Editör: Mariposa

869. Bölüm: Bai Yu vs Chu Mu

Yarı Şeytan Bai Yu, Chu Mu'ya saldırmaya pek istekli değildi çünkü Chu Mu'nun Beyaz Kabus'u şeytan Bai Yu'nun direkt soyundan geliyordu.

Ama şimdi Chu Mu yarı şeytan olduğu için ayrı bir kavramdı. Önceden Beyaz Kabus çok zayıf olduğundan ne kadar kızgın olursa olsun ya da onu kışkırtmaya çalışırsa çalışsın sadece onu yenmek isteyen inatçı bir çocuk olarak görüyordu. Beyaz Kabus bir yarı şeytandı ve çok daha güçlenip yenilmez imparator sınıfına ulaşmıştı.

Yarı şeytanın kendisinde muazzam bir kin vardı. Bu biraz gerçek bir tehdite dönüşmüştü ve hala onu kışkırtmaya geliyordu. Bai Yu'nun ona karşı duyduğu kin doğal olarak büyüdü ve duygusuz acımasız aurasını serbest bıraktı.

Evrenin kuralları iki yarı şeytana izin vermiyordu. Yarı şeytan Chu Mu, yarı şeytan Bai Yu'ya tahammül edemedi ama Bai Yu da aynı şekilde Chu Mu'ya tahammül edemedi!

“Benim dengim değilsin. Eğer daha fazla engel olursan seni de öldürürüm!” Yarı şeytan Bai Yu, Chu Mu'yla soğukça konuştu.

Bu son cümle, yarı şeytan Bai Yu'nun konuştuğu son mantıklı sözdü. Şeytan Bai Yu'nun soyundan gelenlerin hepsi öldürülmüştü ve soyundan gelenleri bizzat yok etmek istemiyordu.

Yine de, soyundan gelen bu kişi isyan edip onu acısını hafifletmek için katliam yapmaktan alı koyacaksa kesinlikle kalbini çıkarıp onu parçalamayı aldırmazdı!

Tabii ki Chu Mu, yarı şeytan Bai Yu'nun dengi olmadığını biliyordu. İmparator sınıfının ötesindeki yenilmez imparator sınıfının üzerinde büyük bir boşluk vardı ama savaşsın ya da savaşmasın şeytan olacağından, Chu Mu her şeyini vermeye hazırdı.

Aynı zamanda, kötü eğilimlerini serbest bıraktılar ve kibirli bir şekilde birbirlerinden on metre uzakta durdular. İki gelgit dalgası kasırga gibi havada çarpıştı ve sürekli Tianxia Şehri'ni yok eden bir uzamsal bora yarattı!

Gümüş gök taşlarının yarattığı kalıntılar gökyüzüne doğru savruldu ve Tianxia Şehri'nin göklerini kaplayan gri bir renge büründü!

Tianxia Şehri'nde çılgınca şehrin dışına doğru kaçan milyonlarca insan vardı. Bu yıkık dökük bölgeyi terk etmek istiyorlardı.

Ancak, birçok yaşlı ruh hayvanı eğitmeni, bu seviyedeki savaşlarda sahip oldukları hız seviyesiyle kaçmaya çalışmalarının ne kadar zor olursa olsun anlamsız olduğunu biliyordu çünkü yarı şeytanların herhangi birinin adımları kilometreleri aşabiliyordu, teknikleri ise on kilometreyi kaplıyordu. Belki birkaç kilometre öteye koşabilirlerdi ama bunun yerine yarı şeytanlar yine de üstlerinde görünüyordu.

 “Huhuhuhuhu!!!!!!!!!!”

Chu Mu'nun vücudu yavaşça gökyüzüne yükselince şeytan alevleri gürledi.

Dövüş göklerde olmak zorundaydı, yoksa Tianxia Şehri savaşın etkisi altında harabeye dönecekti. Tüm şehri yok etmese de yeniden inşayı imkansız kılardı.

Yarı şeytan Bai Yu savaşın nerede olduğunu umursamadığından yüzünde bir sırıtışla Chu Mu'nun vücudunu yavaşça takip etti!

Zamanı boşa harcamak? Yarı şeytan Bai Yu soğukça güldü. Yarı şeytanın gerçekten fazla zamanı yoktu ama yarı şeytanı ve sonra şehri yok etmek hala kolayca yapılacak bir şeydi!!

Yarı şeytan Bai Yu sağ kolunu kaldırdı, şeytan alevleri hızla yanıp gümüş bir şeytan kılıcı yarattı!

Bu Şeytani İdam'ın başlangıcıydı! Chu Mu'nun Diğer Göz Bebeği yarı şeytan Bai Yu'nun hareketlerini açıkça görebiliyordu!

