Çevirmen: Çıngıraklı

Editör: Mariposa

Bölüm 960: Kabus Sarayı'nın İkinci Sıradaki Uzmanı Shen Qiu

Ye Qingzi ve Ye Wansheng maskeleriyle Zhu Chao'ya yakından baktı.

Onlara göre öğretmenleri Ying Rong bir baba gibiydi. Yıllarca onları büyütmüş olan öğretmenlerinin ihanetini düşününce, tribünlerde en yüksek yerde oturan ve sayısız insan tarafından saygı duyulup takdir edilen kişiyi şu anda öldürmekten başka bir şey istemediler!

“Zhu Chao!” Ye Qingzi'nin gözleri soğudu ve elleri taş masaya bastırınca hafiften titremeye başladı!

Uzun yıllar olmuştu ve ikisi her zaman isimlerini gizleyip Ruh İttifakı'nın gölgesinde yaşamışlardı. Bunların hepsi Zhu Chao yüzündendi. Düşmanları önlerinde olduğuna göre nasıl sakin kalabildilerdi?

“Qingzi...” Ye Wansheng, Ye Qingzi'nin elini tuttu.

Ye Qingzi için duygularını kontrol etmek gittikçe zorlaşıyordu. Ye Wansheng ruh yeteneği yarışmasında nefretinden etkileneceğinden korkuyordu.

Ye Qingzi derin bir nefes aldı ve yavaşça içindeki öfkeyi bastırdı.

Ancak, Zhu Chao'nun kendini beğenmiş yaşlı yüzüne her baktığında, içini mide bulandırıcı bir his alıkoyuyordu.

“Devam din. Sadece göz atmaya geldim.” Zhu Chao, bakışlarıyla seçkin ruh öğretmenlerini süzdü ve başını sallayarak hafifçe gülümsedi.

Ana yargıç başını sallayıp ikinci turun konusunu anlattı.

“Başla!”

Yargıç, turun başladığını duyurduğunda tüm ruh öğretmenleri başlarını eğdi ve eşsiz karmaşık ruh eşyalarını karıştırıp bölmek için elleriyle ruh andaçlarını kullanmaya başladı. Ruh yetenekleri arasında son derece önemli olan ruh eşyası karışımına başladılar.

Daha kolay ruh eşyaları karışımları nispeten basitti. Sadece nasıl karıştırılacağı ve kısmen basit bir ruh eşyasını karışımını başarılı bir şekilde oluşturmak için gerekli oranlar bilinmek zorundaydı. Örneğin, Chu Mu Mahkum Adası'ndayken başarılı bir şekilde karıştırmak için anladığı şeyi kullanmıştı.

Ancak, yüksek sınıflı ruh eşyaları o kadar kolay değildi. Son derece karmaşık prosedürler, arıtmalar, farklılıklar, oranlar, sıralı karıştırmalar, filtrelemeler ve birleştirmeler vardı... Sadece ruh öğretmenleri bunu kavrayabilirdi.

Çıkarmanın ilk turu, ruh eşyalarını karıştırmaktaki en temel formdu. İkinci tur tam bir karıştırma olacağından herkes için farklı olacaktı. İlk turda isimleri okunan kişilerin bile elenme ihtimali vardı.

Ye Qingzi kalbindeki nefreti bir kenara koydu ve ruh eşyalarını yapmaya odaklanmaya başladı.

Ancak, duyguları hala biraz etkilenmişti çünkü prosedüre göre karıştırma sırasında bir kez başarısız oldu. Bu, yüksek sınıflı ruh yetenekleri arasında oldukça düşük bir hataydı.

“Bir hata yaptı,” dedi Yaşlı Ruh Öğretmeni De.

Ye Qingzi'nin ruh hali her zaman sakin ve istikrarlıydı. Ancak, Zhu Chao ortaya çıktıktan sonra duygularında bir değişiklik tespit edebiliyordu. Ona karşı derin bir nefreti varmış gibi görünüyordu.

