenin en zor kismi onu yenmek.

Tabi her zaman kendine zayif bir buyulu yaratik bulabilirsin ama bunun sana yarari ne olacak? Diger yandan guclu bir yaratigi yenmeye yetecek kadar gucun var mi? Eger tuzak ve hilelerle onu yenersen nasil olurda sana kendi isteğiyle hizmet eder?

Birinin kendi isteğiyle sana hizmet etmesini sağlamak hic de kolay bir sey değildir.

İkinci şıkka gelirsek, bu yöntem acik sekilde sadece guclu buyucu ve ya zengin insanlar için geçerli. Asil klanlar bile tek bir ruh­baglama büyü dizilisi için böyle yüksek bir meblağ olan on bin altını vermeye yeltenmezdi.

Dudaklarını isirirken Linley kaşlarını catmis dusunuyordu.

“Eger gerçekten bir buyulu yaratik istiyorsam, ailemin durumuna bakilirsa once yedinci seviye bir buyucu olmam lazim. Bu tek yolu. “Linley gizlice butun ihtimalleri değerlendirdi ama oda bunun ne kadar zor olacağını biliyordu.

Tabi plandaki ilk engel, acaba buyucu olmaya doğal yeteneği var mıydı yok muydu?

Sonuçta şansı on binde birdi. Doğal yeteneği yoksa buyucu olmasına imkân yoktu.