Chu Mu karşı tarafın ne yetenek kullandığını bildiğinden vücudu hemen siluet benzeri eterik ve titrek bir hal aldı...

“Sila!!!!!!!!!!!!!!!”

Yarı şeytanın sağ eli dışa doğru savruldu. Tüm açılardan, bir Şeytani İdam uzayı parçalıyordu. Toplamda on sekiz bıçak vardı!

Her Şeytani İdam bir kilometre uzunluğundaydı. Keskin bıçaklar Chu Mu için neredeyse tüm kaçış yollarını kapatıyordu!

Chu Mu çok şaşırdı. Tek seferde en fazla iki Şeytani İdam kullanabiliyordu ve uzayın kurallarına uymak zorundaydı. Bu yarı şeytan doğrudan uzayın kısıtlamalarını kırdı ve her yönden on sekiz Şeytani İdam attı. Normal bir üst kademe imparator sınıfı olsaydı, saldırı tek başına birkaç parçaya bölünebilirdi!

“Shua!!!!! Shua!!!!!!!!!

Chu Mu'nun Şeytan Silüeti hepsini atlatamadı. Göğsü ve sırtı iki saldırı tarafından anında parçalanıp üstündeki şeytan alevlerini söndüren iki uzun bıçak yarası bıraktı ve altındaki içi boş vücudu gösterdi!

Yarı şeytanın üzerindeki tüm şeytanlar ortadan kaybolursa bu ölüm anlamına gelirdi!

Beyaz Kabus'un gücü arttı ve Chu Mu'yu yenilmez imparator sınıfına soktu fakat daha ilk karşılaşmada çoktan yaralandı!

En önemlisi, yarı şeytan Bai Yu'nun sol elinin hala kızını tutuyor olmasıydı. İki elini de kullansaydı, 36 Şeytani İdam olurdu!!

Chu Mu onunla kafa kafaya dövüşmeden önce yarı şeytan Bai Yu'nun gücünü tam anlamıyla hissedemiyordu!

Eğer yarı şeytana dönüşmeseydi böylesine aşırı bir güç aleme ulaşıp ulaşamayacağını kendi kendine sorguladı!

“Şeytan Uzay Patlaması!”

Chu Mu birkaç kilometre geriye süzüldü. Elleri, yarı şeytan Bai Yu'nun her iki tarafında yanan iki gözden kaçabilecek beyaz alevle yandı.

“Beng!!!!!!!!! Beng!!!!!!!!!!!!!!!!!!!”

İki beyaz alev birdenbire yanındaki boşluğa battı. İki çatlak ortaya çıktı ve ardından gürleyen şeytan alevleri ileri doğru patladı. Renksizliği anında tüm Tianxia Şehri'ni aydınlatıp birçok kişiyi geçici olarak kör etti!

Yarı şeytan Bai Yu'nun vücudu hafiften ileri irkildi, iki şeytan alevinin püskürmeleri arasından ilgisizce geçti. Vücudunun dans eden gümüş alevleri hafiften titreşirken Bai Jinrou'nun üzerindeki kıyafetler hafiften havalandı. Bu ona hiç ciddi bir zarara yol açmadı.

Zayıflığı olmayan bir yarı şeytan olduğundan, özellikle de yarı şeytan Bai Yu benzer şekilde diğer tip uzamsal gücü kontrol ederken savunması kesinlikle Chu Mu tarafından kolayca aşılamazdı!

Yarı şeytan Bai Yu aniden hızlandı, Chu Mu Diğer Göz Bebeği'yle bile görmekte sıkıntı çekti!!

“Honghonghong~~~~~~~~~~~”

Yarı şeytan Bai Yu'nun vücudu aniden devasa bir ateş bulutuna dönüştü. Bu ateş bulutu, uzayın dışından gelen kavurucu bir güneşmişçesine gürleyen gök gürültüleri gibi uğuldadı. İhtişamı Chu Mu'ya muazzam bir şok yaşattı!!

Güneş o kadar büyüktü ki gökyüzü bile onu tutamıyordu. Chu Mu havada ne kadar uçsa da atlatamazdı!

“Honghonghonghong!!!!!!!!!”

Güneşin şeytani alevleri anında Chu Mu'yu yuttu. Güneşe kıyasla Chu Mu'nun şeytani alevleri önemsizdi. Vücudu sürekli uzaktaki Kıvrılan Gökyüzü Büyüleyici Dünya'ya doğru itilirken iki eli bu şok edici enerji topunu yakaladı!!!