“Onu etkilemez, değil mi?” Chu Mu biraz endişeli bir şekilde sordu.

“Bakalım nasıl kendine gelecek. Üç kez başarısız olursa kalan malzeme miktarı bir ruh eşyası oluşturmak için yeterli olmayacaktır,” dedi Yaşlı Ruh Öğretmeni De.

Ye Qingzi bir kez başarısız olduktan sonra hemen tekrar arıtıma başlamadı. Bunun yerine gözlerini kapattı ve derin bir nefes aldı.

“Görünüşe göre sadece çıkarma konusunda iyiymişsin.” Zhu Zizhan, birinci masadaki bir kez başarısız olan Ye Qingzi'ye baktı. Gözlerinde keyifli bir ifadeyle ilacı sakince karıştırıyordu.

Ye Qingzi onu kasten kışkırttığını biliyordu. Bir kez başarısız olduktan sonra doğruca devam ederse ikinci defa başarısız olma şansı çok yüksek olurdu.

“Bir kere başarısız olsam bile kalitem seninkinden aşağı olmayacak.” Ye Qingzi sakinleşti ve Zhu Zizhan'ın provokasyonuna sessizce cevap verdi.

“Gerçekten büyük konuşuyorsun.” Zhu Zizhan kibirle gülümsedi.

    ...

Tüm dikkatlerini ruh eşyalarına koyan ruh öğretmenleri için zaman çok hızlı aktı.

Üç defa başarısız olan ruh öğretmenleri yavaştan arenadan ayrılmayı seçti çünkü artık sonraki tura geçmek için gerekli niteliklere sahip değillerdi.

Dahası, karıştırdıkları ruh eşyalarıyla tatmin olan ve kalan malzemeleri daha iyi ruh eşyası yapmak için yeterli olmayan ruh öğretmenleri vardı. Bu yüzden, karıştırmayı bıraktılar ve sessizce turun bitmesini beklerken diğer ruh öğretmenlerini izlediler.

“Gerçekten olağanüstü ruh öğretmenleri, bir ruh eşyası hazırlarken tüm malzemeleri kullanır ve hepsini birleştirir. Hala malzemesi kalanlar ama çoktan bitirmiş olanlar sonraki tura ilerleyebilecek ama olağanüstü değildir..." Yaşlı Ruh Öğretmeni De ruh yetenekleri konusunda Chu Mu'ya bilgi verdi.

“Yani, zaten bir kez başarısız olduğu ve malzemelerinin üçte birini kaybettiği için yaptıklarının kalitesi gerçekten güçlü olanlarla kıyaslanamaz mı?” diye sordu Chu Mu.

"Evet. En azından malzemelerin kullanımı bir ruh eşyasının kalitesini büyük ölçüde etkileyecektir. Ancak, bunun bir önemi yok. Bir sonraki tura girebilirse sorun yok,” dedi Yaşlı Ruh Öğretmeni De.

“Kıdemli De, yanındaki kişi Kar Şehri'nde Kıdemli Mo Ling'i kızdıran Chu Fangchen mi?” Zhu Chao aniden aşağı, maskeli Chu Mu'ya baktı.

Zhu Chao Sekiz Issızlık'tan biriydi ve doğal olarak Dördüncü Kahraman Mo Ling'in Kar Şehri'ndeki mağlubiyetinden haberdardı. Ruh Sarayı'nda sarayın Veliah Prens'inden çok daha olağanüstü olan başka bir genç ruh hayvanı eğitmeni olmasına gerçekten şaşırmıştı.

“Yaşlı Kıdemli Zhu'nun tavsiyesi mi var?” Yaşlı Ruh Öğretmeni De sakince sordu.

Zhu Chao'ya yaşlı kıdemli demesinin sebebi Ruh Kilisesi'nin yaşlı kıdemlisi olmasıydı ve Yaşlı Ruh Öğretmeni De doğal olarak Ruh İttifakı için çalışan büyük bir düşmana karşı kibar davranmazdı.