Şeytan alevi güneşi yerden sadece bir kilometre uzaktaydı. Eğer bu enerji biraz daha büyük olsaydı, muhtemelen on binlerce insan enerji altında paramparça olurdu!

Gökyüzünü kaplayan muazzam enerji hiç kimsenin ona bakamamasına sebep oldu. Kafalarının üzerinden uçtuğunda, herkesin ölümün yakınlaştığını hissetmesine neden oldu. O anda kalpleri neredeyse duracaktı!

Şeytan alevi güneşi daha da uzağa itildi. Yarı şeytan Bai Yu'nun vücudu Tianxia Şehri'nin duvarlarının dışındayken birden muazzam enerji topundan ayrıldı ve devasa şeytan alevi güneşi Chu Mu'yu dağlara doğru patlayarak ittirmeye devam etti!

Bu enerji çok büyüktü. Chu Mu'nun kaçacak yeri yoktu ama enerji patlaması ona doğrudan çarptığında parçalanacağını biliyordu. Tek yapabileceği elleriyle hafifletmekti!

Chu Mu'nun gümüş kolları bu enerji patlaması yüzünden neredeyse parçalanıyordu. Güneş Chu Mu'nunkinden binlerce kat daha büyüktü, bu da ufak vücudu sürekli geri uçarken şeytan alevlerinin yarısının sönmesine sebep oldu...

“Hou!!!!”

Chu Mu, şeytan pençeleri ondan binlerce kat daha büyük enerji topunun derinliklerine batarken acı verici bir şekilde kükredi. Topu aniden iki tarafa çekiştirerek parçalamaya başladı!!!

Chu Mu'nun kükremesi tüm Tianxia Şehri'nde yankılandı. Gittikçe daha da uzağa itilmesine rağmen hala kalplerinin titrediğini hissediyorlardı!

“Beng!!!!!!!!!!!”

Şeytan pençeleri, çılgınca iki yana savrulan siyah ve beyaz enerjiyi toplayıp şeytan alevi güneşi boyunca şaşırtıcı çatlaklar yarattı!!!

“Houhouhou!!!!!!!!!!!!!!!!”

Chu Mu çılgınca kükredi, kolları neredeyse kırılmıştı fakat yine de bu şeytan alevi güneşini yok etmek için ham gücünü kullandı!

Kükrerken şeytan alevi güneşi sonunda patladı. Tianxia Şehri'nin yüzlerce kilometre dışındaki dağlar sayısız parçaya ayrıldı ve alevler yıkıcı bir fırtına gibi çöktü!!

“Honghonghong~~~~~~~~~~~~~~” Paramparça olan güneşin kalan enerjisiyle birçok dağ dümdüz edildi. Kalan şeytan alevleri alev dalgaları yaratıp dağların kıyamet günü gibi görünmesine sebep oldu.

Aslında, enerjinin çoğu Kıvrılan Gökyüzü Büyüleyici Dünya'nın derinliklerine uçtu. Uçan dağların alt kısmının yarısı neredeyse yok edilirken sarmal gücün kendisi bir süre durdu!

Patlamanın ortasında, yarı şeytan Chu Mu'nun alevlerinin yarısı söndürüldü. Yüz kilometre ötedeki yarı şeytan Bai Yu'ya şeytani bir şekilde bakarak derin derin nefes alıyordu!

Yarı şeytan Bai Yu, Tianxia Şehri'nin batı şehir duvarının on bin metre üzerinde küstahça uçuyor, tek başına dünyanın zirvesinde duruyordu.

Tianxia Şehri'nin tıklım tıklım olan merkezi bölgesinin üstünde bir şeytani alev izi şehrin gökyüzünün yarısını kaplamıştı. Yarı şeytan Bai Yu'nun durduğu yerden geçiyordu ve Bai Yu ile Chu Mu'nun arasından yüz binlerce kilometre uzanıp sonunda kıvrılan göklerde duruyordu. Eğer bu enerji Chu Mu tarafından zorla parçalanmasaydı, Kıvrılan Gökyüzü Büyüleyici Dünya artık bu dünyada var olmayabilirdi!

Tianxia Şehri'nin üzerinde uçan Kıdemli Liu ve Liu Binglan ise şok içindeydi. Bu teknik Tianxia Şehri'ne atılsaydı, tüm şehir bir uçtan diğerine bir kilometre genişliğinde oyulmuş olurdu!

Yarı şeytan Bai Yu'nun gözleri kibirle doluydu. Yaralı Chu Mu'ya bakıldığında o da şeytani bir gülümseme takınıyordu. Şeytani imparator olarak kişiliği o anda tamamiyle sergileniyordu!!