Tarafsız Ruh Şehri'nde her iki taraf da bir savaş başlatamazdı. İki taraf da aynı ortamda görünürse kelimelerle rekabet etmeleri en iyisiydi.

“Tavsiye vermeye cüret edemem. Belki ölmezse Ruh Sarayı'nın sonraki Yeraltı Dünyası Yücesi olur... o zaman geldiğinde benim, Zhu Chao'nun saygılı olması gerekir." Zhu Chao derin bir gülümseme takındı.

Ruh Sarayı'nın Dört Yücesi'nden Yeraltı Dünyası Yücesi en yüksek konuma sahipti. Tarihsel olarak, Yeraltı Dünyası Yücesi ayrıca Ruh Sarayı'nda en çok otoriteye sahipti.

Ne yazık ki, bu neslin Yeraltı Dünyası Yücesi önceki nesillere göre daha kötü görünüyordu ve Ruh Hayvanı Sarayı'ndan Li Hong gibilerle tek başına dövüşemezdi.

Zhu Chao belli ki Chu Mu'nun inanılmaz potansiyeline övgüde bulunmuyordu. Aksine, Chu Mu'ya çoktan Ruh İttifakı'nın öldürüleceklerin bulunduğu kara listesine girdiğini söylüyordu. Başka bir deyişle, Chu Mu'ya dikkat etmesini söylüyordu!

“Dört Kahramanı kışkırtan hiçbirinin iyi bir sonu olmaz,” diye ekledi Zhu Chao.

"Qin Wu adında birinin benimle aynı şekilde konuştuğunu hatırlıyorum. Nihayetinde, geriye ruhu bile kalmamıştı.” Chu Mu kibirli Zhu Chao'ya baktı ve iğneleyici bir biçimde konuştu.

“Hıh. Göklerin ne kadar yüksekte olduğunu bilmeyen birçok genç gördüm. Kimse sana yüksek seviye imparator ile zirve imparatoru sınıfının arasındaki farkın ne kadar büyük olduğunu söylemedi mi? Wanxiang Şehri'nde bu yaşta seni yok edebilecek insanlar var. Kibirli olma,” dedi Zhu Chao.

Mo Xie'nin affedilmiş mutasyonu onu yüksek seviye imparator sınıfı yapıyordu. Yalnızca çoklu özellikleri sayesinde bir zirve imparatoruna rakip olabiliyordu.

Kar Şehri'ndeki savaş son derece kaotik geçtiğinden Mo Ling ve kaçan ruh imparatorları Chu Mu'nun Yedi Günahlı Tilki'sini tam olarak belirleyemedi. Ancak, aurasından yüksek seviye imparator olduğunu belirlediler.

Böylece, Zhu Chao'nun Chu Fangchen hakkında edindiği bilgiler açıkça eksikti. Chu Mu'nun iyi şansı nedeniyle gücü hızla artmış biri olduğunu düşünüyordu. Bu tür ruh hayvanı eğitmenleri geçmişte ortaya çıkmıştı ama hepsi bir darboğazda sıkıştığından tüm hayatları boyunca atılım yapmayı başaramamışlardı.

“Zhu Chao, üç büyük sarayımızın en seçkin genci hakkında hoşnutsuz bulduğun bir şey var mı?” aniden bir adamın güçlü sesi yankılandı.

Bu sesi duyduktan sonra Zhu Chao'nun ifadesi biraz değişti. Zorla gülümsedi ve dedi ki: “Tabii ki hayır. Sadece bu genç adama bu kadar kibirli ve fevri olmamasını tavsiye ediyordum. Aksi takdirde, büyük bir krizle karşılaşacaktır.”

Bir anda, başka bir orta yaşlı adam tribünlerin en yüksek kısımlarında ortaya çıktı.

Bu adam hem güçlü hem cesurdu ve gözleri biraz kötülük taşıyordu. Muhtemelen diğer tip ve karanlık tip ruh hayvanları kullanan bir ruh hayvanı eğitmeniydi. Aksi takdirde, ruh andacı aurasını serbest bırakmadan başkalarına korku telkin edebilecek bir aura yayması mümkün olmazdı.

“Eğer kibirliyse kibirli olacak niteliği vardır. Eğer fevriyse fevri olacak yeteneği vardır. Onnun yaşındayken bir imparator gördüğünde bacakları titreyen bir velettin. Onu eleştirmek için ne gibi niteliklere sahipsin?” cesur ve şeytani orta yaşlı adam alay etti.

Zhu Chao, Yaşlı Ruh Öğretmeni De'nin önünde birkaç kötü niyetli kelimeyle Chu Mu'yu kabaca uyarmaya istekliydi. Ancak, Shen Qiu burada olduğu için kendini beğenmiş tavırlarını sürdüremedi.

Kabus Sarayı'nın üyeleri her zaman şiddetli bir grup olmuştu. Ellerindeki ruh hayvanları Ruh İttifakı'nın başını çok ağrıtmıştı.

Ruh Hayvanı Sarayı'nın Büyük Yaşlı Kıdemlisi Shen Qiu'ya gelince, ruh hayvanı eğitmeni dünyasında başta gelen en vahşi kişiydi. Dört Kahraman'dan daha güçlü bir uzman ortaya çıkmadıkça görünüşte onu kışkırtmaya cesaret eden kimse yoktu!

Shen Qiu, Kabus Sarayı'nın ikinci sıradaki uzmanıydı. Sadece Kabus İmparatoru Jiang'a göre güçsüzdü.

Yang Que ve Ruh İttifakı'nın Ruh Şehri'ndeki üç büyük saraya karşı harekete geçmeye cesaret edememesinin sebebi Shen Qiu'nun bu şehri denetlemesiydi!

“Chu Fangchen, oğlum Shen Mo'dan duydum ki sende de Beyaz Kabus varmış?” Shen Qiu, Chu Mu'yu ilk defa görüyordu ama hemen Beyaz Kabus'a sahip olmasıyla ilgilenmişti.

"Evet." Chu Mu başını salladı. Gerçekten Beyaz Kabus'u vardı.

“Haha, daha önce de söyledim Ruh Sarayı'nın Yedi Diyagramlı Aziz Hayvanlar'ı çok zayıf. Kabuslar'ımızın saldırganlığından yoksunlar. Ruh hayvanın olarak Beyaz Kabus'u seçmek kesinlikle hayatındaki en akıllıca seçimdir.” Yaşlı Kıdemli Shen oldukça zorba biriydi ve Ruh Sarayı'nı aşağılayıcı bir şey söyledi.

Yanda duran Yaşlı Ruh Öğretmeni De güldü, "Sakın ha, Kabus İmparator Bai Yu'yla aynı yoldan gitme...”

“Sen ne bilirsin!” Shen Qiu Yaşlı De'ye baktı ve şöyle devam etti: “Bai Yu üç büyük sarayımızın en güçlü insanıydı. Şeytana dönüşmese bile Li Hong Bai Yu'yla savaşmaya cesaret eder miydi? Li Hong dahi zamanında Kahramanlar'ın şu anki başına yenildi. Söyle bakayım Ruh Sarayı'nda en son ne zaman öyle biri çıktı. Hepsi ya erkenden öldü ya da ilerlemeyi bıraktı. Ayrıca, Majesteleri Şafak Yücesi erkenden ruh imparatoru sınıfına ulaştığı ve egemen sınıfına girme şansı olduğu için bakmanızı istediğimizde sonuç neydi; birden fazla ruh yarasına maruz kaldı. Liu Xinji ile Liu Zhong'un şimdi yaptıklarına bak... Doğru zaman olmasa çoktan icaplarına bakardım."